HABERLER>GÜNCEL
21 Mayıs 2014 Çarşamba - 11:23

Gezi davasında tüyler ürperten ifade: Polis…

Gezi Parkı direnişine ilişkin açılan dava devam ediyor. İfade veren davanın sanıklarından H. T.A.: Coplarla polisler darp etti. 48 saatte yalnızca 1 kez yemek verildi. Çıplak aramaya maruz bırakıldık. Çırılçıplak soyup ıkınmamı istediler.

Gezi davasında tüyler ürperten ifade: Polis…

İSTANBUL - Gezi Parkı olaylarına ilişkin yedisi yabancı 255 sanıklı davanın 7. duruşması yapıldı. İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 55. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya 23 tutuksuz sanık katıldı. Sanıklar, kimlik tespitinin ardından savunmalarını yaptı.
 
"9-10 POLİS ÜSTÜME GELİP AĞIR ŞEKİLDE DARP ETTİLER"
Duruşmada savunma yapan üniversite öğrencisi M.E., 2 Haziran 2013 gecesi Üsküdar'dan Beşiktaş 'a arkadaşını ziyaret etmek için geçtiğini belirterek, "Arkadaşıma giderken, daha önceden atılmış gaz bombasından etkilenip öğrencisi olduğum Bahçeşehir Üniversitesi kampüsüne sığındım. Beşiktaş Çarşı'ya girmek istedim, ancak Barbaros Bulvarı girişi polis tarafından tutulmuştu. Akaretler tarafına yürüdüm, ancak polis orayı da tutmuştu. Geri dönerken, dinlenmekte olan çevik kuvvet polisi bana laf attı. 'Evine git birader" dedi. Daha sonra ağır küfürler etti. 9-10 polis üstüme gelip ağır şekilde darp ettiler" dedi.
 
"BEYİN SARSINTISI GEÇİRİYOR OLABİLİRDİM"
Polislerin kafasına kaskla vurduğunu iddia eden M.E., "Darpın etkisiyle kendimde değildim. Otobüse ters kelepçeli olarak bindirildim. Kafam kanıyordu. Gözaltına alınan diğer şahıslar kafamın kanamasını durdurmak için kafama tişört tuttular. Polisler bunu yapanlara da küfür etti. 2 saat tıbbi yardım yapılmadı. O sırada beyin sarsıntısı geçiriyor olabilirdim" diye konuştu.
 
"ÇIPLAK ARAMAYA MARUZ BIRAKILDIK"
Kabin memuru sanık H.T. A. da 5 Haziran 2013 günü saat 20.00 civarında arkadaşının kendisi ve diğer arkadaşı Arzu Kurt'u Gümüşsuyu Caddesi'nin başında bıraktığını belirterek, "Hiçbir olay yoktu. Gezi Parkı'nın oraya gittik. Birkaç saat oturduktan sonra, eve dönmek için taksiye binmek amacıyla indiğimiz yere geri döndük. Bir anda gaz bombaları atıldı. Mecburen herkesle birlikte İTÜ'nün merdivenlerine doğru kaçmaya başladık. A. K. ile birlikte birbirimize tutunup çöktük. Tam o sırada coplarla polisler ikimizi darp etti. 48 saatte yalnızca 1 kez yemek verildi. Çıplak aramaya maruz bırakıldık. Çırılçıplak soyup ıkınmamı istediler" diye konuştu. Kabin memuru sanık A. K. ise, "Bana sinkaflı küfürler edildi. Anadan doğma şekilde Hatice gibi aramam yapıldı. Suçlamaları kabul etmiyorum" diye konuştu.
 
"NE GÜZEL ORUÇ TUTMUŞLAR"
Suçlamaları kabul etmeyen tutuksuz sanık Y.T'nin avukatı Melis Dalgıç da şunları söyledi:
 
"Gözaltına alınanların bana anlattıkları ve gördüklerimle ilgili olarak, şahısların aç ve susuz bırakıldığını Baro'ya da, Cumhuriyet Savcılığı'na da bildirdim. Önlem alınması gerektiğini vurguladım. Hatta bu durumu, ismini hatırlayamadığım bir savcı ile görüştüğümde, ona sanıklar aç-susuz dediğimde, 'Ne güzel, oruç tutmuşlar' dedi."
 
"SOMA'DA PARA HIRSINA KURBAN EDİLEN MADENCİLERİ SAYGIYLA ANIYORUM"
Evli ve 1 çocuk babası olan lise mezunu sanık Y. D. ise, savunmasına, "Soma'da para hırsına kurban edilen madencileri saygıyla anıyorum" diyerek başladı. Y.D. şöyle devam etti:  "1 Haziran 2013 günü saat 12.30 sıralarında Galatasaray Lisesi önünde gözaltına alındım. Gözaltına alındıktan sonra 15 saat bir polis otobüsü içerisinde hapsedildik. Neredeyse nefes almamıza dahi müsaade edilmedi. Orada olmamın nedeni, hükümetin doğayı katleden uygulamalarına olan tepkimdir. Kanunsuz bir gösteriye katılmak gibi bir amacım da yoktu. Suçlamaları kabul etmiyorum."
 
"SİZİN YÜZÜNÜZDEN 48 SAATTİR ÇALIŞIYORUZ, EVE GİDEMEDİK"
Yönetmen ve senarist sanık A.K. de "Gözaltına alındıktan sonra çevik kuvvet otobüsüne bindirildiğimde, bir tane görevli koltuklara sopa ile vurarak, 'Sizin yüzünüzden 48 saattir çalışıyoruz, eve gidemedik' diye bağırdı. Telefon görüşmesi yaptırmadılar, yiyecek vermediler, tuvalete bir defa gitmeme izin verildi. Suçlamaları kabul etmiyorum. Ben Kültür Bakanlığı'na eser veren ve bu kapsamda çalışma yapan senaristim, aynı zamanda yapımcı ve yönetmenim. Kanun dışı faaliyet içerisinde olmam söz konusu değil, beraatime karar verilsin" diyerek kendini savundu.
 
"İSTESEYDİM KAÇARDIM, YAKALAYAMAZLARDI. BEN MİLLİ TAKIM RAGBİ OYUNCUSUYUM"
Polis tarafından darp edildiğini iddia eden Ragbi Milli Takım oyuncusu D. D. "Akrep denilen araca sokuldum. İçeride benim gibi 5 şahıs daha vardı, bizi darp ettiler. Ardından başka bir araca bindirildim ve burada da darpa uğradım. Ancak herhangi bir müdahalem olmadı. İsteseydim kaçardım, yakalayamazlardı. Zira ben Milli Takım ragbi oyuncusuyum. Tüm bunlara rağmen darp edildim ve çok ağır hakaretlere maruz kaldım" dedi.
 
"40 POLİS BANA TEKME ATARAK KÜFÜR ETTİ"
D.D, savunmasına şöyle devam etti: "İstanbul Emniye Müdürlüğü binası önünde araçtan indiğim sırada, yakalananlar kaçmasın diye otobüsün önünde yaklaşık 40 tane polis vardı. Ben bunların arasından geçerken, hepsi bana tekme atarak küfür ettiler. Benim dışımda araçtan inenlere de bu şekilde vurdular. Aralarında kızlar ve Erasmus bursu ile gelen yabancı öğrenciler de vardı. Ben bunların da dayak yediğini gördüm."
 
"KOLUMDA MUSTAFA KEMAL ATATÜRK İMZASI OLAN DÖVME VAR DİYE ANNEM VE BABAMA KÜFÜR EDİLDİ"
Sanık İ.Y. ise, "Mustafa Kemal Atatürk dövmelerimden dolayı polis bana laf attı. Ben de kendisine cevap verince, aramızda arbede çıktı. Başka bir polis aramıza girdi. Daha sonra bir arabaya sevk edilip 20 saat tutuldum. Nezaretteyken kemerimiz alındığından pantolonum düştü, bu yüzden de polisle aramda tartışma çıktı. Detaylı aramadan geçtim ve burada sinkaflı küfürlere maruz kaldım. Benim babam emekli astsubaydır. Kolumda Mustafa Kemal Atatürk imzası olan dövme var diye polis tarafından annem ve babama küfür edildi" dedi. (dha)

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Soma seni çağırıyor: Adalet nöbeti!
Facia sonrası ilçede yara sarma adına en uzun soluklu çalışma başladı. ...
Yüzlerce ölü balık Kordon’a vurdu!
Birinci Kordon'da kıyıya, çöp ve yosunlarla birlikte yüzlerce gümüş balığı ölüsü vurdu.
DEÜ Rektörü Füzün’la A’dan Z’ye: Teknoparklar geleceğimiz!
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün üniversitelerinin ...
 
İzmir'de feci kaza: 8 yaşındaki Eliznur...
Ödemiş’te yolun karşısına geçmek isteyen 8 yaşındaki Eliznur Kocabıyık'a ...
Soma'da yine yürekler dağlandı: Çizmeden sonra battaniye!
Soma’da 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasındaki hüzünlü hikayelere ...
Soma faciasında yalanın belgesi ortaya çıktı!
Soma Holding'in faciada kusurumuz yok, her şey bir anda oldu yalanı bu ...
 
Soma'ya en çok çevik kuvvet gönderildi!
Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü (KDK), Soma'da 301 maden ...
AFAD'ın şehit madenci listesinde '722' şüphesi!
AFAD'ın hazırladığı ölüm listesinde bir maden işçisinin isminin yanına ...
İzmir'de trajedi: Acılı anne bağımlı oğlu için...
İzmir'de, uyuşturucu bağımlısı 20 yaşındaki M.İ.'nin hastaneden kaçması ...
 
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Çıkışlar kapalı
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bardak boş mu dolu mu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Ben böyle inanıyorum!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Çıkmasaydı Samsun’a neler gelirdi başımıza?
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Büyük Altaylılar haydi kongreye!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva