CHP’li Kılıç’tan o iddia için AK Parti’ye çağrı: Gelsinler dağıtıma birlikte çıkalım!

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, Egedesonsöz’ün canlı yayınına katıldı ve Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı.

Koronavirüs salgınıyla mücadele döneminde yaşananlara dair açıklamalar yapan Vekil Kılıç, infaz yasasında düzenleme, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı yardımlar,  iktidarın CHP’li belediyeler üzerindeki baskı iddiaları konularında net mesajlar verdi.

Kılıç, AK Parti Milletvekilleri Hamza Dağ ve Atilla Kaya ile İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’nin, ‘İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP’lilere yardım paketi götürüyor’ iddiası için de açıklamalar yaptı.

RÜŞVET ALAN ÇIKTI, DÜŞÜNEN ÇIKAMADI!
CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne taşıdığı infaz yasasına değinen Kılıç, “Adam öldüren, rüşvet alan, gasp yapan çıktı ama düşünenler, düşüncesini yazanlar çıkamadı. Torbalı’da cinayet işlendi. Başka olaylar da var. Bunların artacağını biz ısrarla söylemiştik. Çünkü bu sadece bir hukuki sorun değil sosyal bir sorun da aynı zamanda. Çıktıktan sonra düzenlemeler gerekiyordu. Kırmızı çizgimiz kadına şiddet, çocuklarla ilgili suçlardı. Biz yasa geçerken gördük ki kadına şiddet uygulayanlar, uyuşturucuyla ilgili suç işleyenler de çıkıyor. Maddelerin içine gizlendiler ve dışarı çıkıyorlar. Didim’de bir hanımefendi var, cezaevinden bile tehdit edilmiş. Kadıncağız aradı beni, “2 Mayıs’ta çıkacak eşim, ben ne yapacağım?” diyor. Bunun gibi bir sürü kadınımız var. Bununla ilgili çalışma var mı? Hayır. Böyle bir ceza infaz yasası geçti. Bir söylüyoruz, soruyoruz, cevap alamıyoruz ve Türkiye olarak yaşıyoruz” dedi.

AÇIKLAMALARIMA CEVAP DA YALANLAMA DA GELMEDİ!
Virüsün yayılmasıyla ilgili huzurevlerine dikkat çeken Kılıç ayrıca cezaevlerinde yaşanan ölümlere de değindi. Kılıç, “Cezaevlerinde de sorunlar yaşıyoruz. Bulaşan çalışanlar var. Biz bu salgınla ilgili şeffaflık yaşamalıydık. Türkiye’de tam tersi gizlilik ve saklama üzerine bir politika yürütülüyor. Huzurevleriyle ilgili açıklamalar yaptım. Yaşlıların cezaevlerinden ölüm haberleri geliyor. Bize gelen bilgileri topluyoruz, CHP olarak çalışmalarımızı öyle yürütüyoruz. Sorduklarıma yanıt da gelmedi, yalanlama da gelmedi. ‘Doğru değildir’ denilmedi, ‘şöyledir’ denilmedi” açıklamasında bulundu.  

ÇOCUK GELİNLER BİZİM KIRMIZI ÇİZGİMİZ!
Küçük yaşta evlendirilen kız çocuklarının sorununa dair konuşan Kılıç, “Çocuk gelin tabiri bile iç acıtıyor. Onlar daha çocuk. Her yıl 15 milyon kız çocuğu zorla evlendiriliyor. Bu evrensel bir sorun, sadece Türkiye’nin sorunu da değil. Bizim örf ve adetlerimiz böyle, diyerek Anadolu’da normal diyerek sıradanlaştırmamız yanlış. Çocuk gelinler bizim kırmızı çizgimiz” ifadelerini kullandı.  

PANDEMİ DÖNEMİNDE SAĞLIK ÇALIŞANLARININ KIYMETİNİ ANLADIK
Sağlıkta şiddete gelen ek cezalara ilişkin açıklama yapan Kılıç, “Kısmi de olsa bizi mutlu etti. Daha iyisi olabilirdi. Ama biz bu pandemi döneminde sağlık çalışanlarının kıymetini gördük. Onlara minnettarız. Onlar için ne yapabiliyorsak elimizden geleni yapmaya gayret ediyoruz. Dünya olarak sağlık çalışanlarının kıymetini demek böyle bir dönemde anlamamız gerekiyormuş, böyle bir dönemde anladık. Haklarını alıyorlar mı? Asla! O konudaki adaletsizliklerle ilgili de çalışmalarımızı yapıyoruz” dedi.

TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİNİN KARŞISINDAYIZ!
CHP’nin gazeteciler ve düşünce suçlularının da infaz yasasından yararlanması gerektiğini savunmasına iktidardan gelen ‘terör’ suçlamalarına cevap veren Kılıç, “Tüm terör örgütlerinin karşısındayız. Ne kadar yatmaları gerekiyorsa yatsınlar. Ama içerde düşüncesinden, haberden dolayı yatan gazeteciler var. Rüşvet alanı yazan gazeteciler içeride! Rüşveti alanlar çıkıyor. Bu akla yatkın mı? Adaletli mi? Biz tüm terör örgütlerinin karşısındayız. Bir tweet attınız diye içeri giriyorsunuz ve bu yasadan yararlanamıyorsunuz, bu hangi vicdana sığar? Bunu kim kabul edebilir?” diye konuştu.  

CHP GELİRSE SİZE YAPTIĞIMIZ YARDIMLARI KESECEKLER’ DİYEREK HALKI KORKUTTULAR!
İktidarın söylemlerine cevaplar veren Kılıç,“Normal bir dönemde değiliz. Ekonomik koşullar ağırdı, işsizlik vardı ama bu salgın eklenince bunlar arttı. Bir sürü insanın kepengi kapandı. Sadece işçiler değil işverenler de zor günler geçiriyor. Gönül isterdi ki Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir devlet olsun ve bütçesi yeterli olsun ve bu yardıma ihtiyacı olanlara yardımcı olsun! Ama bunun mümkün olmadığı görüldü ve vatandaşlar belediyelerden talepte bulundu. Belediyeler bu salgın döneminde insanlara el uzattı. ‘CHP ülkeyi yönetmez’, ‘belediyeleri iş bilmez’, ‘koyun güdemezler’, ‘CHP gelirse size yaptığımız yardımları kesecekler’ diyerek halkı korkuttular. Bu dönem görüldü ki milyonluk illeri yönetiyoruz ve özellikle bu pandemi döneminde! Değil yardımları kesmeyi, arttırdık. İktidarın elindeki en büyük savı çürüttük. Bunu kapatmak için de türlü iddialar ortaya attılar. Kişi kendinden bilir işi! Kendileri hep yardımları yandaşlarına yaptıkları için bizim de öyle yaptığımızı sandılar. Böyle bir şey tabii ki mümkün değil. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de diğer kurumlarında ellerinde yardıma ihtiyacı olanların listeleri var. Bu salgın sürecinde telefon numaraları verildi ve insanlar eklendi. Adaletli bir yardım yapıldı. Bu İzmir’de de diğer CHP’li belediyelerin olduğu yerlerde de yapıldı. Bundan rahatsız oldular” dedi.

DAVET GÖNDERİYORUM, GELSİNLER HEP BİRLİKTE DAĞITIMA ÇIKALIM!
AK Parti Milletvekilleri Hamza Dağ ve Atilla Kaya ile İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’nin, ‘İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP’lilere yardım paketi götürüyor’ iddiası için de açıklamalar yaptı. Kılıç, “Bunu iddia eden milletvekilleri, başkanlar gelsinler beraber dağıtıma çıkalım. Hakikaten CHP’lilere mi, yardıma ihtiyacı olanlara mı dağıtılıyor? Buradan davet göndermiş olalım. Plan, program olmadan, rastgele çıkalım. Hangi gün diyorlarsa gelsinler. Birlikte paket dağıtalım. Tunç Başkan ile birlikte hep beraber çıkalım! Onlar kendi yandaşlarına dağıtıyor diye bizi de öyle sanıyorlar” ifadelerini kullandı.

BELEDİYELERİMİZ ÇOK BAŞARILI
CHP’li belediyelerin performansını değerlendiren Kılıç, “İzmir’de daha önce yapılmayan bir şey yapıldı. Kriz belediyeciliği adı altında faaliyetler yapılıyor. Belediye başkanlarının işleri çok zor... Ben takip ediyorum, çok başarılı buluyorum. Bu maske işi çok tartışıldı. Yok dağıtılacak, yok PTT, yok eczane dediler. Kaos bitmedi. Maske sorunun çözebilselerdi, İzmir Büyükşehir Belediyesi maskematik yapmak zorunda kalmazdı. Siz yapamazsanız birileri yapacak değil mi! Kalktı İzmir Büyükşehir Belediyesi yaptı. Mesaj bekleme yok, PTT yok, sıra bekleme yok. İzmir Büyükşehir Belediyesi 65 bin üzerinde koli gönderildi. 40 bin aileye maddi yardım gönderdi. Dezenfekte işi, yapılıyor. Sağlık çalışanlarının kaldığı otelleri bile dezenfekte ediyorlar. Çocuklara kitaplar, oyunlar gönderdiler. Sadece sağlık değil, ruh sağlığını da düşündüler. Devlet böyle götüremezken CHP’li belediyelerin süreci iyi götürmelerinden dolayı suçlamalar yapıyorlar” diye konuştu.

PARALELİ BİZ BİLMEYİZ, EN İYİ ONLAR BİLİR!
İktidardan gelen ‘paralel yapı’ ithamlarına cevap veren Kılıç, “Paraleli biz bilmeyiz! Paraleli en iyi onlar bilir. Belediyelerimiz de devlet kurumu, öyle bakmak gerekiyor. CHP’li belediye ayrı derseniz, paralel kelimesini söylerseniz bunu kullanmak bile insafsızlık. Devlet içinde paralel yapı nasıl oluşturulur onlar bilir. Bizim belediyelerimiz halkın sağlığı için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar” dedi.  

KADINA ŞİDDET VİRÜSTEN DAHA TEHLİKELİ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in geçtiğimiz günlerde kadına şiddet vakalarının salgın döneminde arttığını açıklamasına ayrı bir parantez açan Kılıç, “Bu konu virüsten daha tehlikeli! Bu konuyla sürekli mücadele edilmeli ve biz ediyoruz. Dayanışma hatlarından hem İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne hem bize ulaşabilirler. Yalnızız diye düşünmesinler. Bizler buradayız. Gönül ister ki hiçbir vaka yaşanmasın. Bu zihniyetten kurtulmak çok kolay gözükmüyor. Tüm partilerin aynı düşünmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı