Başkan İşler'den adaylık çıkışı: Turizmi bilirim, siyasette yokum!

EGEDESONSÖZ- TÜROFED Başkan Yardımcısı ve ETİK Başkanı Mehmet İşler, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Başkan İşler, turizm sektörü ile ilgili önemli değerlendirmeler yaparken; direkt uçuşlar ve İzmir’e havalimanı yapılması noktasında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

9 MİLYAR TL’LİK BİR KAZANÇ OLDU
Türk Lirası’nın(TL) Dolar karşısında değer kaybetmesinin turizm sektörüne etkilerinden bahseden İşler, “Turizm sektörü 2016 ve 2017 yılında daralma yaşadı, ciddi sıkıntılar oldu. 2018 yılında bir geri dönüş oldu. Bayram tatilinde turizmin canlı olmasının en büyük nedenleri arasında tatilin önceden duyurulması ve doların TL karşısında artması sebebiyle turizmin ülke içinde yaşanması gösterilebilir. Talep karşısında turizm yetersiz kaldı 9 milyon insan turizme hareketlilik kazandırdı, 9 milyar TL’lik bir kazanç oldu. TL’nin değer kaybetmesi yabancı turistin Türkiye’yi tercih etmesine neden oldu. Bu durumda TL’nin değer kaybetmesine üzülelim mi yoksa turist arttığı için sevinelim mi bilemiyorum. Ama her ne olursa olsun Türk turizmci doların artmasını ya da düşmesini istemez. Biz istikrardan yanayız” açıklamasında bulundu.

HERKES ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALIDIR
Tatil beldelerinde bir takım ürünlerin faiş fiyatlardan satılmasını eleştiren İşler “Arz talep dengesi olduğu sürece fırsatçılar ve rantçılar ortaya çıkacaktır. Bu gibi durumlar hukukun üstünlüğünün olmadığı, yargı organlarının işini bilen insanlar tarafından oluşturulmamasından kaynaklanmaktadır. Burada teftiş yapan görevlilere ve yerel yönetimlere büyük görev düşüyor. Bunlar olacaktır. Halkımızın bu gibi durumlar ile karşılaştıkları zaman, gerekli yerlere bildirmelidirler. Devletin ilgili organları da gereğini yapmalıdır.  Bunları engellemek için halkımıza ve yetkililere büyük görev düşüyor. Herkes üzerine düşeni yapmalıdır” yorumlamasında bulundu.

İZMİR’İN AYAĞINA PRANGA VURULMAMASI GEREKİYOR!
Direkt uçuşlar ve İzmir’in turizm noktasında duyduğu ihtiyaçlardan bahseden İşler , “Bir ilde turizm çok önemlidir. Turizm kendisi ile birlikte 54 kolu etkiliyor. Turizmin ivme kazanması içinde direkt uçuş çok önemlidir. Günümüzde mobil telefonlarla otelini ve uçağını almak isteyen milyonlar var. Seyahat için ya da iş için gelecek olanlar ulaşım konusunda düzen istiyor. İzmir bunu karşılayabilecek potansiyeldir. İstanbul’a yapılan pozitif bir ayrımcılık vardır. İstanbul’a 3’üncü havalimanı yapılmasının bedelini ‘İzmir bundan mahrum bırakılarak’ İzmir mi ödüyor? İzmir’deki iş adamının, tarımcının, sağlık turizmcisinin emeği ve zamanı çalınıyor. Biz neden üvey evlat muamelesi görüyoruz? İstanbul’un karnının doyması için İzmir neden aç bırakılıyor? İzmir bunu hak etmiyor, İzmir’in ayağına pranga vurulmaması gerekiyor. Biz İstanbul’un bedelini İzmir olarak ödemek istemiyoruz. Lütfen İzmir’e de gerektiği hakkı, önemi verin. İstanbul patlamış durumdadır. Birçok şirket İstanbul’un trafiğinden ve pahalı oluşundan Şirket merkezlerini İzmir’e taşıyorlar. Ama hepsinin düşündüğü direkt uçuşlardır. İş dünyasının en çok dikkat ettiği dünya ile entegreli ve direkt uçuşlardır. Böyle olduğu halde neden İzmir hala bundan mahrum bırakılıyor?

BİR YERLERDE HATA YAPILIYOR
İzmir Turizm Tanıtma Vakfı(İZTAV) ile ilgili konuşan İşler, “O dönem İZTAV başkanı Aziz Kocaoğlu’nun seçim ve önerisiyle yönetim kurulundan çıkarıldık. Bizim İZTAV’dan çıkmak gibi bir talebimiz olmadı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden 10 milyon liraya yakın bir bütçe aktarımı oldu. Sonra o bütçe nasıl kullanıldı, nasıl planlandı bilemiyoruz. Ama İZTAV görevini yerine getirebiliyor mu? Hayır. Turizm belli, turist sayısı bellidir. İstatistikler ortadadır. Demek ki bir yerlerde hata yapılıyor. Şuan yönetim kurulunda olmayabiliriz. Turizmin ve vatandaşların kalbinde olmak asil ve önemlidir. Hangi platformda olursak olalım, görevimizi yapmaya hazırız” dedi.

BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE OLMALIYIZ
Ayrıca işler birlik ve beraberlik vurgusunda bulunarak, “İzmir kendi nüfusunca turist almalıdır. Bu yapılırken Antalya’nın modellemesi örnek alınabilir. Ama İzmir deniz ile kent arasına uzun setlerin çekilmediği bir turizm kenti olmamalıdır. Antalya’da belediyeyi iktidar partisi alırken, genel seçimlerde muhalefet partisi önde çıkıyor. Antalya’da söz konusu Antalya ise birlikte hareket ediliyor. İzmir’de bu yok, İzmir’de ötekileştirme vardır. İzmir’de siyasi kimliğimizden önce, İzmirli oluşumuzu ön plana çıkarıp, İzmir’i yüceltmek için iş birliği yapmalıyız. Afyon’da bile bu iş birliğiyle çok önemli adımlar atıldı. İzmir barışın ve demokrasinin şehridir. Birlik ve beraberliğin en fazla ihtiyaç duyulduğu bir dönemden geçiyoruz. Karamsarlığa kapılmamak gerekir. Bu zaferi bize ulu önder bıraktı. Birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. Birlik beraberlik ve anlayışı içinde bütün zorlukların üstesinden gelebileceğimizi düşünüyorum” diye konuştu.

FRANSIZ TATİL KÖYÜ’NÜN BAŞKA EMELLER İÇİN KULLANILMASINI İSTEMİYORUZ
Foça’daki Fransız Tatil Köyü ihalesi hakkında konuşan İşler, “13 yıldır Foça tatil köyü boş kaldı. En büyük sebebi kira süresi bitti ve devlet bunu satmak istedi. O zamanki işletmecisi bunu karşılayacak durumda değildi.  Zamanla Fransız Tatil köyü bakımsız kaldı ve çöktü. Devlet bir karar aldı. Tatil köyünü ihaleye çıkardı. Bu ihale açık değil kapalı zarf usulü ile yapıldı. İhaleyi İstanbul’dan Arda Anonim Şirketi’nin kazandığını duyduk. Sevindik ve umutlandık. Oranın başka emelleri ile kullanılmasından çok turizme açılmasından yanayız. Doğru ellerle işletilmesini ve Türkiye ekonomisine katkı sağlamasını istiyoruz. Oranın imara açılması, konutların ve rezidansların yapılması gibi başka emeller için kullanılmasını istemiyoruz. Süreci merakla bekliyoruz. Gelişmelerin takipçisi olacağız. Tatil köyü anlayışının Türkiye’deki ilk temsilcisidir. Bunun emin ellerde layıkıyla yönetilmesini umuyoruz” temennisinde bulundu.

SİYASET ŞU AN ÖNCELİĞİM DEĞİL, GÜNDEMİMDE YOKTUR
Foça Belediye Başkan adaylığı konusunda kesin konuşan İşler, “Biz siyaseti bilmeyiz. Beklediğim bir soru değildi. Benim bildiğim tek konu turizmdir. Siyasetçilerin bakışını anlayamam. Ülkem adına, turizm için yapılacak ne varsa yapmaya hazırım. Ama şunu söyleyebilirim Foça hak ettiği yerde değildir. Eğer Foça’yı da daha iyi bir yere getirebilmek adına yapabileceğim bir şey varsa, turizm adına yapmaya hazırım. Fakat bir iş adamı olarak yapmaya hazırım. Siyaset şu an önceliğim değil, gündemimde yoktur. Biz siyaset yapanlara destek olur, tecrübelerimizi aktarırız. Biz pozisyonumuzu korumakla mükellefiz” açıklamasında bulundu.