Fatih YAPAR/EGEDESONSÖZ - AK Parti'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı kongrenin ardıdan yaşanan tartışmalı süreç devam ederken seçim kurulu kararı ile Ömer Cihat Akay'ın yerine atanan Abdullah Tekbaş çarpıcı açıklamalar yaptı.Tekbaş yaşanan süreç sonrasında istifa kararı aldığını söyledi.
- Son kriz 'bakan karşılama': Tekbaş'a protokol by-pass'ı... tıklayınız...
- AK Parti Karşıyaka'da 'karşı' operasyon... tıklayınız...
- AK Parti İzmir'deki krize Erdoğan el koydu... tıklayınız...
Ankara'ya gitmek için yola çıkacağını belirten Tekbaş, “Partimizin 2014 ve 2015 seçimlerine hazırlarken geçtiğimiz hafta 9 Haziran günü 4. Olağan Kongremizi yaptık. Hepiniz kongre sürecinden önce ve sonra da bütün her şeye müdahil oldunuz. Kongreden önce 30 Mayıs günü AK Parti İl Başkanlığı’na aday oldum. O gün ve bugün söylediğim tek şey partimizin Türkiye’miz için umut olduğu gibi bugünden sonra da umudu olacağı ve Genel Başkanımız, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ülkemiz için yaptıkları ortadayken İzmir’e de daha fazla hizmet edebilmek için, yerel seçimlere iyi hazırlanmak için iyi bir kongre süreci geçirdik. Bunun için aday oldum. Başbakanımızın ve Genel Merkezimizin emrindeyim. Partide çalışmaya başladığım günden itibaren bugüne kadar hiçbir zaman bir ilkemden bu düşüncemden hiç vazgeçmedim. Demokrasilerin ilerlemesi için partiler içi diyaloğun, üstlere saygıonın olması gerekiyor. Partinin her kademesinde olduğu gibi Genel Merkezimize saygılı olduğumu hep söyledim” diye konuştu.
İÇİNİ DÖKTÜ:
SON GÖREV, İSTİFAM CEBİMDE
Tekbaş, “Partimizin adı Adalet ve Kalkınma Partisi’dir, hukuka en fazla saygı duyan, üstünlüğünden en çok bahseden partidir” diyerek devam ettiği açıklamasında şunları söyledi: Mazbatamı almadan önce Genel Merkezimize gerekli bilgileri verdim. Mazbatamı almamamı ve onlardan bilgi beklememi söylediler. Genel Merkezimiz benim istifamı isteği zaman ya çağırdığı zaman hemen gideceğim ve ne istiyorlarsa onu yapacağım. Bu sözün arkasında durdum. Genel Merkezimize doğru bilgiyi vermeyi hiçbir zaman ihmal etmedim. Buraya farklı bir şekilde gelmedim. Burası AK Parti İl Başkanlığı makamıdır. Abdullah Tekbaş ve başka şahısların önemi yoktur. Önemli olan AK Parti'dir. Burası sahipsiz kalmasın diye hukuki süreç devam ederken çalışma yaptık. Ömer Cihat Akay Bey’e saygısızlık olsun diye değil partimizin bu makamınının boş kalmayacağını, partinin önemli olduğunu söylemek için buraya geldim. Genel Merkezimiz buraya geldiğimiz ilk gün bizi arayıp çağırır, biz de onların emirleri doğrultusunda gereğini yapardık. Bilgi kirliliğine engel olmak için partide yapmam gereken son görevi yapıp istifamı cebime koydum. Genel Merkeze gidip onlar ne emredenlerse onu yapacağım. Bugünden sonra Genel Merkezimizin vereceği karar sonrası istifamızın sonucunda birisini görevlendirecektir. Parti makamı boş kalmayacaktır” dedi.
DAVET YAZISINI GÖSTERDİ
Genel Merkez ile temas kurmadığını ifade eden Tekbaş, “Bu durumda 'istifa ettim' diyemezsiniz istifanın kabul olacağı ya da isteneceği belli değil... Genel Merkezimiz izin vermezse o mazbatayı almaz bu makama gelmezdim. İstifamı isteseydiler de şu ana kadar vermiştim. Bizim daha öncede 30 Mayıs'tan sonra yürütme kurulunda bulunan birkaç arkadaşımızın medya üzerinde etkisi ve gerekse de ilçelerde olmadık haberler yaymaları üzerine parti disiplinin korumak üzerine gidiyorum. Tek derdim partimin zarar görmemesi… Burada tek kurban benim. Bir kurban arıyorlarsa o da Abdullah Tekbaş'tır. Başka hiçbir arkadaşımı ve partilimi kurban etmem” dedi.
Tekbaş, AK Parti İl Genel Merkezi'nde düzenlenen il başkanları toplantısına davet edildiğine dair Ankara'dan gelen yazıyı da gösterdi.
‘GİDERKEN’ OPERASYON YAPTI!
Tekbaş, eski İl Başkanı Ömer Cihat Akay'ın ekibi ile ilgili de operasyon yaptı. Akay döneminde yürütmede yer alan ve ilçe başkan yardımcılığı yapan herkesi görevden alan Tekbaş, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'ı il başkanlığı adına temsil eden ve Yıldırım'ın yanından ayrılmayan Mahmut Badem'in yetkilerini aldı. Badem'in yerine Siyasi ve Hukuk İşlerinden Sorumlu İl Başkan Yardımcılığı'na eski Teşkilat Başkanı Rahmi Taştan'ı atadı. Tekbaş İl Sekreteri Kemal Erim'in de görevinin devam ettiğini söyledi.
Tekbaş, “Peki yeni görevden Rahmi Taştan'ı haberi var mı?” sorusuna ise “O soruyu kendisine sorun” cevabını verdi.
TAŞTAN: YENİ HABERİM OLDU
'Atama'ya ilişkin görüşüne başvurduğumuz Rahmi Taştan ise, "Yeni haberim oldu. Genel Merkez’le görüştükten sonra durum değerlendirmesi yapıp buna göre yol haritası belirleyeceğim" ifadelerini kullandı.
AKAY’DAN HİLTON ÇIKARMASI
Seçim Kurulu'nun hakkında verdiği görevden alma kararının ardından ortalıktan kaybolan ve süreci dışarıdan takip eden eski İl Başkanı Ömer Cihat Akay, Tekbaş'ın 'istifa' açıklamasının hemen ardından Hilton Oteli'ndeki toplantıya geldi. Yıldırım'ın 35 İzmir 35 Proje hakkındaki değerlendirmesini izleyen Akay, arka sıralarda oturdu. Akay'ın Bakan Yıldırım'a süreci anlatacağı ve gelişmeler hakkında bilgi vereceği öğrenildi.
YILDIRIM: BÜYÜK TALİHSİZLİK
Bakan Yıldırım'ın Hilton Oteli'nde programına katılan Ömer Cihat Akay, daha sonra Yıldırım ile kısa süre görüştü. AK Parti İzmir milletvekilleri ile toplantı yapan Yıldırım, seçim kurulu tarafından görevinden düşürülen Akay'ı kabul etti. Uzun süre güvenlik engelini aşamayan Akay içeride 5 dakika kaldı. Yıldırım, AK Parti İzmir İl Başkanlığı'nda yaşanan kriz ve koltuk savaşı ile ilgili de net konuştu. Yıldırım, “Burada değerlendirecek bir şey yok. AK Parti İzmir'de kongresini yaptı. İzmir'e yakışan bir kongre gerçekleştirdi. Bu kongreye gölge düşürmek ve bu yola tevessül etmek(kalkışmak) büyük talihsizliktir. Kısa sürede her şey normale döner” dedi.
ERİM: TEKBAŞ EMRİVAKİ YAPTI
Tekbaş'ın açıklamalarının ardından açıklama yapan İl Sekreteri Kemal Erim, “Şu anda il başkanlığı ile ilgili olarak yürüyen hukuksal bir süreç var. Ben, 2002 yılından bu beri teşkilatın her kademesinde görev yapan bir kişi olarak Sayın Tekbaş'a bu süreç sonuçlanıncaya kadar herhangi bir tasarrufta bulunmasının doğru olmayacağını sürekli hatırlattım. Ancak bugün, yapmış olduğu açıklamalarda bunu dikkate almadığını üzülerek gördüm. Ortada bir yürütme kurulu olmadığı için yürütmenin görevden alınması da mümkün değildir. Ayrıca, il yönetim kurulu toplantısı yapılmadan yürütme kurulunun oluşturulması mümkün değildir. Benimle ilgili olarak il sekreterliği görevini ise tevdi etmesi görüşüm ve bilgim alınmadan yapıldığı için emrivaki bir hareket olup hiç şık olmamıştır. Sonuç olarak süreç sonuçlanıncaya kadar herkes il yönetim kurulu üyesi olup, ortada bir yürütme kurulu da yoktur" dedi.