Kutay GÜROCAK/EGEDESONSÖZ - Deniz ürünleri konusunda önemli kaynaklara sahip olan Türkiye’de kişi başına düşen balık tüketimi henüz istenilen seviyede değilken; balık etini içeren alternatif ürünler tüketim miktarını artırmayı hedefliyor. Balık etinden alternatif ürünler elde etmek için kolları sıvayan Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. M. Tolga Dinçer, patentini aldığı ‘Balık Sosisleri’ ile her yaştan insanın tüketmesi gereken balık etine farklı bir çözüm getiriyor.
Projesinin kendi doktora tezi olduğunu belirten Dinçer, “Bu projemi Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükran Çaklı hocamızla birlikte doktora tezimde ele aldım. Amacım, deniz ürünlerini kullanarak bir ürün yapmak vardı. Böylece 2004-2008 yılları arasında devam eden doktoramda bu konuyu ele aldım” diye konuştu.
Sağlıklı bir ürün oluşturmak için çalıştığını aktaran Dinçer, “Proje boyunca, balık etinden sosis üretimi, bunun kalite ve raf ömrü, ürünün pazarlama şansı gibi birçok konuyu ele aldık. Böylece 7-8 ayrı fonksiyonla sağlıklı bir ürün oluşturmaya çalıştık. Çıkış noktam şuydu: Türkiye’deki balık tüketimini alternatif ürünlerle artırmak. Çünkü ülke olarak balık yemiyoruz. Bunu istatistikler de doğruluyor. Türkiye’de kişi başına balık tüketimi 7.5 kilogramken; bu rakam Avrupa’da 25, Japonya’da ise 50-60 kilograma kadar çıkıyor. Dolayısıyla, doktoramı hazırlarken bu durumu göz önüne aldım” dedi.
Balık etinde bulunan ‘Omega-3’e dikkat çeken Dinçer, “Her yaşta insanın ve özellikle de gelişme çağındaki çocukların bunu alması gerekiyor. İleri yaşlarda görülen Alzheimer hastalığı için de önleyici maddelerden birisi. Bu nedenle biz en azından haftada en az iki ya da üç kere balık etinin tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Bu sloganı kullanarak da yıllardır sektörü geliştirmeye ve iç talebi artırmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
YENİ BİR ÜRÜN
Doktora tezinden sonra yaptıkları çalışmalarla patentini aldıkları ‘balık sosisi’ ile ilgili bilgi veren Dinçer, “Aslında sosisin, son yıllarda genel olarak kötü bir imajı oluşmaya başladı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, sosisle ilgili planları ön plana çıkardı. Her çocuk sosis yemek istiyor ama annesi, kimyasal katkıdan ve içindeki maddeler den dolayı bunu engelliyor. Biz de dedik ki, sağlıklı bir ürün yapalım. Zaten balık sağlıklı bir ürün ve yenmesi gerekiyor. Bunu yaparken de ‘balık etini çeşitli işlemlerden geçirerek sosis formuna dönüştürelim’ istedik. Böylece hem sağlıklı beslenmeye bir katkımız oldu hem de su ürünleri sektöründe yeni bir ürünü piyasaya çıkarmış olduk” ifadesinde bulundu.
YÜZDE 67’Sİ BALIK
Her yaştan insanın bu ürünü rahatlıkla tüketilebileceğini vurgulayan Dinçer, “Çünkü bu sosis tamamen kılçıksız balık etinden üretiliyor. Burada kullanılan etin oranı ise yüzde 67. Daha önce de bununla ilgili bilimsel çalışmalar yapılmış ancak Türk Standartları Enstitüsü’ne girmemiş. Yani böyle bir ürün yok. Yurtdışında bizim ürünümüze benzer bir ürün de yok. Bu ürün insanımızın alışmış olduğu sosislerinin formülasyonu üzerinden, balık eti ve baharatların karışımıyla ortaya çıkartılmış bir ürün. Ayrıca bu sosisin yüzde 15 su, yüzde 10’u yağ ve kalanı da baharat ve doğal katkı maddelerinden oluşuyor” diye konuştu
SOSİSTE ATIK MADDE KULLANAMAZSINIZ
Dana ve tavuk sosislerinde her türlü sakatatın kullanılabildiğini açıklayan Dinçer, “İlgili mevzuatta diyor ki, sosisin 67’si et ürünü olmalıdır. Üretici firma satışını yaptığı sosislerde yüzde 10 birinci sınıf et kullanırken, kalanı danadan elde edilmiş yan ürünler kullanabilir. Halkın bilinçlenmesi gereken bir nokta var. Bu ve benzeri ürünlerin hepsi pastörize edilmiş ürünler. Bunda bir sıkıntı yok. Ama kaliteli mi? Piyasada 15 TL’ye de satılan sosis de var 5 TL’ye de... Eskiden dana sosisinin içine tavuk eti de koyuluyordu. Yeni yasa bunu engelledi. Eğer piliç sosis kullanıyorsanız dana etini buraya koyamıyorsunuz. İş bu şekilde değişti. Aslında bir anlamda projemiz için de güzel bir destek oldu. Çünkü balığın iç organlarını burada kullanamazsınız. Kullanacağınız zaten etidir” diye konuştu.
YATIRIM MALİYETİ 50 BİN TL
Bugüne kadar mezgit ve alabalık gibi türlerden balık sosisi imal ettiklerini aktaran Dinçer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlar ekonomik değeri olan balıklar. Alternatif olarak, piyasada ekonomik değeri düşük olan ya da satılamayan her türlü balıktan bu sosisler yapılabilir. Hatta denizden çıkan her ürünü buna ekleyerek yapabilirsiniz. Dolayısıyla balık sosisleri güvenli ve kaliteli bir ürün. Projemizin patentini aldık. Ticari anlamda bu alanda bunu değerlendirmek isteyen olursa yaklaşık 50 bin TL’lik bir yatırım maliyeti bulunuyor. Günlük üretim miktarıyla da önemli bir gelir kaynağı olabilir.”