Buse AÇIKALIN/EGEDESONSÖZ- İzmir'de 2025-2026 eğitim öğretim yılı, 8 Eylül Pazartesi günü başladı. İlkokul, ortaokul ve lise düzeyindeki yaklaşık 850 bin öğrenci ders başı yaptı. Ancak birçok öğrencinin beslenme çantası yine boş kaldı.
İzmir’de en ucuz market fiyatları ve indirimli ürünler dikkate alınarak hazırlanan basit bir beslenme çantası bile aile bütçelerine ağır bir yük bindiriyor. Yapılan hesaplamalara göre, bir öğrencinin günlük beslenme maliyeti neredeyse 100 TL’ye ulaşıyor.
Konuyla ilgili Egedesonsöz’e açıklamalarda bulunan Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Hamdi Çalık, “Okullara yetersiz beslenme malzemeleriyle gelen çok sayıda çocuk var. Çocuklar ekmek-domates, ekmek-peynir gibi sınırlı gıdalarla günü geçirmek zorunda kalmakta, çoğu zaman ise beslenme çantası bile bulamamaktadır” dedi.
“ÇOCUKLARININ BESLENMELERİNDEN DAHİ TASARRUF ETMEK ZORUNDA KALIYOR”
Çalık, düşük gelirli ailelerin çocukların beslenmelerinden dahi tasarruf ettiğini belirterek şunları söyledi:
“Türkiye’de çalışanların büyük bir bölümü yoksulluk sınırının altında ücret almaktadır. Bu düşük gelirle, özellikle okul çağında çocuğu olan ailelerin eğitim masraflarını karşılaması ciddi bir yük oluşturmaktadır. Veliler, çoğu zaman çocuklarının en temel ihtiyaçlarından, hatta beslenmelerinden dahi tasarruf etmek zorunda kalmaktadır”

“DRAMATİZE DEĞİL, GERÇEĞİN KENDİSİ”
İzmir’de okula boş beslenme çantası ile gitmek zorunda kalan öğrencilerin olduğunu söyleyen Çalık, “Bize ulaşan bilgiler, okullara yetersiz beslenme malzemeleriyle gelen çok sayıda çocuk olduğunu göstermektedir. Çocuklar ekmek-domates, ekmek-peynir gibi sınırlı gıdalarla günü geçirmek zorunda kalmakta, çoğu zaman ise beslenme çantası bile bulunmamaktadır. Bazı öğrenciler yalnızca bir simitle öğün geçiştirmektedir. Bu durum, dramatize edilmiş bir tablo değil, gerçeğin kendisidir.
“ÇOCUKLARIN BESLENME ÇANTALARI DAHİ OLMAYABİLİYOR”
İzmir özelinde baktığımızda da tablo farklı değildir. Şehrin yalnızca merkezindeki, gelir düzeyi yüksek ailelerin çocuklarının gittiği okullardan ibaret değildir. Yüzlerce yoksul ailenin yaşadığı bölgelerdeki okullarda çocukların beslenme çantaları dahi olmayabiliyor. Türkiye nüfusunun büyük bir bölümü yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır; üstelik bu ailelerin önemli bir kısmının sabit gelirleri bile bulunmamaktadır” dedi.
“FANTASTİK DEĞİL SOMUT BİR İHTİYAÇ”
Bakanlık’ın en az bir öğün ücretsiz yemek vermesi gerektiğini savunan Çalık, “Eğitim Sen olarak talebimiz nettir: Çocuklara devlet eliyle, Millî Eğitim Bakanlığı aracılığıyla her gün en az bir öğün ücretsiz yemek sağlanmalıdır. Bu, lüks ya da fantastik bir talep değil, somut bir ihtiyaçtır. Binlerce çocuğun sağlıklı beslenme imkânına kavuşması, devletin öncelikli görevlerinden biri olmalıdır.
Devlet çocukların beslenmesini bir masraf ya da yük olarak görmemelidir. Bugün milyarlarca lira farklı alanlara ayrılabiliyorsa, çocuklara bir öğün yemek için gerekli kaynak da rahatlıkla ayrılabilir” ifadelerini kullandı.
"ÇOCUKLAR DA PSİKOLOJİK YIKIMA YOL AÇIYOR"
Boş beslenme çantalarının çocuklarda travmalara da sebep olabileceğini söyleyen Çalık, “Üstelik mesele sadece fiziki ihtiyaç değildir. Bazı öğrencilerin düzenli beslenebilirken diğerlerinin aynı imkâna sahip olmaması, çocuklarda psikolojik yıkıma da yol açmaktadır. Yanındaki arkadaşının karşısında eziklik hissetmek, özgüven kaybına neden olmaktadır.” şeklinde konuştu.




