Mehmet KARABEL
Yalnız doğdu 'ıssız' öldü...
10 Mart 2023 Cuma

Gençlikte kavak yelleri estiği için…

Hiç akla gelmez…

Yalnız kalma korkusu!

Hatta…

Sufi bir bakışla söylemek gerekirse…

Dudaklardaki niyaz şöyledir genellikle:

“Allah kimseyi…

Başka birine tutunarak kalkmaya çalışacak kadar…

Çaresiz ve yalnız bırakmasın…”

***

Takvimler, 1948 kışını işaret ederken…

Samsun’da dünyaya geldi…

Kadere bakın ki…

Daha iki yaşına basmadan…

Hem anasını hem babasını hastalıktan kaybetti…

Parmak kadar o çocuğa…

Dedesi bakmaya başladı…

Birbirlerinden başka kimseleri yoktu…

O dede…

Çok zorlanmıştı, daha fazla dayanamadı…

Oğlundan, gelininden miras…

Kadersiz Recep’i…

Çocuk Esirgeme Kurumu’na emanet etti…

Kemalettin Tuğcu’nun gözyaşlarıyla örülmüş romanlarındaki gibi…

Samsun’lu Recep de…

Acıklı bir hayatın ilk adımlarını…

Devlet Baba’nın himayesinde atmaya başladı…

Aradan iki yıl geçmeden…

Hayattaki tek akrabası dedesi de…

Bu dünyaya veda etti…

O sırada dört yaşında olan Recep…

Artık bu dünyada…

Nüfus cüzdanının dışında hiçbir şeyi kalmamıştı…

Büyüdü… Yaş aldı ve doğal olarak...

Çocuk Esirge Kurumu dışındaki dünyayı merak etmeye başladı…

Çok sıkılmıştı orada…

Alınyazısına ve talihe küskün bir halk ozanının dediği gibi…

Kahpe felek vermez benim muradımı…” demeye başladı…

Çocuk Esirgeme Kurumu’nda zaman…

Öyle hikayelerdeki gibi “ışık hızı” ile geçmiyordu…

Hele çocukların “anasız – babasız yalnızlığı” anlatılacak gibi değildi…

Acıklı günler, olaylar yaşadı…

18 yaşına geldiğinde…

Artık…

Recep Doğan için…

Kendi kanatlarıyla uçma zamanı gelmişti…

Bir tahta bavula sığan…

18 yıllık yaşamını yanına aldı…

Çocuk Esirgeme Kurumu’na veda etti…

Askerliğini İzmir’de yaptı…

Bu şehri ne kadar da çok sevmişti…

Samsun’a dönmekten vazgeçti…

Konak Meydanı’nda, Kordonboyu’nda…

Seyyar fotoğrafçılık yapmaya başladı…

***

30’lu yaşlarında birdenbire hayatı değişti…

Yıl; 1979…

İşadamı Aydın Doğan’ın…

Tam da…

Milliyet Gazetesi’ni Ercüment Karacan’dan devraldığı günler…

Kader’in garip cilvesi işte…

İki “Doğan”ın yolları kesişti…

Recep Doğan, 30 yaşlarına basmak üzereydi…

Seyyar fotoğrafçılıktan bıkmıştı…

Bir gün Aydın Doğan’la sohbet imkanı buldu…

Sıkılgan bir çocuktu Recep ama…

Hayatını bi’solukta ünlü gazete patronuna anlatıverdi…

Ne tesadüf…

İkisinin de soyadı “Doğan”dı…

İyi fotoğraf çekiyordu, “Yapabilirim” dedi…

Patron Aydın Doğan…

Soyadı “adaşı” Recep’e içi ısınmış; anlattıklarından etkilenmişti…

Milliyet’in patronu Doğan…

İzmir temsilcisi Nurettin Tekindor’a…

Recep’i, eliyle teslim etti ve ekledi:

“Bu çocuğa sahip çıkın, spor servisinde çalışsın…”

***

Kimsesiz Recep Doğan…

O günden itibaren Milliyet İzmir’in spor servisinde çalışmaya başladı…

Usta Tekindor’dan sonra gelen temsilciler de…

Geleneği bozmadı; Recep Doğan’a sahip çıktı…

Aradan 25 yıl geçti…

Spor fotoğrafı ustası Recep Doğan emekli oldu…

Ama..

Çalışmayı bırakmadı…

Emeklilik yaşamında bile…

Milliyet ve Hürriyet gazeteleri için…

Sportif etkinliklerinde san’atını konuşturmayı sürdürdü…

Minyon yapılıydı…

Pek göstermese de artık yıllar eski yıllar değildi…

Yorulduğunu hissetmeye başladı…

***

Çocuk Esirgeme Kurumu’ndan sonra…

Hep yalnız yaşadı…

Hiç evlenmedi…

Belki de hep bi’tutam sevgiye susayıp da dığı için…

O da başkalarını sevemedi…

Doğar doğmaz “yalnız” kalmış…

Şimdi de “ıssız bir hayat”a alışmaya çalışıyordu…

***

Bir apartmanın “kapıcı dairesindeki tek kişilik” yaşamı…

Çok uzun sürmedi…

Karaciğer kanserine yakalandı…

O illet hastalık…

Recep’i…

Yatağa çivilemişti…

Önce hastaneleri dolaştı…

Son durak özel bir yaşlı bakım eviydi…

Veda tarihi…

5 Mart Pazar oldu…

Bu dünyaya veda ettiğinde 75 yaşındaydı…

Aslında…

Kimsecikler O’nun 75’inde olduğunu tahmin bile edemezdi…

Sevimli genç yüzü, mimikleri yıllardır hiç değişmemişti…

En acı olan şuydu…

Cenazesinde…

Taziyeleri kabul edecek bir yakını yoktu ama…

Yüzlerce seveni, meslektaşı vardı…

Kimsesiz Recep Doğan…

Kimsesizler Mezarlığı’na değil…

Seferihisar’da toprağa verildi…

Neredeyse…

Bu dünyaya yapayalnız gözlerini açmış…

Issız bi’şekilde veda etmişti…

Yüzlerce meslektaşının, sevenin duaları hep onunla olacak...

Nokta…

Hamiş: “Allah kimseyi başka birine tutunarak kalkmaya çalışacak kadar çaresiz ve yalnız bırakmasın. Büyükler şöyle der; Ağaca dayanma kurur, insana dayanma ölür…”

Sonsöz: “Hayatta ve fotoğrafta en iyi pozu yalnızlar verir… / Anonim…”

 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Büyük Altaylılar haydi kongreye!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Mutluluğun ‘resmi’ budur!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İzmir’in sosyal demokratları
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Asıl sorun Arapça tabelalar mı?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Pâyidar… Son Balo…
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Hayvancılıkta neden geriledik?
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Toptan ve perakende anılar…
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva