Mehmet KARABEL
Suriyeliler yüzünden hortlayan hastalıklar
20 Aralık 2017 Çarşamba

Neredeyse 10 gün oldu…

İzmir’deki utandıran görüntüleri…

“Mecbur muyuz bu şehirde Arapça tabelalar görmeye?” başlılığı ile yazmıştım…

Haklıydım; dağ gibi gelen tepkiler bile acıklıydı…

Şimdi…

Daha acıklı bir tabloyu sergilemeye çalışacağım…

***

Resmi sayıları üç buçuk milyonu geçti…

Memleketlerindeki iç savaş nedeniyle…

Kucak açtığımız Suriyeli mülteciler…

Belki tam anlamıyla farkında değiliz ama…

Yanlarında getirdikleri yöresel bulaşıcı hastalıklarla…

Bizi de hasta(!) ediyorlar…

***

Ürküten iddia, iki ay önce kısa adı “AHEF” olan…

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu’ndan geldi…

Açıklamada “bulaşıcı hastalıklar”a vurgu yapıldı…

“Yıllardır görülmeyen hastalıklar ortaya çıkıyor” denildi…

AHEF haklıydı…

Kayıt altında olmayan mültecilerin…

Bağışıklık durumları ve kronik hastalıkları…

Hiçbir şekilde öğrenilemiyordu…

Bi’de resmi rakamları görseniz şaşar kalırsınız…

Altı koca yıl içinde…

Neredeyse bir milyon Suriyeli ameliyat oldu…

Bir milyon 200 bin hasta mülteci yatarak tedavi oldu…

Altı milyona yakın poliklinik hizmeti verdik onlarla…

İşte buna inanamayacaksınız…

Altı yıl içinde 225 bin Suriyeli bebek, gözlerini Türkiye’de açtı…

Bu hizmetlerin hepsi ücretsiz olarak sunuldu ve sunulmaya devam ediyor…

Helal-i hoş olsun…

İnsanlık bizde kalsın…

***

Gelgelelim…

Cumhuriyet Tarihimiz’de “bela olmaktan” çıkardığımız…

Hatta unuttuğumuz…

Onlarca hastalık yeniden baş gösteriyor…

Mesala…

30 yıldır görülmeyen “kızamık” hastalığı hortladı…

Çocuklarımız 30 yıl sonra kızamık çıkarmaya başladı…

Mesela…

Yine son 30 yılda sıklığı bin’de ikiye düşen “Suçiçeği” hastalığı bin’de dörde fırladı…

Mesela…

“Eradike ettiğimiz”

Yani, sıfırladığımız adeta kökünü kazıdığımız…

“El Ayak Hastalığı”, yüzde 0.01 (On binde bir) görülürken…

Şimdi Yüzde 2 görülmeye başlandı…

Neden?

Sınır kapılarında aşı yapmayı…

Bir buçuk milyon aşısız Suriyeli çocuk geldikten sonra…

Akıl ettik de ondan…

Böyle giderse…

Allah korusun…

Neredeyse hiç görünmeyen “Verem” de ortaya çıkabilir; “Şark Çıbanı” da…

 

***

Peki; ne yapmamız gerekiyor?

Özellikle yavrularımızı koruyacağız…

Tüm enfeksiyon hastalıklarında olduğu gibi…

Bu “yeniden ortaya çıkan” hastalıklardan korunmak için…

Bireysel temizliğe, hijyen koşullarına dikkat edeceğiz…

Parktan dönen çocuğun mutlaka ellerini yıkamasını sağlayacağız…

Çocukluk çağı aşılarını ihmal etmeyeceğiz…

Devlet Baba da…

Tüm göçmenleri kontrol altına alacak…

Hem de eksiksiz…

Aşılamaları tamamlayacak…

Yeterli beslenme ve hijyen koşulları altında yaşamalarını sağlayacak…

Zor mu?

Değil, ama geç kalmak en kötüsü…

 

Sonsöz: “Yavrularımız bu iklimde bahar yaşarken, sonra acı fatura o masumlara çıkmasın…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 7 yorum var, 7 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
TC Sevil Tunay. 10 Mayıs 2018 Perşembe 21:14

Bizim neden haberimiz yok,neden haberlerde yok.

Yorumu oyla      9      5  
adsız adlı 20 Aralık 2017 Çarşamba 18:39

evet suriyeliler yeni bir habitat ve hastalık grubuyla geldiler.ama bazı yanlışlıklar var yazıda..mesela su çiçeği ve kızamık yurt içi göçler nedeniyle zaten hortlamıştı suriyeliler gelmeden önce.bunun nedeni de 1.basamak sağlık sisteminde sağlık ocağından aile hekimliğine geçilmesiydi.bu durum 2008 den bu yana böyleydi.2010 da suriyelilerin gelmesiyle süreç hızlandı...ve el ayak hastalığı.bu viral bir hastalıktır ve eradike edilmemiştir yani tamamen yeryüzünden silinmemiştir.mevsimsel olarak artış yaşanmaktadır.iklim değişikliği bunda önemli bir etkendir.Türkiye ve dünya ülkeleri olarak çiçek hastalığını eradike ettik.suriyelilerin gelişi ile artan çocuk felcidir.son olarak suç savaştan kaçan suriyelilerde değil ,onları altyapı olmadan politik sebeplerle ülkemize getirenlerdedir.

Yorumu oyla      11      5  
Mert 20 Aralık 2017 Çarşamba 14:27

Savaş bitti gitsinler

Yorumu oyla      19      5  
İbrahım Zlatanoviç 20 Aralık 2017 Çarşamba 14:17

Saf ırkçılık!

Yorumu oyla      12      14  
sezarın hakkı sezara 20 Aralık 2017 Çarşamba 13:12

Sadece geçmişte kalan hastalıklar değil. yeni hastalıklar ,değişik grip türleri de getirdiler ülkemize. MEsela genel cerrah bir arkadaşım anlatıyor. suriyeliler geldiğinden beri. Çeşitli LEnf bezesi hastalıkları ortaya çıkmış. İnsanların durduk durmadık yere.çeşitli yerlerinde lenf nodları oluşmaya başlamış. istisnasız hergün lenf nodun dan 15-20 kişiye bakmış. genelde lenf nodları iltihabi hastalıklar sonucu şişerler yada Lenfoma gibi kanser türlerinde belirti verirler ancak bu durum çok farklı tamamen sebepsiz yere insanların vücutlarında lenf nodları oluşmuş. sonradan bir konferans ta öğrenmişki buda suriyelilerin getirdiği hastalıklardan biriymiş. önemsiz bir hastalık ancak tedirgin edici oldugunu söylemişti.

Yorumu oyla      17      5  
20 Aralık 2017 Çarşamba 10:15

bu işin tek çözümü mültecileri ülkelerine geri göndermektir. sizin çözüm öneriniz doğru değil. ülkemde mültecileri istemiyoruz. ayrıca suriyede savaş yoktur. siyasilerin uydurmasıdır. savaş olsa onbinler suriyeye bayrama gidiyor. aklınız yatıyormu sizin ? bu gidişle bu siyasileri tarihten silmek menfaatimize olacak. nedir bu çektiğimiz? Türkleri dünyanın hiçbiryerinde kabul etmiyorlar. Ülkemize ise elin suriyelisi elini kolunu sallayarak geçiyor. yol geçen hanı ülke Türkiye.

Yorumu oyla      20      5  
ado 20 Aralık 2017 Çarşamba 09:24

türkiye yıllardır mülteci akımının merkezi oldu Saddam dan kaçan kürtler şimdi araplar 89 da gelen Bulgaristan dan gelenler ki onlarada özal bedava yer iş verdi şimdi bu bulgar göçmenleri türkiyeyi beğenmiyor malaesef kendi milleteinden başka herkese faydası olan bi devletiz

Yorumu oyla      20      6  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Çıkışlar kapalı
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bardak boş mu dolu mu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Ben böyle inanıyorum!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Çıkmasaydı Samsun’a neler gelirdi başımıza?
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Büyük Altaylılar haydi kongreye!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva