Nur içinde yatsın…
Bu memleketin görüp görebileceği en ilginç yurttaştı…
Soyadı gibi “Hürkuş” oldu…
Havacılık Tarihi’mizin “altın” rol modeliydi…
Yerli malı ilk uçağımızı üreten kişiydi…
Birinci Dünya Savaşı’nda Ruslar’a karşı savaştı…
Uçak düşüren ilk Türk tayyareci olarak tarihe geçti…
Moskof’a esir düştü…
Hazar Denizi’nin göbeğinde yer alan…
Nargin Adası’ndaki hapishaneden yüzerek kaçtı…
İran üzerinden memlekete geldi…
Sakarya ve İnönü Savaşları’nda düşmana bomba yağdırdı…
Aslan gibi bir Yunan uçağına yeri öptürdü!
Kurtuluş Savaşı’nın…
İlk ve son uçuşunu yapan Türk pilot olarak anıldı…
Kırmızı şeritli İstiklal Madalyası göğsünde…
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin…
Üç kez takdirname ile taçlandırdığı tek kişiydi…
İnanılmaz ama gerçek…
İzmir Seydiköy Hava Mektebi’nde…
(Bugünkü Gaziemir Hava Teknik Okullar Komutanlığı)
İlk Türk uçağını imal etti…
Üsteli, daha komiği…
“Bu uçağı neden yaptın?” diye ceza bile aldı…
66 yıl önce…
Türkiye’nin ilk sivil havayolu şirketi “Hürkuş Hava Yolları”nı kurdu…
Ancak…
Kazalar… Kaçırmalar… Sabotajlar…
Bitmek bilmedi…
Şirketi uçuştan men edildi…
Vecihi Hürkuş…
Bu terslikleri kaldıramadı…
51 yıl önce…
73 yaşında beyin kanamasından aramızdan ayrıldı…
***
Son yarım asırda ne yazık ki, adı unutulan…
Vecihi Hürkuş’a döneceğiz tekrar…
***
Her şey…
“Neden İzmir’in ikinci bir havaalanı yok?” sorusuna…
Cevap aramakla başladı…
***
Taaa, en eskilerde…
70 küsur yıl önce…
Devlet Hava Meydanları İşletmesi ile NATO el ele verdi…
İzmir’in Çiğli Mevkii’nde…
(Çiğli Belediyesi kurulmadan 30 yıl önce…)
Ortak “kullanmak” şartıyla…
Bir havaalanı yaratıldı…
O günün uzmanlarına göre…
Çiğli, memleketin en güvenli havaalanlarından biriydi…
Yer seçimindeki isabet…
İklim koşulları, rüzgarlar ve hava akımları çok uygundu…
Ayrıca…
Çevresinde engebe ve tepe olmadığı için…
Pilotlara güven veriyordu…
***
Ancak…
Bu havalimanı pilot yetiştirmek için de kullanılıyordu…
Askerler, hükümete bastırdı:
“Kaza olabilir vabeli üstünüzde kalır…”
İktidar’da Demirel Hükümeti vardı…
Süleyman Bey, iş bitirici melekesini masaya koydu…
Yıldırım hızıyla yer bulundu ve…
İzmir için Çiğli Kaklıç’ta sivil bir havalimanı yapımına başlandı…
(Kaklıç’ın inşaatı sırasında Çiğli’de sivil uçaklara iniş/kalkış izni verildi…)
Gıcır gıcır Kaklıç…
Tam törenle sivil uçuşa açılmayı beklerken…
Paaat, alsana 12 Eylül 1980 Darbesi…
Askerler kimseyi dinlemedi…
Gelin gibi hazırlanan Kaklıç’a da el koydular…
Maceraya bakın…
***
Aradan yıllar, yıllar geçti…
Özal Hükümeti, İzmir’e yeni bir havalimanı kazandırdı…
Adını, “Adnan Menderes” koydu…
Emektar Çiğli’yi ise…
Sadece askerler kullanmaya başladı…
Ancak…
Yer seçimi isabetsizdi…
Pilotların “pas geçme”yi göze alamadığı...
Çevresinde…
Fazla yüksek olmasa da tepeler bulunduğu…
İzmir’e gelen uçakların…
Kuşadası açıklarına kadar dolaştığı bir gerçekti…
Nitekim…
1988’in ilk günlerinde İzmir’e gelen bir uçak kaza yaptı…
16 kişi hayatını kaybetti…
O sırada…
Merhum Ekrem Pakdemirli Ulaştırma Bakanı’ydı…
O günlerin İzmir Milletvekili Kemal Anadol ile…
Bakan Pakdemirli arasında…
“Göz göre göre…” tartışması yaşandı…
***
Peki…
TBMM’nin en uzun soluklu vekillerinden Kemal Anadol…
İktidar’a ve vatandaşa ne anlatmak istiyordu?
***
Kısa ve net olarak şunu:
Bugünün Adnan Menderes Havaalanı…
İzmir Metropolü’ne ve kentin güneyindeki ilçelere hitap ediyordu…
Oysa…
Tüm Kuzey İzmir’in önemli yerleşim noktaları vardı…
Bi’düşünsenize…
Adnan Menderes, Aydın’a 100…
Bergama, Kınık ve Dikili ilçelerine 150 kilometre uzaktaydı…
Aynı şekilde…
Kuzey’e uzanan nüfus yoğunluğu giderek artarken…
Bakırçay ve Katip Çelebi üniversitelerinin insan potansiyelini…
Avrupa’nın en büyüğü Çandarlı Limanı’nı…
Çiğli Atatürk ve Aliağa organize bölgelerini…
Turistik Foça ve Dikili’nin nasıl geliştiğini…
Unutmamak gerekiyordu…
***
Deneyimli siyasetçi Kemal Anadol…
Tam 13 yıl önce…
25 Eylül 2007’de bunları sıraladı ve…
Basın toplantısıyla gündeme taşıdı…
“Kaklıç Havaalanı var; mis gibi… Neden yararlanmıyoruz?” diye sordu…
Mevcut iktidar partisi dahil, kimseler umursamadı…
Merhum Demirel’in gayetleriyle…
Bi’an için de olsa hatırlanan Kaklıç Havalanı…
Yine…
Aynı hızla İzmir’in unutulanları arasındaki yerine döndü!
Kemal Anadol, yılmadı…
14 Şubat 2011’de bir soru önergesi ile “Kaklıç Havaalanı”nı bi’daha…
Türkiye’ye ve İktidar Partisi’ne hatırlattı…
O da ne?
Aradan dört ay geçti…
Adalet ve Kalkınma Partisi…
12 Haziran Genel Seçimleri’ne hazırlanırken…
Kıdemli Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ı…
İzmir’den aday gösterdi; seçim’in kaptanı yaptı…
Yıldırım, bu kadim kente hazırlıklı gelmişti…
“35 İzmir 35 Proje” büyük ses getirdi…
Neler yoktu ki, o projelerin arasında!
O sırada kimsenin dikkatini çekmedi 35’inci sıradaki proje…
Adı; “Vecihi Hürkuş Havaalanı”ydı…
O günlerde…
Projenin sahibi Binali Yıldırım, şunları söylüyordu:
“İzmir, kuzeyde ve güneyde büyüyen bir kent… İkinci bir havalimanına ihtiyacımız var… Kuzeyde Kaklıç bölgesinde yeni bir havalimanına İzmir sahip olacak… Bunun planlamasını yapıyoruz…”
***
Aradan dokuz koca yıl geçti…
Bi’daha kimse Kaklıç Havaalanı’ndan söz etmedi…
Ne iktidar, ne muhalefet…
“ 35 İzmir Projesi’nin kuyruğundaki Vecihi Hürkuş Havaalanı n’oldu?” diye sormadı…
***
Farkında mısınız?
Kurtuluş Savaşı’nın ilk ve son uçuşunu yapan…
Kahraman pilotumuz Vecihi Hürkuş’in yaşamındaki kadersizliklerle…
Adını taşıyacak diye sevindiğimiz…
İzmir Kaklıç’taki Vecihi Hürkuş Havaalanı’nın kadersizliği…
Ne kadar da birbirine benziyor?
***
Bitiriyoruz…
Neyle?
Minik bir soru ile…
Olduğu yerde…
Yıllardır çürümeye terk edilen “Kaklıç Havaalanı”…
Ya da İktidar Partisi’nin yakıştırdığı adıyla…
“Vecihi Hürkuş Havaalanı”…
Sizce de…
Milli Servet değil mi?
Nokta…
Sonsöz: “Gitmek, sadece bir eylemdir… Unutmak ise kocaman bir devrim… / Nazım Hikmet – Şair ve Yazar…”