“Şeyh uçmaz, mürit uçururmuş…”

Başkanlık sistemi ülkenin gündeminden düşmüşken ortaya çıkan mürit, şeyhini uçuruyor…

Daha önce söylediği:

“Erdoğan tipi başkanlık sistemi, Türkiye’nin bölünmesinin reçetesidir. Demokrasinin idam fermanıdır. Tek adam diktatörlüğünün beraatıdır. Hırsızlık ve yolsuzluk ruhsatıdır. Bunun sonu Karanlık Türkiye’dir.” sözlerini unutarak…

Hatta:

“Bizim saray ile anlaştığımız namertçe söylendi. İlk aşamada partili cumhurbaşkanlığına evet dediğimiz, başkanlık sistemine sıcak baktığımız soysuzca iddia edildi” dediğini unutarak…

*

Anayasa görüşmelerini izliyoruz televizyonlarda... Yayınlayabildikleri kadarıyla tabii…

Bir, iki televizyon verebiliyor zaten…

TRT talimat aldığından; diğer televizyonlar korkudan veremiyor…

Milletin anayasasını, milletten gizliyorlar…

 Onun için, milletvekili kameraman olmuş naklen çekiyor…

İçerde bunlar olurken dışarıda barolar; TBMM kapısı önünde basın açıklaması yapmak istiyor. Anayasa avukatları ilgilendirmediği (!) için izin verilmiyor. Coplar konuşuyor, biber gazları havada uçuşuyor… Ankara Valiliği, her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşünü yasaklıyor…

İleri demokraside, ileri anayasa geliyor çünkü…

*

Meclis görüşmelerinde sözler uçuşuyor yetmiyor…

Yumruklar konuşuyor, yetmiyor…

Sular uçuyor, yetmiyor bardaklar uçuyor…

Yetmiyor, saksılar uçuyor…

Dışarıda ise dolar uçuyor; 3.7839

Euro uçuyor; 4.0315

Altın uçuyor; 145.96

Benzin uçuyor; 5.41

Mazot uçuyor; 4.71

Reina katili uçuyor…

Musul, uçuyor…

Rakka uçuyor…

Başika uçuyor…

Kıbrıs uçuyor…

Başbakanın umurunda değil…

Sorunca da; “Şu andaki işimiz daha önemli” diyor…

*

Başbakanlık kalkıyor, Gazi Meclis yetkilerini cumhurbaşkanına devredip mazi oluyor…

Sarayın müritleri, meclisi uçuruyor…

Böyle giderse:

“Egemenlik, kayıtsız şartsız milletin” değil, seçilecek başkanın artık…

Uçtu uçtu, meclis uçtu…