Tayfun MARO
Ben ve benim meselem…
14 Kasım 2014 Cuma

Tanrısal şeyler Tanrının meselesidir. İnsani şeyler insanın meselesidir. Ya Benim meselem…
Max Stirner, Kaos yayınlarında çıkan, “Biricik ve Mülkiyeti” adlı eserinde bu sorunun yanıtını arıyor.
“Benim meselem ne tanrısaldır ne insani; hakikat, iyilik, adalet, özgürlük vs. de değildir, sadece ve sadece Benim olandır ve genel olmayıp tıpkı benim biricik olduğum gibi o da biriciktir. Benim için Benden daha önemlisi yoktur.” Bu sözler, Max Stirner tarafından, bundan 170 yıl önce söylenmiş. Egoizme dair bildiğimiz her şeyi altüst ediyor.
 
Bu kitabı henüz okumakta olduğumdan, kitap üzerine değil ama kitabın bana düşündürdüklerine dair yazmak istedim.
 
“İnsanlık” dokunmaktan imtina ettiğimiz çokça meselesi olan bir tabu kavramdır. Tıpkı din gibi kutsal ilan edilmiş alanları olan bu kavram, genel olanın hariminde “Ben”i zapturapt altına aldığı için, benim indimde netamelidir.
Ve hayatımızdaki en çetrefil ontolojik sorunun ortaya çıktığı yer de burasıdır.
 
Toplumsal alanda varoluşun bedeli olarak benden üstlenmem istenen iyi meseleleri benimsediğimde, iyi insan oluyorum. Kimin iyi insanı? Ülkemin, devletimin, ailemin… Kendimi özgürleştirememişken toplumsal özgürlüğü savunmak…
Tanrı meselesini, adalet meselesini, insanlık meselesini, devletin meselelerini, halkın meselelerini benimsemeliyim… Benim kendi meseleme gelince, karşıma egoist dikilir… Toplumun, insanlığın bana yasakladığı “Ben”dir o egoist. Ben bana yasak…
 
Günümüz dünyasında, günün meselesi, görünmektir; gösterinin parçası olmak, Ben ile Öteki’nin aynılaşarak ikiye katlanmasıdır. Yani, gösteri ve tüketim toplumu insanı değersizleştiriyor, aynılaştırarak yok ediyor.
İnsanın değersizleşmesi, kendisi olmaktan vazgeçişin mümkün kıldığı bir durumdur. Mülkiyet ve para ile hemhal olan insanın kendisi olmaktan vazgeçerek değersizleşmesi ise, uygarlığın çağrısıdır.
Çağımızın insanı, paranın ve mülkiyetin değersizleştirdiği “parasefal” bir yaratıktır.
 
Parası kadar veya malı mülkü kadar değerli olmak… Cennetten kovduğu insana Tanrı böyle bir cezayı reva görmüş… Yoksa İsa Peygamber; “Hem Tanrı’ya hem de paraya kulluk edemezsiniz.” Diye neden İncil’de uyarı yapsın?
Onu bilir onu söylerim, yeryüzündeki en büyük günah para ve mülkiyettir. Kapatıldığımız kentsel mekânlarda, bu büyük günaha adanmış hayatlarımızı bir yük gibi taşıyoruz.
 
İnsanın değeri nedir?
Uygarlığın dolayladığı hayat, insan ile kendisi arasına mesafeler koydu, insanın kendi hayatına yabancılaşmasına yol açtı. Uygarlık, ulaşılacak yüce bir ideal olarak görüldüğü içindir ki, insan muktedirlerin önünde diz çöktü. Ve böylece insanın onuru çiğnendi.
İnsanın yaşam olanaklarını geliştirmek için sahip olması gereken hak ve özgürlükler bir muktedirin iki dudağı arasında iken, insanın değerini konuşmak beyhudedir.
 
İnsanın değeri, onun onurudur. Gelin görün ki insanın kendisi olamadığı, yaşam olanaklarından yararlanmak için bir muktedirin iznine ihtiyaç duyduğu koşullarda, insanın meselesini konuşmak imkânsızlaşıyor. Benim meselem, insanlık meseleleri, toplumsal meseleler ve tanrısal meseleler altında eziliyor, yok sayılıyor.
Kendisini özgürleştiremeyen, kendi meselesine sahip çıkamayan insanın yapacağı devrime, vaat ettiği toplumsal kurtuluşa ben inanmıyorum.
Kendi meselesi için başkaldırmayan insanın insanlık meselesi için başkaldırması, tarih boyunca yeni teslimiyetlerle sonlanmıştır.
Haklarımız ve özgürlüklerimiz, mülkiyet toplumlarının bütün tarihsel dönemlerinde, bir avuç muktedirin iradesiyle şekillenmiştir.
Kurtuluş Ben ile başlayacak.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Latife Hanım'la '3 dakika' süren tek röportaj!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Tanrıları taştandı
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Ülkeme adalet diliyorum, gönüllere vefa!
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
İmamoğlu’nun suskunluğu!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Muhalefete muhalefet…
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
‘Paranın içinden geçmişler...’
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Can dostlar tartışması!
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Beyaz tren...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
'Memleket' küçülüyor!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva