Mehmet KARABEL
'Vatanım sensin' diyor ama...
21 Eylül 2022 Çarşamba

Önce “eksik bilgi kalmasın” hatırlatması yapalım…

Neredeyse…

160 yıl öncesiydi…

İzmir’in güzel Bergama’sındayız…

(Gözünüzde canlandırarak okuyun lütfen…)

Serin bir sonbahar akşamı…

Akropol civarında gezinmeyi severdi Alman mühendis Carl Humann

Osmanlı’dan davet aldığı için gelmişti buralara…

Görevi 28 kilometrelik Bergama – Dikili yolunu yapmaktı…

Güneşin batmaya başladığı saatlerdi…

Ayağı bir taşa takıldı…

Toprağı eşeledi…

Son derece estetik mermerden bir kadın eli figürü buldu…

Hiç şaşırmadı…

Biliyordu Anadolu’nun tarihi eser zengini olduğunu…

Bi’an düşündü…

Eşelediği o Ege topraklarının altında kim bilir ne hazineler vardı?

Carl Humann…

Ayağına takılan bir-iki parça tarihi eseri Almanya’ya gönderdi…

Berlin, anında cevap telgrafı çekti:

“Aman ses çıkarma bunlar altından kıymetli… Hemen Osmanlı Padişahı’ndan kazı izni al…”

 

Ve…

Tarihi “kalk gidelim” projesi(!) böyle başladı…

***

15 yıl içinde…

Osmanlı’nın, “Taş bunlar ne işe yarar ki?” zihniyeti sayesinde…

“Dünyanın Sekizinci Harikası” kabul edilen “Zeus Sunağı”

Kağnılarla…

Önce Dikili Limanı’na, oradan da…

Teknelerle Hamburg Limanı’na taşındı…

15 yıl içinde…

Adata mermerden küçük bir kent…

Parça parça…

Bergama’dan “yürütüldü” resmen…

O paha içilmez sunak, o günden beri Berlin Müzesi’nde…

Şaka değil…

Yılda bir milyon kişi bu sunağı görmek için Almanya’yı ziyaret ediyor…

***

Bir buçuk asırlık “gurbet”; hak verirsiniz…

Taşı(!) bile çatlatır…

Yıllar boyu milyonlarca meraklı “Bizim Zeus Sunağı”nın…

Mitolojik lezzetin tadını…

Berlin Müzesi’ndeki basamaklarında “para basarak” çıkarırken…

Ne yazık ki…

Biz sadece karşıdan seyrettik!

Bir kişi hariç…

Varlığıyla onur duyduğum dostum Sefa Taşkın

39 yaşındaydı…

Bergama’ya Reis olduğunda Taşkın…

Temellerinde ders çalıştığı Zeus Sunağı’nı…

Doğduğu topraklara getirmek için…

Yemin etmişti…

Bir gazeteci olarak bizzat tanığım Sefa Taşkın’ın çabalarına…

1989 – 1999 arasında…

Berlin’e otobüs otobüs Bergamalı gönderdi…

Devasa müzenin önünde eylem yaptırdı…

Az daha Türkiye-Almanya ilişkileri zedeleniyordu…

Ne var ki, emeline ulaşamadı…

Sunak, kaçırıldığı yerde prangalarından kurtulamadı…

***

Şimdi…

Yepyeni bir umut filizlendi, Bergama adına…

Efsane Başkan Sefa Taşkın…

Neredeyse “çeyrek asır”dır, hiç yılmadı…

Bir Bergamalı olarak…

Bir entelektüel olarak…

Vatanının çakıl taşını bile seven biri olarak…

Zeus Sunağı’nın peşini hiç bırakmadı…

Yıllarca…

“Taş Yerinde Ağırdır” başlığı altında…

Tam 110 yazı kaleme aldı…

Hani, “taş olsa çatlar” derler ya, aynen öyle…

Hep “Unutmayalım, Unutturmayalım” diye seslendi Türkiye’ye…

Neden?

Çünkü…

“Sefa Başkan”a sorarsanız…

Tünelin ucunda ışık göründü!

Merak ettiniz di’mi?

O zaman…

Kulak verelim ısrarla “taş yerinde ağırdır” diyen Sefa Taşkın’a…

***

Almanlar…

Zeus Sunağının hapsedildiği(!) Berlin Müzesi’nin bir kısmını…

Ziyarete kapatan (2014) Almanya…               

Şimdi de…

Kapalı kalma süresini 2025 yılına kadar uzattı…

Neden?

Büyük olasılıkla, “yenilenme” bahanesiyle…

Nemin, çürümelerin, hırsızların, meczupların…

Zeus Sunağı’na verdikleri zararlar örtülüyor…

Bi’de…

Saf saf olmayacak bi’şi yaptılar!

Müzenin kapısına…

“Neden bu Sunak, Berlin’de?” diye afişler astılar…

O afişlerin üstünde…

“Bergama” adının “B”si yer almıyor…

Yemezler!

Muhteşem Zeus Sunağı’nı görmek için…

Dünyanın bir ucundan gelenleri kandırabilirler ama…

Bizi kandıramazlar!

Çünkü…

Bergama’nın eserlerini çalan şebekenin başı C.Humann’ın…

1864’de Bergama’ya geldiği…

1878’e kadar yasak olmasına rağmen…

Zeus Sunağı’nın parçalarını ve heykellerini Almanya’ya kaçırdığı…

Ve bunları nasıl yaptığını…

“Kazı Defteri”nde bir güzel yazdı…

Üstelik…

Yıllar sonra…

Yine Alman Hükümeti adına…

Taaa 1990’lı yıllarda…

Bergama’da kazı yapan heyetin başkanı W.Radt’ın bile…

Bu kaçakçılığı onayladığını sağır sultan biliyor…

***

Bitiriyoruz…

Zeus Sunağı Bergama kentinin bir parçasıdır...

Bergama’nın tarihi eserleri…

Herhangi bir mal ya da ganimet değildir…

Artık güneş balçıkla sıvanmıyor…

Gerçek kirli çamuru kurutup atıyor…

Bugün görüşe kapatılan Berlin Müzesi’nin kapısına asılan afişler…

Çağdaş ve yüksek kültürlü…

Alman Devleti’ne hiç yakışmıyor…

“Zeus Sunağı”

Doğduğu topraklara gelirse…

Türkiye adına…

Özellikle de İzmir ve güzel ilçesi Bergama adına…

Unutulmaz bir zafer olur!

Nokta…

Hamiş: Zor soruyu özellikle sona bıraktık… O sunağı doğduğu topraklara getirmek için iki yöntem var… Birincisi uluslararası mahkemelerde Türkiye olarak kendimizi yüzde 100 haklı çıkarmak… Bu zor ve uzun vadeli yöntem… Aradan bir asır daha geçebilir… İkinci yöntem; Almanya Devleti’ni ikna odasında tuş etmek… Kolay değil ama imkansız da değil…

Sonsöz: “Zeus Sunağı, soğuk ve puslu Berlin’e değil; güzel Bergama’ya, Anadolu’ya ait… Mutlaka evine dönmelidir… / Sefa Taşkın – Siyasetçi, yazar, Bergama eski Belediye Başkanı…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Hülya Yarbuz 21 Eylül 2022 Çarşamba 21:57

.Sn. S.Taşkın Bşk. Mücadeleniz in.yanındayız. .Bu tüm Turk Milletinin özlemi sevdasi. Mutlak Zeus Tapınağı Evine dönmeli

Yorumu oyla      2      3  
Ata önvural 21 Eylül 2022 Çarşamba 11:11

Mutlaka öyle olmalı ama bunlar yazmakla olmuyor.Bunu çok kişi yazdı.Sonuç yok.Devletin girişim yapması lazım.Belli ki çalınarak götürülmüş.Bu işler devletler arası bir kurala bağlanması lazım.Yani devletler anlaşmalı..Aksi halde olmaz .Burdada devletin çok güçlü olması gerekir.Bizimkiler böyle bir işe soyunurkarmı bilemiyorum.Ayrıca bu çalma işlerç tabancılar tarafından yapılıyor.Onun için tarihi yerleri gezenlerin giriş ve çıkışta çok sıkı aranmaları gerekir.Rusyadaki müzelerde her eserin başında bir polis vardır.Ayrıca kameralar aktiftir .Alarm sistemleri vardır.Kuş uçurtmazlar.

Yorumu oyla      2      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Aydınlanmanın alacakaranlığında
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Çöl tozu meselesi: Yararlı mı, zararlı mı?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Cumhuriyet'i ve Atatürk’ü anlamak
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
O gün bugündür!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Keser döner sap döner!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'Cehaletin tek korkusu kadındır…'
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Papi Mehmet
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva