Mehmet KARABEL
"Güzellik yarışmaları nasıl tarihe karıştı?"
19 Temmuz 2017 Çarşamba

Hafızanızı zorlayın, hemen hatırlayacaksınız...

Türkiye'nin vazgeçilmez sosyal aktivitelerinin başında gelen "Güzellik Yarışmaları" bir anda kayboldu; hatırlayan bile kalmadı...

Neden?

İşte o "hassas" nedene gelmeden önce çok az kişinin bildiği bu güzel ülkenin "güzellik yarışmaları" tarihine kısaca bir göz atmakta yarar var...

Çok ilginçtir; şaşıracaksınız...

Türkiye'de ilk güzellik yarışması, pek bilinmez ama, Cumhuriyet'in kuruluşundan iki yıl sonra, 1925'te düzenlenmiş... Kraliçe seçilen de yarışmanın yapıldığı Istanbul Melek Sinemasında "yer gösterici" olarak görev yapan Ermeni asıllı Matmazel Areksi Çetinyan... O günün gazeteleri bu yarışma ile dalga geçince ikinci yarışmaya Cumhuriyet Gazetesi öncülük etmiş... Iddialara bakılırsa Atatürk de bu yarışmaya destek vermiş... Türkiye'nin "toplu iğne" bile yapamadığı o yıllarda Balıkhane Nazırı Mehmet Tevfik Bey'in güzeller güzeli 19 yaşındaki torunu Feriha Tevfik birinci olmuş... O günlerde bir kesim, Türkiye'de ilk kez "mayo" ile jürinin karşısına çıkan genç kızları "gayrı ahlaki" bularak tepki bile göstermiş...

Ama ne zamanki...

1932'de Keriman Halis Ece, Belçika'da "dünya güzeli" seçilmiş, akan sular duruvermiş...

O gece, gurbet ellerde dünyanın en güzel kızı seçildikten sonra, "Türk bayrağı bulmazsanız taç takmaya çıkmam" diyen Keriman Halis'e, Atatürk "Ece" soyadını hediye etmiş...

Bu güzelliklerin üstünden 75 yıl geçti ama güzellik yarışmalarının cazibesi hiç kaybolmadı... Öyle ki, kasabalarda bile "Kiraz" ve "İncir" güzelleri seçilir oldu...

Taaa ki, son beş yıl öncesine kadar...

Ne hikmetse, "İzmir'in kızlarının kraliçeliğe abone olduğu" o güzellik yarışmaları aniden ortadan kalktı...

Bu organizasyonların kıdemlisi dostlarıma sordum, "Devir değişti" dediler ağızbirliği etmişcesine...

Çünkü bu yarışmalara artık sponsor bulunmuyordu... Ama daha önemli bir neden vardı... Artık güzel kızlarımız yarışma heyecanını yaşamadan, bir an önce şöhrete kanat çırpmak istiyorlardı... Kast ajanslarına fotoğraf bırakmak, oyuncu yetiştiren atölyelere devam etmek daha revaçtaydı... Bir televizyon dizisinde rol kapmak şöhrete giden yolu iyice kısaltıyordu... Üstelik, bu tip dizilerin tek bölümünde bile yövmiyeler dört bin liranın altına düşmüyordu... Bu da ayda 20 bin liralık kazanç demekti... Güzellik kraliçesi seçildikten sonra şöhret kapısını çalsın diye beklemeye gerek var mıydı?

Sonsöz: "Yine de güzellik yarışmalarının tadı bi'başkaydı... Bizim dışımızda tüm Avrupa ülkeleri bu yarışmaları sürdürüyor... Neden dersiniz?"

 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
'Memleket' küçülüyor!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Neden fakirleştik?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Afyon üstünden Akşehir’e... (Gezi notları)
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Çıkışlar kapalı
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bardak boş mu dolu mu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva