EGEDESONSÖZ - İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü, Gazeteci  Ümit Yaldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın, kurumdan maaş alan ancak iş yapmayan, görev tanımı yapılmamış personelle ilgili açıklamalarını yorumladı. Yaldız, SONSÖZ TV’de Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtlarken, Başkan Tugay’ın bu konudaki açıklamalarıyla ilgili olarak, “Bu konuda söylediği her sözün altına imzamı atarım. Ancak hizmet üretimine katılmayanları işten çıkarması söz konusu bunu eyleme dönüştürürse ve arkasından kendisi personel alımına giderse, bu kamuoyunda yargılanır” dedi.

Dhjsahjhjhsjhsad 1

BAŞKAN TUGAY’IN O SÖZLERİNİN ALTINA İMZAMI ATARIM

SONSÖZ TV’de katıldığı programda Ümit Yaldız,  Başkan Tugay’ın, 11.70 0 kişinin Tunç Soyer döneminde işe alındığı, temizlik, park bahçe, ulaşım gibi alanlarda eleman eksiği varken alınanların çoğuna masa başında görev verilmiş olması yönündeki ifadelerini değerlendirdi. Yaldız, “Başkan, haksız eleştiriler yapıldığını, söylediklerinin doğru anlaşılmadığını, ağır ithamlar ve yoğun tepkiler verenlerle ilgili İzmirlilerin kendisine sahip çıkmasını istiyor” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“İzmir Büyükşehir Belediyesindeki personel durumuyla ilgili Cemil Başkanın söylediği her sözün altına herkes gibi ben de imzamı atarım. 18 kişinin bir odada hiçbir iş yapmadan oturması, emek üreten yerlerde değil de masa başında olduğunu duyduk başkandan. Durum bu kadar vahimse, İzmir Büyükşehir’in bu konuda bir hazırlık yapması normaldir. Görev, alan değişikliği olacak gibi. Hizmet üretilmesi için böyle operasyonları Büyükşehir Belediye Başkanı yapar. Yapmalıdır ve kamuoyundan destek de görüyor. İkincisi; Karşıyaka belediyesiyle ilgili Cemil Tugay döneminde ciddi personel artışı oldu şeklinde iddialar vardı. Tugay’dan önceki belediye başkanı döneminde, tüm belediyelerde kurulan Personel A.Ş., taşeron olarak çalışan işçilerin kadroya alındığı yer oldu. Orada bir şişkinlik olduğunu, 200 kadar sayıyı indirdiğini söylemişti Tugay. Benim duyumlarıma göre Tugay zamanında Karşıyaka’ya en az 400, 500 kadar personel alındığını duydum. Olabilir. Tesis açtım diyor Cemil Bey. Bazıları kapanıyor, üzülüyorum, diyor. Cemil Tugay Karşıyaka’da yaptığı işlerin kapatılmasına üzülüyor, Tunç Soyer üzülüyor. Aziz Kocaoğlu da üzüldü bir ara. Bu üzüntü Cumhuriyet Halk Partililerde bir çeşit mirasa dönüştü. Cemil Tugay Karşıyaka’da 400 ,500 işçiyi çalıştıracak kadar tesis açtıysa, personel artar, artması gerekir zaten. Durum böyleyse artış normal kabul edilebilir. Tunç Soyer dönemine gelelim. Aziz Kocaoğlu, birinci döneminde 9 ilçenin belediye başkanıydı. Sonra ilçe sayısı merkezde 11’e, hemen ardından 18’e, 19’a çıktı. Son döneminde 30 ilçe oldu. Alan genişlediğinde hizmet için personel sayısı ister istemez artar.  Tunç Soyer döneminde 11.700 kişi alınmış deniyor, doğrudur, yanlıştır bilemiyorum. Soyer döneminde bu kadar hizmet üretilmiş midir? Öyle ki 11.700 kişi rakam olarak çok fazla. Tramvay hizmete alındı o süreçte, birkaç fabrika açıldı, arıtmalar yapıldı. İş ve hizmet ürettiğiniz zaman belli oranda personel artar. Karşıyaka’da 400 civarı artış varsa, Büyükşehir’de 10 katı normal kabul edilebilir. Bir odada 18 kişi oturuyorsa boş boş, Cemil Tugay’ın her türlü tasarrufta bulunması normaldir. Çemil Tugay, işten çıkarmadan bahsetmiyor, yönetmeye çalışacağız, diyor.  Bu sağlıklı bir yaklaşımdır. O boştaki insanları değerlendiremiyorsa, onları işten çıkarması söz konusu olduğunda, CHP’den bir reaksiyon alır ama kamuoyu desteklerse, durum değişir. Cemil Tugay, bu yönteme de başvurursa, bundan sonra alacağı her personel için de yargılanır! Başkan, zaten açıkladı, temizlik gibi birimlere eleman alındığını, çünkü burada elemana ihtiyaç olduğunu söyledi.”

BAŞKAN TUGAY’IN İLETİŞİM KANALLARI KAPALI

Başkan Cemil Tugay’ın, “İzmirliler bana sahip çıksın, beni eleştirenler, tepki gösterenler, beni hedefe koyanlara karşı tavrını göstermeli”  şeklindeki sözleriyle, 2025 yılı dilek ve temennisinde anlaşılmak istemesi noktasında da değerlendirmelerde bulunan Ümit Yaldız, şu görüşlere yer verdi:

“Ben açıkçası, Sayın Başkan’ın iletişim süreçlerini yönetmekle ilgili bir sorunu olduğunu düşünüyorum. Karşıyaka Belediye başkanlığı yapmış birinin, kamuoyunda zaten biliniyor ve destekleniyor olması lazım. Karşıyaka, İzmir’in uzak bir ilçesi değil. Tunç Soyer, Seferihisar’dan gelip kısa sürede kabul gördüyse, siyasal iletişim kanallarını açmış olmasındandır. Tunç Bey, daha Büyükşehir Başkanı olmadan açtıysa, Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın da o kanalları seçimden önce açmış olması, efsane olması lazımdı. Bu anlamda eksikleri olduğunu düşünüyorum. Eleştiri demokratik sürecin bir parçasıdır. Belediye başkanının istemesi gereken bir şey olmalıdır! Ben belediye başkanı olsaydım, ki böyle bir düşüncem yok, benim eksiğim nedir, nerede yanlış yapıyorum, bilmek isterdim, bu yüzden eleştirilmeyi beklerdim. Cengiz inşaat olayında ne dedi Tugay? Acemiliğime geldi, dedi. Biz de aynı acemiliği Basmane Çukurunda yapmasın diye uğraşıyoruz! Bir kasıt yok. Bu eleştirilerin aslında Büyükşehir Belediye Başkanına ufuk açması, yol göstermesi gerekir. Burhan Özfatura, Allah uzun ömürler versin, hayatta. Burhan Bey, bana hayır diyen danışmanlar nasip et, diye dua ederdi. Şakşakçılarla etrafınızı doldurduğunuzda belediye başkanı kör olur, hata yapar. Başkanın sokağı, gerçeği bilmesi lazım. Belediyenin hangi biriminde ne oluyor, bilmesi lazım. Her yazanı çizeni siz düşman olarak kodlarsanız, bu başka bir psikolojik süreci beraberinde getirir.  Kaldı ki tüm eleştirileri ortadan kaldıracak olan da kendisidir, icraatlarıdır. İzmir’in hakkını en iyi ben savunurum, ben zaten her şeyi biliyorum, gibi bir duruşu var. Kendisini dışarıdan katkıyı kapatmış gibi bir görüntü oluştu bende. Ortak akıl meselesinde bir eksikliği olduğu kanaatindeyim. Şakşak başkan, bravo başkan, helal sana başkan, en güzelini sen yapıyorsun başkan, gibi bir dünya yok. Böyle bir gerçeklik de yok. İletişim kanallarını açmak, Büyükşehir Belediye başkanının ufkunu açar. Belki en yakınındaki bürokratlar tarafından tufaya getiriliyor. Biz bunları nerede gördük? Aziz Kocaoğlu’nun 397 yılla yargılandığı davanın işaret fişeğini Genel Sekreter Ersu Hızır patlatmadı mı? Ersu Hızır’ın yine fezlekelere yansıyan konuşmaları var. Cemil Tugay da eleştiriye açık olmalı. Eleştiriye açık olduğu duygusunu kamuoyuna vermesi lazım.”

O ZAMAN MEMURDAN FARKINIZ KALMAZ

Cemil Tugay’ın, şehrin başkanı olması gerektiğinin altını çizen Ümit Yaldız, bu konuda şu ifadeleri kullandı:

Kartalkaya komisyonu üyeleri belli oldu Kartalkaya komisyonu üyeleri belli oldu

“Biz İntegral olarak her araştırmamızda Cemil Tugay’ın durumunu, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve CHP’li belediyelerin durumlarını soruyoruz. Çoğunu kamuoyuna açıklamıyoruz ama soruyoruz. Elimizde veriler var. Anlaşılabilmiş mi, ne kadar anlaşılmış? Önümüzdeki programlarda bunları da konuşuruz. İzmir’in çok ciddi ihtiyaçları var. İzmir öncü rolünü kaybetti. Her alanda küme düştü. Her şeyden önce bayrağı en önde taşıması gereken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanıdır. Kente liderlik etmelidir. Kadrolarla oynamayı bırakıp artık önümüzdeki dönemde bu kendi nasıl yönetirim, bu kente nasıl liderlik ederim gibi soruların cevabını ararsa, isabetli bir karar almış olur. Hep diyorum, belediyenin değil, şehrin başkanı olmaya çalışın, bunu öncüleyin ve buna göre yürüyün! Belediyenin başkanı herkes olur, memurdan farkınız kalmaz. 5 yıllık görev süreciniz müdür değiştirerek, daire başkanı değiştirerek, bürokratların atamalarıyla geçirirseniz, sürenin sonunda vatandaş sorar, ne yaptın, diye.”