Berivan KAYA/EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediyesi Aralık ayı olağan meclis toplantısı Başkan Cemil Tugay idaresinde gerçekleşti.
ÖZELLEŞTİRME VE TAŞERON VURGUSU
Gündem dışı söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Uğur İnan Atmaca, CHP’li Meclis Üyesi Uygar Kanmış’ın ilk oturumda yaptığı öğrenci köyü eleştirilerine yanıt vererek, ‘özelleştirme’ göndermesi yaptı.
Atmaca açıklamasında, “Uygar Bey’in bana eleştirileri olmuştu. Eleştirinin de yerini bulması anlamında karşı eleştirilerim olacak. Meclis üyeleri soru önergeleri verirler. Ben sorularımı İzmir halkı adına yöneltiyorum. Bunlar aslında uyarı niteliğinde. Bunların düzeltilmesi kurumun daha iyi çalışması hepimizin ortak kaygısı. Özelleştirme konusunda karşı olduğumu söyledi ve örnekler verdi. Ben birkaç meclis oturumunda CHP’nin ilkesel olarak karşı duruş gösterdiği 2 konu var, biri özelleştirme diğeri taşeron işçidir. Ama siz İzBB olarak yaptığınız ihalelerle ikisinin de dibine vuruyorsunuz’ minvalde cümleler kurdum. CHP’nin karşı duruş gösterdiği konularda İzBB neden ihale yöntemiyle kullanıyor? Sormak istediğim konuda cevap alamadım. Uygar Bey, özelleştirmeyi savunduğu ve bu anlamda CHP’nin ilkeleriyle ters düşmüş olabilir. Vicdan konusundan bahsetti. Vicdanımız her zaman sızlar. İşçiye, öğrenciye, kooperatif üyesine de sızlar. Özellikle 450 tane belediye personelimizin teslim alamadığı evlerine yüreğimiz sızlar. Uygar Bey’in de eminim yüreği sızlıyordur” dedi.
PALYATİF ÇÖZÜMLERLE GELECEK YARATAMAYIZ
Uzundere’de kira artışlarına yönelik açıklamalarda bulunan Uğur İnan Atmaca, “Bu palyetif bir çözüm. Bir yıl sonra yenilenmesi gerekiyor. 15 yıldır insanlar evlerine kavuşamıyorlar. Arsalarını vermişler ve mağduriyetleri var. Bizim onlara bu palyatif çözümlerle gelecek yaratmamız mümkün değil. Bu insanların haklarını teslim etmemiz gerekiyor. Bunu da evlerini teslim ederek gerçekleştiririz” dedi.
SOYER’İN SORUSUNU HAKLI BULUYORUM
Önceki Dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, mevcut İzBB yönetimine yaptığı ‘ihale’ göndermesini meclise taşıyan Atmaca, “Kooperatif davasında Soyer’in bir ifadesi var, ‘şu anki yönetimin yaptığı gibi davet usulü ihale yapsak, seçilen müteahhitin oranı belirsiz bir karının oluşmasına rıza göstersek daha mı masum olacaktı” diye bir sorusu var. Ben bu soruyu haklı buluyorum. Kooperatif konusunda eleştirilerimiz bakidir. Ancak şu an yapılan ihale yöntemleri doğru değil. Bunlarla ilgili sorularımızı dile getirdik ancak cevapları alamadık” dedi.
TAŞERON GÖNDERMESİ
Havuz sistemine yönelik açıklamasında taşeron vurgusu yapan AK Partili Atmaca, “Personel giderlerinin bütçede yüzde 30’unu aşmaması gerekiyor. Personel giderleri fazla diyoruz ancak diğer taraftan da bin 500 ila 2 bin arasında taşeron işçi çalıştırıyoruz. İnsanları havuza yolluyoruz. İşten çıkarmalara zemin hazırlıyoruz. Bizim kendi personelimizle hizmet görmemiz gerekiyor. Bunu yapmazsak tartışma uzar ve gider” dedi.
ÖZELLEŞTİRME ELEŞTİRİSİNE YANIT
Başkan Vekili Levent Yıldır, “Özelleştirmenin doğru olmadığını düşünüyoruz. Özellikle kamunun refahını kıstığını düşünüyoruz. Özelleştirme konusunda tedirginlik duymamız ve karşı duruş sergiliyor olmamız çok anlamlı. Adaletli dağılımın sağlanması amaçlı bir dünya görüşümüz var. Kentsel dönüşüm konusunda birlikte alınan karardan bahsediyoruz. 2012 yılında ilan edilen 540 hektarlık alanda insanlar 13 senedir hizmet alamadılar. Eleştirinizin içten olduğunu düşünmüyorum. İnsan önce çuvaldızı kendine batırır” dedi.
MUHTARLARDAN BİRİ CHP DELEGESİ
AK Parti Karabağlar Meclis Üyesi Fırat Eroğlu, Balçova Belediye Başkanı Onur Yiğit’in, Karabağlar’daki muhtarların Balçova’ya bağlanmak istemesine yönelik açıklamalarını gündeme getirdi. Eroğlu, “Balçova Belediye başkanımız Onur Yiğit, Helil Hanım bu kadar da başarısız değil’ demiş. Valla gerçekten de o kadar da başarısız. Kendisi nezaket göstermiş Karabağlar belediye başkanı için ya da kendisi tevazu göstermiş. Karabağlar’dan ayrılmak isteyen muhtarlar 6’dan fazla. Bunların bazılarının Gaziemir’le, bazılarının Balçova’yla sınırı var, bunlar hudut ve diğer ilçelerin mahallelerin bakıyor ve ayrılmak istiyor. Bu mahallelerden birinin muhtarı da CHP delegesi, dolayısıyla bu siyasi bir konu değil” dedi.
ONLARIN HAYALİNİ CHP’Lİ BAŞKANLAR SÜSLÜYOR
AK Parti ve MHP’den gelen eleştirilere yanıt veren CHP Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan, “DİSK ile AK Parti birlikte eylem yapıyorlar, bol bol işçi haklarından bahsediyorlar. İnsan haklarına sıkça değiniyorlar. Havuz sisteminden bahsedildi. Mesele CHP’yi eleştirmek olunca bu konularda birleşiyorlar. Vergi ve SGK borçlarının merkezi hükümetten gelen paydan direkt kesilmesi gündeme alındı. 5 milyara tekabül eden öngörülemez kesintiler bilmiyorum kaç işçinin hakkı. Tepeden inen kaynak kesme kastı varken oluşan problemlerin yalnızca buradan kaynaklı gibi yansıtılması samimi değil. İşçi meselesi İzmir Büyükşehir Belediyesi karşı olunca mı devrimci sendikalarla pozlar veriyoruz? Menemen’de, Aliağa’da ne yapıyorlar diye baktık. 2014’te, 2019’da işçi çıkarmışlar. Kendi başkanlarına da sordular mı? Aliağa’da çalışan işçiler alması gereken ücreti alıyorlar mı? Sayıştay soruna baktım. 1 milyar gelir kaydı silinmiş sistemden. Bu 1 milyarı işçilere verseydik dediler mi? Aliağa’da SGK ve vergi borçları belediye üzerinden gösterilmiş. Belediyeye ait şirketlerin borçları sanki başka kurumlara ait gibi gösterilmiş. 113 milyon gösterilmiş, 604 milyonmuş. Sayıştay ödenmeyen borçları Aliağa ve Menemen’de sayıyor. Menemen denince işçi hakları demeleri boşa çıkıyor. Menemen Belediye Başkanı, Mayıs ayında 400 kişiyi işten çıkarmış. Muhalefet meclis üyeleri kendi belediye başkanlarının yapmadığı ne varsa CHP’li belediye başkanlarından istiyorlar. Onların da hayallerini CHP’li başkanlar süslüyor. Onların da hayallerini biz elbirliği ile gerçekleştireceğiz” dedi.
BELEDİYE BİNASI İNŞA ETMEKTEN UZAĞIZ
AK Parti Grup Başkan Vekili Hakan Yıldız gündem dışı konuşmasında, “Meclis grubumuzun eleştirilerin tamamı sokaktan getirilen eleştiriler. Bizim eleştirimiz muhalefetimiz sizin anladığınız gibi değil. Sorunu ortaya koyarız ve çözümü de beraberinde getiririz. Bilgi sahibi olmadan suçlamayı doğru bulmuyorum. Uygar Bey’i Pazartesi günü dinledik. Bir suçlama, ortaya koyuş, bilgiden ve dilden uzak yaklaşıma grup başkanvekili olarak müdahale ederim. Bu ithamda bulunan değerli arkadaşımızın içinde bulunduğumuz meclis salonunun bile belediye binası olmadığı gerçeğini unutuyor olmasına üzülürüm. Buranın yıkılması gerekiyor. Biz ne yapıyoruz belediye hizmet binası olarak kullanıyoruz çünkü belediye binası inşa etmekten bile uzağız. 7 yıldır bu fakir söylüyor arıtma tesislerinin 42 tanesinde çevre faaliyet belgesi olmayıp kaçak çalışan bir belediyeyiz biz” dedi.
DEPREMZEDELERDEN MAĞDUR OLANLAR VARSA YARDIMCI OLALIM
Öğrenci Köyü eleştirilerine yanıt veren Yıldız, “Bir taraftan Ege Üniversitesi için 14 bin kapasiteli öğrenci yurdumuz var. Bu bahsedilen yer 2 bin kapasiteli yani doktora ve yüksek öğrencilerimizin Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın KYK’sında kalamadıkları için misafirhanenin işletilmesi konusu var. Burada doktora öğrencileri var. Mevcut öğrenci yurdu 15 yıl önce yapıldığı için mevcut öğrenci yurdu standart bakımından problemleri olduğu için zaten şu an Ege Üniversitesi içerisinde öğrenci kapasitesi yurt bakımından fazla olduğu için böyle bir düzenleme kararı almış üniversite yönetimi. Depremzede kardeşlerimizden mağdur olan varsa getirin isimlerini gereğini yapalım yardımcı olalım. Biz üç maymunu oynamayız” diye konuştu.
HAVUZA DÜŞENE CAN SİMİDİ
Maaş krizine ve havuz uygulamasına yönelik açıklamalarda bulunan AK Partili Hakan Yıldız, “İşçi meselesine geldiğimizde bu sistem nasıl işliyor hiç baktınız mı? Havuza düşene can simidini kim atıyor baktınız mı? EYT’li diyerek emekliye ayırdıklarınıza baktınız mı? 2024-2202’teki faaliyet raporlarında ne ifade ettim 2 bin 500’e yakın personel aldınız bu dönem. Diyor ki ‘Şartlar uygun olmasa da personel almak zorunda kalıyoruz. Buna popülizm diyorum ama yapacak bir şey yok’ bunu sayın Cemil Tugay diyor. Sizin iki yıldır beceremediğiniz şey personel yönetim sisteminiz. Sayının 37 bini bulduğu dönemde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin personel gider maliyeti çok yüksek dedim. Bu kadrolaşmanın faturasını İzmir ağır ödüyor. Sizin ilk geldiğiniz günlerde bunu çözmeniz gerekiyor. Bu arkadaşlar bizi ziyaret etti ve onlara işten çıkışlarıyla ilgili yorum yapmadığımı çıkış yöntemlerinizle ilgili haksızlığın yorumunu yaparız. Bir gün çıkarıp bir gün alan biz değiliz. Günün sonunda EYT’li diyip çağırıp komisyon kuruyorsunuz insan haklarından bahsediyoruz. Bir mesajla işten çıkarıldılar mı çıkarılmadılar mı bu mu insan hakları? Kurduğunuz komisyona çağırıp sen EYT’lisin iş akdine son veriyoruz dediniz mi demediniz mi? EYT’li olup devam ettirdikleriniz var mı yok mu? Bu insanları çıkarırken kıdemlerini öderken daha hala Haziran ayından alacakları var mı bu insanların? Bırakınız Ege Üniversitesi yurdunu birlikte gidelim yurt sorunu olmadığını söyledim. Belediye binamız yok kaçaktayız, 140 yapımız var kaçaktayız, arıtma tesisleri kaçak benim sorduğum sorulara cevap verin” dedi.
İzBB 1,6 MİLYAR BORÇLU
Tugay yönetiminde 1,6 milyar dolar borçlandığına dikkat çeken Yıldız, “Öz kaynaklarda kesinti meselesi bütçe meselesi. Bir önceki genel sekreteri göreve biz getirmedik. Ülke genelinde bütçe artışı yüzde 40 iken yüzde 80 bütçe artışını biz yapmadık. Bu mecliste bütçenin yanlış yapıldığını ifade ettim. Siz de çıkıp AK Parti doğru söylüyor deseydiniz. Oluşturduğunuz kaynak yönetim hatanızın bedeli İzmirliye 450 milyon dolar ilave borçlanma getirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Cemil Tugay döneminde 1,2 milyar dolar borçlu SGK ve vergi dahil 1,6 milyar dolar borçlu” dedi.
HATTI KULANIYOR KİRASINI ÖDEMİYORSUNUZ
İZBAN ray bedeli eleştirilerine yanıt veren AK Partili Hakan Yıldız, “Hat kirası meselesi sadece İZBAN’a uygulanan bir sistem değil. TCDD kendi taşımacılık şirketi dahi bu bedeli öder. Biz ödemiyoruz. İZBAN 2020’den beri ödemiyor. Hattı kullanıyorsunuz sonra kirayı ödemiyorsunuz. Sonra zamları geri alırken bu ödemediğiniz bedeli anlatıyorsunuz İzmirlilere. 136 kilometrelik hattın yüzde 75’ini İZBAN kullanıyor sonra gecikmelerden bahsediyorsunuz. Gürçeşme planlarında 3.hattı yapmak isteyen TCDD’nin 3.hattını İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Konak Belediyesi reddetti” ifadelerine yer verdi.
BUCA CEZAEVİ İÇİN ÇAĞRI: PLANLARI GETİRİN ÇÖZELİM
Buca Cezaevi’ne yönelik çağrıda bulunan AK Partili Hakan Yıldız, “Cemil Bey burada olsaydı, söylerdim. Buca’daki Cezaevi alanı ile ilgili İller Bankası ile belediyenin vardığı mutabakat var. Genel sekreterimizden rica ediyorum, hızlı bir şekilde mutabakat sağlanan plan üzerinden İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bu planları getiriniz. İzmir’in kronik bir sorunu gibi duran bu sorunu da el birliğiyle bunu çözelim. Biz irade koymaya hazırız. İnciraltı’nı, 440 hektarda yaptığımız mutabakattaki gibi. Biz sorunların çözümü olmaya hazırız. Siz kendi oluşturduğunuz sorunların çözümü olmaya hazır mısınız? Kullanılan ifadelerden bu konuda biraz kaygılıyım” dedi.
İZMİR’İ EN AZ SİZİN KADAR SEVİYORUZ
CHP Grup Başkan Vekili Altan İnanç ise AK Parti’den gelen eleştirilere yanıt verdi. CHP’li Altan İnanç, “Arkadaşlarımızın Menemen’deki, Aliağa’daki eksikleri söylemiş olmasından dolayı rahatsız olmuşsunuz belli. Nezaket kuralları kısmında katılmıyorum. Eleştirilerini nezaketli yaptılar. Ekonomik sorun kentlerin yaşamlarını doğrudan etkilemektedir. Sorunların temelinde iyileştirilemeyen ekonomik sorunlar var. Siyaset uzun soluklu bir iştir. Siyaset bir bilimdir. Siyasetin sonuçlarının alınması, başarı kıstası zamanla ilgilidir. Karabağlar Belediye Başkanımızın eleştirilmesi doğru değildir. İyi belediyecilik ve kötü belediyecilik göreceli bir kavram. Kimse Başkanımız Cemil Tugay’ın, meclis üyelerimizin niyetlerini sorgulamasın. Biz en az sizin kadar İzmir’i seviyoruz. Bu konuda bizi göreceli kavramlar üzerinden eleştirmeyin” dedi.
PARTİZANLIK YAPIYORSUNUZ
İZBAN eleştirilerine yanıt veren İnanç, “İZBAN, TCDD ve belediyenindir. İZBAN gibi Marmaray, Başkent Ray gibi işletmelere araç alımlarını kim yaptı? Ulaştırma Bakanlığı yapmıştır. Devletin bütçesinden yapmıştır. İZBAN ise çekerleri kendi almıştır. Bunu adaletli mi buluyorsunuz. Partizanlık yapıyorsunuz. Raylı sistemlerin çekerlerini devletin bütçesinden alıyorsunuz sonra İZBAN kendi alsın diyorsunuz. Sonra neden İZBAN pahalı diyorsunuz. Ki öyle değil. Halk taşıtı hiç söylemiyorsunuz. Öğrencilerin ve çalışanların yoğun kullandığı saatlerde indirim yapıyorsunuz. Siz yaptığımız indirimi tahsil etmeye kalkıyorsunuz. İZBAN’ı tartışırken partizanlık yapmayın. İZBAN’ın iyi çalışması, sinyalizasyon sistemleri iyi çalışmalı. Çekerler yenilenmeli. Yazın yorgunluğu oluyor. Raylar nedeniyle aksamalar oluyor. Yük trenlerinin kullandığı saatlerde aksamalar oluyor. Bunun üzerinden siyasi bir eleştiri yapmayın. Diğer illerde hangi yöntemlerle araç alımı olduysa İzBB’nin yüzde 50 ortak olduğu İZBAN’a da aynı koşullarda çeker alınız. Daha kaliteli hizmet verelim” dedi.
