Metehan UD/ EGEDESONSÖZ - Özel Çevre Koruma Bölgesi statüsündeki Karaburun Yarımadası’nda yer alan ve yarımadanın tek sulak alanı olan İris Gölü kuraklık kaynaklı olarak kurumaya yüz tutmuştu.

Sulak Alan Yönetmeliği’ne göre koruma altında olan ve nesli tükenme tehlikesi altındaki bahçe çintisi, çayır incir kuşu, tepeli toygar, tepeli pelikan, tepeli karabatak, karabaş martı, küçük kerkenez, bıyıklı doğan gibi kuş türü ve çok sayıda suda yaşayan canlı türüne ev sahipliği yapan İris Gölü’nden geriye sadece cansızlaşan sazlıklar kalmıştı.

Ancak yakın zamanda hayata geçirilen ve açılan Karareis Barajı suyunun içme suyu kalitesine dönüştürülmesi çalışmaları sırasında İris’e deşarj edilen su bu kuraklık döneminde İris’e can suyu oldu.

Karaburun Sivil İnisiyatif ve Karaburun Yerel Fok Komitesi tarafından yapılan ortak açıklamada, gölün yeniden canlanması için Devlet Su İşleri (DSİ) Bölge Müdürlüğü’ne çağrıda bulunuldu. Sivil inisiyatifler, DSİ’ye ilettikleri öneriler doğrultusunda, baraj deşarj suyunun belirli aralıklarla İris Gölü’ne yönlendirilmesini ve bu amaçla bir vana ile boru hattı kurulmasını talep etti. Açıklamada, “İris Gölü’nün yaşatılması için bu suyun düzenli verilmesi en doğru ve sağlıklı çözümdür” denildi.



Karaburun Sivil İnisiyatif ve Karaburun Yerel Fok Komitesi tarafından İris Gölü’ndeki son gelişmeler üzerine yapılan ortak açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“...Yarımadanın tek doğal sulak alanı olan İris Gölü’nde 16/19 Ağustos 2025 tarihlerinde yaptığımız gözlem çalışmalarında, Karareis Barajı ve Salman Göleti Ortak Deposu iletim hattından Çeşme’ye içme suyu bağlanmasıyla ilgili proje devam ederken Baraj deşarjları ile akıtılan suyun, yaşadığımız kuraklık döneminde İris Gölü’ne hayat verdiğine tanık olduk. Verilen su sayesinde kurumaya yüz tutan İris yeniden canlanmış, yaban hayatının barınacağı habitatlar güçlenmiş, göl yüzeyini kaplayan sazlıklar, hayıtlar yeniden yeşermiş, makilerin durumu umutlarımızı arttırmıştır.

Karareis Barajı ve Salman Göleti Ortak Deposu deşarj suyunun, sulak alan tescil çalışmaları süren İris Gölü’ne aralıklarla verilmesinin İris Gölü’nün yaşatılması için en uygun çözüm olacağı düşüncesiyle önerilerimiz ve 2025 yılında ilgili kurumlarla paylaştığımız İris Raporumuz DSİ yetkililerine iletilmiş ve önümüzdeki süreç içinde İris Gölü’nün kurumaması adına gerektiğinde su verilebilmesi için deşarj istasyonuna bir vana konulması ve suyun bir boru hattı ile ana yol altından İris Gölü’ne ulaşmasının sağlanmasının en doğru ve sağlıklı olduğu belirtilmiştir. Bugün, DSİ’nin baraj deşarj suyunu boşaltmak için açtığı kanallar ile geçmişte İris’in suyunu boşaltmak için açılan kanalların bağlandığı vadi aynıdır. Yapılması gereken baraj deşarj suyunun her iki yönede verilmesini sağlanmak ve İris’e can suyu olmaktır.



Ülkemizde pek çok tatlı su gölünün kuruduğu bu dönemde, İris vb. küçük göllerin varlığını sürdürmesi hem bölgemiz hem de yaban hayatı açısından büyük önem taşımaktadır. İris Gölü ve çevresi önemli kuş türlerinin üreme, konaklama ve barınma alanıdır. İnsan yaşamı, doğal hayatın korunması ile güçlenir. Doğal alanların korunması sağlıklı ve dengeli bir yaşam adına işlev taşır.

Önümüzdeki süreçte İris Gölü’nün yeniden canlanması DSİ’nin can suyu sağlama yönündeki kararı ve uygulaması ile önem kazanacaktır. Bu durum, İris’e insan eliyle geçmişte yapılmış olan suçların bir daha yaşanmaması adına önemli işlev görecektir.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü tarafından sulak alan tescili çalışmaları kapsamında izleme ve belgeleme süreci devam eden İris Gölü’nün kuruyan göllerimizden biri olmaması için Karareis Barajı ve Salman Göleti Ortak Deposu’ndan akıtılan deşarj suyunun bir program dahilinde İris Gölü’ne verilmesi için DSİ tarafından gerekli adımların atılacağına inanıyoruz...”

İ R İ S1[1]

ADINI TANRIÇA İRİS’TEN ALIYOR
Karaburun Küçükbahçe Mahallesi sınırları içerisinde bulunan 358 dönümlük bir alan üzerindeki İris Gölü, 1978 yılında yapılan kadastral parselasyon çalışmalarının ardından özel mülkiyete geçti. Yine o yıllarda, göl tabanına açılan kanallar aracılığıyla İris Gölü'nün suyu boşaltıldı ve göl kurutulmaya çalışıldı. Ancak zaman içerisinde kendini yenileyen İris, doğal yapısını korumayı başardı. Son olarak 2019’da göle kepçelerle kanal açıldı ve doğal yapısına zarar verildi. Gölün ekolojik karakterini olumsuz yönde etkileme riskini doğuran göl kurutma girişimi karşısında konunun basında geniş bir şekilde yer alması sonucu T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma (TVK) Bölge Komisyonu 20.12.2019 tarihinde toplanarak İris Gölü ile ilgili bir dizi karar aldı. Karaburun Belediyesi tarafından açılan kanallar kapatıldı. 2020 yılında ise İzmir Valiliği Mahalli Çevre Kurulu tarafından konunun uzmanlarından oluşan bir komisyon oluşturuldu. Göl yeniden kuşların ve suda yaşayan canlıların yaşam alanı olmuştu. Göl , İzmir Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 7.5.1992 tarihli kararı ile 1. Derece Doğal Sit alanı ilan edilmişti.

2019’dan 2025’e geçen 6 yıl içinde İris Gölü’nde gözlem, kayıt ve belgeleme çalışmalarını sürdüren Karaburun Sivil İnisiyatif ve Karaburun Yerel Fok Komitesi ilgili kurumlarla iletişimlerini sürdürmekte ve Sulak Alan Envanterine de işlenen İris Gölü için hazırlamış olduğu teknik raporun tescil çalışmalarına ışık tutacağına olan inancıyla konunun Mahalli Sulak Alan Komisyonu gündemine de alınmasını istemektedir.

Yunan mitolojisine göre Tanrıların tanrısı Zeus'un eşi Hera, Zeus'un ölümlü kadınlar ve diğer tanrıçalarla olan ilişkilerini gözetlemek ve kendisini haberdar etmek üzere yüksek tepelere iki gözcü yerleştirir. Bunlardan biri olan İris'i Mimas Dağı’na gönderir. İris Gölü, adını Tanrıça İris’ten alıyor.