Valilikten Bayraklı Geçici Konaklama Merkezi için açıklama: Mağduriyet yok!

Açıklamada, 30 Ekim 2020'de meydana gelen depremin ardından Bayraklı Geçici Konaklama Merkezinin 14 Kasım tarihinde kurularak afetzede vatandaşların barınma ihtiyaçlarının karşılandığı anımsatıldı.

Hak sahibi vatandaşların tamamının konutlarının teslim edilmesiyle merkezi boşalttığının anımsatıldığı açıklamada konteynerlerde kalanların ise herhangi bir hak sahipliğinin bulunmadığı, evleri hasarlı olmamasına rağmen süreç içinde konteynerlere yerleştikleri ifade edildi.

Hak sahibi depremzedelerin evlerine geçmesinin ardından merkezin hizmet vermesine gerek kalmadığı, hak sahibi olmayan ve fiili olarak kalan vatandaşlara defalarca bu hizmetin sonlanacağı ve konteyner kenti tahliye etmelerinin tebliğ edildiği belirtilen açıklamada, "Son olarak 30 Eylül 2023’te konteynerleri boşaltmaları gerektiği kendilerine tebliğ edilmiş, birçok vatandaşımız ayrılmış, ancak bazı vatandaşlarımız halen konteyner kenti tahliye etmemişlerdir." ifadelerine yer verildi.

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin ardından İzmir'e gelen afetzede vatandaşların barınma ihtiyacının kentteki yurtlar, kamu misafirhaneleri, kamuya ait tesisler ve geçici konaklama merkezinde karşılandığı anımsatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Geçen zaman içinde, bölgeden gelen vatandaşlarımızdan hak sahibi olanlar da kendilerine sağlanan konteynerlerden veya kira yardımından yararlanarak ayrılmışlardır. Kahramanmaraş depremi sonrası gelerek yerleşen evi hasarlı olmayıp hak sahipliği olmayan bazı vatandaşlarımız da konteynerleri tahliye etmemişlerdir. Bahse konu vatandaşlarımızın, Bayraklı geçici konaklama merkezinden tahliye edilmelerine müteakip deprem tarihinde ikamet ettikleri konutlarının hasar durumuna göre e-Devlet'teki talepleri doğrultusunda, kendilerine kira desteği yapılacak ya da deprem bölgesinde kurulmuş olan konteyner alanlarında barınma ihtiyaçları giderilecektir. Ayrıca maddi destek ihtiyaçları hasıl olduğu takdirde il ve ilçe sosyal yardımlaşma vakıflarına genel hükümler dahilinde başvurmaları halinde diğer vatandaşlarımız gibi desteklerden yararlanabileceklerdir. Dolayısıyla herhangi bir mağduriyet yaşanması söz konusu değildir."