Tabip Odası’ndan ‘grip’ raporu: Hayati uyarılar

Yeşim YAVUZER/EGEDESONSÖZ - İzmir Tabip Odası, ‘grip salgını’ hakkında bilgilendirme yapmak, yanlış bilgileri düzeltmek ve uyarılarla vatandaşların dikkatini çekmek üzere bir toplantı gerçekleştirdi.

Tabip Odası Genel Sekreteri Mete Güzelant, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilgin Arda ve Ege Üniversitesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Candan Çiçek tarafından yapılan toplantıda ‘H1N1 öldürür’ bilgisinin yanlış olduğu üzerinde durularak, aşının önemi ve özellikle altta yatan hastalığı bulunan hastalara erken müdahale edilmesi gerektiği konularıyla ilgili bilgilendirme yapıldı.

Ölümlerin nedeninin sadece H1N1 virüsünün olmadığı vurgulanarak, “Altta yatan hastalığı olan riskli gruptaki hastaların kaybına, virüsün üst solunumdan alt solunuma yayılıp bağışıklık sisteminin baskılanmasıyla gripten sonra gelişen ikincil bakteriyel enfeksiyonlar neden oluyor. Ölüme, gribin oluşturduğu Zatürre değil, diğer fırsatçı mikroorganizmaların oluşturduğu etkenler neden oluyor” diye açıklık getirildi.

Halsizlik, bulantı, kusma, iştahsızlık başta olmak üzere en önemli belirtinin yüksek ateş ve kas ağrısı olduğunun altı çizilerek, virüsün soğukla bağlantılı olduğu ve soğuk havalarda 48 saate kadar virüsün canlı kaldığı söylenerek vatandaşların kendilerini korumalarına yönünde tedbirler alması gerektiği ifade edildi.



AŞI ÇOK ÖNEMLİ
Toplum sağlığı açısından ilk vurgulanması gereken noktalardan birinin aşı konusu olduğunun altını çizen Prof. Dr. Bilgin Arda, “Astım, kronik bronşit, kalp yetmezliği, diyabet gibi altta yatan hastalığı bulunan risk faktöründeki hastaların mutlaka mevsim başlamadan önce Eylül, Ekim aylarından itibaren grip aşısıyla aşılanması gerekiyor. Çünkü bu hastalarda bu enfeksiyon ağır seyrediyor. Bu risk grubundaki vatandaşlar hastalık geçirmediyse şu anda da aşı olabilirler, geç değildir. Hastalığın ağır geçmesi ve ölümcül olmasının önüne geçmek mümkün. Altta yatan hastalığı olsun ya da olmasın 6 ay ve 5 yaş arası çocuklar ile 60 yaş üstü erişkinler öncelikli olarak aşı yaptırmalı. Altta yatan hastalığı olan herkesin mutlaka aşı yaptırması gerekiyor. Bunların dışında aşırı şişmanlar, gebeler ve sağlık çalışanlarının da aşı yaptırması çok önemli” diye konuştu.

BU SENE ERKEN BAŞLADI
İnsanların telaşının salgının erken başlamasıyla ilgili olduğunu söyleyen Prof. Dr. Candan Çiçek, “Genelde İzmir’de Ocak sonu hatta Şubat’ın ortalarına doğru yaşıyoruz bu salgını. Fakat bu mevsimsel özelliği olan bir virüs. Hepimiz İzmir’de yaşıyoruz ama yıllardır bu yılbaşında yaşadığımız soğuk kadar soğuk yaşamadık. Erkene çekilmeyi o soğuğa bağlıyorum. Şu anda erken yaşanan bir bir yükselme var. Aslında bu yükselme Ocak sonu Şubat başı yaşanmalıydı. Erken başladı diye erken bitecek diye bir şey de yok. Mart sonuna kadar olguları bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

‘H1N1 ÖLDÜRÜR’ BİLGİSİ YANLIŞ
‘H1N1 öldürür’ bilgisinin yanlış bir bilgi olduğunun vurgulayan Çiçek, şu şekilde aktardı: "‘İnfluenza’ adlı virüs 3 tiptir: A, B ve C. İnfluenza A’nın çeşitleri var, H1N1 bunlardan sadece bir tanesi. 2009’da Meksika’da bir domuz çiftliğinde ilk kez domuzlarda değişerek insan popülasyonuna bulaştığı için adı ‘domuz gribi’ olarak kaldı ama o artık bir ‘insan gribi’. Mevsimsel diğer kökenler arasında o da yer aldı ve 2010’dan beri aşıların içinde de var. Aşı olan hiç kimse H1N1 ile enfekte olmuyor. İnfluenza virüslerinin değişme özelliği vardır. H1N1’de hiçbir değişme yok, 2009’da çıkan H1N1 neyse 2016’da da yayılan o. Riskli gruplar ister H1N1, ister H3N2, hangi İnfluenza A virüsü olursa olsun gribi çok ağır geçiriyor. Solunum yollarında hücreden hücreye ilerleyerek yayılır, kan yoluyla yayılmaz. Bronşlardan aşağı doğru yayılıyor, Zatürre dediğimiz Akciğer enfeksiyonuna neden oluyor. Öldüren de bu zaten. Aşıyı mutlaka gerekli olan kişiler yaptırmalı diyoruz. Her zaman söylüyorum, Grip ciddi bir hastalıktır öldürür, nezleyle karıştırmayınız."

H1N1 SALGINLA ORTAYA ÇIKIP MEVSİMSEL SEYRE DÖNDÜ
Sağlık Bakanlığı Türk Halk Sağlığı kurumunun 53. hafta verilerinde yüzde 60’ı H1N1, yüzde 40’ı H3N2 çıktığını ifade eden Çiçek, “2009’da domuz gribi gündemimize düştü, sonra aşının içine kondu ve mevsimsel sezonluk seyrine girdi. Salgınlarla seyretmiyor. Bakın sezon geldi, sezonda yükseliyor. H3N2 dediğimiz virüs 1960’lardan beri insan enfeksiyonlarından hiç düşmedi. Bunların hepsi salgınla ortaya çıkıp mevsimsel seyre dönüyor. H1N1 de bunlardan biri” diye açıkladı.

EGE’DE SON 1 AYDAKİ 111 VAKANIN 43’ÜNDE O VİRÜS!
Çiçek Sağlık Bakanlığı ve Ege Üniversitesi’ne başvuran vakalarla ilgili şu verileri paylaştı: “Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre ayakta hastalar için bin 72 klinik örnek gönderildi bunların 124’ünde yani yaklaşık yüzde 11.6’sında İnfluenza A saptandı. Bunların da yüzde 60’ı H1N1 olarak belirlendi. Yatan hastalar içinse, gönderilen 2 bin 905 örneğin bin 261’inde solunum virüs saptanırken bunların 463’ü H1N1 olarak belirlendi.  Ege Üniversitesi’ne 21 Aralık 2015 – 12 Ocak 2016 tarihleri arasında başvuran 111 vakanın 43’ünde İnfluenza A virüsü saptandı. 30’u yatılı tedavi gördü. Bir hasta hayatını kaybetti. Ölen hastanın Santral Sinir Sistemi Enfeksiyonu bulgularıyla geldiği ama İnfluenza A virüsü taşıdığı da saptandı. Dokuz Eylül Üniversitesi’nde ise 17 olası vaka var.”

ALINACAK TEDBİRLER
Erken tedavinin önemine dikkat çeken Arda alınabilecek tedbirleri şu şekilde anlattı: “Özellikle risk gruplarının doktora erken başvurması önemli. İlk 48 saatte başlanan tedaviden sonuç alırsınız. Altta yatan hastalığı olan kişileri mutlaka bir hekimin görmesi ve tedavisine başlaması gerekiyor. Bu virüsü öldürmeye yönelik ilaçlar var ve riskli gruplarda bu ilaçlara başlanması gerekiyor. Solunumla bulaşıyor. Grip geçiren kişilerin toplu ve kapalı alanlarda bulunmaması önemli. Griple enfekte ettikleri alan 1 metre çapındaki alandır. Yakın temas, 1 nefes çapındaki alanı etkiler. Temas yoluyla da enfekte edilebilir. Ellerin yıkanması çok önemli. Korunma amacıyla maske kullanabilirsiniz. Ayrıca ellere hapşırmamaları çok önemli.”