HABERLER>GÜNCEL
9 Kasım 2020 Pazartesi - 14:03

Şehir Plancıları'ndan ‘İzmir-Manisa’ planına tepki: Bu hatadan dönün!

Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayımlanan çevre düzenlemesi planı kararını, düzenledikleri basın toplantısı ile eleştirdi. Hazırlanan raporu okuyan Şehir Plancıları Odası Yöneticisi Ali Kemal Çınar, "Şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararını bütünüyle dışarıda bırakıp sermayenin elini rahatlatmaya dönük yapılan bu idari işlem kentlerimizin geleceğini tehlikeye atmaktadır. Bugünden yarına ihtiyacımız olan şey hatalı plan kararlarından derhal vazgeçmektir " dedi.

Şehir Plancıları ndan ‘İzmir-Manisa’ planına tepki: Bu hatadan dönün!

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Türkiye Mimarlar ve Mühendisler Odası Birliği (TMMOB) Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı`nca yayımlanan; "Manisa İli, Yunusemre İlçesi sınırları içerisindeki yaklaşık 496 hektarlık alanın İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planında “organize sanayi bölgesi” olarak planlanmasına ilişkin İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği 1 Numaralı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 102'nci maddesi uyarınca 13 Ekim tarihinde Bakanlığımızca onaylanmıştır" kararı sonrası, Mimarlık Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.

45 sayfalık hazırlanan dosya ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın aldığı kararı eleştiren Şehir Plancıları Odası, bakanlığın adlığı kararı açıklaması gerektiğini belirtti.

Şehir Plancıları Odası Yöneticisi Şehir Plancısı Doktor Ali Kemal Çınar, hazırladıkları raporu okudu. Korunması gereken alanların konut, sanayi gibi alanlara dönüştürülmesini eleştiren  Çınar "İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı ve Değişiklikleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde; nitelikli tarım alanlarının, orman alanlarının, doğal karakteri itibari ile korunması gereken alanların; konut, sanayi, ticaret gibi gelişme alanlarına dönüştürülmesi, planın dili ve içeriğinin anlaşılmaz ve yasal mevzuata aykırı olması, planın verilerinin güncel tarihli olmaması, plan üzerinde birçok yerde idari ve fiziki sınırların hatalı olması, plan notları ile kaçak yapıların yasallaşmasının önünü açan uygulama notlarının olması, kentlerin ulaşım, liman, havalimanı, enerji politikaları gibi sektörel kararlarına yer vermemesi; buna istinaden kent ve kırsal alanların verimi yüksek toprakları ile tarihi ve doğal alanları yok edecek kararlara yer vermesi şeklinde sıralanabilecek birçok nedene ilaveten, Şehir ve Bölge Planlama Biliminin değerleri ile örtüşmeyen, İzmir ve Manisa kentlerinin imar düzenlemelerinin yok edici kararlar ile şekillenmesine neden olacağı düşünülmektedir" ifadelerini kullandı.

DEPREM KENT PLANLAMASININ ÖNEMİNİ GÖZLER ÖNÜNE SERMİŞTİR
İzmir depreminin konut güvenliğini bir kez daha gündeme getirdiğini belirten Çınar, yeterli analizlerin yapılmadığı zaman kentlerin depreme karşı savunmasız olduğunu belirtti. Çınar "İzmir Depremi, kent planlamasının önemini bir kez daha gözler önüne sermiş, yaşanan can ve mal kayıpları sağlıklı ve güvenli konut hakkını yeniden gündeme getirmiştir. Yapılan ön incelemelere göre, bölgenin yerbilimsel analizlerinin fay hatlarının, jeolojik, jeofizik etütlerinin yeterince dikkate alınmadığını göstermiştir. Yıkılan binalarda yapı ölçeğinde kusurlar olduğu görülmektedir. Oysa sorunun ana kökeni, Türkiye’deki konut üretiminin serbest piyasanın egemenliğine bırakılmasıdır. İzmir depremi, özellikle kent merkezlerinde, belirli nüfus ve yapı yoğunluk değerlerinin aşılmaması gerektiğini bizlere göstermiştir. Gayrimenkul rantı her şeyin üstünde tutulduğunda, yeterli analiz ve değerlendirmelerden uzak planlama yaklaşımlarına prim verildiğinde, kentler deprem karşısında savunmasız kalırlar. Bu nedenle, halkımızın sağlığı ve can güvenliği için, kamucu ve toplumcu bir kent planlama yaklaşımı yeniden tesis edilmelidir" dedi.

KENTLERİMİZİN GELECEĞİNİ TEHLİKEYE ATMAKTADIR
Planlamanın defalarca değişikliğe uğradığını belirten Çetin; "23.06.2014 onay tarihinde Çevre ve şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanan İzmir–Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı bugüne kadar defalarca değişikliğe uğrayarak yoluna devam etmektedir. Şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararını bütünüyle dışarıda sermayenin elini rahatlatmaya dönük yapılan bu idari işlem kentlerimizin geleceğini tehlikeye atmaktadır" ifadelerini kullandı.

KATILIMCI SÜREÇLERDEN UZAK BİR SÜREÇ İŞLETİLMİŞTİR
Meslek odaları ve üniversite gibi kurumların sürece dahil edilmediği bir süreç yürütüldüğünü belirten Çınar "Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 7.maddesinde “Planların hazırlanmasında plan türüne göre katılım sağlanmak üzere anket, kamuoyu yoklaması ve araştırması, toplantı, çalıştay, internet ortamında duyuru ve bilgilendirme gibi yöntemler kullanılarak kurum ve kuruluşlar ile ilgili tarafların görüşlerinin alınması esastır.” şeklinde yer alan hüküm doğrultusunda İzmir ve Manisa’nın geleceğini belirleyen böylesine kapsamlı bir planda kamu kurumları, meslek odaları, üniversiteler vb kurum ve kuruluşların sürece dahil olamadığı, itiraz ve dava süreçlerinde ifade edilen hususların dikkate alınmadan katılımcı süreçlerden uzak bir süreç işletilmiştir" dedi.

“PLAN DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU” BULUNMADAN KAMUOYUYLA PAYLAŞILMIŞTIR
Açıklana raporda 'plan değişikliği açıklama raporu'nun bulunmadığını belirten Çetin, "Planın hazırlanma sürecinde olduğu gibi askı sürecinde de türlü usulsüzlükler tespit edilmiştir. 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 8. maddesinde ve Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 34.maddesinde açıkça belirtildiği üzere her türlü ölçekte mekânsal plan aleni olmak zorundadır ve bu aleniyeti sağlamak ilgili idarelerin sorumluluğundadır. Mekâna ilişkin her ölçekte hazırlanan planlar; plan sınırı içerisinde bulunan veya plandan etkilenen vatandaşlar tarafından incelenmekte, denetlemekle ve uygulama usul ve esaslarını kontrol etmekle yükümlü çeşitli idareler, meslek örgütleri, odaları tarafından ulaşılabilir olması gerekliliği mevzuat ile güvence altına alınmıştır. Bu sorumluluk gereği idare tarafından en ufak bir şüpheye yer bırakmadan planda değişikliğe uğramış bütün kararların Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 7.maddesinin a fıkrasında yer alan “b) Planlar; pafta, gösterim, plan notları ve plan raporu ile bir bütündür.” şeklindeki hüküm gereği açıklanması gerekmektedir. Bu kapsamda şu an gündemde olan 07.07.2020 onay tarihli İzmir–Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğinde yapılan değişikliklerin gerekçelerini açıklayan “plan değişikliği açıklama raporu” bulunmadan kamuoyuyla paylaşılmıştır" ifadelerini kullandı.

 

DOĞAL VARLIKLARIN KONTROLSÜZ BİÇİMDE YOK EDİLMESİNE NEDEN OLACAKTIR
Gerçekleştirilen düzenleme ile kontrolsüz bir şekilde doğal varlıkların yok olmasına neden olacağını belirten  Çınar, "07.07.2020 onay tarihli İzmir–Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğinde özellikle İzmir’de bilimsel dayanaktan yoksun ve alt ölçekli plan kararlarını bütünüyle uygulanamaz hale getirecek “Kentsel Yerleşik Alan”, “Kentsel Gelişme Alanı, “Tercihli Kullanım Alanı,” “Tarım ve Hayvancılık Geliştirme Alanı”, “Sanayi Alanı” gibi kullanımlar aracılığıyla tarım alanlarının ve doğal alanların yapılaşmaya açılmasına, tahribatına ve doğal varlıkların kontrolsüz biçimde yok edilmesine neden olacaktır. Söz konusu plan değişikliği ile çok sayıda alanda nüfus yoğunluğu artışı getiren “Kentsel Gelişme Alanı”, “Tercihli Kullanım Alanı” vb. kullanım kararlarının önerilmesine rağmen nüfus kararlarının değişmemesi söz konusu plan ve önceki süreçlerin tümüyle hatalı olduğunun kanıtıdır. Her türlü mekânsal plan, kendi kademesinin ve yapılış amacının gerektirdiği çizim ve gösterim tekniğine göre hazırlanmaktadır. 07.07.2020 onay tarihli İzmir–Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğini incelediğimizde tespit edebildiğimiz kadarıyla yaklaşık 200 noktada düzenleme yapıldığı, bunlardan bir kısmının “plan değişikliği onama sınırı” içerisinde yer aldığı, önemli bir kısmının ise herhangi bir “plan değişikliği onama sınırı” olmadan plan kararlarının değiştirildiği tespit edilmiştir. Öte yandan yapılan bu değişiklerin bilimsel, teknik ve nesnel gerekçesini anlatan “plan değişikliği açıklama raporu” ise bulunmamaktadır" dedi.

HATALI PLAN KARARLARINDAN DERHAL VAZGEÇİLMELİDİR
Bugünden yarına ihtiyacımız olan şey hatalı plan kararlarından derhal vazgeçmektir! Kentlerimizin şekillenmesinde planlama açısından oldukça kapsamlı yetkilere sahip Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, gerekçeleri yukarıda ve ekte belirtilen hususlar dikkate alındığında kendini inkar etmeye devam etmektedir. Sonuç olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığının İzmir–Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planını bütünüyle iptal ederek bilimsel ve teknik tüm çalışmaların eksiksiz yapıldığı, katılımcı süreçlerin işletildiği, şehircilik ilkeleri, planlama esasları, toplum ve kamu yararına uygun bir planlama süreci yürütülmesi gerekmektedir

İMARA AÇILAN YERLER DEĞİŞİYOR, ANCAK NÜFUS PLANLAMASI DEĞİŞMİYOR
Çınar'ın ardından değerlendirmelerde bulunan Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Ekici ise İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın gerçekleştirdiği nüfus planlamalarındaki farka dikkat çekti. Ekici "İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği 2014 yılında başladı. Yapılan itiraz ve dava süreçleri sonrasında değişikliğe uğradı. Bunun neticesinde meslek odamızın açtığı  dava süreci devam etmektedir. Dava sürecine ilişkin alınan bilirkişi raporunda planın aleyhine ilişkin değerlendirmeler olmasına rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu değerlendirmeleri dikkate almadığını görüyoruz. Planda yeni açılan yerlerde imara açılan yerler değişiyor ancak nüfus kararının plan raporlarında değişmemesinin gerekçesi açıklanmak zorundadır. Bakanlık tarafından onaylanan bu planda İzmir için nüfus kararı yakl 5, 5 milyonken, Büyükşehir tarafından onaylanan 1/25000 ölçekli çevre düzeni planı/Nazım imar planında bu değerin 6.65  milyon olarak gözüküyor. İki kurum arasında yaklaşık 1 milyon nüfus farkı var. Bakanlığın nüfus projeksiyonunu hangi yöntemle hesaplandığını açıklamalıdır..  200 noktada bizim tespit edebildiğimiz noktada değişiklik yapılmasına rağmen bunların neden yapıldığına yönelik bir bilgiye ulaşamıyoruz. Doğal sit alanlarına yönelik düzenlemeler yapılıyor, İzmir'de özellikle Çeşme ve Karaburun tarafından düzenlemeler yapıldı ancak bunlar bu planlara yansıtılmıyor.  Açılan alanlarında hangi gerekçe ile açıldığı yönünde bir bilgi yer almıyor." diye konuştu.

 
İzmir'de sahte içkiye bir kurban daha!
 
Yağcıoğlu Apartmanı'nın yıkılma anı kamerada
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
İzmir'de sahte içkiye bir kurban daha!
İzmir'in Ödemiş ilçesinde metil alkol zehirlenmesi şüphesiyle tedavi gören ...
Gazeteci Müyesser Yıldız'a tahliye
Odatv Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız, tutukluluğunun 155. gününde ...
İsyan ettiren görüntü! Dans, halay, fuhuş...
İstanbul-Zeytinburnu mahallesi sakinleri, gece geç saatlerde ortaya çıkan ...
 
Muhittin Böcek'ten 64 gün sonra iyi haber
Koronavirüs tedavisi sonrasında akciğerlerinde oluşan hasar nedeniyle ...
Çalışmalarda sona doğru... Hasar tespiti nasıl yapılıyor?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Afet Koordinasyon Hizmetleri Dairesi Başkanlığı ...
Çadır kentlerde yaşayan kişi sayısı belli oldu
AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, İzmir'de deprem nedeniyle yaklaşık 6 bin ...
 
Deprem sonrası kırmızı alarm… İzmir'de günlük vaka sayısı 2 bin!
İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı, "Şu an ortalama 7-8 bin hatta 10 ...
Hasarlı binalara giriş koşulları: 1 kere ve sadece 30 dakika!
İzmir’de deprem sonrası ağır hasarlı binalara giriş koşulları belirlendi.
Bunu yapan gelin... 'Gulu gulu' deyip gasp etti!
Adana’da evli olan Filiz D. (31), sevgilisi Mahsun A. (26) ile birlikte ...
 
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Arzu’nun Mutluluk Reçeteleri bitmez!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Herkes yer içer hesabı 'Dilber' öder!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Taşlar yerinden oynuyor
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Üç koltuk, iki makam...
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva