Ramazan öncesi çifte zam!

Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – Son bir yılda et fiyatları iki katına çıkarken son 15 günde iki defa zam geldi. Fiyatlar küçük oranlarda değişse de kilosu 500 TL’nin altında kıyma bulmak zorlu bir hale geldi.

İzmir Kasaplar Odası Başkanı Melih Şenkara, Ramazan Ayı öncesinde artan et fiyatlarını değerlendirdi.

Şenkara, et zamlarını, “Ramazan öncesi fiyatlarda bir hareketlilik var. Bu hareket enflasyonla doğru orantılı olarak hareket ediyor. Et ve Süt Kurumu’nun piyasa regülasyonu için yapmış olduğu ithalatla bir fiyat baskılaması zaten söz konusu. Piyasadaki ürün azalımı oldukça ve zincir marketlerinden birinin de talebi arzı karşılamadığı için fiyat yükseltiyorlar biz de o fiyatlardan almak zorunda kalıyoruz” cümleleriyle özetledi.

‘ENFLASYON ORTAMINDA HAYVAN KESİMİ BEKLETİLİYOR’
Ekonomideki ve piyasadaki öngörülemezlik sebebiyle üreticilerin hayvan kesimlerini beklettiğini belirten Şenkara, “Enflasyon ortamı yokken bizler malımızı alıp kesebiliyorduk. Tüccarlar kesip esnaflara getirebiliyordu. Şu anda enflasyonist ortamda üretici de haklı olarak her şeyin fiyatının yükselmesiyle hayvan kesim ücretlerinin de artacağını öngörerek ellerinde bekletiyor küçük ve büyük üretici. Fiyat beklentisi etkiliyor bu durumu” dedi.

‘İTHAL ET ÜLKEYE GİRMESEYDİ KIYMA İÇİN 700 TL’Yİ KONUŞUYOR OLURDUK’
Et ve Süt Kurumu’nun piyasadaki et fiyatlarını dengelemek için ithal ete başvurmasını değerlendiren Şenkara, ithalatın ihtiyacın altında kaldığını ama bir nebze de olsa fiyatı ucuzlattığını belirterek, “Et ve Süt Kurumu son tahvilde 260 TL’den karkas et dağıtımı yaptı. Bugün ithal etin 260 TL’den dağıtıldığı ortamda yerli üretimin 360 TL olması çok büyük bir fark değil. İthalat 200 TL’den yapılmış olsaydı fırsatçılık ve iç piyasa açısından farklı bir şeyler konuşulurdu. Yapılan ithalat da ihtiyacımızın çok altında. Regülasyon olmasaydı bugün kıymada 700 TL’yi konuşuyor olacaktık. Üretimi de biraz yavaşlattı. Üretici mevcut piyasa koşullarına ayak uyduramadığı için üretimi bıraktı. Bu da yüzde 10’luk bir düşüşe sebep oldu” ifadelerini kullandı.

‘RAMAZAN’DA İŞLERİMİZ KIRILACAK’
Ramazan Ayı’nda dar gelirlinin ete ulaşmakta zorluk çekmesinden dolayı kasapların işlerinin zor geçeceğini belirten Şenkara, “Bu fiyatlarla mevcut emekli maaşlarıyla ya da dar gelirlinin ete bu fiyatlarla ulaşabileceğini çok düşünmüyorum. Bizim işlerin Ramazan’da kırılacağı düşüncesindeyim. Eski Ramazanları göremeyeceğimiz aşikar. Tüketim artışı olmak istese de olamayacak. Bugün 1000 TL gibi rakamlar konuşuluyor. Kıyma ve dana kuşbaşı konuşuluyor. Pirzola, bonfile yemeyecek mi bu ülkenin insanları” dedi.

‘BÜYÜK MARKETLER FİYAT ARTTIRIYOR’
Büyük marketlerin ellerinde mal olmadığı için fiyat arttırdığını ve bunun da piyasaya olumsuz etkisi olduğunu belirten Şenkara, “Büyük market kesim fiyatı açıklıyor. Biz 400 TL’den kuzu keserken bu arkadaşlar 440 TL’den kuzu kesim ücreti açıklıyorlar. Ellerinde mal yok, mal istiyorlar. Çok mala ihtiyaçları oluyor, fiyat yükseltiyorlar bu şekilde. 40 gün vadeyle kesim yapıyorlardı eskiden şimdi peşin ödemeye rağmen mal bulamadıklarını iddia ediyorlar. Talep arz karşılığını bulamıyor” dedi.

‘ET FİYATLARINDA BÜTÜN SOKAKLAR ÇIKMAZ SOKAK’
Et fiyatlarının bu noktada dengelenmesinin imkansızlığından bahsederek, “Et fiyatlarında bütün sokaklar çıkmaz sokak gibi. Bunların hepsini birleştirince karşımıza bu sarmal çıkıyor. Büyük firmaların tekeli olarak da görebiliriz, enflasyon koşulları olarak da görebiliriz, enflasyondan dolayı üreticinin malı elden çıkarmak istememesi olarak da görebiliriz. Yarını göremediğimiz aşikar” ifadelerini kullandı.

HANGİ ÖNLEMLER ALINMALI?
Şenkara, son olarak alınabilecek önlemleri şöyle anlattı:

Üreticinin sürekli bahsetmiş olduğu yem ve mazot desteği verilmeli. Yatlara ucuz mazot alınıyor ama çiftçinin traktöre kullandığı mazot ile dağıtımda kullanılan mazot aynı para. Küçük besiciler ülkenin can damarı. Toplama vurunca büyük besicilerden çok daha fazla katkıları var. Devlet eliyle küçük üreticiye hayvan yardımı yapılarak dişi hayvan kesiminin önüne geçilebilir. İthalat konusunda kesimlik hayvan yerine ırk geliştirici, kaliteli hayvan ithalatı ile bir şeyler rayına çok daha rahat oturabilirdi özellikle son 3 yılda.