Ödemiş’e ‘altın’ haber: Kısmen kurtuldu!

İZMİR - İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün Ödemiş’in Gölcük Yaylası’nda Koza Altın İşletmeleri’nin altın aramak için yaptığı ÇED başvurusu onaylanmıştı.

Ödemiş’te Bozdağlar üzerinde 1050 metre yükseklikteki gölüyle aynı ismi taşıyan yaylanın yaklaşık 2 kilometre güneyinde altın aranması için ÇED sürecine verilen izin Gölcük sakinlerinin tepkisine yol açmış, Küçük Menderes Havzası Tarih ve Doğa Katliamına Hayır Platformu (Havza-Plat), altın madenine izin vermeyeceklerini dile getirmişti.
 
‘SEVİNÇLİ AMA TEMKİNLİYİZ
Birgün Gazetesi’nin haberine göre Küçük Menderes Havzası Tarih ve Doğa Katliamına Hayır Platformu (Havza-Plat) sözcüsü Özkan Akgün, Gölcük Yaylası’nda altın arama faaliyetleriyle ilgili ÇED sürecinin firma tarafından geri çekildiğini duyurdu. Bir aydır birçok kurum ve kuruluştan destek aldıklarını, tüm Ödemiş halkının bu konuda son derece duyarlı davrandığını söyleyen Akgün, kararın verilen mücadele sonucu alındığına vurgu yaptı. Akgün “2011 yılında 5 bin 300 dekarlık Birgi kuzeyindeki köyleri ve tarım alanlarını içine alan maden arama ruhsatı ortak mücadele ile engellendi. Koza Altın firmasının 33 bin 500 dekarlık arama ruhsatlı alanı değil ama içindeki 265 dekarlık alanın ÇED sürecini geri çektiğini sevinçle ama bir o kadar da dikkatlice karşılıyoruz. Özellikle devletin bazı kurumlarından olumsuz raporlarının gelmesi, bundan sonra olası benzer çıkarlar için bekleyen maden firmaları için de geçerli olmasını diliyoruz. Topraklarımızda her türlü madenciliğe hayır” dedi.
 
‘TARIM ALANLARI ZARAR GÖRÜR’
CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli konuyu Meclis’e taşıyarak Gölcük yaylasında verilen arama izni nedeniyle Küçük Menderes Havzası doğal tahribata uğrayacağına vurgu yapmış ve şu açıklamayı yapmıştı: “Havanın, toprağın ve suyun söz konusu durumdan kötü şekilde etkileneceği net olarak gözükmektedir. Küçük Menderes Havzası, verimlilik açısından ülkemizin en önemli tarım bölgesi. Söz konusu havza ülkemizin tarım alanlarının binde 4’ünü oluşturmasına karşın, yurtiçi tarımsal hasılamıza yüzde 5 katkı sunmaktadır. Bunun yanında, dünya incir üretiminin yüzde 8’ini, Türkiye patates üretiminin yüzde 10’unu, Türkiye aşılı meyve fidanının yarısını, Türkiye büyükbaş hayvan varlığının yüzde 4’ünü, Türkiye süt üretiminin yüzde 10’unu Küçük Menderes Havzası toprakları karşılamaktadır.” (Birgün)