İzmir’in ambarında üretim manzaraları… Kestane Çin’den, patates Hollanda’dan!

EGEDESONSÖZ- Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, ilçenin tarıma ve hayvancılığa dayalı bir ekonomisinin belirterek tarımsal üretim ve pazarlamada yaşanan sorunlarla ilgili dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.

ÇİN’DEN İTHALAT YAPIP TÜRK MALI DAMGASI VURULUYOR
Kent ile özdeşleşen patates ve kestane üretimi ve pazarlanmasında yaşanan problemlere değinen Başkan Eriş, Çin’den kestane ithal edildiğini ve bu kestaneler ile Ödemiş kestanesinin karıştırılarak Türk kestanesi diye ihracat yapıldığını açıkladı. Başkan Eriş yaptığı değerlendirmede  “kestane hasadımız başladı. Ülkemizde kestane ile ilgili üretimde bir açık varsa ve fiyat politikası sebebiyle sorunlar varsa Çin’den kestane geliyor. Bunlar işleniyor ve ambalajlanarak ihracat olarak yurtdışına gidiyor. Ya da paçal dediğimiz biçimde karıştırarak belli ülkelere Türk kestanesi diye gönderiyoruz. Kısa vadede ticari olarak kazanabiliriz ama bu olumsuz bir durum. Bizim ürünümüze katkısı yok tersi tarımsal katkısı olarak bize zarar veriyor. Bunu Tarım ve Orman Bakanlığı, gümrük denetler. Bizim kestanemiz in daha iri ve tane büyüklüğü fazladır. Bursa’ya kestane şeker için o gider. Üretici bu yıl kestanenin 50 TL civarı toptanda olacağını umut ediyor ve üretiyor” dedi.

ÖDEMİŞ PATATESİNİN TOHUMU HOLLANDA’DAN
Ödemiş patatesi olarak bilinen patatesin tohumunun Hollanda’da geldiğinin altını çizen Başkan Eriş, “İlçemizde ovada yaz patatesi, yaylada sonbahar patatesi çıkar. Yerli tohumlar üreten veya geleneksel olarak köylerde yerli tohum ile çalışan köylülerimiz de var. Ancak patateste ağırlık Hollanda’dan gelen tohumla yapılıyor artık… Cips, kızartma, yemeklik olarak çıkıyor. Ödemiş’in yerli gibi görülen patatesin tohumu yurtdışından gelmektedir. Patates Ödemiş’in pazarında bile 3 kilo 25 lira… O da yenemeyecek olanı… Tohum fiyatları da yükseldi, 7-8 TL’den bahsediliyor” şeklinde konuştu.

PATATES TARLALARI MISIRA DÖNDÜ
Son dönemde patates tarlalarında da azalma olduğun kaydeden Başkan Eriş, “Hayvancılığın büyüdüğü yerde hayvanları daha fazla beslemek için başta silajlık mısır olmak üzere farklı türde ürünlerin ekimleri arttı. Patates tarlaları ağırlıklı olarak silaja döndü. Ekin anlamında azalma var. Silajlık mısır çok su isteyen bir bitki… Suyumuz da gidiyor. Su oldukça aşağı çekilmiş durumda… Sondaj ile 350-400 metreden su çıkıyor. 500 metrede sondaj çakan bile var. Ovayı V gibi düşünürsek havzanın kenarlarından su aşağı indi ve alt seviyeye gitti. Susuz yetişen bitkilere, daha az su isteyen bitiklere yönelinmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

SUYUN KONTROLÜ BİZE BIRAKILMALI
Suyun fazla tüketiminin yer altı sularını etkilemesinin yanında sondajın kullanımı sebebiyle üreticinin elektrik tüketimini de etkilediğini kaydeden Başkan Eriş, “Vatandaşımız kendi pompasını elektrik karşılığı kullanılıyor. Bademli Barajı’nı ağırlıklı kullanıyoruz. Suyun kullanımı DSİ’de… Suyun kontrolü DSİ’den yerel yönetime bırakılmalı. Akıllı sayaçlarla tasarruf sağlayabilecek ekipmanımız da var. Üzümlü Barajı için ekibimiz var, bize verin dedik. Önümüzdeki 3 yılda su sorunu daha derinleşecek. Gelecek ay suyun kullanımı ile ilgili bir toplantı yapacağız. Yörenin yaşayan insanları ve uzmanlarla… Bir damla yağmur yok. Kestanenin, zeytinin yıkanması gerekiyor. 2-3 yılda silaja dayalı üretim devam ederse ve vahşi sulama devam ederse su daha aşağı çekilir. 500 metre iken pompa aşağıya indikçe daha çok elektrik ister. Çiftçinin elektrik kontağına eli zor gidiyor. Çiftçinin suyu akıllı sayaçlarla kontrol edilmeli” ifadelerini kullandı.