HABERLER>POLİTİKA
17 Mart 2023 Cuma - 20:13

İktisat Kongresi'nde İYİ Partili Yılmaz'dan 'acı reçete' uyarısı: 1-2 yıl zor geçecek!

İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin üçüncü gününde İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Bilge Yılmaz, ekonomide yaşanan sorunların 1-2 yıl daha sürebileceğine dikkat çekti. Millet İttifakı'nın seçimi kazanması durumunda uygulanacak olan ekonomi politikaların hazır olduğunu kaydederek Yılmaz açıklamasında "Önümüzdeki 1-2 yıl zor geçecek, acı reçeteler olacak. Dar gelirlileri ezdirmeyeceğiz. Çok verimli bir şekilde sosyal destekler sağlanacak ancak sürdürülebilir yoksulluk istemiyoruz. İki ay sonra inşallah görevi teslim alıp Türkiye’yi hak ettiği yere çıkaracağız kimse umutsuz olmasın" dedi.

İktisat Kongresi nde İYİ Partili Yılmaz dan  acı reçete  uyarısı: 1-2 yıl zor geçecek!

Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin üçüncü gününde katılımcıların konuşmalarıyla devam ediyor.

YÜZYILIN ENKAZINI DEVRALACAĞIZ
 Kongrenin bugünkü oturumuna katılan İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Bilge Yılmaz, “Türkiye’yi karış karış geziyoruz şartların ne kadar ağırlaştığına şahit oldum, mutsuzluğu gençlerimizde gördüm, yüzyılın enkazını devralacağız. Bu ülkeden adam olmaz, böyle geldi böyle gider anlayışını reddetmemiz gerekiyor. Bugün burada bunu başarmak istiyorum. Umutsuzluğa, yenilgiye yer yok. Şartlar çok ağır olsa da 1919’dan daha iyi. Atatürk, “Yenilgiyi kabul etmeyip mücadele etmemiz lazım demişti” dedi.

DANSI DEĞİŞTİRMELİYİZ
Yılmaz, “Türkiye’de herkesin ezberlediği biline hikayeler var; 60 yıldır Asya ülkeleri bizi gelip geçti, Kore ülkeleri neydi ne oldu gibi… Bu bilindik hikayeler neden oldu önce bunları anlamalıyız. Problemleri doğru tespit etmezsek çözümleri de bulamayız. Türkiye bu konuda yalnız değil. 20. Yüzyılın başında Arjantin dünyanın en zengin ülkelerinden biriydi ancak kötü yönetim, bilimle inatlaşma, yolsuzluklar sonucu Türkiye’ye benzer bir kaderi paylaşıyor. Kaynakları farklı olsa da geldiğimiz nokta neredeyse aynı. Neden Arjantin krizden krize sürüklenen bir ülke oldu? Nedenler aslında çok farklı değil. Çözümler de bilim çerçevesinde çok zor değil. Zamanlar farklı. 90’larda çalışan ilaçlar artık faydalı değil.  Müzik değişti dansımızı değiştirmeliyiz” ifadelerini kullandı.

MENFAATİ DEĞİL ÜLKEYİ SEÇENE İHTİYACIMIZ VAR
Her ülkenin tercihlerinin ve ihtiyaçlarının farklı olduğunu kaydeden Yılmaz, “Kendi istikrar paketimizi yazmak zorundayız. Bunu yapacak beşeri sermayemiz var. Bütün dünyada kalifiye Türk ekonomistleri bir araya getirip kendi istikrar paketini hazırlamak zorunda. Arkasında siyasi iradenin olduğu program başarılı olacaktır. Türkiye’nin suni yaratılmış bir döviz krizi var. Bu grup dünya çapındaki saygınlığı piyasadaki liderlerle konuşabilmeli. Bu takım bu programı yazar, uygular ve siyasi irade de arkasında durduğu sürece dünyadan takdir toplayarak yatırımcıların cazibesi haline gelir. Her konunun uzmanlarıyla, bu konuda en iyi olan Türklerle çalışmak gerekiyor. Türkiye’nin kötü tecrübeleri var ait olduğu çevreye olan bağlılık ülkeye olan bağlılığın üzerindeyse biz o insanlarla çalışamayız. Burada önemli olan kendi çıkarlarıyla bu milletin çıkarları çatıştığı zaman ülkeyi seçen insanlara ihtiyacımız var. Aslında bu gruba da sahibiz. Türkiye, önemli beşeri kaynaklara sahip önemli olan bu insanları ikna edip taşın altına elini koymasını sağlamak ve bu konuda başarılı olacağımızı biliyorum” şeklinde konuştu.

BAZI ACI REÇETELER OLSA BİLE DAR GELİRLİLERİ EZDİRMEYECEĞİZ
Türkiye’nin ekonomisiyle ilgili bir başka sorunun da zihin tembelliği olduğunu söyleyen Yılmaz, “Hiçbir şeyi iyi tasarlamıyoruz, politika tasarlarken iyi niyet listesi yapmayacağız. Dünyada savaşlar, ekonomik şok senaryoları elbette yaşanacak. Tüm bunlara karşı planlarımızı yaptık hazırız. Bu çok önemli. Ekonomik programımız tamamen her şartı öngören program olmak zorunda; öyle bir programı da biz yazdık ve göreve hazırız. Bize bir program dayatılmasını istemediğimiz için kendi programımızı kendimiz yazdık.  Ekonomik paketler genelde Türkiye’ye dayatıldı ve dışarıdan getirildi. Bu paketlerdeki en kolay şey kemer sıkma politikalarında fedakârlığın dar ve orta gelirli vatandaşlara ödetilmesidir bunu reddediyoruz. Bazı acı reçeteler olsa bile dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızı koruyacağız. Bunları yaparken başarılı olmamız için bilimden şaşmamız lazım. Bilimin, rasyonelin, makulün temsilcisi olarak doğruları yapacağız. Bilimle kavga edersek sonuç olumsuz olacaktır” ifadelerine yer verdi.

DEVLET ELİYLE SERVET TRANSFERİ YAPILDI
Dar gelirlilerin refahının artırılması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, “Türkiye kaynakları açısından sınırlı olsa da milli gelirine oranla destekler açısından en cömert ülke. Bunu bilimsel yapmadığı için sürekli patinaj çeken bir ülke. Bunu değiştirmeliyiz. Öncelikle toparlanmalı, ekonomide dengeyi sağlamız lazım. Makroekonomik istikrar, fiyat istikrarı ve bütçe disiplini gerektiriyor. Hızlıdan uygulamaya koyacağız. Türkiye'nin sorunları kendi itibarsızlaştırdığımız şaibeli ülkelerden gelen küçük paralarla yüzdürülerek erteleniyor bu sürdürülebilir değil. Bu düzen yakında bitmek zorunda. O zaman Türkiye 1970’lerden hatırladığımız ödemeler dengesi krizleriyle karşı karşıya kalacak. Bir an önce buradan çıkmalıyız. Bilim çerçevesinde aklımızı kullanarak doğru tasarlanmış kanunlarla kaynaklarımızı doğru yönlendireceğiz. Cumhuriyet tarihinde teşvik politikalarımız sonucunda verileri toğplayıp ne başarılı ne başarısız, nasıl düzeltiriz diye sormamışız. Veriye dayalı yeni bir ekonomi politikasına geçmek zorundayız. Bu sistem oturtulup, doğru alanlara doğru yatırımları çekmeye başladıktan sonra Türkiyeyi adaletli zenginleştirip herkesin refahını artırmak zorundayız. Son yıllarda, inanılmaz bir servet dağılımı bozukluğu var. Çünkü devlet eliyle servet transferi yapıldı. Bunu durdurmak zorundayız. Dar gelirlilerin refahını yükseltmemiz ülkede adaleti sağlamamız gerekiyor. Bunu da çok kısa sürede sağlayacağız. Kısa sürede, kaynak problemimiz olacak dünyadaki birinci sınıf istikrar paketi ve arkasında bulunan birinci sınıf ekonomi kurmaylarıyla doğru bir liderlikle dünyaya duyuracağız. Kısa sürede ülkeyi yatırım cazibesi haline getireceğiz. Burada amacımız, değerlerimizi yurtdışına satmak değil, tam tersi Türkiye’nin cari açığını uzun vadede azaltacak, ihracatında ülkeye imkân sağlayacak yatırımları çekmek olacak. Hukukun üstünlüğü ekonomi konusu olmasa da çok önemli eğer yoksa yatırımları çekemezsiniz onun için Türkiye’de hukukun üstünlüğünün sağlanıp kanunların tekrar çalışması gerekir. Herkes önünü ancak böyle görebilir. Sadece ekonomik değil ticari ve hukuki olarak da önünü görebilecek” ifadelerine yer verdi.

TEŞVİKLER RANT İÇİN KULLANILIYOR
Tarımda teşvik politikaları ile fahiş hataların düzeleceğini kaydeden Yılmaz, “Makro ekonomiyi sağlamak için iki tane önemli ayağımız var. Birincisi para ayağı. Yüzlerce milyar lira açık veriyoruz. Seçime kadar hızlanacağını tahmin ediyorum. Çok büyük israf var. Türkiye’ndeki yolsuzluk düzeni sona ermek zorunda. Türkiye, rant toplayıp rant dağıtılan organize suç örgütü gibi yönetiliyor. Çok büyük kayıplara uğratıldı. Kaybın durdurulması lazım. Yapılan zararın telafisi mümkün bu konuda ülkeden kaçırılan kaynakların bağımsız denetim ve yargı yoluyla siyasi tercihle değil tazmini mümkün olacaktır. Takipçisi olacağız. En hızlı tarımda düzenlemelere gidilmeli. Fahiş hatalar yapılıyor. Çok hızlı düzelecektir.  Tarım ayrıca fiyat istikrarını düzeltebilmemiz çok önemli. Dar gelirlileri en çok etkileyen gıda enflasyonudur. Şu an ülkedeki teşvik politikaları bir rant dağıtımı ve yoksulluğun sürdürülmesi için kullanılıyor. Tarımdan başlarsak neyi teşvik edeceğiz. Yanlış havzalarda yanlış ürünler ekiliyor. Bu sadece çevreye zarar vermekle kalmayıp çiftçimizi de zor duruma sokuyor. Çiftçimize; ekim önerilerine uyacakları takdirde destek sağlayacağız. İnsanları doğru ürün ekmeye teşvik edeceğiz . Amacımız çiftçileri, bir iş insanına çevirmek ve çiftçiliği yeniden cazip hale getirmek. Teşvik politikaları vatandaşlarımızın milli geliri artırmasını sağlayacak. Öldürmeyip süründürecek teşvik politikaları değil, daha üretken kılacak politikaları gerçekleştireceğiz. Sanayi teşvikinde bonkör ülkelerdeniz ancak sonuçlar açısından en kötü ülkeler arasındayız bunu durdurmak için bilimsel bakış açısı gerekiyor. Vatandaşlarımızın bekleyecek sabrı kalmadı, uzun süredir ülke kötü yönetiliyor” dedi

Dış ticaret ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, “Türkiye Avrupa’nın yanı başında 1990’lardan beri gümrük birliği modernizasyonu yapılmadı. Politik nedenlerle AB müsaade etmedi bunu. Hızla düzelteceğiz. Kısa vadede teknoloji ve sanayide hamle yapmak zordur. Kısa sürede ticari ilişkilerinizin iyi olduğu tedarik zincirlerinize girerseniz işçilerin üretkenliği ve refahı hızla artıyor. Uluslararası problemleri çözüp çok hızlı bir şekilde tedarik zincirlerine girebiliriz. Bu sayede cari açığımız azalacaktır. Verimliliği artırdığımız için zenginleşeceğiz. Kalıcı büyüme için verimlilik şart. İşgücüne katılımı artırmamız eğitip hem kadın hem erkekleri katmamız gerekiyor. Türkiye’de bir de eğitim problemi var son yıllarda çok üniversite açıldı ve bir beceri noksanlığı ile sonuçlandı. Gençlerimizi  donatamıyoruz.  Üniversitede teknoloji kampüsleri kurularak bu sağlanabilir” ifadelerini kullandı.

KİMSE UMUTSUZ OLMASIN
Yılmaz son olarak asgari ücretin politik olmaktan kaldırılması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:

"Bir diğer konu ise vergide adalet şu aşamada ÖTV gibi vergilerle dar gelirli vatandaşları cezalandırıyoruz. Zenginlerden az alıp fakirlerden çok alınıyor. Vergide adalet sağlanmalı. Millî gelirin artırılması için de doğru planlanmak zorunda. Önümüzdeki 1-2 yıl zor geçecek, acı reçeteler olacak. Dar gelirlileri ezdirmeyeceğiz. Çok verimli bir şekilde sosyal destekler sağlanacak ancak sürdürülebilir yoksulluk istemiyoruz. AK Parti’nin en büyük başarısı geniş bir kesimi yoksulluğa mahkûm edip sürdürülebilir kılmasıdır. Biz bunu istemiyoruz. Türkiye’nin yarısı asgari ücretli... Bunun da değiştirilmesi lazım.  Avrupa’da yüzde 1, bizde yüzde 50... Herkesin asgari ücret aldığı ülkede ancak yoksulluk eşit olur. Biz refahta eşitlik getirmek istiyoruz. Asgari ücret belirli formüllerle politik olmaktan çıkmak zorunda. İki ay sonra inşallah görevi teslim alıp Türkiye’yi hak ettiği yere çıkaracağız, kimse umutsuz olmasın” dedi.

 
İçinde depremzedeler yaşıyordu... Uzundere konutları için kritik karar!
 
Putin hakkında tutuklama kararı!
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Türkan Elçi, CHP'ye katıldı: Rozetini Kılıçdaroğlu taktı
Öldürülen eski Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi, ...
Ünlü oyuncu İzmir'den aday adayı oldu!
Pek çok dizi ve filmde rol alan Filiz Taçbaş, Cumhuriyet Halk Partisi ...
Yeni dokunulmazlık dosyaları Meclis'te
HDP İstanbul Milletvekilleri Hüda Kaya ve Musa Piroğlu ile Türkiye İşçi ...
 
İYİ Parti Milletvekili aday adayı Kasap, ‘bölgenin sorunlarını biliyorum’
İYİ Partili Tire Belediye Meclis Üyesi Ahmet Alper Kasap, İYİ Parti’den ...
Kılıçdaroğlu: Ziyaretin ertelenmesini HDP'ye sorun
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milli Yol Partisi (MYP) Genel Başkanı ...
Bakan Akar: Karamsarlık yok, yaraları saracağız
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, gerek Kahramanmaraş merkezli depremler ...
 
10 yıl sonra ilk ziyaret... Çavuşoğlu, Kahire'ye gidiyor
Bakan Mevlüt Çavuşoğlu yarın Kahire’de olacak. İki ülke ziyareti eşzamanlı ...
Savcı Sayan da vekillik için istifa etti
2019 yerel seçimlerinde Ağrı Belediye Başkanı seçilen Savcı Sayan 2023 ...
CHP İzmir’de eski ilçe başkanlarıyla zirve… Neler konuşuldu?
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, partisinde geçmiş ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
80’lik güzeller zamana nasıl ‘dur’ dediler?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
En popüler üçüncü içecek
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Saltanat ve yağma kurumu olarak belediyeler (2)
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Bir Batı hikayesi
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva