Eski vekil, Büyükşehir adayı Bayır net konuştu: Ön seçim için hala vakit var!

EGEDESONSÖZ – Cumhuriyet Halk Partisi 25, 26 ve 27. Dönem İzmir Milletvekili ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Tacettin Bayır, SONSÖZ TV’ye konuk oldu. Gazeteci yazar Muhittin Akbel’in sorularını yanıtlayan, seçim sürecini değerlendiren Bayır, Genel Başkan Özgür Özel’e İzmir raporu sunmak için Ankara’ya gidebileceklerini açıkladı. Bayır, hala önseçim yapmak için vakit olduğu iddiasında bulundu.

100 YILLIK PARTİNİN ARTIK BAZI HATALARI YAPMAMASI GEREKİYOR
Adaylık dosyasını verdiği 5 Aralık’tan bu yana, kendisi gibi eski vekil Musa Çam ile birlikte sahada olduğunu belirten Tacettin Bayır, “Vatandaş seçim havasına girmiş görünüyor mu?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı’nın belirlenmemesi  handikap oluşturabilir. Buna iki aşamadan bakmak lazım. Bugüne kadar alışkın olmadığı bir şeyle karşılaştı seçmen. Kafalar da karıştı. 100 yıllık geçmişe sahip çok az parti vardır. Türkiye'de de 100 yılını dolduran tek parti CHP'dir. 100 yıllık partinin de bazı hataları yapmaması gerekiyor. Seçimlere çok az bir zaman kalmasına rağmen İzmir'de CHP'nin belediye başkan adaylarını hangi yöntem ve şekille belirleyeceğini  açıklanmamış olması bile bir handikap. Bunu artık netleştirmesi lazım. Rakibimiz de adayını belirledi. Hamza Dağ'a da başarılar dileriz. Bundan sonraki süreçte daha hızlı hareket etmemiz lazım.”

40 GÜN ÖNCE KARAR ALINSAYDI, ÖNSEÇİM YAPILMIŞ OLURDU
Önseçim için ‘zaman yok’ söylemlerini kabul etmediklerini ifade eden Bayır, “Konak veya başka ilçede belediye başkan adaylığı beklentisini olan arkadaşlarımız aday adayı değil de adaymış gibi resimlerini sergilemeye başladılar. İzmir'de 2 arkadaşımızın bilboardlarda yazıları çok görüyorum. Sonuçta 1 aday  olacak. Ancak adaylar belirlenmeden böyle bir şeyler yapmak doğru değil. Buna İl başkanları da müdahale etmeyince başıboş bir gelişme oluyor. Herkes kendini tanıtmak için de böyle bir girişimde bulunuyor. Ancak İl Başkanlığının böyle bir fırsatı vermemesi gerekiyor. Bu doğru değil.  Henüz Büyükşehir Belediye Başkanı seklinin belirlenmemesi çok ilginçtir. Musa Çam, Atilla Sertel ve ben ısrarla önseçim yapılmalı diyoruz ve hala önseçim yapılabileceğini iddia ediyoruz. 5 Aralık’tan bugüne geçen süre 40 gün. 40 gün önce bu karar alınsaydı yapılabilirdi. 11 Şubat'a kadar siyasi partilerin adaylarını YSK'ya bildirme hakkı var. 22 gün varsa 'zaman yoktur' gerekçesini kabul etmiyoruz. Pazartesi MYK toplanır, önseçim kararı alınır ve önseçim hala yapılabilir. Anket yapıldı deniliyor ancak ben anket yapıldığını sanmıyorum. Çünkü anket yapılsa mutlaka 100 kişiden 1'i bana dönerdi. Ancak bir Allah’ın kulu bizi arayıp anket yapıldı demedi. Bu da yapılmış bir anket yok demektir” diye konuştu.

BİZLERİN DE GÖRÜŞÜ ALINABİLİR
Mevcutta olan sürecin yeterli olacağını belirten Bayır, “Temayül yoklaması yapılabilir. 22 gün var. Pazartesi MYK karar alsa  örgütlere yazı yazarsa, 15 gün sonra sandıkları koyarız, 170 bin üyemizden 150 bini en az sandığa gider. Bu karar çok önemli bir karar. Genel Merkez’de İzmir milletvekilimiz var. MYK'da 2 İzmirli isim var; eski İl Başkanımız Deniz Yücel ve benimle birlikte iki dönem vekillik yapmış Murat Bakan... Bu arkadaşlarımız tabii ki genel başkana bir şeyler anlatıyorlar. Bu konuda 40 yıl deneyimi olan benim gibi insanlar var. İl başkanlığı yapmış Alaattin Yüksel gibi arkadaşlarımız var. Musa Çam, Atila Sertel gibi arkadaşlarımız var. Bizlerin de görüşü alınabilir tabii. Koyun sandığı, seçmen kimi istiyorsa, o aday olsun. İzmir kalemiz diyorsanız, burayı kale yapanları onurlandırılalım. Kalenin komutanlarını bu üyeler belirlesin. Ben bu talebe Tunç Başkan'ın da karşı çıkacağını düşünmüyorum. Yarışacak kaç kişi varsa içimizden kim çıkarsa hepimiz örgütün seçtiği başımızın üstünde yeri var diyecektir. Kırılma küsme olmaz. Ancak diğer varsayımlara bakarsanız 'anket yaptırdık, şu arkadaş çıktı onu aday yaptık' derlerse bu vebalin altında kalacaklar. Mutlaka bu adayı beğenmeyenler olacaktır ve ona cephe alanlar olacaktır” dedi.
 

ŞİDDETLE KARŞI ÇIKIYORUM
Parti içindeki ‘2. genel başkan’ söylemlerine tepki gösteren Bayır, “Dışarıda 'genel başkanın arkasında 2'nci genel başkan mı var' deniliyor. Ben buna şiddetle karşı çıkıyorum. Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu partide iki başlılık olmaz. CHP'de kurultay delegelerinin seçtiği bir genel başkanın üzerinde başka bir güç olamaz. Ben düşünmüyorum, partililer böyle düşünüyor. İstanbul'da Genel Sekreter yardımcılığı yapan arkadaşın buraya görevlendirildiği söylemleri oldu. Biz ithal aday istemiyoruz deyince,  geçmişte ANAP kökenli olan arkadaş  getirilebilir, dendi. Manisa kökenli bir genel başkanın İzmir ve Ege kentlerinin hakkına sahip çıkacağını düşünüyorum. Önseçim yapması gerekiyor ki partiyi perde arkasından başkası yönetiyor algısına son vererek 'ben bu partinin genel başkanıyım; buyurun sandığa' diyecek ve böylece herhangi birinin müdahale etmediği bir  adayı seçeceğiz” ifadelerini kullandı.

PARTİ GEÇMİŞİNDE VAR
Aday olamayan bir ismin aday gösterilme ihtimali olup olmadığının sorulmasına da yanıt veren Bayır, “Olabilir tabii ki ancak böyle bir tercih doğru olmaz. Parti geçmişinde var böyle şeyler. Daha üstte görülen bir arkadaşın müracaatı olmadığı halde, gel bu işin başını çek, dendiği olmuştur ancak bu da demokratik bir tavır değildir. Biz buna fırsat vermemeliyiz. Aday arkadaşlarımız da genel başkan da buna müsaade vermemeli. 9 arkadaşın dışında yazılan çizilen kişilerin de partiye zarar verme gibi bir düşüncesi olamaz.  Listeleri vermek için 3 hafta süre var ve bu sürede sandıklar kurulabilir” dedi.

YÜZDE 25’İ DİKKATE ALINMALI
CHP Genel Merkezi tarafından gönderilen ekibin tam olarak doğru sonucu veremeyeceğini belirten Bayır,  bu konuda şunları söyledi:

“40 kişilik bir ekip geldi, çeşitli illerden milletvekili arkadaşlar. Çalışma yaptılar. Ben bu arkadaşların yazacağı raporda İzmir'i bilmedikleri ve tanımadıkları için sonucunu yüzde 100 doğru olmadığını düşünüyorum. Gelen arkadaş, yani İstanbullu arkadaş, Kiraz ilçesine gittiğinde oranın notunu nasıl verecek? O yüzden raporun yüzde 25'i dikkate alınmalı ve diğer konulara da bakılmalı. İzmir olarak biz genel başkana çok hoşgörülü yaklaşamadığı ve çok keskin bir taraf olundu. Bu da ister istemez güven sorununa neden olacaktır. Partimin kongresinde bana konuşma hakkı vermeyen bir grupla çalışma yürütmeye çalışıyor bu da uyumlu olmuyor. İlçe başkanları ve İl başkanı nerelerde kimin aday olması konusunda bir rapor da sunacaktır. İzmir'de yaşamakta olan eski milletvekilleri, İl başkanlarımız var. Bunları da biri gelsin dinlesin isterdim.”

KİMSEYE PAYLAŞIM YAPIN DEMİYORUZ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve aday adaylarından Buğra Gökçe’nin sosyal medya çalışmalarını eleştiren Bayır, “Sosyal medyanın bu seçimlerde ne kadar önemli olduğunu gördük. Bazen tweet dizisine bakıyorum sadece 2 kişinin isimleri ile tweetler yarışıyor. Atilla Sertel, Tacettin Bayır, Musa Çam girmiyor. Mevcut başkan ile İstanbul'dan gelen arkadaş geliyor. Sahte hesaplardan paylaşımlar yapılıyor. 9 aday niye girmiyor peki? Çünkü biz kimseye telefon açıp yorum yapın, paylaşım yapın demiyoruz. Bunu doğru bulmuyoruz. Bazı arkadaşlar birileri tarafından sıkıştırılıyor ki yaranacağım diye yorumlar yazıyor. Kimisi olumlu yorum yazıyor Tunç Bey'e bazıları belediye çalışanı. Bir kısmı da bakıyorsunuz belediye çalışanı ancak genel sekreterlik döneminde birlikte çalıştığı insanlar. Bunlar yakışmıyor” diye konuştu.

 HAMZA DAĞ’A BAŞARILAR DİLERİM ANCAK İŞİ ZOR
AK Parti’nin İzmir adayının Hamza Dağ olarak açıklanmasını da değerlendiren Tacettin Bayır, şu ifadeleri kullandı:

“Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP'nin kendi iç meselesinden baktığınızda doğru ismi sahaya sürdü. Verdikleri her mücadelede Hamza Dağ rol almıştır. Çok doğal olarak adaylığı hak etmiştir. Kendisine de başarılar dileriz ancak işi zor. Kendisi hukukçudur, siyasi birikimine de lafım yok ancak burası İzmir. Burada AKP çok şeyleri denedi. Çok insanla burada yarışa girdi ancak sonuç alamadı. İzmir onların sonuç alabileceği yer değil. Onların sonuç alması için bizim çok büyük hatalar yapmamız lazım. Yanlış aday ile çıkıp karşı tarafı bloklaştırırsak ki Dağ bu kanalları zorlayacaktır. İYİ Parti de aylar önce Özlele'yi açıkladı. Ümit Bey çok kıymetli arkadaşım ancak taş üstüne taş koyacağım derken bazı taşları devirdi ve örgütü karşısına aldı. Örgütün içinden gelmeyen isimlerin böyle hata yapması mümkündür. Hamza Dağ örgütten gelen birisi olduğu için böyle hatalar yapmaz. Bizde de örgütten gelen insanlar örgütü yok saymaz. Hamza Dağ da kamuoyu araştırması yaptırmıştır. İzmir'de en yüksek oyu Dağ ile alındığını görmüştür. Siyasi partinin önceliği seçimin kazanabileceği ismi çıkarmak ister. İkinci olarak da mevcut oyunu arttırabilecek adayla sahaya çıkmak ister. AKP'de kazanacak değil, oyunu artıracak adayla yola çıkmıştır. Ancak CHP İzmir' de iktidarını sürdürür diye düşünüyorum.”

İZMİR’İN RÖNTGENİNİ GENEL BAŞKANA GÖSTERECEĞİZ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan aday adayları, eski milletvekilleri Musa Çam ve Atilla Sertel ile birlikte, hep önseçimi savunduklarını belirten Tacettin Bayır, Genel Merkez’e gideceklerini, bu ziyaretin “Beni başkan adayı yap” demek için olmayacağını, İzmir’in röntgenini Genel Başkan Özgür Özel’e anlatmak olacağını ifade etti:

“Musa Çam arkadaşımın da Atila Sertel arkadaşımızın da birinci koşulumuz örgütün önüne sandık konulması. Ankara’da koridorlarda dolaşıp kulis yapmak bizlere yakışmaz. Başka arkadaşlarımızı Ankara’da kamp yapıyorlar dile eleştirmek istemem, çünkü onların prensibi böyle. Biz hiç gitmedik Ankara’ya. Bizim Ankara’ya gidip ne Genel Başkan ile ne PM ile görüşmemiz lazım! Bunu doğru bulmuyoruz. Gecikmişliğin kaynaklandığı süreçte AKP de adayını açıkladığı süreçte belki bu hafta içinde kendi görüş ve düşüncelerimizi  eski bir il başkanı olarak, 40 yıldır partiye emek vermiş biri olarak,  Musa Çam ve Atila Sertel ile genel başkana gidip İzmir'in bir röntgenini sunmamızın faydalı olacağını düşünüyoruz. Bu anlamda, yıllarını partiye vermişler olarak genel başkanımızı ziyaret edebiliriz. İzmir raporu gibi bir rapor verebiliriz.”

BURADA HAYRETE DÜŞÜLECEK BİR DURUM YOK
CHP’nin adaylarını açıkladığı 6 ilçeden birinin CHP’li belediyenin olduğu ilçe olması konusunu da değerlendiren Bayır, “Torbalı, AK Parti’ye geçebilecek bir ilçe olma riski olduğu için mi erken açıklandı acaba?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Burada hayrete düşecek durum yok. Torbalı'daki mevcut seçilmiş başkan vefat etti. İsmail Uygur arkadaşımıza Allah rahmet diliyorum. Onun yerine geçici olarak bir arkadaşımız seçildi görevi tamamlamak üzere. Torbalı'da yapılmış olan yoklamalar eski belediye başkanı İsmail Uygur'un sağ merkez kesimlerden de oy aldığı yönündeydi. Arkadaşımız vefat etti ve bunu yerine gelecek arkadaşın işi çok kolay değil. Burada uzun yıllardır İsmail başkan ile çalışmış, karşı karşıya gelmiş ancak çok emek vermiş arkadaşımızın ismi açıklandı. Sevilen bir genç kardeşimiz. Diğer adayla adaylarımız da çok kıymetli. Ancak Torbalı'da seçim kazanılacak doğru aday gösterildi.  Bu genç arkadaş ile burası zorlanabilir. Bu dönem kıl payı ile kaybedilse bile bir sonraki dönem seçimi kazanabilecek bir isim. Bunu büyük ihtimalle Deniz Yücel ve Murat Bakan'da genel başkana böyle rapor etmişti. O yüzden erken açıklanmıştır.”

BU KONUYU SEÇİMDEN ÖNCE TARTIŞMAK DOĞRU OLMAZ
CHP’nin Bergama adayının AK Parti’de siyaset yapmış biri olmasının, Bayındır adayının 14-28 Mayıs seçimlerinde AK Parti’ye çalıştığı iddialarıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Tacettin Bayır, şu görüşlere yer verdi:

“30 ilçenin içinde 6’ısının adayı açıklandı. Açıklana 6 ilçedeki adaylara baktığımızda, tartışılacak bir durum var elbette. Ancak seçimden önce tartışmayı doğru bulmuyorum. Elbette söyleyeceklerimiz var ancak seçimden sonra söylemeyi tercih ederim. Bu anlamda bekleyip göreceğiz bunu. Özellikle Bergama'da yapılan aday nedeniyle örgütün küstürülmemesi lazım. Örgüte emek vermiş, hayal kurmuş, aday olmuş arkadaşlarımız var. Bunların da gönüllerinin alınması gerekir. Köprüleri kuracak isimlere ihtiyaç var.  Urla'da  47 aday var  ve bir koltuk var. Bu ilçede birini aday gösterdiğinizde, 46’sı, benim o adaydan ne eksiğim vardı, diyecek ve bombardımana başlayacak. Örgütün önüne sandık koyun dememizin nedeni de bu. 3 bin parti üyesine Urla'da sandık kurup buyurun derseniz, en doğru tercih yapılır. O kadar adaydan sadece 11’i Urla'da ikamet ediyor. Evet, partimizin mensupları ama böyle olmaz. Önseçimden zaten Urla'da ikamet eden çıkar. Urla’da ikamet etmeyen çıkmaz ki.”

ÖZLALE CHP’DEN 5 OY ÇALARSA, AKP’DEN 10 AY ÇALAR
İYİ Parti ile ittifak olmaması, kendi adayıyla seçime girecek olması nedeniyle CHP’nin bundan bir zarar görüp görmeyeceği konusunda değerlendirmede bulunan Bayır, “Bence İYİ Parti’nin kendi adaylarıyla seçime girmesi, CHP’yi sıkıntıya sokmaz. Merkez sağ partisi, yani İYİ Parti,  CHP'den 5 oy çalacaksa, AKP'den 10 oy çalacağını düşünüyorum. Ümit Özlale’ye başarılar dilerim. İYİ Parti’nin kendisi açısından çok riskli olduğunu düşünüyorum. Kamuoyu yoklamalarında İYİ Parti'nin bir çok yeri kaybedeceğini görüyoruz. Ancak İYİ Parti'nin MHP'nin rolünü üstlenmeye çalıştığını ifade etmiştim daha önce. Bazı seçim bölgelerinde, mesela Eskişehir’de, İYİ Parti- AK Parti ittifakları oluyor. İki yerde belirlendi bu. Gizli ittifaklarla bunlar yapılabilir. Özlale CHP'den 5 oy çalarsa Dağ'dan 10 oy çalar. Benim görüşüm bu” diye konuştu.