EBSO Meclisi'nden '2023' mesajları ve siyasilere uyarı: En kritik yıl!

Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ-  Ege Bölgesi Sanayi Odası Aralık ayı meclis toplantısı Meclis Başkanı İbrahim Gökçüoğlu idaresinde, meclis üyelerinin yoğun katılımıyla gerçekleştirildi. Meclis toplantısında gündem maddeleri oylanarak kabul edildi. Toplantıya, geçmiş dönem başkanları, KOSGEB İl Müdürü Levent Arslan da katılım gösterdi.
Toplantının açılış konuşmalarını gerçekleştiren İbrahim Gökçüoğlu,  geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan asgari ücret değerlendirmelerinde bulundu.  Meclis tutanaklarının deşifresinin özeti yerine olduğu gibi yayınlanması maddesi meclis üyelerinin onayına sunuldu oy çokluğuyla kabul edildi. KOSGEB İl Müdürü Levent Arslan meclis üyelerine bilgilendirmelerde bulundu. 

SAĞDUYULU  DAVRANILMALI
Toplantının açılış konuşmalarını gerçekleştiren Meclis Başkanı Gökçüoğlu, “5 gün sonra yeni bir yıla adım atıyoruz. Son yıllarda ne yazık ki, yeni yıl heyecanını kaybetmiş olsak da, 2023 yılı ülkemiz için çok özel ve anlamlı bir yıl. Diliyorum ki, Cumhuriyetimizin 100. yıldönümüne yakışır bir yıl yaşarız. Ancak, yeni yıla küresel ekonomideki riskler ve belirsizliklerin dışında ülkemizin kendi gündemi içerisindeki belirsizliklerle giriş yapacağız. Çözüm bekleyen konularımız, risklerimizi artırmaya devam ediyor. O nedenle, bu yıl özellikle de ekonomide izlenecek politikaların çok kritik olduğunu, karar vericilerin de bu yaklaşım içerisinde sağduyulu davranması gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Dünyanın en güzel, en kıymetli toprakları üzerinde yaşıyoruz. Ancak, bu güzel ülkemizde neler gördük, neler yaşadık derken inanılmaz üzücü olaylara tanıklık etmeye devam ediyoruz. 

SESSİZ KALMAK MÜMKÜN DEĞİL
6 yaşındaki bir kız çocuğunun evlendirilmesi ne demektir. Skandalın ötesinde toplumsal bir çöküşe vesile olan bu tür çocuk gelin olaylarına statünüz, mesleğiniz ne olursa olsun sessiz kalmak mümkün değildir. Son yıllarda ülkemizde çokça vuku bulan bu tür çocuk istismarına karşı hukuk sistemimiz çok daha etkin işletilseydi, vesile olanlar hak ettikleri cezayı alsalardı belki de tekrarı olmayacaktı. Ancak, ne yazık ki, üzülerek görmekteyiz ki, mahkemelerde cezalar olaya ve suçun niteliğine göre değil, kişiye göre verilmektedir. Bu da hem içerde adalet sistemine olan güveni zedelemekte, hem de dışarda ülke itibarına zarar vermektedir. 

Gökçüoğlu konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:

İçerde ayrı, dışarda ayrı düşmanla mücadele etmek zorunda kalan Mustafa Kemal Atatürk’ün 1925 yılında Kastamonu’da yaptığı konuşmadan bir alıntıyı paylaşmak istiyorum. Diyor ki; “Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek yol, medeniyet yoludur. Medeniyetin gerektirdiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.”Atatürk, Cumhuriyetin ilanından sadece 2 yıl sonra bunları söylerken, Cumhuriyetin 100. yıldönümüne günler kala biz hala aynı konuları konuşmak zorunda kalıyorsak, gerçekten çok yazık. Ülkemize de çok yazık. Avantajımız dediğimiz çocuklarımıza, gençlerimize de çok yazık. Bu zihniyet karşısında tek yürek olmak zorundayız.  Ülkemizin en büyük probleminin eğitim olduğunu söylerken, ezber bir cümle kurmuyoruz. Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük ideali, ülkemizi müreffeh bir ülke olarak muasır medeniyetler seviyesine çıkarmaktı. Bunun için de başta eğitim olmak üzere atması gereken tüm adımları atmıştı. Bugün bizlere düşen bu yolda yapılmış olanlara sahip çıkmaktır. 

BÜYÜKŞEHİR’E ÖVGÜ
Konu çocuklarımız olunca bir bilgilendirme yapmak istiyorum. İzmir Büyükşehir Belediyemiz çok güze bir uygulama başlatarak; mevcut ekonomik şartlar ve hayat pahalılığından etkilenen çocuklarımız için 50 bin çocuğa haftada 2 gün fındık, kuru üzüm ve meyve dağıtımına Ocak itibarı ile başlıyor. Öncelikle Sayın Başkanı bu uygulama için tebrik ediyor, ilgilenenler ve destek vermek isteyenler için de hatırlatmış olmak istedim. 

Gökçüoğlu konuşmasının sonunda  EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, 2007 yılı itibariyle Filipinler İzmir Fahri Konsolosu, 2014 yılı itibariyle ise Genel Konsolos olarak görevinde 15.yılını tamamlamış olması nedeniyle Filipinler Devlet Liyakat ve Sadakat Nişanı’na layık görülmüştür. Kendisini tebrik ediyoruz.” dedi.

Gökçüoğlu’nun ardından ekonomik gelişmeler ve gündemle ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Yardımcısı Hakan Ürün, “ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs tarafından yapılan ilginç bir beklenti değişimini sizlerle paylaşmak istiyorum. Banka 2011 yılında yapmış olduğu çalışmada, Türkiye’nin 2050 yılında dünyanın en büyük 13. ekonomisi olacağını öngörmüştü. Aradan geçen 11 yılın sonunda bu öngörüsünü değiştirerek; 2050 yılında ve 2075 yıl tahminlerinde Türkiye’yi ilk 15 büyük ekonomi arasından çıkarıyor. Buna sadece bir tahmin gözüyle bakıp geçebilirsiniz. Veya 2011 yılında %11 büyüyen, reformlara öncelik veren, 11 bini aşan kişi başı milli gelire sahip gelecek vaat eden bir ülke için bugün neden bu öngörüden geri adım atıldı diye de zihin jimnastiği yapabilirsiniz.Cumhuriyetimizin 100. yıldönümüne sayılı günler kala Türkiye Dünya Bankası’na göre 20. IMF’ye göre 21. büyük ekonomi olarak ne yazık ki hedeflerinin çok uzağında bulunmaktadır. Tabloda bir başka önemli nokta da; ABD’nin korkusunun gerçekleşerek Çin’in ilk sırada yer alması ile listeye Mısır’ın, S.Arabistan’ın ve Nijerya’nın dahil olmuş olmasıdır. Böyle bir listede Türkiye’nin olmama ihtimali dahi üzücü. O nedenle, bugünden atılan her adım geleceğe yön verecektir” diye konuştu.

VERGİ DİLİMLERİ YENİDEN BELİRLENMELİDİR
Ekonomik gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Başkan Yardımcısı Ürün, “koşullar giderek zorlaşıyor. İçerde de, Ocak ayı iş dünyası açısından oldukça zorlayıcı geçecek gibi görünmektedir. Asgari ücret açıklandı. Hayırlı olsun. İşverene maliyeti 11.759 TL olan asgari ücrette çalışan başına destek 100 TL’den 250 TL’ye çıkarıldı. 2023 için %54,5 artış önemli bir orandır. Ancak, bu yüksek oranlara rağmen çalışanlarımızın yüksek enflasyon ortamının yarattığı gelir kaybı ile karşı karşıya kaldığını üzülerek görüyoruz.O nedenle, mutlaka vergi dilimleri asgari ücret artışı ölçüsünde yeniden belirlenmelidir. Ve belki de belli bir oranda sabitlenmelidir. Bu konuda da acil adım atılmasını bekliyoruz. Bununla birlikte Ocak itibari ile EYT de devreye girecek. Bu farkındalıkla, Sayın Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan Hazine destekli kefalet sistemi kapsamında başlangıçta 200 milyar TL kefalet imkanı karşılığında sağlanan yaklaşık 250 milyar TL’lik finansman KOBİ’lerimiz başta olmak üzere tüm işletmelere uygulanacaktır. Detayları henüz açıklanmayan bu destek önemli olmakla birlikte bir kez daha EYT kapsamında özel tazminat desteği talebimizi de hatırlatmak isterim” ifadelerini kullandı.

NEBATİ’NİN ENFLASYON DÜŞECEK AÇIKLAMASI ÖNEMLİ
Resmi gazetede yayımlanan bilgiyi de paylaşan Ürün, “Sanayi sicil belgesini haiz KDV mükelleflerine münhasıran imalat sanayiinde kullanılmak üzere ve Ar-Ge-tasarım merkezlerinde yer alan araştırma laboratuvarlarında Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde kullanılmak üzere yapılan yeni makina ve teçhizat teslimlerinde KDV muafiyeti 31 Aralık 2024 tarihine kadar uzatılmıştır.Elbette ki, bu destekler günü kurtarmak adına çok önemli. Ancak, bize gereken olan kalıcı uzun vadeli çözümlerdir. Zira, İzmir İktisat Kongresi’nin 100. Yılı Tanıtım Toplantısı için İzmir’e gelen Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Nureddin Nebati’nin öncelikli konumuz olan enflasyona ilişkin “Önümüzdeki aylarda çok daha belirgin şekilde düşecek” açıklaması son derece önemlidir. Çünkü, ÜFE’de 3 haneli, TÜFE’de 2 haneli enflasyonla ve yüksek kurla bizler istediğimiz kadar çok üretelim, ihracat yapalım yüksek maliyet ve düşük kardan kurtulmamız bir süre daha mümkün görünmemektedir. Bu da hem faaliyetlerimize hem de istihdama olumsuz etki anlamına gelmektedir.  Son 1 ayda özellikle ABD’de küresel markaların açıklamalarında, istihdam azaltımına gidecekleri veya yeni yılda yeni alım yapmayacakları, küçülme hamleleri yönündeki planlar kamuoyuna yansıyor. Tüm bunlar, resesyonun sonuçlarıdır. Bu bizlerin en son istediği durumdur. O nedenle, resesyon sürecinde maliyetlerin kontrolü açısından enflasyonda kalıcı iyileşme, toplumun tüm kesimleri için son derece önemlidir. Bu yönde atılacak her adımı gönülden destekliyoruz. 50 Baz puan faiz artıran FED Başkanı Powell’a faiz artışlarının istihdam piyasasında yaratacağı maliyet sorulduğunda verdiği cevap; “İstihdam üzerindeki esas maliyet bugün yeterli faiz artırılmaz ve enflasyon kontrolden çıkarsa ödenir. Çünkü, o noktada enflasyonu düşürmek için daha ciddi yavaşlama gerekir” Olmuştur” diyerek sözlerine son verdi.