Çıray 'Şu an seçim olsa' dedi ve ekledi: Millet İttifakı adayı kazanır!

EGEDESONSÖZ - İYİ Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Dr. Aytun Çıray, SonSöz TV’nin konuğu olarak gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Koronavirüsün yeni varyantları ve aşı çalışmalarından, Gazeteci Sedef Kabaş'ın Cumhurbaşkanı'na hakaret suçlamasıyla tutuklanmasına; Sezen Aksu'nun bir şarkı sözü nedeniyle başlayan tartışmalardan erken seçime kadar açıklamalarda bulundu.

OMİCRON, SÜRÜMDEN KAZANIYOR!
Sağlık gündeminde yer alan korona ve yeni gelişen varyantlara yönelik açıklamalarda bulunan Çıray, “Öyle görüyoruz ki vatandaşları tamamen sürü bağışıklığına bıraktılar. Her ne kadar omicronun ölüm oranı Delta varyantına göre 3’te 1 az olsa da, bulaşma oranı yüksek. En iyi benzetmelerden biri yapılmıştı. O da; Omicron sürümden kazanıyor, benzetmesi... Çok sayıda insanı hasta ediyor ve böylece Delta varyantının ölüm oranına erişiyor. İnsan grip olsa bile covid zannediyor. Bulgular karışıyor. O nedenle testlerin kaldırılması hiç doğru olmadı. En başta bunu iyi kullansalardı bu kadar vaka ve ölüm olmayacaktı. Bir de açıklanan veriler, rakamlar doğru olmadığı için vatandaşların güvenini kırdılar” şeklinde konuştu.

TURKOVAC, SİYASİ PROPAGANDA ARACI OLARAK KULLANILIYOR
Yerli aşı olan Turkovac’ın faz çalışmalarından sonra uygulanmaya başlanması üzerine yerli aşı olmayacağını belirten Çıray, aşıların etkinliklerine dair şu değerlendirmeleri yaptı:

“Yerli aşı olmam. Çünkü Biontech kadar etkin değil. Sinovac’ın eşdeğeri. Yaşayarak gördük ki Sinovac’ın covid ve varyantlarına karşı koruma oranı çok düşük. Turkovac’ın faz çalışmaları şeffaf değil. Uluslararası referans kuruluşlar tarafından patenti onaylanmadı. Hiçbir onay yok. Aşıda bile bölücülük var resmen... O kadar yerli ve milliyseler; kanser ilaçlarını kullanmasınlar, Pfizer’in ilaçlarını kullanmasınlar. Daha etkin olanı varken, benim güvendiğim insanlar varken ve dünyadaki yayınları okuyorken, Turkovac’a güvenemiyorum. Niye daha az etkili olanı kullanayım? Turkovac tamamen siyasi propaganda aracı olarak kullanılıyor.”

AŞI KARŞITLIĞINI MİLİTAN SAVUNMAYA DÖNDÜRMENİN ANLAMI YOK
Bunun yanı sıra aşı karşıtları hakkında değerlendirmelerde bulunan Çıray, “Saygı duyuyorum ancak bir kısmı çok saldırgan. Aşı karşıtı olabilirsiniz ama hakaret edecek kadar niye taraftarsınız? O daha ciddi bir problem. Tamam karşıt olabilirsiniz ama bunu bir militan savunmaya döndürmenin anlamı yok” sözlerini kullandı.

ÜLKENİN BİRLEŞTİRİCİ KİMLİĞİ OLMASI GEREKEN CUMHURBAŞKANI...
Son günlerde gündeme gelen Sezen Aksu’nun beş yıl önce çıkan ‘Şahane Bir Şey Yaşamak’ şarkısında geçen “Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem’e…” sözleri nedeniyle başlayan tartışmaya dahil olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mihrapta yaptığı konuşmada “Hz. Adem efendimize kimsenin dili uzanamaz. O uzanan dilleri yeri geldiğinde koparmak bizim görevimizdir. Havva validemize kimsenin dili uzanamaz. Onlara da had bildirmek bizim görevimizdir” demişti. Bu sözlere gelen tepkiler çığ gibi büyümüştü. Bu yaşananlara yönelik hükümete sert eleştirilerde bulunan Çıray, bu konunun gündeme gelmesinin sebepleri olarak gündem ve rejim değiştirme olarak gördüğünü belirterek, şunları söyledi:

“Bu hem gündem değiştirme maddesi, hem de bir rejimi yavaş yavaş değiştirme maddesi. Şu anda eşitlik kavramları yok oldu. Sezen Aksu, bizim hayat hikayemizdir. Her şarkısı bir dönemimizi hatırlatır. Nostalji yaşatır. İzmir için çok daha önemlidir. Büyük bir sanatçı... Geçmişte şunu desteklemiş, şunu yapmış, ben onlara takılmam. Uç davranabilirler, tabiatlarında vardır. Bu sanatçı kimliğini değiştirmez. 5 yıl önceki şarkısı, ne oldu da şimdi çıktı? Bir ironi var, hakaret yok. Ben de Müslümanım, dinimi savunurum. Orada böyle bir şey yok. Şimdi Türkiye’nin önüne getiriyorlar. Nasıl bir Cumhurbaşkanlığı makamı ki, o camiden toplumu bölüp ayrıştıracak bir söylemle Sezen Aksu’ya linç girişiminde bulunuyor. Medeni hukukta dil koparmak nasıl oluyormuş? Biri bana göstersin. Yargıtay’daki içtihatlara göre bu bir suç. Söylemek de suç. Bu ülkenin birleştirici bir kimliği olması gereken Cumhurbaşkanı, nasıl böyle bir şey yapar? Bir grup insan da adliyeye gitmiş, PKK’ya sıktığımız gibi sıkarız vs. demişler. Bir tek recm ederim demedikleri kalmış. Gazilik makamlarını aşağı düşürmeye başladık, bu da beni korkutuyor.

Bir sonraki adım, taşlayarak öldürürüm demek. Bunlar nasıl hala tutuklanmadı? Nereye gidiyoruz? Ağırlaşan hayat pahalılığını, vatandaşın doğalgaz yakamaz hale gelmesini, geç saatlerde çöp toplamasını örtüyor. Ama böyle başka bir rejime geçiliyor. Bu ülke İran’a mı dönüşecek? Bu ülkenin insanları buna izin vermez. Sokaktaki bir psikopat bunu içerleyip saldırsa suç olmayacak mı? Atatürk diyor ki, kimsenin dininin içine, arasına siyaset girmesin. Bu siyasetçilerin işi ne? Bizim ne yapacağımıza, nasıl ibadet edeceğimize, neye inanacağımıza karışılırsa, bu ülkede faşizm hakim oluyor demektir. Kim bunlar? Hz. Peygamber efendimizin itibarı konusunu tartışıyorlarsa, Cumhurbaşkanı’nı Hz. Peygamber’e benzetenlere baksınlar. Karşıyım ama onun dilini koparsınlar. Müslümanları kendi aralarında bölmeye çalışıyorlar. Bu ülkede birisinin parmağı kanarsa, bunun sorumlusu siyasi iktidardır ve Erdoğan’dır.”

KORKU MU SALMAK İSTİYORLAR?
Gündeme dair değerlendirmelerini sürdüren Çıray, bir televizyon programında söylediği sözler nedeniyle hakkında soruşturma açılan ve RTÜK tarafından da inceleme başlatılan Gazeteci Sedef Kabaş’ın, savcılık tarafından ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmesi, nöbetçi mahkemece tutuklanması olayına da eleştiri getirerek şu sözleri kullandı:

“RTÜK’ün başında bir tetikçi var. Türkiye’yi bir kişi yönetiyor. RTÜK Başkanı falan yok. Herhalde talimat geldi... Zaten konvansiyonel medyanın yüzde 94’ünü ele geçirdiler. Geri kalanına da nefes aldırmak istemiyorlar. İzmir medyasının ne zorluklar içerisinde ayakta kaldığını biliyorum. Tutun ki atasözü, bu niyetle söylenmiş olsun. Kişisel olarak her türlü hakarete karşıyım. İyi bir Türkçesi olan kişi; hakaret etmeden, fikirlerini kadife eldiven içinde demir yumruk gibi kullanabilir. Sayın Erdoğan, ne zaman Cumhurbaşkanı, ne zaman AK Parti Genel Başkanı? Bir laf söylendiği zaman ortak makamına mı, yoksa partisinin başkanına mı söyleniyor? Şapkasını indirip camiden seslenirken AK Parti Genel Başkanı oluyor; şapkayı takıyor ve cevap vermeye kalkarsak Cumhurbaşkanı oluyor. Biz bu ucube rejim için halkı çok uyardık. Hukuk bir tek AK Parti’de çalışmıyor. Sedef Hanım böyle bir laf kullanmış olsun diyelim. Sezgin Baran Korkmaz’ı, bir mafya örgütü liderini kaçırıyorsun da... Bu kadını gecenin 2’sinde almanın anlamı ne? Korku mu salmak istiyorsunuz? Daha önemlisi bir gazeteci görevi icabı daha geniş konuşabilmeli. Basın suçlarında hapis cezası normalde yok. İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasından sonra sistematik saldırının ne kadar arttığını görüyoruz.”

ŞU AN SEÇİM OLSA MİLLET İTTİFAKI’NDAN BİRİ CUMHURBAŞKANI OLUR
İYİ Parti’nin seçim anketlerinin sonuçlarına yönelik erken seçim değerlendirmesinde bulunan Çıray, şunları söyledi:

“Son anketlere göre İYİ Parti’nin oyu Türkiye genelinde yüzde 15.4 ile 19.8 arasında değişiyor. Saha değerlendirmesine baktığımızda halkın bize olan yaklaşımından, sosyal medyadan görüyoruz ki; çok daha iyi durumdayız. Hedefimiz birinci aşamada yüzde 20’nin üzerine geçmek ve 2. aşamada birinci parti haline gelmek... Millet İttifakı’nın toplam oyu da çok önemli. Bugün itibariyle Cumhur İttifakı’nın çok üzerinde... Şu an bir seçim olsa Millet İttifakı’ndan seçilen biri Cumhurbaşkanı olur.”

O GÜN DÖVİZ 14’TEN 9 LİRAYA DÖNER
Ekonominin en büyük ihtiyacının, güven ve hukuk olduğuna işaret eden İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray, “Türkiye’nin yönetimine karşı güven duyulmalı. Bu ülke bu güveni kaybetti. Fatih Sultan Mehmet’ten ders almak yerine, 19 kardeşini boğdurmuş insanları örnek alıyor. Türkiye’ye erken seçim şart. Millet İttifakı devraldığı zaman, daha o an da döviz 14 liradan 9 liraya bir günde düşer. Millet İttifakı ekonomi konusunda tedbirlerini alacak ve birbiriyle bağlantılı olarak güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönecek. Biz istiyoruz ama bunların yapacağına inanmıyorum. Anketlere bakarsak onlar seçime gidemez. Dini, İslam’ı kullanmaya başladılar. Buna tutunuyorlar. İnsanlara söyleyecek bir şeyleri kalmadı. 20 yıldır iktidarsın, zaten söyleyeceğini, gösterecektin bu sürede...” diye konuştu.

KILIÇDAROĞLU’NUN DA TARİF ETTİĞİ KRİTERLERDE BİRİ ADAY OLACAK
Millet İttifakı’nın seçime çıkaracağı adayın henüz belli olmadığını, olsa bile açıklanmasının doğru olmayacağını belirten Çıray, “Bunu açıklamak, spekülasyon yapma ihtimalini ortaya çıkarır. Sayın Erdoğan adayını daha açıklamadı. Önce Tayyip Bey adaylığını resmen açıklasın. Onlar Millet İttifakı’ndan kimin çıkacağını hiç dert etmesin. Millet İttifakı, kazanacak adayı çıkaracaktır. Bu laf, en önemli parametredir. İsim belirlenmedi. Kazanma kapasitesi olan, oyları aşağı düşürmeyecek en doğru kişi seçilecektir. Kılıçdaroğlu’nun da tarif ettiği kriterlerde biri aday olacaktır” dedi.