CHP’li Bayır’dan Çelebi yorumu: Onun yaptığını yapsam beni eve almazlardı!

EGEDESONSÖZ- CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, SonSöz TV’de yayınlanan programda Gazeteci Fatih Yapar’ın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Bayır, programda ekonomi üzerinden iktidarı hedef aldı ve erken seçimin kaçınılmaz olduğunu söyledi. Bayır ayrıca “üç istifa” ve önseçim konularında da değerlendirmelerde bulundu.

“HER GÜN EKONOMİK KRİZDEN KAYNAKLI OLARAK NEREDEYSE BİR KİŞİ HAYATINI KAYBEDİYOR”
Milletvekilleri olarak her hafta farklı illerde esnafı ve vatandaşları ziyaret ederek dertlerini dinledi ve ekonomik sıkıntının had safhada olduğunu söyleyen Bayır, CHP Genel Merkezi'nin talimatları ile sistemli olarak her hafta 2 ile çıkarma yapıyoruz. Bir ile 20-25 millletvekili ve parti meclis üyeleri gönüllü olarak katılıyorlar. Önümüzdeki hafta Karabük, Yalova'da çalışma yapılacak. 140 olan meclis üyesinin mecliste sürekli durmasını bir anlamı yok. Bu iktidar yoruldu ve halk değişim istiyor. Biz de mecliste oturmak yerine seçilen alanlara giderek çalışma yürütüyoruz. Seçimden seçime geliniyor denmesin diye önceden çalışmalarımızı yapıyoruz. Ben mesafe tuttum, örneğin 1 günde 8 kilometre yürümüşüm. 25 milletvekilini düşünürsek yaklaşık 45 km ediyor. Üzücü olaylarda yaşanıyor tabi. Esnafı ziyaret ederken, bir baktık polis ekipleri geldi, biz ‘ne oluyor’ diye bakarken duyduk ki bir anahtarcı arkadaş kendini asmış. 44 yaşındaki arkadaşımız, ‘borçlar var ödüyemiyorum, çok üzgünüm’ diye not bırakarak kendini asmış. Gün geçmiyor ki intihar eden insanlar olmasın. Gazeteler belki yazmıyor ancak her gün ekonomik krizden kaynaklı olarak neredeyse bir kişi hayatını kaybediyor” dedi.

“İNSANLAR BİRBİRLERİNE BORÇLANARAK KENDİNİ DÖNDÜRMEYE ÇALIŞIYOR”
1 yıl içerisinde İzmir’de 9 bin 972 esnafın işyerini kapattığını açıklayan Bayır, Hiç temenni etmem ancak ekonomi böyle giderse intihar olayları artar. Bizim esnafımız borcuna sahiptir. Eskisi gibi olmasa da birbirine sahip çıkar. Kredi kooperatifleri bile bankacı anlayışına dönmüş. Esnaflar araba alırken, yeni bir iş kurarken bu tip kooperatiflere müracaat edip kredi çekerdi. Ancak bugün böyle değil. Bugün çarkların arasına koyulan koca bir çomaktan dolayı çarklılar dönmüyor. Bir dükkana girdik ve iş yeri sahibi bana 'sandalyelerin ayakları havada, bunların ayağını yere koyun' dedi. Ben ilk başta anlamamıştım. Sonra işlerin nasıl gittiğini sordum ve bana 3 aydır kirasını ödeyemediğini söyledi. İnsanlar birbirlerine borçlanarak kendini döndürmeye çalışıyor ancak bu borçlanma arttıkça intihar vakaları maalesef ki artabilir. İnsanlar intihar ederken, iflas ederken 19 yıllık iktidar ‘bunlar doğru değil, yeni işyerleri açılıyor’ diye ifadeler kullanıyor. İzmir esnaf odasına kayıtlarına göre 4972 esnaf kepenk kapattı. Benim yaptığım hesaba göre her gün 14 işyeri kapatılıyor. Ticaret odasında ise günde 21 işyeri kepenk kapatmış. Esnaf ‘bıçak kemiğe dayandı, hiç olmazsa cumartesi günü de dükkanımız açalım, 4 kişilik masaya çapraz oturtalım ve en azından günü birlik maaş kazanan insanlarda kendini çevirebilsin’ diyor. Bunu yaparken hastalığı unutmayalım tabi ancak AVM'lerin açık olması zaten diğerlerini perişan ediyor, bir de bu hastalık geldi. İyiye gitmiyoruz. Esnaf böyle devam ederse Nisan sonunu göremeyiz diyorlar.” dedi.

“VATANDAŞ DEĞİŞİM İSTİYOR”
Erken seçimi kaçınılmaz gördüğünü belirten CHP’li Bayır, “Vatandaş seçim istiyor. Seçim istiyorum demiyor tabi anca değişim istiyorum diyor vatandaş. Biz soruduğumuzda artık bıçak kemiğe dayandı, değişim istiyoruz diyorlar. Gazetelerde çıkan ve Antalya'da intihar eden vatandaşın notu her şeyi anlatıyor aslında. 'Bankaya olan borcum ve ekonomik durumdan kaynaklı' intihar ediyorum diyor vatandaş. Bankaya olan borçları nedeniyle intihar ediyor vatandaşlar. 26 bin TL'lik borç belki bazıları için bir anlam ifade etmez ancak bir insan bu miktar için hayatından vazgeçebiliyor. Bir erken seçim meselesi kaçınılmaz gözüküyor” dedi.

“CHP İÇİNDEKİ KADROLAR BU ÜLKEYİ YÖNETMEYE HAZIR”
İktidarın gündem değiştirerek mutfaktaki yangını görmezden geldiğini söyleyen Bayır, ““42 yıldır ticaret, 32 yıldır siyaset yapan birisiyim ancak ben hiç böyle bir tablo ile karşı karşıya kalmadım. Erken seçimi gösteren bir tablo olurdu ve hükümeti yönetenler biraz onurlu olurdu.  İnsanlar erken seçim demeye başlamış ancak 19 yıldır iktidarda olanlar tekrar seçilemem diyerek erken seçime gitmiyorlar. Onlar bir kahramanlık, bir gündem yaratmamız lazım diyorlar. Ve bu gündemi yaratıyorlar. Çünkü yandaş basın elinde. Ne yapıyor? Anayasayı tartışalım diyorlar ve gündem değişiyor. 1 ay böyle gider bu. 15-20 gün sonra tekrar mutfaktaki yangın gündeme gelirse yeni bir şey daha gündem atarlar. Hiçbir şey esnafın sorunlarını çözmek için verdiklerinin yerini tutmaz. Ben gittiğimde sordum yardımları aldınız mı diye, 'komşum 3 defa bin TL aldı ama yetmez kiramız zaten bin 500' diyor. Avrupa ile kıyaslandığında, örneğin Almanya'da milyon Euro'lar ile ölçülüyor. Türkiye'de böyle bir şey yok. Bir dokun, bin ah işit. Çünkü insanların sorunlarına el atan bir iktidar yok ortada. Bundan dolayı da ulaşabildikleri kişilerden yardım istiyorlar. Bizim tabii ki hazır programlarımız var. CHP içindeki kadrolar bu ülkeyi yönetmeye hazır. Yapacağımız ilk şey bu ülkeyi yönettikleri savurganlığa son vereceğiz. Bu bile ülkedeki yoksulların durumunu iyileştirir. İtibardan tasarruf olmazmış… Hangi itibardan bahsediyorsun? Sen saraydan öyle zannediyorsun. Gidip bir Almanya'ya soralım nasıl görüyorsun Türkiye'yi diye. Diğer ülkelerde haberlerde Türkiye'den bahsedilirken, Cumhuriyetle yönetilen bir yer gibi bahsetmiyorlar. Siz sadece kendinize oy verenlere itibardan tasarruf olmaz diyerek, lüks arabalar ve gösterişli hayatlarınızı söylersiniz. Yoksa esnafın dükkanını açtığı, yaşı primini tamamlayanların emekli olup olmadığı umurunda değil” dedi.

“AKP'NİN MÜKEMMEL YAPTIĞI BİR ŞEY VAR”
AK Parti’nin oylarının düştüğünü ve anketler üzerinden algı operasyonu yürütüldüğünü amlatan Bayır, “Öncelikle, bir şeyi kabul ediyorum AKP'nin mükemmel yaptığı bir şey var. Algı yaratma ve gündemi çok iyi belirliyor. Çok net ki bunda bizim partililerimizi de etkiliyor. Mesela niye oyumuz artmıyor görüşü. Bunun en iyi örneği nerde oldu? Yerel seçimlerde. Biz bu seçimlerde yıllardır ellerinde olan Ankara, İstanbul ve Adana'yı ellerinden almadık mı? Yani oylarımızın artmadığı konusu bir yanlış…  Bazı anket firmaları ile bir şeyler açıklanıyor. Eskiden anket firmalı açıklama yaptığında bakardık, 300-500 bin denek üzerinde olurdu. Şimdi bakıyoruz 3 bin kişiye sormuşlar. Bu nasıl bir sonuçtur? İzmir gibi bir yerden 100 kişiye sorarak sonuç elde etmek mümkün mü? Bakıyoruz anket firmasına 3 bin kişi ile telefonla yapılan anketten çıkan sonuç bu. Bu iktidar 'beni hakkımda konuşursan dava ederim' diye korkutup sindiriyor. O yüzden telefonla biri aradığında anketi kim yaptırıyor, başım belaya girer mi mantığı ile doğru bir sonuç vermesi mümkün değil. Bu yüzden bizi dinleyen vatandaşlarımızdan tek bir şey istiyorum. Bu anketler doğru değil. Aynı şeyi yerel seçimlerden önce de yaptılar. Hatta bunu parti içinde kendine muhalif diyen isimler CHP Genel Başkanı'nın 9 seçim kaybettiğini söylüyorlardı. Ben Meclise girdiğimde TBMM Meclis üyesi 550'di. Şimdi bu arttırıldı. Peki bu süreçte AK Parti'nin meclis üyesi arttı mı? Artmak yerine azaldı. Son seçimlerde tek başarısız olan parti vardır, o da AK Parti'dir. Bunu söyleyen kanal kapatılır, gazetenin ise basım ilan kurumundan geliri kesilebilir. Bugün her zaman olduğu gibi CHP emin adımlar ile iktidara yürüyorsa, bunun önünün kesilmesi için AK Troller yine bir şeyler yazıp çizecekler. Bunları sizin yayınızda da yazıyorlar sonra fotoğrafı çekip il yönetimine gidip söylüyor. Arkadaşlarımız kesinlikle bu oyuna gelmesinler.  Biz gittiğimiz her ilde ilçede, çalışmamızı halk üzerinde yaptığımız gibi orada ittifak üyelerimizin il ilçe başkanlıklarımızı ziyaret ediyoruz” dedi.

“MEHMET ALİ BEY’İN İFADE ETTİĞİ ŞEYİN BAZILARINI BEN DE İFADE EDİYORUM AMA…”
CHP’de yaşanan istifaların devamının gelip gelmeyeceği sorusunu yanıtlayan Bayır, “ununla ilgili bir kürem yok, o yüzden bir şey diyemem. 5.5 yıldır parlamentodayım, Muharrem İnce’yi de tanıyorum. Kendisi ile siyaset yapan kişileri de tanıyorum. Bu ilk giden 3 arkadaşımızın tek bir tanesi ona yakındı. Çelebi'nin de İnce ile bir yakınlığı yok. Onların nereye gittiği de çok belli değil aslında. Yine yapılan algı operasyonu ile oraya gidileceği konuşuluyor. Parlamentoda ona çok daha yakın olan isimler vardı ancak onlar bile Muharrem İnce'nin yanlış yaptığını açıklıyor. Zaten öyle olsaydı Sayın İnce istifa eder ve partiyi açıklardı. Açıklayamadıysa demek ki partiden istediği kadar kişiyi koparamadığının göstergesidir. Mehmet Ali Bey’in ifade ettiği şeyin bazılarını ben de ifade ediyorum ancak bunları parti içinde ediyorum. Bir şey derken arkasında bir kitle olması lazım… Mehmet Ali Bey’e sormak lazım… Kimden aldınız bu gücü ve bilgiyi? Ben Çelebi'nin ön seçimden çıktığını düşünmüyorum. Kendisi Genel Başkanın talimatı doğrultusunda dolayı milletvekili oldu. Yani biri isyan edecekse benim isyan etmem lazım. Mehmet Ali Çelebi'ye sormak lazım, sen partinin neresinde varsın tabanda? Sen gel bir mücadele et önce. Benim adım 37 yılda çabacı olarak anılmış biriyim. Kelimeleri seçerek konuşmak zorundasın. Vefa diye bir şey vardır. Ben bunu söyleyebilirim ancak o söyleyemez. Ne istiyorsa verdi CHP, Mehmet Ali Çelebi'ye. Kendisini seven hayranları yanlış yaptı diye mektuplar yazıyor. Hele hele böyle bir ortamda, mevcut iktidarı alaşağı edeceğiz diyeceksin hem de 2 kişiyle birlikte istifa ederek partiyi zayıflatmış gözükeceksin” dedi.

“BEN ONUN YAPTIĞINI YAPSAM 100 KİŞİ BENİM YÜZÜME TÜKÜRÜRDÜ”
Üç istifanın temel kaynağının ön seçim yapılmaması olduğunu vurgulayan CHP’li Bayır, Bugün önseçim yapılsaydı bunları yaşamazdın. Bana göre en kötü ön seçim atamadan iyidir. Görev sürecine yaydığınızda atamadan iyidir. Çünkü ön seçim topluma halka sorumludur. Benim bugün de ön seçim dememin nedeni teraziyi koymak içindir. Koy örgütün kantarına ve sor. Doğru yapacağına inandığınız genç bir arkadaşımız varsa bende ceketimi ilikler arkasına geçip ona destek olurum. Ancak siz sadece Genel Merkez'e giderek yalakalık yaparsanız seçilmek için sürenizi doldurmadan gidersiniz. Benim bir lafım vardı, ‘bu parti bana haksızlık yaptı diye istifa etsem eşim ve çocuğum beni eve almaz’. Bunların topluma ve halka karşı bir sorumluluğu yok. Ben onun yaptığını yapsam 100 kişi benim yüzüme tükürürdü. Ben bunu yapamam” dedi.

SAYIN İL BAŞKANINA KARŞIT GİBİ ALGILANMAK İSTEMEM ANCAK
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in ön seçimle ilgili olarak bir yayın organına yaptığı açıklamada " Cumhur İttifakı’nın daha da genişletilmeye çalışıldığı bir ortamda ön seçimin yapılıp yapılmaması konusu hassas bir konudur. Yani birileri mutlu olacak diye birileri memnun olacak diye ön seçim yapılmaz. Ön seçim CHP’yi iktidara taşıyacak yöntemse yapılır. Ama iktidara taşıyacak yöntem bu değilse, sadece birilerini memnun etmek için yapılmaz" demesini yorumlayan Bayır, “Bizim mevcut programımızda atama da ön seçim de var. Sayın il başkanına karşıt gibi algılanmak istemem ancak o da bizim gibi 37 yıl çapayı verdikten sonra ön seçim ya da atama olup olmayacağını söylesin. Biz ikisini de yaşadık çünkü. Urla ve Menemen'i kaybetmişsin, o yüzden bunları söylenmemesi lazım. Dün kapıya konan 660 kişiyi anlatamazsın” dedi.

ÖN SEÇİM ZAMANI HEMŞERİCİLİK OLMAMASI İÇİN ÖNLEMLER DE ALALIM DİYORUM
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaşanan gelişmeleri bir tavır sergilediğini anlatan Bayır, “Menemen ne yazık ki gitti. Şimdi sırada başkalarının olduğu iddiaları var. CHP sıradan bir kuruluş değil. Bunun otokontrol mekanizması vardır. Kendi kendini denetleyen bir mekanizması vardır partinin. Genel Başkanın her yerde gözü kulağı vardır. Genel Başkanımızın kendisi İzmir milletvekili. Çok sesliliğe izin verdiği için karşısına gelen herkesi dinliyor. Bu açıklamaları tartıp bir harman yapıp, doğruyu bulacak. Kendi hemşerileri var direkt kendisi ile temasa geçen. Bunların hepsinden bir sentez yapıp ona göre bir tavır belirliyor. Hiçbirimiz kusursuz değiliz. Ben o yüzden gelin bunu partinin tabanında oylayalım diyorum. Ön seçim zamanı hemşericilik olmaması için önlemler de alalım diyorum. Siyasetçi olarak konuşmak gerekirse, siz millet ittifakı çatısı altında gireceğiz, ittifak üyelerine de mi yer vereceksiniz yoksa milletvekili seçimine tek tek mi gireceğiz. Bunun örneği Kiraz da yerel seçimlerde oldu. İttifaktan İYİ Parti’ye bırakıldı ve ittifak adayı yüzde 9 oy alırken, bizim göstereceğimiz aday DSP'ye geçti ve yüzde 40 aldı. Demek ki doğru karar verememişiz burada” dedi.

BİRAZ ONUR GURUR VARSA SENDE İSTİFA ET BİTSİN BU DURUM
Boğaziçi Üniversitesi’nde Rektörlük ataması sonrası yaşanan eylemler hakkında konuşan Bayır, “Mevcut Z kuşağının, gerçekten siyaseti yakından takip ettiğini ancak siyasetin içinde olma istemediğini görüyorum. Onlar şunu net görüyorlar, demokratik bir biçimde eylem yapıyorlar ancak bunlar bu öğrencilerimizi terörist gözüyle görüyor ve yukarıdan talimat yağdırıyorlar. Buradaki emniyet müdürlüğümüzde maalesef öğrenciler ile karşı karşıya geliyorlar. Boğaziçi'ndeki öğrenciler istemiyor, akademisyenler istemiyor… Biraz onur gurur varsa sende istifa et bitsin bu durum. Buradaki amaç ne? Neden saray bu işe müdahile eder? Çünkü kendi dizayn ediyor. Gidişi de o üniversitelerde okuyan Z kuşağının oyları ile olacak. Uyanan beyinler okuyor araştırıyor ve zekası ile diyor ki bu ülke iyi yönetilmiyor. Serbest bırakılan gençleri görünce de terör ile suçlayarak onları hedef gösteriyor. Bu bir suçtur. Ülkenin Cumhurbaşkanı kindar olamaz” dedi.

Aşırı yağış sonrası yaşanan afet hakkında konuşan vekil Bayır, “Ben doğma büyüme İzmir çocuğuyum. Ben yaşamımda 3 kez sel felaketi yaşadım. 20-25 yılda bir denk geliyor bu yağış. Bu son İzmir’deki sel felaketinde son 25 yılda ilk kez böyle bir felaket yaşadık. Bu bir afet… Bu bir afettir ancak bunlar için tedbirler alınamaz mı? İzmir'de de böylesine 20-25 yılda bir gelecek doğal afetler ile ilgili tedbirler alınabilir. Belki 50-60 yıldır bu kenti yönetenler 60'lı yıllarda Osman Kibar döneminde başlayan bir arnavut kaldırımlarını kaldırıp asfalt atılması ile başladı. Dere yataklarını kapattığımız için bu felaketleri yaşıyoruz. Bunu İZSU, DSİ birlikte çözeceği olaylardır. Geçmişte daha sık oluyordu ancak tedbirlerle bu azaltıldı. Burada bir ders çıkartılacak ve İZSU ile DSİ bir çalışma yürütülecek. Eskiden 2 yılda bir yağmur basardı. Bu 126 kilo yağmur düştüğünde çalışmaların yapıldığı yerlere su basmadı” dedi.