CHP'li Arslan Sayıştay'ın EPDK raporuna dikkat çekti: Ceza kesiliyor ama tahsil edilmiyor

EGEDESONSÖZ - CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, TBMM 2022 yılı bütçe görüşmelerinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) bütçesi üzerine söz alarak EPDK bütçesinden ödeme pusulasına, enerji zamlarından kayıp kaçak bedellerine kadar çarpıcı açıklamalarda bulundu.

MOTORİN ZAMMI DA ÇİFT HANELERİ GEÇTİ
Enerjiye gelen sürekli zamlara yönelik tespitlerde bulunan Arslan, “Maalesef her geçen gün vatandaşın enerji giderleri artıyor. Her gün yeni bir zamla güne uyanıyoruz. Buraya gelmeden önce de 66 kuruşluk bir motorin zammı geldi ve motorin zammı da çift haneleri geçmiş durumda. Son 3 yılda faturasını ödemediği için elektriği kesilen abone, hane sayısı 12 milyon. 5 milyon abonenin doğalgazı kesildi. 15 bin 382 sanayii kuruluşu ise maalesef üretimine ara vermek zorunda kaldı. 2016 yılında 230 kilowatt’lık bir elektrik faturası 94 lirayken, bugün 210 lira. Geçtiğimiz ağustos ayından bugüne kadar 4 kişilik bir ailenin faturası aylık olarak doğalgaz, elektrik ve benzin faturaları 250 lira artmış durumda” şeklinde konuştu.

Dünyada en ucuz doğalgazın Türkiye’de kullanıldığı söylemine yanıt vererek şu sözleri ekledi:
“Bir sanayi odası başkanının enerjiyle ilgili söylediği bir söz var. Bu sözün sonucu zam demektir. ‘Enerjinin üretimdeki payı yüzde 8’lerden 12’lere çıktı.’ Bunu söylediğinde dolar kuru bu kadar yüksek değildi ve enerji fiyatları bu kadar artmamıştı. Ama Sayın Bakan hala en ucuz doğalgazı kullandığımızı iddia etmekte.”

USULSÜZLÜK YAPAN FİRMALARDAN CEZA TAHSİL EDİLMİYOR
EPDK bütçesiyle iilgili Sayıştay tarafından verilen rapora değinerek cezaların tahsis edilmediğini söyleyen Arslan, “Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) 84 milyon insanın hayatını doğrudan etkileyen çok önemli bir kurumdur. EPDK bütçesiyle ilgili Sayıştay’ın birkaç tespit var. Enerji piyasalarında hükümlülüklerini yerine getirmeyen, usulsüzlük yapan firmalara EPDK ceza kesiyor ama ne hikmetse bu cezalar bir türlü tahsil edilemiyor. Bu konularla ilgili 2020’ye kadar 3 milyar 848 bin liralık ceza kesildi. Fakat bunun sadece 395 milyonu tahsil edilmiş durumda” ifadesini kullandı.

DAĞITIM ŞİRKETLERİ DEVLET KURUMLARINA GÜVENMİYOR
Doğalgaz şirketlerinin devlet kurumlarından güvence bedelinin almasına eleştiri getiren Arslan, “Bir başka tespit ise; kamu kurum ve kuruluşlarından doğalgaz güvence bedeli alınmaması gerektiği halde doğalgaz şirketleri TBMM’den, Cumhurbaşkanlığı’ndan ve hatta Enerji Bakanlığı’ndan güvence bedeli alıyor. Güvence bedeli nedir? Dağıtım şirketi tarafından alacaklarını garanti altına alabilmek amacıyla bir defaya mahsus olmak üzere alınan ücret. Yani dağıtım şirketlerimiz, devletimizin kurumlarına güvenmiyor” diye konuştu.

VATANDAŞ BU ÖDEME PUSULASI ÜZERİNDEN NE HAK İDDİA EDEBİLİR?
Arslan, geçtiğimiz ay Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde dağıtım şirketlerinin bazı şehirlerde vatandaşlara fatura yerine ödeme pusulası vermesi konusunu gündeme getirmişti.

Arslan, bu konu hakkında şu açıklamalarda bulundu:
“Sayın bakanım bu pusulayı size komisyon görüşmelerimizde de göstermiştim. Viran şehirde Urfalı bir çiftçi bunu getirip bana verdi. Burada ödeme pusulası olduğu ve bir miktar para yazıyor. Ve gidin ilgili hesaba yatırın diyor. Biz faturalamayı bile doğru düzgün beceremez hale geldik. Sizin elinize şöyle bir pusula tutuşturulsa gidip bir bankaya ödeme yapar mısınız? Böyle bir düzen var mı? Maalesef ülkemizi getirdiğiniz durum budur. Sayın bakanım, bu rezalete son verelim. Bir faturada ilk endeks var, son endeks var, tarifenin kaç para yazdığı var. İnsanlar bu pusuladan hangi birini kontrol edebilir? Ya da bu ödeme pusulası üzerinden ne hak iddia edebilir? Bu ilkelliğe bir an önce son verelim.”

EPDK FATURALARI SANSÜRLEMEKLE GÖREVLİ
Ayrıca kayıp kaçak bedeli hakkında konuşan Arslan, “Önemli sorunlarımızdan biri ise kayıp kaçak bedelleri. Şu an 11 – 12 lira kayıp kaçak bedeli var. Geçen yıl elektrik üretimimiz 306 milyar kilowatt saat bunun yaklaşık 35 milyar kilowattı kayıp kaçak. Bunun parasal değerini hesapladığımızda karşımıza 26 milyar TL gibi bir bedel çıkıyor. Yani namuslu vatandaşın cebinden kayıp kaçak bedeli olarak her yıl bu şirketlerin cebine 26 milyar TL para koyuyoruz. Bu kayıp kaçak bedelleri bir an evvel düşürülmeli, OECD ülkelerinin seviyelerine getirilmelidir. Kayıp kaçak bedelini alıyoruz, bir de KDV’sini de alıyoruz. Bu şirketlere de soru soruyoruz, her sorduğumuz soruya ticari sır diye geçiştiriyorlar. Ama bir şirket cevap verdi. ‘Bununla ilgili sözleşmenizdeki hükümler nedir?’ dedik. Yanıt ise; ‘Şirketimizin özelleştirme sözleşmesinde kayıp kaçakla ilgili herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.’ Niye bulunsun ki? Kayıp kaçakla mücadele şirketin umurunda mı? Vatandaşın cebinden faturalarını çatır çatır alıyor ve biz buna seyirci kalıyoruz. Peki EPDK ne yapıyor? Kayıp kaçağa ilişkin tahmini oranlar belirliyor, vatandaş cebinden çıkan kayıp kaçak payını görmesin, hakkını aramasın diye faturaları sansürlemekle görevli ve faturaları torba fatura yapıyor. Bunların bir an önce düzeltilmesi gerekli” dedi.