Gökhan KOÇ/EGEDESONSÖZ - 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü kapsamında CHP İzmir İl Kadın Kolları Nurhan Yanya ve partili kadın üyeler bir araya geldi.
Basın açıklamasında konuşan Başkan Yanya, kadın cinayetlerinin son yıllarda arttığını söyledi, bunun engellenmesinin yolunun ise örgütlenmeden geçtiğini belirtti.
YA KAYITLARA HİÇ GİRMEYENLER…
Kadın cinayetlerinin çok arttığını söyleyen Başkan Nurhan Yanya, kadınların en çok yakınları tarafından öldürüldüğünü söyledi. 2002-2010 yılları arasında Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in açıklamalarına bakarak kadın cinayetlerinin yüzde 1400 arttığını söyleyen Yanya, “Sadece bu yıl ilk 10 ayda 261 kadın cinayetlere kurban gitti. Üstelik bu da bilinen, açığa çıkan sayılar üzerinden söyleyebildiğimiz. Ya intihar adı altından öldürülenler, ya kayıtlara hiç girmeyenler… Yaşama hakkımıza müdahalenin bu kadar ağır olduğu zamanlar var mıydı geçmişte, hatırlıyor musunuz?” dedi.
MAHKEMEYE KRAVAT TAKIP GELDİ DİYE ÖDÜLLENDİRİLİYOR
Küresel Cinsiyet Uçurumu Endeksi’nde 145 ülke arasından 130’ncu sırada olduklarını söyleyen Yanya, “Mali gibi hali ortada, yoksul mu yoksul ülkelerle aynı bölümde, son 20’lerde yer alan ülkelerden biriyiz. Kız çocuklarının okul terkleri, üst eğitime devam etmemeleri, erken evlilikler. Hala en ağır şiddet sorunlarımız değil mi? Lafı uzatmaya gerek yok. Türkiye iyi yönetilmiyor. Hem de hiç iyi yönetilmiyor. Yönetilmeyen ülkenin kadınları olarak, yaşama güvencemiz bile yok. Yasalar uygulanmıyor. Kadın cinayetlerinde mahkemeye kravat takıp geldi, efendi efendi oturdu diye indirim üstüne indirimle ödüllendiriliyor. Yasalarla sağlanmış haklarımız, yaşama hakkından başlayarak kağıt üstünde kalıyor” ifadelerini kullandı.
ŞÖNİM’LERİN HER YERDE KURULMASINI İSTEDİ
Yasaların emrettiği hizmetlerin yapılmadığını söyleyen Yanya, İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayan ilk ülke olduğumuz halde Şiddet Önleme ve İzleme Merkez’lerini sadece pilot illerde açıldığını söyledi. İzmir’in de pilot iller arasında olduğunu söyleyen Yanya, Bergama’dan 130 km yol kat ederek İzmir’e geleceği için de sitemini dile getirerek hizmetin her yerde sunulması gerektiğini söyledi ve kadınlara gösterilen şiddeti ve zararları ortadan kaldırmanın devlet sorumluluğunda olduğunu belirtti.
MİRABEL KARDEŞLERİN RUHUNU TAŞIYORUZ
CHP iktidarında bu sorunların çözümü noktasında birçok projeleri olduğunu söyleyen Yanya, “Şiddeti oluşmadan önce engellemek için yola çıktık. Kadına yönelik şiddeti ağır suçlar kapsamında en ağır şekilde cezalandıracak, düzenlemeleri yapacak, uygulamayı bu yönde geliştireceğiz. Bizim iktidarımızda saygın tutum indirimi gibi saçmalıklar olmayacak. CHP’li kadınlar olarak kadına yönelik şiddetle mücadelede Mirabel kardeşlerin ruhunu taşıyoruz. Bu ruhla bu azimle CHP iktidarında kadına şiddeti sonlandırmaya talibiz. Bugünde mücadelede de varız, var olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
CİNSİYET KOTASINI ELEŞTİRDİ
Erkeklerin koltuğunun altında erkeklere destek verdiklerini, kadınlar olarak birbirlerinin ayağını çeldiklerini söyleyen Yanya, “Lider kadınlar çıkartmamız gerekir. Bir yılda olacak bir iş değil. 2-3 yıllık çalışma ve örgütlenme gerekir. Kadınların siyasette karar verme organlarında yer almasını sağlamalıyız. Kadın erkek eşittir diyoruz. Cinsiyet kotası uygulanıyor, ki uygulanmadığı yerlerde var. Bunun sıkıntısını kadınlarımız ve gençlerimiz çekiyor” dedi.
ADAYLIĞI HAKKINDA KONUŞTU
Kendilerinin 8-9 aydır yönetimde olduğunu, bu konuda seçimlerden dolayı fazla zaman olmadığı için çalışma fırsatlarının olmadığını söyleyen Yanya, Adaylık ile ilgili şimdilik ortada olduğunu söyledi. Yanya, “Önseçim, 7 Haziran, 1 Kasım derken biraz yorulduğumu hissediyorum. Ama asla yorulmamamız gerekir. Mücadelemizin devam etmesi gerektiğine inanıyorum. Bizler Atatürk’ün kadınlarıyız. Kolay kolay yılmayız. Nene Hatun’un, Kara Fatmalar’ın torunlarıyız. “dedi.
KADINLAR YAN KOL OLMAMALIDIR
Tüzükte kadın kollarının yan kol olarak geçtiğini bunu değişmesi gerektiğini söyleyen Yanya, “Cinsiyet kotasını yüzde 50 olması gerekiyor. Kadınlar yan kol olmamalıdır. Ya da erkek kolları da olsun. Kadınların farklı bir kulvarda olması gerekiyor. Yan kol olmaması gerekiyor. Bunlar beni oldukça rahatsız ediyor. Kadının adı yok partimizde. Mahalle delege seçimlerinde itirazların hepsi cinsiyet kotasıyla ilgiliydi. Kapı kapı dolaşan, sokak sokak dolaşan, sabahın köründe evinden çıkarak akşam evine giren, çoluğundan çocuğundan fedakarlık yapan kadınlar listelerde yok. Bunun yolu örgütlenmeden geçer. Emeğimiz varsa adımız da olmalıdır" ifadelerini kullandı.