Büyükşehir'de 4 saatlik İZSU maratonu... Soyer'den eleştirilere 'Gördes' yanıtı: Tabanı delik, tüneli çatlak!

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden olan İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (İZSU) Mayıs ayı olağan meclis oturumu gerçekleştirildi. Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen oturuma İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu başkanlık yaptı.

Yaklaşık olarak 4 saat süren meclisin gündeminde ise Temmuz ayında geçerli olacak su zammı, yatırımlar, yüzülebilir körfez hedefi, İZSU 2021 yılı Faaliyet Raporu ve 2021 Mali Bütçesinin Kesin Hesap tartışmaları yer aldı. Cumhur İttifakı'ndan gelen eleştirilere yanıt veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, muhalefete Gördes Barajı üzerinden tepki gösterdi.

AYDIN: HİZMETLERİN ÖNEMİ YOKLUĞUNDA BELLİ OLACAKTIR
Görüşmeler hakkında ilk sözü alan CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, "İZSU kentin en temel ihtiyacını karşılayan, bunu için altyapı yatırımlarını sürdüren kurumumuz. İZSU insan ve çevre sağlığını gözeterek içme ve atık suyun yönetimi için büyük bir gayret sarf ediyor. Günümüzde bulunan olumsuzlar içinde bu çalışmalar daha önem arz etmeye başladı. İZSU 2021 yılında önemli yatırımlar gerçekleştirdi. Büyükşehir Belediyesi hizmet sınırlarında hemen her sokağa İZSU'nun elinin değdiğini görüyoruz. Bir yandan İzmir'i Türkiye'deki arıtma tesisi anlamında liderliğine taşırken, bir yandan da merkeze uzak ilçelerdeki sorunu çözme aşamasındayız. 2004 yılında İBB hizmet sınırları 9 ilçeyi kapsıyordu... İZSU bu 9 ilçede yatırımlarını sürdürüyordu. Ancak 2004 yılında İBB'nin hizmet sınırları 21 ilçeye çıkarıldı. Bu hem İBB hem de İZSU açısında yepyeni bir tablo ile karşı karşıya kalmamıza sebep oldu.  Kanalizasyonu yapılmamış onlarca ilçe İZSU'ya devredildi. 2014 yılında ise bir kez daha sınırlar değişti. Bu kez 30 ilçeye hizmet veren kurum haline geldi. Uzun süre hizmet veren İl Özel İdareleri kapatıldı ve görevi Büyükşehirlere devredildi. Ancak gelir dağılımında bir değişiklik yaşanmadı. AK Partili Belediyelere ayrımcılık yapıldığı iddia edilen bu dönemde, İl Özel İdaresi'nin İBB'ye devri konusunda haksız ve eşitliksiz dağılımlar yapıldı. Bayındır Belediyesi İZSU'nun yetkisine girdiğinde kayıp kaçak oranı yüzde 50 iken şimdi yüzde 20'ye düşürüldü. Onlarca ilçeye biyolojik atıksu arıtma tesisi kurdu İZSU. Bunlara milyarlarca TL yatırım yapıldı. 2008 yılında İzmir'de 14 atık su tesisi vardı. 2022'de ise bu sayı 69'a çıkarıldı. İZSU içme suyu çalışmalarında büyük gayret gösterdi. 2021'de Torbalı, Çeşme, Dikili, Kiraz başta olmak üzere toplam 620 kilometrelik içme suyu hattı bakımı ve onarımı yaptı. Eski şebekeler iptal edilip yenileri ile değiştirdikçe kayıp kaçak miktarında azalma oldu. 2021 yılında 80 içme suyu kuyusu açıldı. 

İklim krizi bütün şehirlerde olduğu gibi İzmir içinde önemli... Bunlardan biri kuraklık ve su temininin zorlaşması. İZSU TÜİK verilerine göre AB standartlarında kişi başı atıksu arıtma miktarında Türkiye'de lider konumdadır. 2021 yılında Urla Özbek, 2022'de hizmete alınan Karaburun tesisleri ile atıksu arıtma tesislerimizin sayısı 69'a ulaştı. İzmir gibi bir metropolün karşılaştığı en büyük sorunlardan biri su kaynaklarının korunmasıdır. İBB ve İZSU bunların korunması için neredeyse bütün birimleri ile iletişim içindedir. Suyu temin etmek ve korumak hayati önem taşıyor. İZSU'nun tüm hizmetleri yer altında... Yani şah şahlı açılışlar yapacağınız hizmetler değil. Vatandaşlar olarak belki de bu çalışmaları fark edemeyebiliriz. Bunlar yokluğunda fark edilebilecek çalışmalar. Çiğli İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi bizim için önemli. Burada kapasite artırımı için çalışmalar yapıldı. 4'üncü faz ihalesine çıkıldı. Ancak 2021'de yaşadığımız ekonomik sıkıntılar nedeniyle bu ihale gerçekleştirilemedi" ifadelerini kullandı.

Sözlerine atıksu arıtmaları ile ilgili devam eden Aydın, "İZSU ve İBB'nin suların toplanması ile ilgili temel bir yaklaşımı var... Evlerde ve sokaklarda kullanılan su aynı sistem içinde toplanıyordu. Bu da arıtma tesislerinde yüke neden oluyordu. Bunu önlemenin yolu, arıtmalara ihtiyacı olmayan yağmur sularının ayrıştırılması. Bu konuya İBB ciddi bir para ve iş gücü harcıyor. 723 kilometrelik yağmur suyunun oluşturulması için İZSU çalışmalarını sürdürüyor. Dere yataklarında 460 bin ton atık malzeme topladık. Bu noktada sel felaketinin oluşmaması için önemli adımlar atıyoruz. İzmir Körfezi'nin temiz tutulması, limanın  işletilmesi sorumluluğu temelinde İBB'nin sorumluluğunda değil. Elbette ki körfezin temizlenmesi sorunu bölgenin sorunu. Bu nedenle Tunç Soyer Ege Belediyeler Birliği Başkanı sıfatıyla Gediz Nehri'nde bir inceleme gerçekleştirdi. Bugün İZSU'nun ek bütçesi de önümüze gelecek. Bu kurumun temel geleri su faturalarından elde edilen gelirdik. Ortaya çıkan maliyeti karşılamak için ek bütçe oluşturuldu. İzmir halkına hizmette ne önemli kurumlardan biri olan İZSU, çalışmalarını 2021'de sürdürdü ve sürdürmeye devam edecektir. Ne kadar  hizmet yaparsak yapalım bu bizim için yeterli değil. Bizler daha iyisini yapmak için çalışmaya devam edeceğiz" dedi.

HIZAL: NUMUNELER KÖRFEZİN DURUMUNU ORTAYA KOYMAKTADIR
Aydın'ın ardından görüşmeler hakkında söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, "Elimde körfezden alınan bir su numunesi var. Bunu bizzat ben aldım. Kapağını açmanızı önermem. Bu numune körfezin geldiği noktayı net bir şekilde ortaya koymaktadır" dedi.

Hızal'ın sözleri sonrası AK Parti tarafından hazırlanan video gösterimi ekrana yansıtıldı. Videoda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in 'körfezde yüzeceğim' sözleri ve körfez kirliliği ile ilgili görüntüler yer aldı.

Video gösterimi sonrası sözlerine devam eden Hızal, "İZSU'nun video gösterimini yaptınız biz de meselenin gerçekçi boyunu göstermeye çalıştık. İZSU İzmir için kıymetli bir kuruluş... İzmir'in içme suyu ihtiyacını karşılayan ve atık sularını en iyi şekilde bertaraf etmek durumunda olan kuruluşu. 1 ay önce yaptığımız faaliyet raporu görüşmelerinde olduğu gibi İZSU Faaliyet Raporunda da bir takım hususlar mevcut. Bunlar; Her ay otomatiğe bağladığınız zamlar il ancak kayıp kaçak meselesi ile yeterince mücadele etmediğiniz suyunu konuşacağız... Birçok belediye başkanı gibi, Sayın Tunç Soyer'in de yüzme parkuru olarak hayalini süsleyen İzmir Körfezi'nin kirliliğini konuşacağız. Her yıl başında büyük ihale rakamlarından bahsedip İzmirlilere umut verdiğiniz atıksu ve yağmur suyu projelerinizi konuşacağız. Öldürdüğünüz ve sonra kireç bastığınız, altına beton dökerek ekolojik sistemine zarar verdiğiniz İzmir'in derelerini, yıllarca koku sorunu ile boğuşan İzmir'i konuşacağız. İZSU deyince ilk aklımıza su geliyor... Bu dönem dönem kesiliyor, bir takım tartışmalar ortaya atılıyor ve bunun üzerine sayın Başkan 'Bir bardak suda fırtınalar koparılıyor' diyor ama bu konu önemli. İzmir su konusunda hep kolaycılığa yaslanmış bir kuruluş. Son döneminde dünyada yaşanan yansımaların ülkemize de yansıması sonrası enerji fiyatlarında artış oldu. Bununla birlikte İZSU hemen zam yaparak aslında tüm yükü İzmirlinin üzerine yıkmaya çalıştı.

Peki gerçekten İBB ve İZSU, bu girdiler nedeniyle zam yapılması gerekiyor mu? Yoksa başarısız performansının hiç mi etkisi yok? 2021'de 306 milyon metreküp su üretmiş. Bu suyun yüzde 45'i yüzeysel sulardan, geri kalanı yer altı sularında elde edilmiş. Bu tablo bile işin vahametini gösteriyor. İzmir'in en önemli su kaynaklarından biri olan sarıkız kuyuları Manisa'da. Her zaman dile getirilen 'Gölmarmara kuruyor'un temel nedeni Sarıkız Kuyuları'dır.  Burada başka bir temel sorun daha var. Siz suyunuzun yarısından fazlasını yeraltından karşılarsanız pompa kurma zorunda kalır ve elektrik masrafları artar. Siz DSİ tarafından tahsis edilen barajları kullanırsanız daha az maliyet olur. Sizin 306 milyon metreküplük suyusunuz 86 milyon metreküpü dağa taşa akıyor. Bunun parasal değeri  860 milyon TL. Yani İZSU'nun 1 yılda yaptığı tüm yatırım bedelleri kadar bir bedel. Bu konuda yaklaşık 18 yıllık tarihçeyi anlatan Murat Aydın, son 1 yıllık performansa bakarsa çok daha sağlıklı sonuçlar elde eder. Bu noktada temel sorun sadece girdi fiyatlarının artması, fazlalığı değil... Temel sorun İZSU'nun ve İBB'nin yeteri miktarda yatırım yaparak gerekli altyapı çalışmalarını yapmaması.  Demek ki giderlerinin artmasının nedeni İZSU'nun beceriksizliği" dedi.

SOYER'İN TORUNLARI BİLE KÖRFEZDE YÜZEMEYECEK
Sözlerine körfez kirliliği iddiaları ile devam eden Hızal, "Gelelim körfeze... Kendisinden önceki belediye başkanları gibi Soyer'in de körfezde yüzme hayali ile yanıp tutuştuğunu biliyoruz. Aslında körfez meselesi sadece körfez değil, Tüm İzmir'in altyapısı ile ilgili sistem. Sayın başkan 3 yılda yüzeceğim dedi ve süreç tamamlandı. Gösterdiğimiz su başkanın yüzeceğim dediği körfezdeki su. Bence yüzmesin hatta parmağını bile koymasın. Körfez İzmir'deki sorunlar nedeniyle kirleniyor. Gediz turu sonrası 200'ün üzerinde suç duyurusunda bulunduklarını söylediler. O duyular ne oldu? İzmir için de suç duyurusunda bulunuldu mu? Dererin temizliği ve körfezin kirliliği konusunda demin Sayın Murat Aydın'da bizim görevimiz değil dedi. Nasıl kirlettiyseniz o dereleri temizlemek de sizin göreviniz. Körfez ile alakalı temizlik meselesinde neler yapılması gerekiyor? Yağmur suyu hattının yapılması gerekiyor... Sonuç itibari ile bu şehirde yağmur suyu ayrıştırması çok uzun süredir yapılmamış. Uzun süredir bu şehri yöneten CHP'li belediyeler...

Yaptığınız itiraf ve eleştiriler bizim yaptığımız eleştirilerin haklılığını ortaya koyuyor. Yağmur suyunun ayrıştırılması ile ilgili adaylık döneminde sayın başkan açıklamalar yapmış. 2021 yılı performansı ne? 24 kilometre. Geçen yıl 33 kilometreydi. Biz sosyal medyaya, İZSU açıklamalarına baktığımızda şu kadar milyon TL yatırım yapıyoruz dediğinizi görüyoruz. Bu yıl 24 kilometre yapılmış. Bu performansınızı kaplumbağa hızı performansınızdan çok daha kötü bir performans. Bu performans ile başkanın yüzme hayali gerçekleşmesi mümkün değil. Sayın Başkanın korkarım ki torunlarının bile körfezde yüzme hayali gerçekleşmeyecek. Tire'de yapılması gereken yağmur suyu hattı önce maliyet nedeniyle iptal edildi, sonra yeni projeler ortaya konuldu. Ancak sonuçta bu hat yapılmadı. Sonra başka bir tarım mümkün diye İBB ve İZSU yağmur suyu ile birlikte atık suyun yeteri kadar bertaraf edilmemesi nedeniyle Tire'nin tarım topraklarını zehirliyorsunuz" diye konuştu.

TÜİK VERİLERİNE İNANMADIĞINIZ İÇİN SİZİ İLGİLENDİRMİYOR
İzmir'deki dereler ve sosyal medyadan gelen mesajları da dile getiren Hızal ,"Zaman zaman dereler ile ilgili açıklamalar yapıyorsunuz. İzmir'de Körfez'e kirlilik katan dereleri görmezden gelerek çözümü farklı yerlerde arıyor. Sayın Başkanın dönem dönem dereleri gezmesini isterim. Dereleri öldürdüğünüz için kireç bastınız, koku kısa süreliğine gidiyor ancak o derelerde yavaş yavaş kirli su akmaya başlamış. Temel sorun derelere akan atık suyun önlenmesi. Manisa'nın, Uşak'ın, Kütahya'nın derelerinde İzmir'in kirliliğini aramayın. İzmir'de hala bazı yerlerde fosseptik çukurları var. Sayın Murat Aydın'ın sunumu sırasında bir vatandaş sosyal medyadan Tunç Soyer'e 'Bizim hala foseptik çukurumuz var ve vidanjör ile atık çektiriyoruz' diye yazmış. Dün Bayraklı'da 'yaklaşık 500 konutluk bir alanda foseptik çukuru açmak zorunda kaldık' diye mesaj geldi. İmarı siz verdiniz. Yıl 2022… Dünya şehir olma vizyonu ile yola çıkardığınız İzmir'in durumu ortada. Atıksu konusunda TÜİK verileri var. Gerçi siz inanmadığınız için bu sizi ilgilendirmiyor. TÜİK yerinde arıtılan atıksuların çıkışını görmedi. Arıttıktan sonra o suyun körfezi, toprağı, İzmir'i nasıl kirlettiğini gözlerim ile gördüm. Koku problemi tüm problemlerin toplamı. Koku meselesi başkanın adaylık döneminde gidereceğini belirttiği ancak çözemediği bir konu" dedi.

Tunç Soyer'in de katıldığı RES eylemleri ile ilgili konuşan Hızal, "İZSU maliyetlerden bahsediliyor ve bunların düşürülmesi için çalışmalar yapması gerekiyor. İZSU'nun 1 yılda yatırım için harcadığı para 400 milyon. Sizin savunmanız girdi fiyatları artıyor... Girdi dediğiniz de elektrik.  Mesela İZSU yenilenebilir enerji konusunda ne yaptı?  Hiçbir şey yapmadı. Sayın başkana tavsiyem burada samimiyet ile hareket edin. Sırf birilerini etkilemek için burada RES yaptırmayız demeyin. Yarın öbür gün siz de yapmak zorunda kalabilirsiniz. Yoksa birileri, çevre konusunda çok hassas olan Murat Bakan... hakkınızda imza toplayabilir. Baktığımızda yatırımcı kimliğini, çevreci kimliğinin sözde kalmış" ifadelerini kullandı.

ŞAHİN: İZMİRLİLERİN CANINA TAK ETTİ!
MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin ise İzmirlilerin altyapı yetersizliğinden kaynaklı olarak mutsuz olduğunu vurgularken, "Sayın Başkan bu kitapçıklar İzmirli kardeşlerimizin inceleyip anlayacağı türden bilgiler içermiyor... Tamamen konunun uzmanları tarafından hazırlanmış teknik ve sayısal verilerden oluşmaktadır. Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak İzmirli kardeşlerimizin anlayacağı şekilde ifade edeyim... Bütçe faaliyet raporu, Kesin hesap birbirlerini takip eden ve tanımlayan yapılması zorunlu çalışmalardır. Hizmet noktasından bu veriler ışığında İBB Yönetimi öngörülerini ortaya koyup İzmir’e bakış açısını bu belgelerle ortaya koymaktadır. Sabahlara kadar bu sayısal verileri konuşsak da İzmirli kardeşlerimiz aldığı ya da alamadığı hizmetler açısından değerlendirme yapmaktadır. Mali Kaynakların doğru kullanılmamasından dolayı İzmir büyük bir köy durumuna gelmiştir. Alt yapı yetersizlikleri, kentsel dönüşüm ve deprem, kötü koku, trafik, otopark ve hepsinden önemlisi plansızlık İzmirli Hemşerilerimizin canına tak etmiştir.

Şimdi biz Belediye Meclisi olarak yasaların öngördüğü şekilde bütçe, faaliyet raporu, kesin hesap gibi çalışmaları yapmak durumundayız. Fakat yolda yürürken insanlarımız bize 'Kesin hesapta ne yazıyor?' diye sormuyorlar. 'Sayın Başkanım kokudan balkonda oturamıyoruz, pencereyi açamıyoruz. Başkanım geçen gün girdiğim çukurda arabamın lastiği parçalandı. Alt takımları koptu' diyorlar... Yağmur mevsimini geçtik ama 'Her yağmurda bu çile ne zaman bitecek' diyorlar. Bugüne kadar ayrıştırılan yağmur suyu kanalı yaklaşık 1000 km toplamda ayrıştırılması gereken yağmur suyu kanalı 6 bin km. İzmir'in yapı stokunun yüzde 65'i depreme dayanıklı olmayan binalar... Bugüne kadar dönüştürülen konut sayısı İzmir'in tamamında 960. Henüz daha kendi hizmet binamızı dönüştüremedik. Göçebe belediyeciliğine devam ediyoruz. Yollar, kavşaklar, üst- alt geçitler yetersiz... Sayın Başkanım göreve geldiğinizde bunlarla ilgili çok vaadiniz vardı bunları tek tek saymayacağım. Bunları İzmir biliyor. İşte İzmirli hemşerilerimizin anlayacağı şekilde kesin hesabı somut olarak özetledik. Bu yönetim anlayışıyla devam ettiğiniz sürece 2024’te İzmirli kardeşlerimizin sandıkta sizin kesin hesabınızı Allah’ın izni ile göreceğine inanıyoruz" ifadelerini kullandı.

AKBULUT: MERKEZİ HÜKÜMETİN YAPTIĞI FİYAT ARTIŞI, İZSU'NUN YAPTIĞINA ZAM DENİLİYOR…
İYİ Parti  adına söz alan Halil Akbulut, "AK Parti Grup Başkanvekilini dinlediğimizde sanki Anadolu'nun bir başka beldesinde yaşıyormuşum gibi hissettim... İZSU su kaynaklarını yönetimi konusunda büyük ilerleme gösterdi. Körfezin kirliliği konusunda doğma büyüme İzmirli olarak büyük kanal projenin büyük yol kat ettiğini ve koku sorunun büyük oranda çözüldüğünü düşünüyorum. Atıksuların bertaraf edilmesi konusunda da TÜİK verileri belli. 1995 yılında yaşanan sel sonrası alınan önlemler ile sonrasında ölümlü bir durumun yaşandığını görmedim. Atıksuların tarımda kullanılması konusunun değerlendirilmesini tabii ki arkadaşlarımızı yapacaktır. İZSU'da devletin tüm kurumları da bizim kurumlarımız. Merkezi hükümetin yaptığı fiyat artışı, İZSU'nun yaptığına zam deniliyor… Bunların hepsi zamdır. Önce bunu kabul etmemiz lazım" dedi.

DAL: KENT GENELİNDE MİLYONLARCA LİRALIK YATIRIM YAPILDI
CHP sıralarından söz alan İlhan Dal ise, "2019 yılından bu yana kent genelinde 196 km yağmur suyu hattı yenileme işi ve yeni imalat yapıldı. Şu an ise 11 noktada toplam 132.2 km yağmur suyu ayrıştırma hattı imalatına 378 milyon liralık yatırımla devam ediliyor. İZSU Genel Müdürlüğü, 2 Şubat 2021 tarihinde İzmir'de yaşanan sel felaketinin ardından pek çok ilçede altyapı yatırımlarını hızlandırırken, yağışların etkili olduğu ilçelerden başlayarak sıkıntıları ortadan kaldırmayı başardı. Özellikle rakımın deniz seviyesine yakın olduğu yerleşimlerde birleşik sistemle çalışan kanal ve yağmur suyu hatlarında ayrıştırma kanalları imal edildi. 2021 yılında taşkınları önleyecek projeler kapsamında, toplam 71,5 kilometre uzunluğunda yağmur suyu hattı imalatı yapıldı. 1,1 kilometrelik dere hattında ıslah çalışması tamamlandı. 916 kilometrelik dere hattında bakım ve temizlik çalışması yapıldı. Dere yataklarından toplam 470 bin 565 ton atık malzeme çıkarıldı. Ve bu sırada kent genelinde sürdürülen yağmur suyu ayrıştırma çalışmaları ise şöyle; Kazım Dirik, Mansuroğlu, Ergene, Erzene Ve Mevlana mahallelerinde 85 Milyon TL yatırım ile 56 km yağmursuyu ve atıksu hattı imalatı devam ediyor... Bayraklı İlçesi Onur, Yamanlar, Emek. Postacılar ve Doğançay mahallelerinde 32.6 Milyon TL yatırım ile 15.7 km yağmursuyu ve atıksu hattı imalatı devam ediyor. Her yıl su baskınlarına sebep olan Buca Akıncılar, Fırat, Kozağaç, Vali Rahmi Bey, Yenigün, Menderes, Dumlupınar, Çamlıkule, Adatepe ve Kuruçeşme mahallelerinde 27 km kilometre yağmur suyu hattı, atıksu kollektör hattı ve dere ıslahı yapımı 107 milyon 458 bin TL yatırımla devam ediyor. Karabağlar Kibar, Barış, Günaltay, Selvili ve Ali Fuat Cebesoy mahallelerinde 14.5 Milyon TL yatırım ile 8.4 km yağmursuyu hattı yapımı devam ediyor. Ege, Umurbey, Mimar Sinan ve Kahramanlar mahallerinde 16 Milyon TL yatırım ile 3.8 kilometre yağmur suyu ayrıştırma yapımı devam ediyor. Konak Gültepe, Murat, Atamer, Millet, Huzur, Anadolu, Zeybek, Çınartepe, Saygı, Mehmet Akif, Ferahlı, Boğaziçi, Yavuz Selim, 26 Ağustos ve Ulubatlı mahallelerinde 36. 2 Milyon TL yatırım ile 16.9 km yağmursuyu kanalı yapımı devam ediyor. Şirintepe, Güzeltepe ve Yakakent mahallelerinde 33 Milyon TL yatırım ile 16.5 km yağmursuyu ve atıksu şebekesi imalatla devam ediyor. Zübeyde Hanım ve İnönü Mahallelerinde 14 Milyon TL yatırım ile taşkınlarını önlenmesi amacıyla 6.6 kilometre yağmur suyu hattı imalatı tamamlanmak üzere" ifadelerini kullandı.

YILDIZ:  BİLGİ NOTLARINI ÖNCE BİR ARAŞTIRIN
AK Parti'den söz alan Grup Sözcüsü Hakan Yıldız Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'e danışmanları üzerinden çağrıda bulunurken, "Biz grup olarak çalışmalar yaparken geçmiş 3 yılı okuyarak geliyoruz... Sayın Soyer'in tüm çalışmalarına baktığımızda üzülerek gördüğümüz bir tablo var... Mesela 4'üncü faz meselesi. 2016 yılında başlamışız ve mevcut kapasiteyi yüzde 36 arttıracak bir işi ihale yapmışız, 2018'de iptal edip yeniden ihale yapıp temel atmışız. Geçen kredisini onayladık alanın ancak bugün kitapçığa yapacak bulamıyoruz yazılmış... İzmir'in menfaati olan yerde paraya bakılmaz. 80 milyon ile başladığınız işte tutar buralara geldiyse biz bunun hesabını sorarız. Biz 2019'de Sayın Başkan'a 'Romantik bir siyaset izliyorsunuz' demiştik. Etrafındaki bazı insanlara kolay güvendiğini söylemiştik. İşte 3 yıl sonra körfezde yüzeceğim sözü de buradan geliyor. Biz de başkana '3 yıl sonra yüzmeyin sizi insan olarak severiz' dedik. Belediyenin Levent Marina'da bekleyen teknesi var... Onu bize tahsis ederlerse gelsinler birlikte gideriz ve kirliliğin nerede olduğunu görürüz. Bu gerçeklik 4'üncü faz çalışmasını 7 yıldır yapamamakta yatıyor. Sayın Başkan, size verilen bilgi notlarını bence önce bir araştırın. Biz geçtiğimiz günlerde 421 metreküpün ihalesini yaptık. 5-6 yılda bir görülen deniz marullarını biz yılda 3-4 sefer görmeye başladık. Bilim insanları bunun sonunun müsilaj olduğunu söylüyorlar" açıklamasında bulundu.

SOYER: GÖNÜL RAHATLIĞI İLE İÇİLEBİLİR
Son olarak söz alan ve eleştirilere yanıt veren Başkan Tunç Soyer, "Aslında Özgür Bey'in konuşması beni büyük bir hayal kırıklığına uğrattı... Not almak için sabırsızlanmıştım ancak 1 sayfayı dolduramadım. Tunç Soyer'in performansını konuşacağız dedi ben zaten kendi performansımı genelde beğenmem ancak Özgür Bey'in performansını hiç beğenmedim. Körfezi siz temizleyeceksiniz dedi Özgür Bey. Siz kimsiniz biz kimiz? Ben bu körfezde yüzeceğim. Benim yüzme hayalim var.  İzmir'in su kaynaklarını yönetmek ile ilgili başarısını ölçmek için meclisimizin 2019'da oy birliği ile geçirdiği maddenin önemli olduğunu düşünüyorum. Her gün teyit edilen kontrol edilen bir su akıyor çeşmelerimizden, gönül rahatlığıyla içebilirsiniz. Suyu hanelerden arıtma tesislerine ulaşması için gerekli alt yapıyı yapıyoruz. Suyun doğadaki dengesini korumak için derelerin döngüsünü sağlamak ve su kalitesini korumak için çalışıyoruz. İZSU'nun öncü ve yenilikçi bir kurum olması için çalışıyoruz. 3 yıla baktığımızda bu hedeflerde nasıl bir gelişme olduğunu görüyor ve gurur duyuyoruz. Yaptığımız yatırımlar hep yer altına gömülüyor ve uzmanların dikkatini çekmiyor. Yaptığımız yatırımlar ile sadece bugün sorunları çözmüyor yarın önümüze çıkacak sorunları içinde şimdiden adım atıyoruz. Kentin en yoğun ilçelerinde yüzlerce kilometrelik kazı yapıyor ve yağmur suyunu ayırıyoruz. Elbette ki kapatmakta gecikme olabilir, vatandaşın konforu bozuluyor ancak bunlar yapılmak zorunda. Bunları yapmaktaki amacımız İzmir'i sel taşkınlarından koruma ve körfezimizi temizlemek... Bizden sonra bu koltukta oturacak olanlara geçmişte bu yatırımlar yapılmadığı için bunları yaşıyoruz dedirmemek. Biz bugün bu yatırımları yapmazsak ileride büyük vicdani bir sorun çekeceğimizi biliyoruz. 2021 yılında ayrıştırma ve taşkınları önlem kapsamında 11 kilometrelik derede ıslah çalışmasını yaptık. Kent genelinde hizmet veren yağmur suyu hatlarında bakım çalışmaları yaptık. Bu çalışmalarımızı kararlılık ile devam edeceğiz. Geçtiğimiz yıllarda büyükşehire sonradan bağlanan ilçelerimize büyük içme suyu yatırımları yapıldı. Tüm bunları ülkemizin ekonomik politikalarında öngörülemez bir süreçte sürüklenirken yaptık. TÜİK verilerine göre bile her ay farklı tablo ile karşılaşıyoruz. 100 birim ile gerçekleştirdiğimiz bir projenin bir ay sonraki miktarı 130 birime çıkıyor. Özgür Bey fiyat dalgalanmaları diyor ancak fiyat dalgalanmaları varsa burada şampiyon biziz. Özgür Bey en kolay yöntemi yani zammı seçtiğiniz dedi... Benim aklıma başka bir şey geldi, o daha kolay; Darphane yapacağız.  En sorunlu ilçelerimizden biri olan Kiraz merkezde 150 kilometre içme suyu hattı yapıyoruz. Özgür bey 86 milyon metreküp daha taşa akıyor dedi... Sanki bu sadece İzmir'de oluyor. Saski'de kayıp kaçak oranı yüzde 28… 25 yıl AK belediyecilik Ankara'da yüzde 25… Bu rakamlara rağmen İzmir'deki kayıp kaçakların gelir kaybından bahsedenler olabiliyor" dedi.

Sözlerine Gördes Barajı ile devam eden ve eleştirilerde bulunan Soyer, "DSİ'nin yaptığı meşhur bir barajımız var... Sürekli İzmir'in suyu yoktu suyu biz getirdik gibi söylemler duyuyoruz. Bu barajın tabanı delikti ve su tutamıyordu. Şimdi tüneli de çatlak. Bu baraj en yüksek doluluk oranına yüzde 4 ile ulaşmış barajın tabanı delik, tüneli çatlak. DSİ İzmir'e su veremiyor ancak parasını almaya devam ediyor.  Eğer Gördes su tutabilseydi ve DSİ'nin taaddüt ettiği rakamlar olsaydı, 2011-2019 yılları arasında 649 milyon metreküp su musluklardan akabilecekti. DSİ sadece 189 milyon metreküp su verebildi. Özetle barajı DSİ yapıyor, parasını İzmir ödüyor. Bu ülkede kamu zararı aranıyorsa meşhur Gördes barajı kamu zararına neden olan en hazin yatırımdır. Milyarlarca lira ve doğamızın heba olmasına neden olmuştur. Ülkede iğneden ipliğe her şeye zam olsun ama İBB bunu yapmasın… İzmir bu ülkenin 81 ilinden biri değil mi? Birim su fiyatlarını vatandaşlar için düzenlemek için önerim var. Gördes Barajı için DSİ İZSU'dan para istemesin. Ana para olarak faiz işlemeden durdursun. Kurumun cebinde kalan para İzmirliye yansır" diye konuştu.

BÜYÜK BAŞARININ TEK BİR SIRRI VAR
Çiğli Arıtma Tesisi ile ilgili eleştirilere de yanıt veren Soyer, "7/24 çalışan bir tesis Çiğli Arıtma tesisi... Buraya 8 milyon elektrik faturası ödüyoruz. Burada su bakanlık aracılığı ile takip ediliyor. Burada atık su çıksa bakanlık anında bizi uyarır. Çiğli Arıtma'dan pis su çıkmıyor. Bulanık görünen su Gediz'den gelinen sudur. Gediz'in dış ve orta körfezi kirlettiğini Bakanlığımızın Su Yönetimi Genel Müdürlüğü söylüyor. Biz bakanlığın belirlediği tedbirlerin alınmasını sağlamaya çalışıyoruz. Biliyorsunuz, İZSU Genel Müdürlüğü’nün TÜBİTAK işbirliğiyle yürüttüğü Oşinografik İzleme Projesi kapsamında arkadaşlarımız körfezdeki biyolojik çeşitliliği araştırmak ve belgelemek için 13 noktada dalış yapıyorlar. İşte bu fotoğraf o çalışmalar sırasında Bostanlı Sahili’nde çekildi. Nisan 2022. Bu gördüğünüz canlı bir kabuksuz deniz salyangozu, sadece temiz sularda yaşayan bir tür. Yumurtalarını da bırakmışlar yani üreyecekleri ve burayı mesken edindikleri anlamına geliyor. Aynı tür Bayraklı ve Konak’ta da görüntülendi. İç körfezde ilk kez görülüyor. Yani İzmir Körfez’i onlarca yıl sonra yeniden yavaş yavaş hayata dönüyor. Ülkemiz enerji alanında, maalesef çok büyük oranda yurtdışına bağımlı. Kur hareketlerine bağlı olarak da enerji fiyatları sürekli artıyor. Bu da her alanda kaçınılmaz olarak maliyet artışına yol açıyor. Alternatif enerji kaynaklarına yönelmek büyük önem taşıyor.Bu nedenle İZENERJİ şirketimiz bünyesinde İzmir Elektrik Tedarik Anonim Şirketi’ni, kısa adıyla İZETAŞ’ı kurduk. İZETAŞ’ın önceliği, ilk etapta belediyemiz ve iştiraklerinin enerji ihtiyacını karşılamak. İZETAŞ, büyükşehir belediyemizi enerji tedarikindeki fahiş kar oranlarına karşı koruyor ve elektrik için harcanan bütçesini yüzde 22 oranında düşürüyor. İZETAŞ ile İZSU’nun yıllık enerji ihtiyacının 200 milyon kilovat saatini karşılamak için bir sözleşme imzaladık. Belediyemizin tüm birimleri projeye dahil olduğunda İZETAŞ’ın belediyemize bir yılda sağladığı kazanç yüzde 22 düşük maliyet ile 297 milyon lira olacak. Bu rakam 5 yılda 1 milyar 485 milyon demek. Yani İzmir için kilometrelerce yeni metro, yol, viyadük, tünel, arıtma ve yeşil alan yatırımı demek. Çok mütevazı imkanlarla elde edilmiş bu büyük başarının tek bir sırrı var. Şehrimizi yönetirken sadece halkımızın menfaatini düşünmemiz" dedi.

ABONELERE EN ASGARİ HALİYLE YANSITARAK BAŞARIYORUZ
"Emin olun bu memleketin oligarkları var.  Enerji arz güvenliği için kaynak çeşitlendirmesini sağlamak İZSU’nun enerji stratejisinin ana hedeflerinden biri. Yıllık 400 milyon kWh enerji tüketimi olan İZSU, 2023 yılı sonuna kadar yüzde 15 enerji tasarrufu hedefi ile yıllık 60 milyon kWh enerji tasarrufu yapmayı, 2025 yılı sonuna kadar toplam tüketimin yüzde 31’ini yenilenebilir enerji kaynakları ile sağlamayı hedefliyor. Enerji izin süreçleri devam eden ve 2022 yılında yapımlarının tamamlanması planlanan santrallerden elde edilecek enerji ile İZSU’nun yıllık kazancı 30 milyon lira olacak. İZSU yasa gereği giderlerini su satışından sağlamak durumunda olan bir kurum. Yani suyun fiyatlandırmasını ülkenin ekonomik koşulları doğrultusunda yapmak zorunda. Fakat bir yandan da sosyal belediyecilik anlayışını hizmetlerimize yansıtmayı sürdürüyoruz. Ülkemizde ekonomik gidişatın 2018 itibarıyla ciddi şekilde bozulmaya başladığını biliyoruz. Bu koşullar altında 2019 yılının ikinci yarısında su fiyatında indirim yaparak abonelerine destek olduk. Tüm imkanlarını zorlayarak 2021’in ikinci yarısında 100 milyona yakın gelir bütçesinden vazgeçerek zam yapmadık. Yazık ki son 1 yılda ekonomik bozulma hızlı bir ivme ile ekonomik krize dönüştü. Giderlerdeki aşırı fiyat artışı su fiyatını yeniden değerlendirme zorunluluğu getirdi. Bu kurumun hizmetlerini sürdürmesi için ayakta kalması şart; temiz içme suyunu, sağlıklı kanallardan vatandaşlara ulaştırmak zorunda, atık suları arıtmak zorunda, yağmur sularını kanallardan ayırmak, yeni projeleri hayata geçirmek zorunda. Bir evinizdeki elektrik faturasına bir de su faturasına bakın. İçinde İZSU’yla ilgisi olmayan ve ilçe belediyelerimize gönderilen katı atık bedeli olmasına rağmen, su faturası elektrik faturasından çok daha makul düzeyde. Bunu, ülke genelindeki zamları abonelere en asgari haliyle yansıtarak başarıyoruz. Dahası, ateş pahasına dönmüş piyasa koşullarına rağmen İZSU dezavantajlı kesimi korumaya devam ediyor. Engelli abonelerimize yüzde 50 indirim uyguluyoruz. Tarımsal ve hayvan yetiştiren abonelerimize ve küçük esnafa yönelik de özel uygulamalarımız var. İnsani destek tarifesi oluşturduk. Belediyemizden nakdi destek alan abonelere, şehit ve gazi yakını abonelere 10 metreküpe kadar kullandıkları suyun beşte birini ücretsiz veriyoruz. Bu abonelere aynı zamanda yüzde 50 indirim uyguluyoruz. 2021 Eylül’de Dünya Belediyeleri Birliği Kültür Zirvesi’ne ev sahipliği yaptık. Bu zirvede, insanlığın pandemi ve iklim kriziyle yüzleştiği büyük dönemeçte, yeni bir kültürel temele ihtiyacımız olduğunu ifade ettik ve “Döngüsel Kültür” adıyla yeni bir kavram tanımladık."

DAHA İYİSİNİ YAPMAKLA MUKTEDERİZ
"Döngüsel kültür, dört ana sütun üzerinde yükseliyor. Doğamızla uyum. Birbirimizle uyum. Geçmişimizle uyum. Ve son olarak, değişimle uyum. İzmir’de ortaya attığımız ve şimdiden dünya belediyeleri arasında geniş teveccüh gören döngüsel kültür kavramının omurgasını “uyum” kelimesi oluşturuyor. Öte yandan, dünyayı iyi yönde değiştirmek için ihtiyacımız olan en önemli şeyin cesaret olduğuna inanıyorum. Cesaret ve uyum… Birbirine zıt gibi görünen bu iki kelime, İzmir’de üç yıldır sergilediğimiz duruşun kısa bir özetidir. Çünkü kişisel menfaatlerin yerine uyumu savunmak, cesaret ister. Gündelik, dar, basmakalıp dogmalara sığınmak yerine, doğayla ve birbirimizle uyumu savunmak cesaret işidir. Birbirimizle helalleşmek ve ortak aklı savunmak yazık ki ülkemizde bir cesaret işidir. Değişimle uyum sağlayacağız demek, aslında “biz buraya emniyetli sularda yüzmek için gelmedik” demektir. Düzenin tekerine çomak sokmaktır. Hamaset yapmak, bölmek ve parçalamak yerine kardeşliği ve barışı savunmak cesaretin aynasıdır. Cesaret ve uyum… Önümüzdeki yıllarda İzmir’de ve ülkemizde bu iki değere çok daha fazla ihtiyacımız olacak. 2021 yılında, tüm belediye birimlerimiz için geçerli olduğu gibi İZSU çalışmalarımızı da cesaret ve uyumu esas alarak yürüttük. Bunun sonucunda, önümüzdeki tüm zorluklara rağmen 2019 yılında koyduğumuz dört hedefimizi gerçekleştirme yolunda başarılı adımlar attık. 2022 yılının şehrimizdeki uyumu daha da çoğaltan bir yıl olmasını diliyor, çalışmalarımızın başarıyla sürmesini sağlayan İZSU ailesine huzurlarınızda sonsuz teşekkür ediyorum. Göreceksiniz daha iyisini yapmaya muktediriz."