Başkan Selvitopu 'yok sayılıyoruz' dedi… O zaman belediyeyi kapatın!

EGEDESONSÖZ - Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, Sonsöz TV'nin konuğu oldu. Gazeteci Fatih Yapar'ın sorularını yanıtlayan Selvitopu, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Cumhuriyet Halk Partili Belediyelere bir kararın alınması için baskı yapıldığını belirten Selvitopu mahkemelerin verdiği karara dikkat çekti.

MAHKEME HAKLI BULMASA, BU KARARI VERMEZ
Demokrasi Üniversitesi planları ile ilgili yeniden gelen planların, mahkemenin iptal ettiği planlarla aynı olduğunu belirten Selvitopu, şunları söyledi:

"Üniversite alanında yeni plan yapılmıştı ona da itiraz ettik, bu ciddiye alınmadı. Mahkeme kararı ciddiye alınmadı, tekrar aynı kararlar onaylandı. Biz de dava açtık, süreç işliyor. Mahkeme bir planı iptal etmiş, aynı plan moda mod aynı karşımıza geliyor. Çok az bir değişiklik var. Mahkeme diyor ki; konut yapılması doğru değil. Ancak planda yine konut var. Bunun da uzlaşı içinde çözülmesi gerekiyor. Mahkemeler Muhittin Selvitopu'nun açtığı davaya göre karar vermiyor. Muhittin Selvitopu olarak dava açmıyorum zaten, kurum olarak dava açıyoruz. Karabağlar ve Şehir Plancıları Odası’nın açtığı dava var. Hukuka inanıyorsak, verilen karara uymak, hepimizin görevi. Çözüm üretilirse, mutabık kalırsak, neden dava açalım ki.

Diğer kurumlar açar mı açmaz mı bilemem. İlçe belediyesi olarak bize karşı bir dayatma var. Karabağlar'da bir yanda 740 hektarlık diğer yandan 80 hektarlık alanda planlama yapılıyor, sonra dönüp, sen sesini çıkarma, diyorlar. Ben neden belediye başkanı seçildim? Bunlara sesimi çıkarmayacak mıyım? Bu kadar büyük alanda bir tasarlama yapılıyorsa, oradaki belediye başkanı tabii ki sesini çıkaracak. Bize hep bir dayatma getiriyor, sen bunu kabul edeceksin, diye. Böyle bir şey yok. O zaman belediyeyi kapatın. Bizim yaptığımız planlar ile ilgili de davalar açılıyor, hiçbir zaman bu davayı neden açtınız, demedik. Davayı açan kurumlarla da bir araya gelip konuşup tartışabiliyoruz. Neden yaptığımızı izah ediyoruz."

ARADAKİ PAY BORÇLANMA İLE KAPATILIYOR
Karabağlar Belediyesi'nin 495 milyon TL'lik bir bütçe hazırladığını belirten Selvitopu, "Belediyelerde rutin işler var, devam eden işler, yeni sorunlar var. Her gün bunlarla uğraşıyoruz. Temizlik ve bakım gibi sorunları aksatmamaya çalışıyoruz. Gelir bütçemiz 2022 yılı için 460 milyon lira, gider bütçemiz ise 495 milyon TL civarında. Aradaki fark, borçlanma olarak geçer. Bizim hedefimiz, geliri artırarak borçlanmayı azaltmak. Yatırım yapıyorsunuz ve buna pay ayıramadığınızda bazı olanaklardan yararlanamıyorsunuz" diye konuştu. Sıfırdan kurulan bir belediye olmalarına rağmen son dönemlerde gayrimenkul sayılarında artış olduğunu söyleyen Selvitopu; "Konak Belediyesi'nden ayrıldığı için oradan gelen gayrimenkuller var. Son dönemlerde baktığımızda gayrimenkullerimizde artış var. Tabii ki satılan gayrimenkullerimiz de var. Aynı zamanda yeni aldığımız gayrimenkullerimiz de var. Kat karşılığı verdiğimiz yerler var. Oralardan gelen satılan daireler var" dedi.

ÖNEMLİ OLAN ÇARKIN DÖNMESİ
Göreve geldiği ilk gündem itibaren Karabağlar Belediyesi'nin borçlarında yüzde 50'ye varan bir azalma olduğuna da dikkat çeken Selvitopu, "Son duruma bakmadım ancak ödenen borçlar var. Belediyeler hizmet kurumu, borç olması normaldir. Önemli olan çarkın dönmesidir. Hem yatırım yapacaksınız hem borçları ödeyeceksiniz! Göreve geldiğimden bu yana borç oranımız yarı yarıya azaldı. Ancak tabii ki borçlarımız var. Bunlar kamuya dönük borçlar. Karabağlar'da SGK'ya borçlarla ilgili bir devrimiz oldu. Hazineye verdiğimiz okul yerleri var, kaymakamlık yeri vardı mesela. Bunlar vergi borçları ile ilgiliydi" diye konuştu.

MERAK EDEN MUTLAKA GİTSİN
Maaliyeti nedeniyle tartışmalara neden olan Nasrettin Hoca heykeli hakkında da güzel bir projenin ortaya çıktığını belirten Selvitopu, "Onun içi farklılaştı, giden çok sevecektir. Merak edenler olursa mutlaka gitsin ve görsün. Özellikle çocuklara dönük bir proje. Ara tatilde açtık çocuklarımız oraya geldi gezdi. Bir de uzay müzesi açılacak onu da açtıktan sonra tam teşekkürlü faaliyete girmiş olacak. Gençlik Merkezi de orada tamamlayıcı bir proje. Bütün projeler birbirine entegre alacak ve Karabağlar'ın girişi farklı modern bir kent dokunuşuna kavuşacak" dedi.

PROJEYİ BÜYÜKŞEHİR NEDEN REDDETSİN
Büyükşehir eli ile Karabağlar'da birçok proje yapıldığını belirten Selvitopu, şu açıklamalarda bulundu:

"Bu konularda sıkıntı yok; Büyükşehir Belediye Başkanımız ile görüşerek sorunu çözüyoruz. Bir proje giderse, neden Büyükşehir reddetsin? Kente dönük projeler olması önemli. Büyükşehir'in yaptığı çalışmalar da var. Sırrı Atalay Caddesi'ni kamulaştırmaya başladılar, Peker Mahallesinde bir park düzenlemesi yaptı. Yeşilyurt'ta kültür merkezi açıldı. Bunlar Karabağlar'daki önemli yatırımlar, bunların hepsini destekliyoruz. En önemli projelerde biri, Eskiizmir mahallesinin Dostluk bulvarı ile doğrudan bağlanması. Orada da ufak bir bölüm kaldı. Tamamlanması ile çok önemli bir ulaşım hizmeti olacak."

KIZ ÖĞRENCİ YURDUNA ÇOK BÜYÜK TALEP OLDU
Belediye mülkiyetinde bulunan kız öğrenci yurduna bu yıl büyük bir talep olduğunu belirten Selvitopu, "Bu sene çok talep oldu. Bizim 274 yatak kapasiteli yurdumuzun. Tamamı doldu. Başka imkanları çıkan öğrencilerden gidenler oluyor, onların yeri de hemen doluyor. Zaman zaman biz de yoğun talepten dolayı sıkıştık. 160 öğrenci kalırken normalde pandemi ile talep patlaması yaşandı" ifadelerini kullandı. Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacağı duyurulan Karabağlar- Gaziemir Metro hattı içinde kendilerinin ilçenin içerisinden geçirilmesini istediklerini  belirten Selvitopu, "Biz öneri verdik. Benim bildiğim kadarıyla etüt çalışmaları devam ediyor. Araştırmalar var, onların verileri doğrultusunda güzergah netleşecek. Biz düz değil de yay çizerek Karbağlar'ı içermesini önerdik. Zaten bir İZBAN var, Yeşilli Caddesine paralel geçmesi, trafik olarak katkı sağlar mı? Zaten önerimizin uygunluğunu da Büyükşehir'de değerlendirilecek" dedi.

BELEDİYE DAHİL EDİLSE BU SORUN YAŞANMAZDI
Karabağlar'da yapılması planlanan kentsel dönüşüm çalışmalarının belediye tarafından engellendiği yönündeki eleştirilerin sorulması üzerine iddiaları kesin bir dille reddeden Selvitopu, şu bilgileri aktardı:

"Engelleme falan yok. Engellenme varsa, daha önce dediğimiz gibi, dönüşüm alanı teklifleri yapıldığında… 540 hektarlık alan ilan edildi. Bu alan belirlenirken belediyeye soruldu mu? Görüş alındı mı? Hayır. Belediyeler yok sayıldı. Yok sayılarak işlerin yapılacağına inanıldı. Sorunun temeli buradan kaynaklanıyor. Başlangıcında yerel yönetimler işin içine dahil edilse, bir çok problem yaşanmazdı. Alan ilan edildiğinde ben İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde daire başkanıydım. Bir sabah kalktım, alanın büyütüldüğü Resmi gazetede yayımlanmış, oradan öğrendim. Böyle bir şey olabilir mi? Yerel yönetimleri yok sayılarak ilan edilen bir alan. Uzun süre bir şey yapılamadı. Sonrasında alan parçalandı, 101 hektarlık Yeditepe konutlarının olduğu alan. Şu anda yeni yapılan Yeditepe konutlarını olduğu yere ilk başta, rezerv konut olarak yapıyoruz, dendi. Sonra müteahhit yarım bıraktı şimdi tamamlandı ve satışa sunuldu. Daha sonra da bir kısmını devletin kurumları almış. Bunların Karabağlar'daki kentsel dönüşüme bir faydası yok.  Orası kentsel dönüşüm anlamı ile bir katkısı olan bir alan değil. Sonra 74 hektarlık Salih Omurtak Mahallesini kapsayan bir planlama oldu Burada bizim itirazımız oldu, yeşil alan ve sosyal donatı alanlarını yeterli olmadığı yönünde. Bakanlık bunlara cevap vermedi. Böyle olunca Karabağlar ve Büyükşehir Belediyesi olarak dava açtık. İtirazlar ciddiye alınsa, bizlerle görüşülse, belki biz de fikrimizi söyler ve ortak noktada buluşurduk. Biz haksız olsaydık, itirazımız zaten reddedilirdi. Kabul ediliyorsa, demek ki bir sıkıntı var. Bizim söylemek istediğimiz, mahkeme kararından sonra da hiçbir şey sorulmuyor yerel yönetimlere…"

BELEDİYELERİ YOK SAYMAK, DOĞRU DEĞİLDİR 
Kendilerinin bakanlık ile daha önce de iletişime geçtiklerine dikkat çeken Selvitopu, "Bizim bakanlık ile temasımız var. Osman Aksüner, Aşık Veysel'de bakanlığın belediyelere sormadan ila ettiği bir yer. Belediyeleri yok saymak var. Biz bir ülkeyiz, bizim bir devlet yapımız var. Bu çerçevede yerel yönetimler görev yapıyor. Kendi partinizden değil diye bu yönetimleri yok sayamazsanız. Olması gereken, yerel yönetimlerinde bunun içinde yer almasıdır. Siyasetin yön vereceği bir konu değil. Orada Osman Aksüner, Aşık Veysel'de belediyemize kısmi bir yetki verildi. Zaten yasa gereği tam yetki de verilemiyor. Kısmı yetkide de alanda ne var, ne yok, onları tespit edin, plan yapın ve bize verin, diyor. Biz de bunu yapıp önderdik. İlk gönderdiğimiz zamandan itibaren 2 yılı geçkin bir süreç oldu" dedi.

OTURUP KONUŞMAKTAN KAÇMAYIZ
Kentsel dönüşüm çalışmalarında belediyelerin de sürecin dahil edilmesinde böyle aksamalar olmayacağını belirten Selvitopu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Beklemezdi. Bu Türkiye'nin bir gerçeği. Yaptığımız görüşmelerin içeriği ne varsa, biz de vatandaşa aktarıyoruz. En son görüşmemizde emsal ile ilgili görüştük. Emsalin düşürülmesi ile ilgili bir görüş belirtti. Biz de bu alanların yapılı alanlar olduğunu söyledik ve bir parametreye göre dönüşüm çalışması yaptığını söyledik. Bakanlık yeniden gözden geçirilmesini istediği için belediye meclisimizde emsali indirip yeniden gönderdik. Önerilen emsal 2,40; yani çok yüksek değil. Dönüşümü sağlayabilecek bir emsal bu. Biz de zaten yüksek emsale karşıyız. Karabağlar’da yaptığımız planlamalarda bizim emsal önerimiz 2 ila 2,5 arasında. Sadece bir bölgede 3 emsal var. Bunun nedeni mevcut hakları 4 emsalleri buluyordu, biz bunları aşağıya çektik. Bunlar oturup görüşülerek çözülebilecek konular. Biz hiçbir zaman belediye olarak oturup konuşmaktan kaçmayız."

TAPU DEVİRE GEREK YOK, KAPI AÇIK
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Karabağlar ziyaretinde bir vatandaş ile yaşadığı kentsel dönüşüm diyalogunda  'tapularınızı verelim devlet yapsın' ifadelerini kullanması sonrası AK Partili isimlerin 'biz yaparız, tapuları devredin' sözlerini değerlendiren Başkan Selvitopu, tapu devrine gerek olmadığını belirtirken şunları söyledi:

"Tapuların devredilmesini söylemenin bir gereği yok. Bakanlık yapmak isterse, her türlü yapar. Devlet binayı yapmak istiyorsa, Büyükşehir ile iletişim içinde bunları yapabilir. Ülkede bir ekonomik kriz olmuş, siz de hükümet olarak, işi bırakmak isteyen bırakabilir, demişsiniz. Oradaki ihalelerde Büyükşehir yapmadı diye bir şey yok. Katılım olmuyor. Katılım olmamasının sebebi ,ekonomik durum. Türkiye'deki birçok kurumda bu sıkıntı var. Kimse malların fiyatı ne olacak, bilmiyoruz. Sorun bundan kaynaklanıyor. Belediye 3-4 kez ihaleye çıkmış katılım olmamış. Bunun tüm sorumluluğunu belediyeye yüklemek çok büyük haksızlıktır. Bunlar bir kesim tarafından siyasi olarak kullanılıyor. Bu doğru değil. Oradaki vatandaşlar gecikmeden kaynaklı haklılar. Ancak vatandaşlar şu an mevcut binalarını kullanıyor zaten. Bir mağduriyet yok. Sözleşme yapılırken kira yardımları da var. Evini boşalttığı andan itibaren kira yardımları da olacak zaten.  Projeler bir bütündür. Uzundere Kentsel Dönüşüm Projesi bir bütündür. Bakanlık ile belediye protokol yaparak tapuyu devretmeden konutları devlet yapar. Devlet olarak katkı koymak istersen, kapı kapalı değil. Tapu devri konusu, işi  karıştırmaktan başka bir şeye yaramaz."

MAHKEME HAKLI BULMASA BU KARARI VERMEZDİ
Demokrasi Üniversitesi planları ile ilgili yeniden gelen planların, mahkemenin iptal ettiği planlarla aynı olduğunu belirten Selvitopu’nun bu konudaki açıklamaları şöyle:

“Üniversite alanında yeni plan yapılmıştı, ona da itiraz ettik, bu ciddiye alınmadı. Mahkeme kararı ciddiye alınmadı, tekrar aynı kararlar onaylandı. Biz de dava açtık, süreç işliyor. Mahkeme bir planı iptal etmiş, aynı plan moda mod aynı karşımıza geliyor. Çok az bir değişiklik var. Mahkeme, konut yapılması doğru değil, diyor ancak planda yine konut var. Bunun da uzlaşı içinde çözülmesi gerekiyor. Mahkemeler Muhittin Selvitopu'nun açtığı davaya göre karar vermiyor. Muhittin Selvitopu olarak dava açmıyorum zaten, kurum olarak dava açıyoruz. Karabağlar ve Şehir Plancıları Odası’nın açtığı dava var. Hukuka inanıyorsak, verilen karara uymak, hepimizin görevi. Çözüm üretilirse mutabık kalırsak neden dava açalım ki. Diğer kurumlar açar mı, açmaz mı bilemem."

SORUNUN EMSAL İLE ÇÖZÜLMESİ MÜMKÜN DEĞİL
AK Partili isimlerin meslek odaları ile ilgili 'CHP'nin arka bahçesi gibi' sözlerine karşı çıkan Selvitopu, odaların kendilerine de dava açtığını hatırlattı:

“Odalar partimizin arka bahçesi değil, kendi iradeleri ve değerlendirmeleri var. Bize açılan davalar da var. Açabilirler, normaldir. Hiçbir şekilde telefon açıp, dava açmayın, demem. Ancak dava açtıktan sonra davet ettiğimiz ve neden yaptığımızı açıklayıp, onların da önerileri varsa dikkate alırız. Odalar dava açar açmaz, o onların iradeleri ile ilgili bir konu. Emsal artışı ile ilgili şu sıkıntı var. Bir doğal afet var. Afet yasasına göre bunlarla ilgili tedbir alma görevi, merkezi hükümetin. Yerel yönetimin de görevleri var ancak doğrudan yetki ve sorumluluk, merkezi hükümette. Bu konunun dönüp emsale gelmesi doğru değil. Devletin tedbir alarak, bir sıkıntı varsa çözmesi lazım. Çözdüğünde zaten emsal tartışması olmaz. Siz onu yapmayarak vatandaşa farklı şekillerde yaklaşırsanız, bunlar tartışılır. Orası neden afet alanı ilan edilmedi? Edilse tüm binaları devlet yapmak zorunda. Orta hasarlı binalar ile ilgili bir süre var, o da doluyor. Süreç içinde dar gelirli mülk sahiplerinin maddiyatı karşılama imkanı yok.  Kişi olarak önerim, parsel bazlı artışın değerlendirilmesi ve parsel bazlı kalması. Ben ada bazlıyı doğru bulmuyorum. Ada bazlı yaptığınızda farklı durumlar olur. Tüm kentte emsal artışına neden olur, bu da doğru değil. Bu sorunun sadece emsal ile çözülmesinin imkanı yok. Devletin uzun vadeli düşük faizli kredi imkanını sağlaması gerekiyor."