İZMİR - "Arapsaçı" temasıyla bu yıl 5'ncisi düzenlenen Alaçatı Ot Festivali'nin üçüncü gününde havaların da güzel olmasının da etkisiyle yoğun katılım yaşandı. Yazdan kalma bir gün yaşayan Çeşme'de hafta sonu olmasını fırsat bilen çok sayıda yerli ve yabancı turist Çeşme'ye ve Ot Festivali'ne akın etti. Çeşme yoğunluk bakımından 'yaz sezonunu' aratmayan bir gün geçirirken, esnafın da yüzü güldü. Dünyanın birçok noktasından bireysel ve gruplar halinde katılımcısı olan festivalde, sabahın saatlerinde açılan yemek stantlarına ziyaretçiler, ilk andan itibaren yoğun ilgi gösterdi. Çeşmeliler tarafından kentte yetişen otlardan yapılan yöresel yemek, hamurişiler arasından en çok arapsaçı, ebegümeci enginarlı olanları beğenildi.
ANTİK ÇAĞ KORTEJİ
Festivalin konukları cep telefonu, tablet ve fotoğraf makineleriyle günün her anını ölümsüzleştirirken en büyük ilgiyi ise "Geleneksel Ot Festivali Korteji" gördü. Çeşme Kaymakamı İnci Sezer Becel, Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, Çeşme Sanat ve Kültür Derneği Başkanı Ömer Önal'in önlerde yer aldığı korteje; antik çağ kıyafetleriyle Alaçatı'nın eski dönemlerinde yaşayan insanları canlandıran kadınlar öncülük etti. Davul ve zurna eşliğinde ilerleyen korteje yüzlerce kişi katıldı. Kortejin ilerleyişiyle birlikte kişi sayısı da artarken, vatandaşlar antik kıyafetli kadınların fotoğraflarını çekmek için birbiriyle yarıştı.
MARKA OLACAK
Ot Festivali'ne ikinci kez katılabildiğini vurgulayan Çeşme Kaymakamı İnci Sezer Becel, "Bu yıl katılımın geçen yıla göre çok daha fazla olduğunu söyledi. Becel, "İnsanların, stantlara insanlara ilgisi muhteşemdi. İnanıyorum ki; bu festival daha da büyüyerek, Türkiye'nin önemli markaları arasında yerini alacaktır." dedi. Alaçatı bölgesinin kendi öz değerlerini öne çıkartarak oluşturulan Ot Festivali'nin otelcisinden esnafına kadar tüm kente hem ekonomik katkı sağladığını hem de sakin geçen kış sezonu sonrasında moral verdiğini vurgulayan Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, katılımın tahminleri bile aştığını söyledi.
ÖZ DEĞERLERDEN FESTİVAL
Alaçatı'nın, Çeşme'nin mutfağında yıllar önce yapılan ot yemeklerinin günümüze taşındığını belirten Başkan Dalgıç, "Kendi öz değerlerimizi bugüne taşıyarak bir festival oluşurduk. Kentimizde geçmişte pişen yemekleri canlandırarak bugüne taşıdık ve insanlara sunduk. Her festivalde pişen yemekleri ve yapılışlarını bir sonraki yıl kitaplaştırdık ve geçmişten bugüne taşıdığımız kültürel değerlerimizin yarınki nesillere de miras kalmasını güvence altına aldık. Geçen yıl ki festivalimize 5 bin kişi katılmıştı. Bu yıl 10 bin kişinin katılmasını öngörüyoruz. İnsanların yoğun katılımı doğru yolda olduğumuzu en büyük göstergesidir" diye konuştu.
SOKAKLARDA OT KOKUSU
Alaçatı Sanat ve Kültür Derneği Başkanı Ömer Önal ise, "Doğayı gün ışığına çıkarmak Alaçatı'nın özünde var olmuştur. Ot yemekleri ve sokaklarda ot yemekleri kokusunun dolaşması, insanların yaptığı yemekleri paylaşması bizim özümüzde var. Rum evlerinin bahçesinde fırın olur. Eskiden insanların bu fırınlarda yaptıkları otlu yemeklerin kokusu sokaklara taşardı. Bu kültürü Ot Festivali ile gençlere aktarmayı hedefliyoruz ve onların da kendilerinden sonraki nesillere aktarması için mücadele ediyoruz. Başkanımızın da destekleriyle gelecek nesillerde festivalin uluslararası olacağına inanıyorum" diye konuştu.