EGEDESONSÖZ- İntegral Araştırma Koordinatörü Ümit Yaldız ile Gazeteci Fatih Yapar, ülke ve kent gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Programda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde uygulanan ve tartışmalara yol açan “havuz sistemi” ele alındı.

Belediyede 500’den fazla işçinin görevden el çektirilerek ücretsiz izne çıkarılması sonucu mağduriyetler yaşandığını belirten Gazeteci Fatih Yapar, işçilerin sigortasının yatmadığını, işten de ayrılamamaları sebebiyle de para kazanamadıklarını belirtti.

BÜYÜKŞEHİR’İN YANINDA, ETRAFINDA HAVUZA CAN YELEĞİ ATMA EKİBİ VAR
Yapar, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın yakınında bulunan bir grubun ise dilediği kişiyi havuz sisteminden çıkardıklarını aktardı. Yapar, “Birileri havuza düşüyor, birileri havuzdan adam çıkarıyor. Bazılarının oltası güçlü. Oltayı atınca havuza düşenleri denk getirmen lazım. Başkasını çekemezsin. Oltayı atıp geri çekiyorsun. Can yeleği atmak gibi. Büyükşehir’in yanında, etrafında havuza can yeleği atma ekibi var. Havuzdaki kişi can simidi ile yukarı çıkıyor, oh kurtuldum diyor. Birileri havuza atıyor, birileri kurtarıyor” şeklinde konuştu.

TUGAY’IN İŞE ALDIKLARINDAN HAVUZA DÜŞEN YOK
Gazeteci Yapar şunları söyledi:

Bornova’da Kent Bostanlarında hasat zamanı
Bornova’da Kent Bostanlarında hasat zamanı
İçeriği Görüntüle

“Belediyenin içinde parayla adam alınıyor, işe girenlerden para alınıyor gibi bir şey demedik. İnsanları havuza atman için o insanların belediyede çalışıyor olması lazım. Tugay döneminde işe başlayan iki bin kişi var. İki bin kişiden havuza düşen yok ki. Havuza düşenler geçmişte performansı düşenler. Kazara bir iki kişi birilerinin itmesiyle düşmüştür. Başkanın zaten yanındaki ekipten, başkanın işe aldıklarından havuza düşen yok. ‘Biz havuza düştük, 10-15 aydır maaş alamıyorum, ne işe dönebiliyorum ne maaş alabiliyorum. Ne yapacağım’ diyor insanlar…

İl başkanına havuza atılan bir kişi toplantıda sormuş. O konu bizi ilgilendirmiyor diyor. Sen genel sekreter yardımcılığı yapmış bir adamsın. Aliağa'dan aday olmuşsun. Büyükşehir’in havuz sistemini, istihdam sistemini anlatıp sana geliyorsa, seni çözüm makamı olarak gördüğün için sana geliyor. O insanlara ‘bizim işimiz değil büyükşehir baksın, sendikalara tepki gösterin’ dersen insanlara sana gerekeni söylerler”

HAKİM VE SAVCILARA SESLENİYORUM; BU HAVUZA HUKUKEN İZİN VERMEMELERİ LAZIM
Araştırmacı Ümit Yaldız ise havuz sisteminin bir insan hakları ihlali olduğunu kaydetti. Yaldız, “Havuz sistemini üreten kişi vicdan yoksunudur. Uygulayan da öyledir. İzmir’deki hakim ve savcılara sesleniyorum; bu havuza hukuken izin vermemeleri lazım. Hukuki bir gerçekliği olamaz. Bir insanın hem çalışıyor görünüyor hem de maaş alamaması gibi duruma düşmesi düşünülemez. Bu çok büyük bir insan hakları ihlalidir. Maaş alamıyorsunuz, sigortanız ödenmiyor, başka bir işe giremiyorsunuz. Hukuksal olarak tutsaksınız. İzmir’de çok iyi hakimler var, iyi bir hüküm verip bu hukuksuzluğa son vermeleri lazım. Hakim ve savcılara insanlık namına sesleniyorum. Belediyelerin insan haklarını doğrudan hedef alan uygulamalara son vermeliler. Görünen o ki, sosyal demokratlar kendiliğinden bu işi çözmeyecek. En azından hukuken zorunda kalacaklar. Tugay bundan vazgeçsin. Havuza atacağınıza madem işten çıkarın, tazminat verin, insanlar da kendisine iş baksın. Bu nedir ya?” dedi.