Gazeteci Levent Gültekin’in, CHP PM Üyesi ve İzmir Milletvekili Murat Bakan’ın İçişleri Bakanlığı’ndan “koruma ordusu” talep ettiği yönündeki iddiasına Bakan'dan yanıt geldi.

CHP'li Bakan, söz konusu iddianın gerçeği yansıtmadığını belirterek sosyal medya hesabından bir açıklama paylaştı.

BAKAN'DAN, GÜLTEKİN'E SERT YANIT
Bakan, “Ne ‘gölge bakanım’ diyerek bir talebim oldu ne de ‘koruma ordusu’ gibi bir isteğim oldu. Bu iddia o gün de yalandı, bugün de yalan” ifadelerine yer verdiği açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Levent Gültekin geçmişte, YouTube programında “Murat Bakan ‘Ben gölge İçişleri Bakanıyım, bana koruma ordusu verin’ dedi” şeklinde bir iddiayı dolaşıma soktu. Bu iddia o gün de yalandı, bugün de yalan.

Kendisini bizzat aradım ve açıkça söyledim: Ne “gölge bakanım” diyerek bir talebim oldu, ne “koruma ordusu” gibi bir isteğim oldu.

Siyasette birçok kişide bulunan yakın koruma uygulamasına ilişkin, güvenlik kaygısıyla yapılmış bir değerlendirme ve başvuru söz konusudur; bunu “ordu”ya çevirip itibarsızlaştırmaya çalışmak açık bir çarpıtmadır."

"Kaldı ki “Murat Bakan yakın koruma talebinde bulunmuş” demek sıradan bir konudur. Fakat “koruma ordusu istedi, gölge bakanım dedi” diye sunarsanız, sosyal medyada viral olur.

Yapılan tam olarak budur; gerçeği eğip bükerek, içine yalan katarak, kurguyla yalanı birleştirip itibar saldırısına dönüştürmektir.

Kendisi telefon görüşmemizde yayında ifadelerini "abarttığını" söyleyerek sonraki yayında “düzelteceğini” belirtmişti. Ama düzeltmedi."

"Şimdi tekrar aynı konuyu gündeme getiriyor. Aynı lakayıt tavırla!

Yetmiyor kendisine, bu kez daha da ileri taşıyor; “makam aracı istedi” gibi tamamen uydurma bir iddiayı da ekliyor. “Makam aracı isteme” diye bir şey yok. Ardından yine aynı noktaya dönüp, benim “gölge bakanım” diyerek “koruma istediğimi” söylüyor."

"Burada kritik olan, bu iddianın doğru olmadığı kendisine açıkça bildirilmiş, muhatabı tarafından düzeltilmişken kendisinin aynı yalanı tekrar tekrar dolaşıma sokmasıdır.

Bu artık “hata” veya "canlı yayın abartısı" diye açıklanamaz.

AK Partili Kişili'den CHP'li Günay'a 'Menemen ve Aliağa' tepkisi: Yaptığımız hizmetlerin zekatı bile size fazla gelir!
AK Partili Kişili'den CHP'li Günay'a 'Menemen ve Aliağa' tepkisi: Yaptığımız hizmetlerin zekatı bile size fazla gelir!
İçeriği Görüntüle

Bu ancak art niyetli, yani bilerek ve isteyerek yürütülen bir itibar zedeleme faaliyeti olarak değerlendirilebilir."

"Bunu tazminat davası konusu yapmadım. Zira gazeteciler üzerinde bu kadar baskı varken ben de böyle bir konuda yargı yoluna başvurmayı doğru bulmuyorum. Ancak ikili konuşmada açıklamamı dinleyip üstelik hak verip yayında düzelteceğini söyleyip sonra açıklamamıza yer vermezse, üstelik yalanı güncelleyip yeniden dolaşıma sokarsa biz açıklama hakkımızı nerede, nasıl kullanacağız?

Gazetecilik etiğini çiğnediğini de söylemek gerekiyor. Bir yanlış bilgi yayıldığında yapılması gereken, muhatabın düzeltmesini vermek ve hatayı açıkça düzeltmektir."

"Düzeltmeyi yapmamak bir yana, aynı yalanı güncelleyip “makam aracı” gibi yeni bir kurgu ekleyerek yeniden servis etmek; gerçeği araştırma, doğrulama, cevap hakkına saygı ve hatayı düzeltme gibi en temel etik ilkelerle bağdaşmıyor. Bu gazetecilik değil; algı üretmek ve itibar suikastına malzeme taşımaktır.”

GÜLTEKİN'DEN YANIT GELDİ!

Levent Gültekin ise sosyal medya hesabından üzerinden Bakan’ın açıklamasına yanıt verdi.

Gültekin, “Murat bey siz telefonda makam aracı değil koruma istediğinizi söylediniz, ben de ilk makam aracı dedim ama sonrasında düzeltip koruma dedim, neresi yanlış? Kaldı ki o programdan hemen sonra sizin düzeltmenizi de yaptım, siz koruma istedim bazı tehditler vardı demediniz mi?” ifadelerini kullandı.

BAKAN'DAN GÜLTEKİN'E CEVAP!

Gültekin'in paylaşımına yanıt veren Bakan, "Levent Bey, düzeltme yapmadınız. Yaptığınız şey, hatayı kabul edip kamuoyunu bilgilendiren bir “düzeltme” değil; benim itirazımı tartışmalı gösteren, üstüne bir de aynı iddiayı zaman içinde tekrar eden yarım ağız bir geçiştirme oldu.

Ben sizi aradım; tehdit aldığımı, özellikle Sinan Ateş cinayetinden sonra tehditlerin arttığını, bu konuda bilgi ve duyumlar nedeniyle yakın koruma başvurusu yapmamın önerildiğini, bunun üzerine İzmir Milletvekili olarak İzmir Valiliği’ne (gerekçesi tehdit olan) yakın koruma talebiyle yazılı başvuruda bulunduğumu anlattım. Siz de telefonda “abarttım, düzelteceğim” dediniz. Ama düzeltmediniz.

Sonraki yayında “beni aradı” demeniz tek başına düzeltme değildir. Üstelik o yayına, “içeriğine katılmasam da paylaşıyorum, doğru olmadığını bilsem de paylaşıyorum” gibi, daha baştan hüküm kuran bir cümleyle başladınız. Bu, hatayı kabul etmek değil; hatayı kabul etmeden sürdürülen bir “ben yine de yayıyorum” tavrıdır.

Dahası; aradan bir yıldan fazla zaman geçtikten sonra, bu kez “makam aracı istedi” gibi yeni bir iddia ekleyip, geçmişteki “Gölge Bakanım koruma verin” yalanı da hatırlatarak yeniden dolaşıma soktunuz. Yanlışın size açıkça bildirilmiş olmasına rağmen aynı iddiayı tekrar etmek, artık hata diye açıklanamaz; bu, ancak art niyet ve itibar zedeleme niyetiyle değerlendirilir.

Düzeltme gazetecilikte nasıl yapılır?

Dünyada etik standartlar ortak bir çizgide buluşur: Hata kabul edilir, açıkça düzeltilir, hızlı ve görünür biçimde yayımlanır yani yanlış ne kadar görünür ve etkiliyse düzeltme de o etkiye yakın görünürlükte olmalıdır. Düzeltme sizin yaptığınız gibi üstü örtülü ifadelerle geçiştirilmez.

Ben sizin haberiniz sebebi ile günlerce yandaş basın ve AKP’nin trolleri tarafından linç edilirken, haberi eşim, çocuğum, dostlarım okumuşken yaptığınız gerçek anlamda bir düzeltme değildi.

Ayrıca düzeltme yapılan bir haberi tekrar etmeme de aynı şekilde düzeltmenin bir parçasıdır.
Ben “insan hata yapar” kısmına kapı kapatmıyorum. Ama hata bir kere olur; düzeltmek bir erdemdir. Siz hatayı hakkıyla düzeltmeden, üstüne aradan zaman geçince aynı yalanı yeniden dolaşıma sokarak ve yeni iddialar ekleyerek (makam aracı gibi) bu meseleyi artık “yanlış” olmaktan çıkarıp itibar zedeleme çizgisine taşıdınız." şeklinde açıklamada bulundu.

KARŞILIKLI PAYLAŞIMLAR DEVAM ETTİ!

Gültekin'den Bakan'ın paylaşımına bir yanıt daha geldi. Gültekin yaptığı paylaşımda, "Uzun yazmanız sizi haklı yapmaz Murat bey, koruma ordusu demiştim, siz arayıp hayır bir tehdit olduğu için tek koruma istedim dediniz ben de aynen böyle anlattım, yarım ağız ne demek? Evvelsi günkü programda da sizin hatırlanma gerekçeniz olarak bu haberlerin olduğunu söyledim “koruma istediği için” dedim, siz koruma istemediniz mi? Bunu bana kendiniz söylemediniz mi? Neyin alınganlığını yapıyorsunuz gerçekten anlamıyorum" dedi.

NE OLMUŞTU?
Gazeteci Levent Gültekin "CHP'nin gölge İçişleri Bakanı var, Murat Bakan. Ne diyor biliyor musun? 'Ben gölge İçişleri Bakanı'yım, bana koruma ordusu tahsis edin' diye. Ve bunu kendisi anlatıyor İzmir'de. Evcilik oynuyor bunların hepsi; genel başkancılık, siyasetçilik” iddiasına bulunmuştu.

Kaynak: Cumhuriyet-Haber Merkezi