EGEDESONSÖZ- İzmir'de, ailenin korunması ve kadına karşı şiddetle mücadelede yürütülen çalışmaların geliştirilmesi, uygulamadaki etkinliğin artırılması ve kurumlar arası koordinasyonun güçlendirilmesi amacıyla "İzmir Modeli Uygulamaları Değerlendirme Toplantısı" düzenlendi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde Bornova Kültür ve Sanat Merkezinde düzenlenen toplantıda, ısrarlı takip suçu ve uygulamadaki esaslar, soruşturma süreçleri ve uygulama standartları, 6284 Sayılı Kanun kapsamındaki koruyucu ve önleyici tedbirler başlıklı sunumlar yapıldı.
Toplantı ile ilgili sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, temel amaçlarının şiddet mağdurlarının etkin biçimde korunması ve şiddetin önlenmesi olduğunu belirtti. Yeldan, mağdurun ilk beyanının doğru şekilde alınmasının soruşturma süreçlerinin en kritik aşaması olduğunu belirterek, sağlık bulguları, kolluk tespitleri ve risk faktörlerinin birlikte değerlendirilerek hızlı karar mekanizmaları işletildiğini ifade etti.
Yeldan, yaptığı açıklamalarda şu ifadeleri kullandı:
"Ailenin korunması ve kadına karşı şiddetle mücadelede kurumlar arası iş birliğini güçlendirmek amacıyla düzenlenen “İzmir Modeli Değerlendirme Toplantısı”, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde 17 Kasım 2025’te Bornova Kültür ve Sanat Merkezi’nde @EmniyetIzmir, @izmiriljandarma, @izmirdsm, ŞÖNİM, Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü, Aile Mahkemeleri, @universitemDEU, @UniversiteEge, @izmirdemokrasi1'nin akademisyenleri ve ilgili STK' larımızla birlikte gerçekleştirdik.
Amaç; İzmir Modeli’nin işleyişini güçlendirmek, sorun alanlarını tespit etmek ve etkin koruma mekanizmalarını geliştirmek.
6284 sayılı Kanun kapsamında; mağdurun ilk beyanının doğru şekilde alınması, soruşturma süreçlerinin en kritik aşamasıdır.
Sağlık bulguları, kolluk tespitleri, olayın tekrarlama sıklığı ve mağdurun maruz kaldığı risk birlikte değerlendirilerek anlık karar mekanizması işletilmektedir.
İlk temasın niteliği, hem beyanın güvenilirliği hem de mağdur güvenliği açısından belirleyicidir.
İzmir İl Emniyet Müdürlüğü ve İzmir İl Jandarma Komutanlığı, riskli vakalarda hızlı müdahale ve risk yönetimi süreçlerinin temel aktörleridir.
Kolluk birimlerimizin;
✔ Olay yeri ilk tespitleri,
✔ Risk sınıflandırması,
✔ Elektronik izleme taleplerinin hazırlanması,
✔ Tedbir kararlarının infazı
konularındaki etkin iş birliği, modelin en güçlü ayağını oluşturmaktadır.
(İzmir Modeli’nin Analitik ve Akademik Yapısı)
ŞÖNİM; mağdurlar için danışmanlık, barınma yönlendirmesi, psikososyal destek ve koruyucu hizmetlerin koordinasyonunu yürütmektedir.
Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü (ADGM) ise;
✔ mağdur beyanlarının güvenli ortamda alınması,
✔ adli görüşme odası uygulamaları,
✔ çocuk ve kadın mağdurlar için uzman desteği
sunarak sürecin hassasiyetle yürütülmesini sağlar.
Üniversitelerimizin katkılarıyla;
* risk analizleri,
* saha verilerinin sınıflandırılması,
* şiddet türlerinin akademik değerlendirilmesi,
* eğitim ve farkındalık programları
modelin bilimsel temelini güçlendirmektedir.
STK’larımız ise sahada görünürlük, eğitim programları, dayanışma ve farkındalık faaliyetleriyle sürecin toplumsal yönünü desteklemektedir.
İzmir Modeli; mağdurun özgür iradesiyle beyan vermesinden, sağlık raporlarının değerlendirilmesine; elektronik izleme sisteminin devreye alınmasından kurumlar arası koordinasyona kadar çok boyutlu ve bütüncül bir yaklaşım sağlamaktadır.
Verilerle İzmir Modeli (2024–2025)
* Dosya kapsam genişliği: %480 artış
* Elektronik kelepçe uygulaması: %1.212 artış
* Adli Görüşme Odası yönlendirmeleri: %13.402 artış
* Denetimli serbestlik tedbirleri: %202 artış
* Görünür mağdur sayısı: %25 artış
Bu artışlar suç oranını değil; erken tespit–doğru sınıflandırma–etkin müdahaleyi göstermektedir.
İzmir Modeli kapsamında;
* 109 kez şiddete maruz kalan kadınların da bulunduğu 208 kişilik özel takip listesi oluşturuldu.
* Kritik dosyalar doğrudan tarafımızca izlenmektedir.
(Elektronik İzleme, Etkin Koruma ve Kararlılık)
▪️Yüksek riskli vakalarda elektronik izleme sistemi hızla devreye alınmakta; tedbir kararları aile mahkemeleri, kolluk birimleri ve Cumhuriyet savcılarımız tarafından eşgüdümlü biçimde uygulanmaktadır.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı olarak;
* mağdur odaklı yaklaşım,
* hızlı müdahale,
* güçlü kurumsal koordinasyon
ilkeleriyle çalışmayı kararlılıkla sürdürüyoruz. Kadınlarımızın yaşam hakkı, tüm kurumlarımızın ortak sorumluluğunu."
