Sokaklara, caddelere, meydanlara veya binalara ad vermede pek özenli olduğumuz söylenemez. Oysa yerin adı, o yerin kimliğidir. Bize oranın fiziki ve sosyal karakterini, tarihini veya bir anısını taşır.

Yeni adlar verirken de, eskilerini kaldırırken de hoyrat davranıyoruz açıkçası. Şehirler öyle hızla büyüyor ki, sürekli yeni isimlere ihtiyaç duyuyoruz. Padişah isimlerini veya savaş kahramanlarının adlarını koyuveriyoruz mesela. Ama o şahsiyetin orayla ilgisi var mı yok mu pek ilgilenen olmuyor.

Bir de ad değiştirmeler var. Geçmişte çok sayıda kasaba ve köyün adı değiştirilmişti. Uluslaşma sürecinde belli ölçüye kadar anlaşılır bir şeydi belki Rumca ve Ermenice isimlerin kalkması. Ama onda bile belli bir ölçü olmalıydı. İzmir ve çevresinde, örneğin Kesre ve Köste gibi halkı da rahatsız etmeyen yer adları vardı. Cunda Adası’nı Ali Çetinkaya yaptık mesela. Ama yerel halk ve çoğumuz Cunda’yı benimsemiştik. Halen de böyle anılıyor gündelik yaşamda.

İstanbul Türkçe mi?

Ya İzmir veya Bergama?

Bazı adlar tarihten gelir. Bazıları o yerin fiziki yapısından. Eşrefpaşa, Karantina, Kemalpaşa, Tepecik, Cumaovası vb.

Karantina’yı, “15 Temmuz” yapmamalıydık bence. Tarihsel bir ad ve o bölgenin geçmişini hatırlatıyor bize. 15 Temmuz ile ne alakası vardı? Şimdilik Urla’da Karantina Adası adını koruyor sanırım.

Tepecik’i neden Yenişehir yaptık halen anlamış değilim. Yenişehir adı konacak o kadar yer varken.

Bir haberde, Buca’daki Kasaplar Meydanı’na “Işılay Saygın” adı verilsin, yönünde haberi görünce bunlar aklıma geldi.

Işılay Saygın’ın Buca’da çok sevildiğini biliyorum. Oraya çok emek verdiğini de. Ama bence bu da doğru değil. Kasaplar Meydanı, bu adla kalmalı.

Ahmet Piriştina, Büyükşehir Belediye başkanı iken, Kasaplar Meydanı’na adını kendi adını vermeyi önermişlerdi. Piriştina bunu net olarak red etti.

Kasaplar Meydanı’nda bugün kasapların olup olmaması önemli değil.

Bostanlı’da bostanların olması da şart değil. Önemli olan kimlik ve bellek...

Işılay Saygın adı bir yere verilecekse, bunun da bir anlamı olmalıdır.

Ve bu iş tarihsel bir adı değiştirmeden gerçekleştirilmelidir…

Zaten şehirlerimiz kimliksiz bir şekilde büyüyor, bir de yer adları ile bu şekilde oynayarak buna katkı yapmayalım…