Engin ÖNEN
Olmaya devlet cihanda
3 Nisan 2020 Cuma

Zor günlerden geçiyoruz. Toplum olarak, dünya olarak çare peşindeyiz. Bilimin, tıbbın kolay baş edemeyeceği bir salgın söz konusu. Herkes artık, en az can kaybı peşinde. Ölümler çoğalıyor ama bütün çabalar salgının yayılım hızını azaltmak için.

Salgının ekonomik, sosyal ve kültürel boyutları da var şüphesiz. Biz kültürel coğrafya olarak bu tür salgınlar karşısında biraz daha dezavantajlıyız. Çünkü kadercilik anlayışı ve hastalığın da Allah’tan geldiği inancı sonucu, önlem ve tedbirler konusunda yeterli hassasiyeti göstermediğimiz çokça örnekle karşılaşıyoruz.

Diğer önemli bir dezavantaj, kurumlarımızın işlevlerinden epey uzaklaşmış, epey hırpalanmış ve dağınık halleri maalesef. Başta ilgili bakanlar olmak üzere, valiler ve diğer kamu görevlileri gerekli insiyatifi kullanmak yerine Tek Adam yönetiminin tedirginliği ve pasifliği içindeler. Hatta her gün onlarcasını dinlediğimiz/izlediğimiz akademisyenler bile.

Bir de buna merkezi iktidar ve belediye gerilimi eklendi çok gereksiz bir şekilde. Oysa her kurum kendi görev ve sorumluluk alanı içinde canla ve başla çalışmalıydı. Başkanlık yönetimi, HDP’li belediyeleri düşman, CHP’lileri ise kamu yönetiminin bir parçası değil de rakibi gibi algılaması, tam bir anomik sonuç doğurmaya aday gibi. Devlet Başkanı, Parti Başkanı olunca bu kaçınılmazdı elbet.

İçişleri Bakanlığı genelge yayınlayarak Belediyelerin bağış kampanyasını durdurup ardından da bu amaçla bankalarda açılan hesaplar bloke edilince, belediyeler daha etkisiz bir konuma düştü. Çünkü mevcut bütçeleri bu salgınla mücadelede etkili bir yardıma elverişli olmadığı gibi, bu koşullar nedeniyle ciddi gelir kaybı yaşamaları da hareket alanlarını sınırlamıştır.

Belediyeleri algınla mücadelede daha etkisiz kılmaya yönelik bu hamleyi, “Devlet içinde devlet olmaz” anlayışı ile haklılaştırmak mümkün değildir. Merkezi yönetim ve yerel yönetimin görev ve sorumluluk alanları yasalarla belirlenmiştir. Yardım kampanyası düzenlemekle belediyeler, devletin görevini üstlenmiş olmaz.

Merkezi hükümet ile yerel yönetimlerin görev ve sorumluluk alanları siyasal sistemlere ve dönemlere göre farklılıklar göstermektedir. Federal siyasal sistemlerde yerel yönetimler, bir nevi devlet içinde devlettir. Yürütme, yasama ve yargı faaliyetlerini de önemli ölçüde içinde barındırır. Diğer üniter sistemlerin çoğunda da artık, çağdaş gelişmeler ışığında güçlü yerel yönetim modelleri desteklenmektedir. Böylece daha etkin kamu hizmeti sunulabileceği ve demokrasinin daha fazla ete kemiğe bürüneceği öngörülür.

Bizde son seçimden sonra hızlanan bilhassa kayyum atamaları ve bağış kampanyası örneğinde görüldüğü gibi belediyeleri etkisizleştirme gayretleri, ne etkin kamu hizmeti anlayışına ne de demokrasiye uygundur ne de uluslararası sözleşmelere.

Böylesine can yakıcı bir dönemde bile Tek Adam yönetimi için belediyelerin tehdit olarak algılanması, oldukça vahim bir geleceğe işaret etmektedir. Salgın ve doğal felaketler karşısında bile bir toplumda birlik duygusu yaşanamıyorsa, orada ulus veya toplumdan söz etmek zor. Bu koşulları bile kutuplaşmaya feda eden bir anlayış, halk sağlığını değil de iktidarını önceliğe koyan bir anlayıştır.

Kanuni Sultan Süleyman ile bitirelim: “Olmaya Devlet Cihanda Bir Nefes Sıhhat Gibi.”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Polis kurşunu ile ölen ilk üniversiteli!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Sorun, sadece seçmenin öfkesi mi?
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Papi Mehmet
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Türk kimliğine husumet beslemek
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
İmamoğlu’nun el uzattığı Somalı köylüler
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Mahfi Eğilmez’den Yeni Ekonomi ve Çevre
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bugün hepimiz çocuk olalım!
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemek!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çok başarılı bir STK örneği: EÇEV
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Bizim Yahudiler neden susuyor?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva