50 yaşındaki Veysel Sorhun, bir orman yangınından etkilendiği için il, il, ilçe, ilçe yürüyerek ormanların insan yaşamındaki önemini anlatıyor. 16 bin 825 kilometre katederek 72 ilde orman sevgisini anlatan ve orman yangınlarına karşı duyarlılığı arttırmaya çalışan Sorhun 4 Mayıs’ta, Çanakkale, Bursa, Yalova, Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Kastamonu’da son bulacak 16’ncı yürüyüşüne hazırlanıyor. Yetiştirme yurdunda büyüyen ve 8 yaşına kadar sağlıklı olan sağ bacağının, geç fark edilen kalça çıkığı ve yanlış tedavi sonucu 15 santimetre kısaldığını ve engelli kaldığını söyleyen evli 2 kız babası Veysel Sorhun, 30 yıl önce yaşadığı orman yangınını şöyle anlattı:

Bedensel engeline rağmen orman sevgisi
 “20 yaşında İzmir'de ayakkabı boyacılığı yapıyordum. Bornova sırtlarında büyük bir orman yangını çıktı. O yangında bütün İzmir ayağa kalktı, şehirdeki insanlar tedirgin oldu. Masmavi gökyüzü siyaha boyandı. Boya sandığını bir esnafa bıraktım, itfaiye aracının arkasına bindim, yangın yerine gittim. Sanki kıyamet gibiydi, 'Manisa da yanıyor' dediler. Bunun üzerine yürüyerek Manisa'ya gittim, orada yangın yoktu. O gün ilk yürüyüşümü yaptım, durdum düşündüm, 'Ben engelliyim ama engelimin arkasına saklanmayacağım, benim de yapacağım bir şeyler var' dedim ve yürüyüşlere başladım. Bedensel engelli, orman yangınlarıyla mücadele eden, yürüyerek eğitim veren Veysel Sorhun olarak tanındım. Yürüyüş yaparken ormanlık alanlarda kalıyorum genelde. Ağacın dibine geldiğimde etrafıma tehlikeli sürüngenlerden korunmak için kükürt ve kireç dökerim ve ormanda sabahlarım. Yol kenarından gittiğim yerlerde de dinlenme tesislerinde mola veririm. Gece de yürüyüş yaparım. Uğradığım köylerde anız yakarken dikkatli olunması gerektiğini anlatırım. Kontrollü yakmalarını söylüyorum, broşürler dağıtıyorum. Yürüyerek eğitim veriyorum, bu amaçla Türkiye'de yürüyerek eğitim veren tek kişiyim". Valla böyle insanlar var oldukça endişelerim bir bir yok oluyor. Veysel Sorhun benim de seni sırtıma alıp taşıyasım geliyor.

Yaşam kalitenizi için AĞAÇ dikin
Orman yangınlarının yüzde kaçına insanların yol açtığını biliyor musunuz?. Maalesef  yüzde 92. Ne kadar yüksek bir oran değil mi?. Sorumsuz ve art niyetli insanlar en önemli yaşam kaynağımız oksijeni veren ormanları yakarak yok edebiliyorlar. Orman yangınlarının birinci düşmanı rastgele atılan sigara izmariti yüzde 44 oranında. Yine sigara izmariti kadar  tehlikeli olan çobanların yaktığı ateş sonucu yanan orman oranı yüzde 13. Tarla ve bahçe temizliği yüzde 12, piknik, yabancı turistler, kampçılık, avcılık yüzde 11 ve yüzde 12’si ise kasten yakmak sonucu. Yani rant elde etmek için. Orman yangınlarının sadece yüzde 8’i yıldırım düşmesi ve elektrik tellerinin sürtüşmesinden kaynaklanıyor. Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yüksel Batur’un, orman yangınlarına dikkat çekmek ve yangınlarla kahramanca mücadele eden işçilerin “Ateşe Yürüyenler” belgeselinde Türkiye’nin yılda 16 derslikli 120 okul değerinde orman kaybettiğine dikkat çekmiş. Orman ve Su İşleri Bakanlığı özel kurduğu motorize ekiplerle sigara izmariti atan otomobil, kamyon veya motosikletleri tespit edip çok ağır para cezaları uygulayacak.
TEMA Vakfının araştırmasına göre, Türkiye'de her yıl ortalama 2.000 adet orman yangının çıktığını, yanan alanların ağaçlandırılması için harcanan paranın yaklaşık 50 milyon TL (50 Trilyon) harcandığına dikkat çekiyor.