Erken seçim olacaksa karar için son günler..

Göz boyamalarla belki Kasım ortası.. 

“Olacak. Başka çareleri yok” diyen de var, “Zamanında olacak” diyen de..

Ben 14 Mayıs ihtimalini yüksek görenler safındayım..

Öyle ya da böyle “geri sayım”...

Yazılarımı takip edenler biliyor; sonucun Millet İttifakı lehine olacağını da ısrarla yazıyorum.  İçteki “Hollandalılar’a rağmen”..

Gerekçem açık; ekmek ekonomisi..

Yani “onca yoksulluk varken”..

Ne olacak ki!

Ayrıca Kemal Bey de (Kılıçdaroğlu) yeni Cumhurbaşkanı..

Net!

Hakediyor, güven veriyor, uzlaşmacı bir tavır sergiliyor..

Başarılı olacak da..

Yeter ki, elele olunsun..

Gönül gönüle..

Asgari müştereklerde buluşarak..

En çok da; demokrasi, hak, hukuk, adalet ve hakça paylaşım da..

Ve yaşanan sıkıntıları doğru okuyarak, doğru gözlemleyerek...

Usta yazar Ernest Hemingway bu romanı yazalı neredeyse 80-85 yıl olmuş. 

Bir başyapıt.. “Çanlar kimin için çalıyor?”…

Ben okuyalı da 35-40 yıl olmuş..

Vay vay..

Aman Allah'ım, yaşlandık!

Çevremizde iyi ve kötünün savaşı..

Akıl almaz çatışmalar...

Hoşgörüsüzluk, sevgisizlik, tahammülsüzlük..

Kadına şiddet, siyasi mobing..

Ekonomik yönetimsizlik, akademik yetersizlik..

Şarkılara, sanatçıya düşmanlık.. 

Dünyada yalnız kalma riski..

Uçan dolar, euro, altın..

Denk gelmeyen bütçeler..

Yahu “akın var akın/güneşin zaptı yakın”..

Aydınlık günler..

Ama..

Bir de bu ortamda “hiç bir şey beğenmezler”..

Her şeye, herkese muhalifler!

Ben bilirimciler!

Ortada bir mücadele var; elbette safımız belli; demokrasi, hak, hukuk, adalet..

Ya İsmet Paşa (İnönü) gibi “Hadi canım sende…” deyip geçeceğiz bunlara..

Ya Mazhar-Fuat-Özkan usulü gülüp geçeceğiz; “Sen neymişsin be abi?”..

Haydi tarihin tozlu depolarına! 

Yine de biraz entelektüel olmak belki..

Çocuklarımız ne istiyor? 

Gelecek nasıl aydınlık olur? 

Birlik ve beraberlik zamanı..

Yani şu soru:

Sahi çanlar kimin için çalıyor?