Demokratik ülkelerde seçimi muhalefet ister…

Hem de ısrarla ister…

Çünkü iktidardan şikayet varsa, kurtuluş yolu seçimdir ve bunu ancak muhalefet dillendirir…

Hem yönetimden şikayet etmek ve fakat hem de seçim istememek sadece Türkiye'ye ait bir hal olsa gerek...

Bunun için yazının başlığının, “İlginç bir ülke” olmasına karar verdim…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Gazetesi’nden Mahmut Lıcalı'nın haberine göre şöyle diyor:

“Ben özellikle yerel seçim döneminden bu yana, bir erken seçimi doğru bulmadığımı, parti olarak bizim de bir erken seçim talebimizin olmayacağını sıklıkla vurguladım, biz hala aynı noktada duruyoruz… Bir erken seçim doğru değil… Ancak erken seçim kararı alacak olan iktidar bloku açısından durumu değerlendirdiğimizde bir süre sonra bunlar başta ekonomi olmak üzere pek çok konuda Türkiye’yi yönetemedikleri gerçeği ile yüzleşmek zorunda kalacaklar… Dolayısıyla, (Biz yönetemiyoruz, seçime gitmek zorundayız) diyecekler…”

Bunları okuyunca hayretler içinde kaldım...

Çünkü:

31 Mart ve 23 Haziran seçim sonuçları böyle mi bir mesaj veriyor?

800.000 oy farkı ile, “Bunlar yönetemeyeceklerini anlayp seçime giderler o zamana kadar başımıza ne gelirse çekmek zorundayız mı?” demek istendi?

İktidarın değişmesi yine iktidarın insafına mı kalmış?

İktidarın anlayışına mı kalmış?

Şimdiye kadar hangi iktidar, “Ey ahali, ben yönetemiyorum; gelin seçime gidelim” demiş?

Hiç ufukta böyle bir alamet var mı?

Tümüyle işler kötü gidiyorsa ki; çok kötü gidiyor o zaman muhalefetin topyekün ayağa kalkması ile iktidar “erken seçime mecbur” kalır.

Demoktatik kural ve gelenek budur…

Seçim istemeyen muhalefetin ya planı, programı yoktur veya kendine güveni yoktur…

Her iki hal de vahimdir…

31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinin “bütün yurtta yarattığı sinerji” erken seçimdir… Sadece İstanbul'da yapılan yerel seçimin bütün Türkiye'de yarattığı heyecanı başka türlü okumak ve anlamak için ancak Türkiye'deki muhalefet olmak gerekir... Başkaca izahı olmaz…

Anlaşılıyor ki…

Biz daha çok içte ve dışta yaşanan bunca olumsuzluklara katlanıp duracağız….

Anadolu’da bir söz var bu gibi haller için:

“Yan ağla, dön ağla...”

Vesselam...