Olsa olsa…

Bizim memlekete has bir olaydır…

Menemen Belediyesi’nde yaşanan ve yaşatılan haciz işlemi…

“Kalplere vur bir zımba” dedirtecek kadar…

Hazin bir gelişmedir…

Ve, iyi bilinen bir gerçeğin tekrarıdır…

Ne zaman birileri…

Bir belediyeye…

(O bir belde belediyesi bile olsa…)

Haciz işlemi uygulamaya kalksa…

Mutlaka ama mutlaka…

Belediye başkanının makam odasından…

Masada altın uçlu dolma kalem bile olsa…

O’nu almaz…

İllaki…

Başkanın oturduğu “makam koltuğu”nu kucaklar…

Haciz kamyonuna götürür…

Neden?

Çok basit…

Koltuğu alınan başkanın “gururu incinsin” diye…

Şimdi diyeceksiniz ki…

“Başkan da başka bi’koltuğa oturuversin; bu da mı dert yani?”

Evet, bu eylem…

Gerçekten bir derttir…

Giden koltuk…

Aslında…

Devlet Baba’nın…

Hangi siyasi partiden olursa olsun…

Her “Şehr-i Emin” için bir emanetidir ve…

Manevi değeri çok kıymetlidir…

***

İzmir’in Menemen Belediyesi’nde…

Artık bir “başkan koltuğu” yok!

O’nun yerine…

Köy kahvesinden gelen bir “makam sandalyesi” var!

O güzelim “ağır havalı” odada…

Başkanvekili neden “kuru” bir sandalyede oturuyor?

İyi soru…

Geleceğiz oraya…

***

İzmir’in Menemen İlçesi’nde yaşananlar malum…

2019 Mart’inda seçilen CHP’li başkan cezaevinde…

Davası sürüyor…

Yasaya göre bir “belediye başkanvekili” seçildi…

Aydın Pehlivan…

O da AK Parti’den…

Sorarsanız…

Belediye’de yaşanan “yanlışlıklar” yüzünden…

Şimdi o mevkide oturuyor…

Önce her başkan gibi o da gösterişli “makam” koltuğuna yerleşti…

Futbol tabiriyle, topa hızlı girdi…

Gece-gündüz çalıştı…

Menemen esnafına olan 200 milyonluk borcu kapattı…

Personelin gecikmiş 22 milyon tutan ikramiyelerini ödedi…

Ayrıca çalışanların iki ayık maaş alacaklarını sıfırladı…

Sendikanın ve kamunun alacağı 350 milyon tamamlanıyor…

Kemer sıkma devreye girdi…

Çok ilginç…

Araç sayısı arttı, yakıt gideri azaldı!

***

Peki, koltuk nasıl gitti?

Menemen Belediyesi’nin 2.5 milyon liralık borcuna haciz geldi…

Başta “başkanın koltuğu” olmak üzere…

Televizyonlar, buzdolapları haczedildi…

Hepsi bir kamyona yüklendi; götürüldü…

Menemen Belediyesi Başkanvekili Aydın Pehlivan…

O sırada belediyede değildi…

Döndüğünde bombayı patlattı:

“İki milyon liraya alınabilecek kameralar dokuz milyon lira bedelle ihale edilmiş!”

***

“Koltuk gidince üzüldünüz mü?” diye sordum…

Menemen’in Başkanvekili Aydın Pehlivan’ın sözleri ibretliktir:

“Koltuğumuzun haczedildiğini duyanca derinden üzüldüm, etkilendim… Gözlerim doldu… Bir yol ayırımındaydım… Ya kişisel itibarımı düşünüp, (Ödemeyi yapın) talimatı verecektim ya da Menemen’in hakkını ve hukukunu savunacaktım… İkinciyi tercih ettim… (Bana bir sandalye bulun) dedim; getirdiler… Artık o sandalye benim makamım… Neden hala sandalye derseniz, koltuk sevdalısı olmadığım için… Zaten biz bu sandalyelerin üstünde büyümedik mi?”

***

Bitiriyoruz…

Başkanın ya da başkanvekilinin koltuğunu almak(!)

Oturan adam gibi adamsa…

Geçici bir “acı”dan başka bi’şi olamaz…

Asıl önemli olan…

Sandalyede oturarak da…

O kentin hakkını, hukukunu savunabilmektir…

Aydın Pehlivan…

Yeni bir Menemen yaratmaya yeminli…

Nokta…

Sonsöz: “Çalınan her kapı hemen açılsaydı, ümidin, sabrın ve isteğin derecesi anlaşılmazdı… / Hz. Mevlana…”