Hanzade ÜNUZ
Bir garip Orhan Veli…
13 Nisan 2015 Pazartesi

Bugün 13 Nisan,  ünlü şair Orhan Veli’nin 101. yaşgünü.
1914 yılında İstanbul Beykoz’da bir konakta dünyaya gelen Orhan Veli, 1950 yılının Kasım ayında ziyarete gittiği Ankara’da belediyenin kazdığı bir çukura düşerek başından yaralandı.

İki gün sonra İstanbul’a döndü. 14 Kasım günü bir arkadaşının evinde öğle yemeği yerken fenalık geçirdi ve hastaneye kaldırıldı.
Beyinde damar çatlaması yüzünden başlayan rahatsızlığının sebebi anlaşılamadı ve şaire alkol zehirlenmesine karşı tedavi uygulandı. Aynı akşam komaya giren Orhan Veli komadan çıkamayarak gece Cerrahpaşa Hastanesi’nde 36 yaşında hayata veda etti.

Lisedeki edebiyat hocası Ahmet Hamdi Tanpınar, Orhan Veli’yi hastanede ziyaret ettikten sonra Edebiyat Üzerine Makaleler kitabında şöyle anlattı:

“Daha orta mektebin birinci sınıfında talebem olan Orhan’ı Cerrahpaşa Hastanesi’nde son defa oksijen çadırının altında yarı çıplak, güçlükle nefes alır ve o kadar güzel hayalleri yakaladığı dünyamızın yalnız akı gözüken gözlerinden boşanırken gördüğüm günü hiçbir zaman unutamam. Şiirimize tatlı anlaşmazlığı ve lezzeti getiren zeka, kendisi olmaktan çıkmıştı.”

Orhan Veli ‘eski’ ile köprüleri atarak şiire yeni sayfalar açmıştı.

Hece, aruz ölçülerini kullanmayı reddetti. Kafiyeyi ilkel, mecaz, teşbih, mübalağa gibi edebi sanatları gereksiz bulduğunu açıkladı.

Melih Cevdet ve Oktay Rıfat ile birlikte Garip akımının kurucularından oldu. Şiirinde kullandığı yalın dille sokağı anlattı. Türk şiirinde mihenk taşı olan Garip akımı geleneklerin dışına çıkan anlatımı ve yenilikçi tavrı nedeniyle edebiyat çevrelerinden çok eleştiri aldı, küçümsendi.

En şefkatli yaklaşımı “Oğlum doğru dürüst şiirler yazsana” diyenCumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nda şeflik yapan babası İzmirli tüccar Fehmi Bey’in oğlu Mehmet Veli Bey’den gördü.

“Boğaziçi’nde bir garip
Orhan Veli’yim
Veli’nin oğluyum
Tarifsiz kederler içindeyim” 

dizeleriyle başlayan şiiri yayınlandığında babası Veli Bey çok sinirli biçimde eve geldi, “Sana kaç kere söyledim, böyle şiirler yazma diye” elindeki dergiyi gösterdi ve“Madem yazıyorsun, beni ne katıyorsun!”diye söylendi.

Orhan Veli PTT’nin telgraf bölümünde çalıştı. 3 yıl askerlik yaptı. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in kurduğu tercüme bürosunda Fransızca’danyaptığı tercümeler klasikler olarak yayınlandı.

Kadrosunda Bedri Rahmi Eyüpoğlu, Abidin Dino, Necati Cumalı, Sabahattin Eyüboğlu, Oktay Rifat, Melih Cevdet gibi isimlerin bulunduğu  28 sayı yayınlanan Yaprak dergisinin yazı işleri müdürlüğünü yaptı. Derginin son sayısını yayınlayabilmek için Abidin Dino’nun hediyesi tabloları ve üzerindeki paltoyu sattı.

Rakı şişesinde balık oldu, hava bedava su bedava dedi,  güzel havalarda eve ekmekle tuz götürmeyi unuttu, gökyüzünü boyadı, İstanbul’u gözleri kapalı dinledi…

Arkasında onlarca unutulmaz şiir bıraktı.

36 yaşında hayata veda ederek hiç yaşlanmayan Orhan Veli’yi 101. doğum gününde“Anlatamıyorum” adlı şiiriyle analım…

Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Göz yaşlarıma, ellerinizle?

Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.

Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.
 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Mustafa Y 22 Nisan 2015 Çarşamba 13:13

izmir yenibir müzeye kavuşacak, yaşar holding limandaki eski un fabrikasındaki yaşar üniversitesi kampüsünü boşaltıp, selçuk yaşar müzesi yapmak için restorasyon çalışmasına başladı.izmir modern olmaya aday bu sanat müzesi izmirin arkas, folkart sanat müzeleinden sonra kapsamlı yeni bir müzesi olacak. umarım hanzade hnm. yaşar ailesi ilede bu konuda bir röportaj yapar, hangi sergi ile açılacak? daimi aile kolleksiyonu olacak mı? arkeolojik eserler bölümü olacak mı?

Yorumu oyla      12      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Fenerbahçe ne istiyor?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Yarattı... Veda ederken ağlattı!
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Memleketin birinde insan manzaraları(!)
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Tükeniş!
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Kara kaplı defter!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Nereden nereye?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Çanakkale artık barışın merkezidir!
Kemal ARI
Kemal ARI
'Cehennem savaşı'nda ne yediler ne içtiler?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bölgecilik, mezhepçilik ve inşaatçılık...
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Unutulmazlar...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva