Ak Parti’nin, İzmir’de kaderinin bağlı olduğu ilçelerden biri hatta başlıcası Bayraklı… Ak Parti metropolde bir ilçe alıp, burayı gerçekten hizmetle, yatırımla, istihdamla donatmadan, büyük projelerdeki yeteneğini ortaya koymadan İzmirli’nin gönlünü çelemeyeceğini biliyor.

O yüzden 2019 yerel seçimlerine yönelik en stratejik hamlelerin Bayraklı’da geleceğine inanıyorum. Bayraklı Ak Parti’nin 2009 yılında az farkla kaybettiği ancak aradan geçen yıllarda bu farkın Ak Partinin aleyhine geliştiği bir ilçe olarak da dikkat çekiyor.

Bir yandan 2009 yılından sonra sürekli CHP ile arasındaki oy farkının giderek büyümesi, diğer yandan Bayraklı’yı kazanma mecburiyeti, Ak Parti’de sadece İl’in değil, milletvekillerinin, parti üst düzey yöneticilerinin üzerinde büyük bir hassasiyetle durdukları konudur.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ’ın Bayraklı’da siyasete başlayarak bugünlere gelmiş olması da Bayraklı’yı kazanma baskısını daha da arttırıyor.

Peki bu açıdan baktığımızda AK Parti, bu güçlüğü nasıl aşabilir, kimlerle aşabilir.

Bayraklı Belediye Başkan Aday Adaylığı ile anılan bir çok AK Partili isim var. Ak Parti önceki dönem İzmir Milletvekili Kerem Ali Sürekli, Bayraklı Meclis Üyeleri Ali Kökoğuz, Latif Aydemir, Mikail Bilici, eski ilçe başkanlarından İsmail Sarı, parti eski yöneticilerden Hakkı Atilla… Hatta İlçe Başkanı Özgür Hızal’ın da birkaç gün içinde istifa edeceği belirtiliyor.

Buradaki hiçbir ismi tek tek yargılamak, puanlamak haddime düşmez… Ama yıllardır siyaseti yakından takip eden bir gazeteci olarak şunu söyleyebilirim ki, Bayraklı kazanmaya hem en yakın hem de en uzak ilçe…

İfadedeki çelişkinin farkındayım. Yakın; çünkü Ak Parti kendi iç dinamikleri dolayısıyla Bayraklı’yı kazanmak zorunda… Uzak çünkü CHP ile Ak Parti arasında hatırı sayılır bir oy farkı var.

Dolayısıyla buradan şunu çıkarmak mümkün, Bayraklı’yı kazanmak için adayın iyi bir Ak Partili olmasından daha fazlasına ihtiyaç var.

Bayraklı’da MHP’nin, İyi Parti’nin ve HDP’nin de hatırı sayılır oy potansiyelleri var. Ak Partiye Bayraklı’yı kazandıracak adayın, bütün bu partilerden önemli oranda seçmeni ikna etmesi gerekecek.

Bunun için herşeyden önce bütün bu kesimlerle çok rahat diyalog kurabilecek bir isim lazım. Sokağa çok rahat çıkacak ve sokakta itibarı ve sempatisi olacak bir isimden söz ediyoruz. Aslında AK Partinin Bayraklı’da bir adaydan çok bir lidere ihtiyacı var.

Benim gözlemlerime göre ise AK Parti, son dönemlerde Bayraklı’da tabana yayılmak yerine daha da içine kapandı. Hatta bırakın sözünü ettiğim partilerin seçmen tabanı ile diyalog kurmayı, kendi içinde bile önemli küskünler-dargınlar dalgalanmasına neden oldu.

Bayraklı teşkilatının önemli isimleri ile yaptığımız görüşmelerde de bu ifadelere çok sıkça denk geldim.

Teşkilat mensupları bu içe kapanmadan daha çok İlçe Başkanı Özgür Hızal’ı sorumlu tutuyor. İkinci bir şikayet konusu ise Bayraklı Meclisindeki etkisizlik… Ak Partili iki meclis üyesinin istifa ederek CHP’ye geçmesi, bir kaçı hakkında CHP’ye geçeceği söylemlerinin varlığı, parti tabanını oldukça rahatsız etmiş.

Teşkilat, bazı meclis üyelerinin ise mecliste kritik oylamalara katılmayarak CHP’li Başkan Hasan Karabağ’a gizlice destek verdiğine inanıyor. Özellikle bir meclis üyesinin adını aday adayı olarak lanse edip meclis üyeliğini ve imar komisyonu üyeliğini hedeflemesi üstelik mecliste her söz aldığında Başkan Hasan Karabağ’a methiyeler düzüp iltifat etmesi teşkilat mensuplarının tepkisini çekiyor.

Dolayısıyla Bayraklı’da Ak Parti’nin tırmanması gereken yokuş oldukça dik ve zahmetli… Bu durum ise hem İl Başkanı Aydın Şengül’ü hem de Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ı çok ince hesaplar yapmaya itiyor.