HABERLER>SAĞLIK
10 Mayıs 2015 Pazar - 13:05

Talasemi hastaları hayatlarını kurtarmanızı bekliyor!

Dünya Talasemi Günü nedeniyle bir açıklama yapan Ege Üniversitesi Kan Merkezi Yöneticisi ve Çocuk Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Aydınok, Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de 6 bin talasemi hastası bulunduğunu, bunların 2-3 haftada bir kan nakline ihtiyaç duyduklarını söyledi. Akdeniz anemisi olarak da bilinen bu hastalıkla yaşamak zorunda olanların, kan bağışlarındaki yetersizlik nedeniyle ciddi sıkıntılar çektiklerini dile getiren Prof. Dr. Aydınok, "Kendini sağlıklı hisseden her birey 3 ayda bir kan bağışında bulunabilir. Her birey için aslında yaşamdayken yaşam kurtarmanın veya bir yaşamı sürdürülebilir kılmanın unsurudur kan bağışıdır" dedi.

Talasemi hastaları hayatlarını kurtarmanızı bekliyor!

Genellikle Akdeniz ırklarında görülen, ancak dünya geneliyle Türkiye'de de sıkça rastlanan, Akdeniz anemisi olarak bilinen ve kalıtsal kan hastalığı talasemi konusunda farkındalık yaratmak için 8 Mayıs, Dünya Talasemi Günü olarak kutlanıyor. Farkındalığının arttırılması için çeşitli etkinlikler düzenlenmesine rağmen yaşamları boyunca her 2-3 haftada bir kan nakline ihtiyaç duyan ve Türkiye'de sayıları 6 binleri bulan talasemi hastaları kan bağışındaki azlık nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşıyor. Talaseminin son derece ağır ve yıkıcı bir hastalık olduğunu belirten Ege Üniversitesi Kan Merkezi Yöneticisi ve Çocuk Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Aydınok, hastalıkla ilgili bilgiler verdi. Alanında dünyanın sayılı uzmanları arasında bulunan Prof. Dr. Aydınok, talaseminin bulaşıcı değil kalıtsal bir hastalık olduğuna değindi. Birçok ülkede, alanıyla ilgili konferanslar veren Prof. Dr. Aydınok, "Halk arasında Akdeniz anemisi olarak da bilinen talasemi kalıtsal bir kan hastalığıdır. Hastalık olarak son derece ağır ve yıkıcı sonuçları olan ama hastalarının yine de normal toplumsal yaşama entegre olma çabalarının yoğun olduğu bir hastalık grubudur. Dünya ölçeğinde bakacak olursak, her yıl dünyada 300 bin talasemili çocuk doğmakta" diye konuştu.
 
'HERKES TAŞIYICI OLABİLİR'
Talaseminin önlenebilir bir hastalık olduğunu belirten Prof. Dr. Aydınok, "Bu hastalığın bence toplumsal anlamda en dikkati çekici unsuru önlenebilir oluşudur. Bir kalıtımsal hastalık nasıl önlenebilir diye düşünebilirsiniz. Talaseminin avantajı, taşıyıcısı dediğimiz tamamen sağlıklı görünen, normal bir yaşam sürdüren ama genetik bir özellik olarak bu hastalığa ait özelliği taşıyan bireylerin basit laboratuvar testlerle saptanabilir olmasıdır. Hastalık ancak her ikisinin de taşıyıcı olduğu bireylerin çocuklarında gözlenen bir durumdur. Eğer biz, taşıyıcıları, basit laboratuvar testlerle saptayabiliyorsak bu durumda kişilere, evlenirken bu özellikleri konusunda gerekli bilgilendirmede bulunup nesillerini koruma imkanı sunabiliriz. Her ikisinin de taşıyıcı olduğu ebeveynlerin doğacak her bir çocuğunda 4'te 1 hasta olma riski vardır. Ancak bu bilinçle evlenen ebeveynlerin anne karnında tanıyla sağlıklı çocuk sahibi olmaları mümkündür" dedi.
 
'TESPİTİ KOLAY'
Talasemi hastası olmayan, ancak genlerinde bu hastalığı taşıyan kişilerin basit laboratuvar testleriyle saptanabileceğini dile getiren Prof. Dr. Aydınok şunları söyledi: "Ülkemizde evlilik öncesi yapılan kan testlerinin içinde talasemi taraması da yer almakta. Evlenecek çiftler bu genetik özelliği taşıyor olup olmadıkları konusunda bilgilendirilmektedir. Türkiye'de şu anda Sağlık Bakanlığı kayıtlarına göre toplam 6 bin kadar talasemili hasta bulunmakta. Talasemi hastaları, daha yaşamlarının başlangıcında, henüz 2-3 aylıkken çok derin bir kansızlıkla hastaneye getirilirler ve o andan itibaren tüm yaşamları boyunca 2-3 hafta aralarla düzenli kan nakli almak zorundalar. Hastaların kilosuna göre kaç ünite kan almaları gerektiği değişiyor."
 
YAŞAMDAYKEN YAŞAM KURTARABİLİRSİNİZ
Kan bağışının yetersiz olduğunu kaydeden Prof. Dr. Yeşim Aydınok, "Hastalara her seferinde, 1 ile 3 üniteye kadar değişen miktarda kan nakli uygulanabilmekte. Bu yaşam boyu sürdürülen bir tedavi şeklidir. Kan, tek kaynağı insan olduğu için son derece kıymetli bir üründür bu nedenle de kan bağışçılarına çok büyük gereksinim var. Kendini sağlıklı hisseden her birey için; aslında yaşamdayken yaşam kurtarmanın veya bir yaşamı sürdürülebilir kılmanın unsurudur kan bağışı. Kan bulmakla ilgili çok ciddi sorunlarımız var ve o nedenle de toplumu duyarlılığa davet etmek isterim. Kendini sağlıklı hisseden her birey 3 ayda bir kan bağışında bulunabilir" dedi.
 

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Erkek kısırlığını bitirecek dev adım
Erkek kısırlığının çözümünde çok önemli bir adım atıldı. Fransız bilim ...
İzmir’de hemşirelerden iş yükü isyanı!
İzmir’deki Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde görev yapan hemşireler, ...
Binlerce doktor kapı önüne koyulabilir!
Hafta sonu nöbet tutmayan binlerce aile hekimi, hemşire ve sağlık çalışanı ...
 
Synevo Türkiye lideri olmayı hedefliyor
Türkiye’nin parlayan sektörleri arasına giren sağlık sektörü, hızlı büyüme ...
Sağlık Bakanlığı 9 bin memur alacak
Sağlık Bakanlığı, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) sonuçları ile bakanlık ...
Uzmanlardan kritik 'kuş gribi' açıklaması
Gazi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Kliniği’nden ...
 
Sabiha'dan örnek davranış: Kanser oldum, hayatımı yaşıyorum
Muğla'nın Milas İlçesi'nde 2 çocuk annesi 39 yaşındaki Sabiha Öngel, meme ...
İzmir’deki üniversite hastanesinin çocuk ünitesinde skandal!
Hastanenin "en steril" olması gereken yoğun bakım ünitesi içinde kedi ...
Kemeraltı Çarşısı’nda hastalanmayın!
İzmir’den her gün binlerce kişinin alışverişe geldiği Kemeraltı Çarşısı'na ...
 
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
AVM krizinde kim kazandı?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Alkışlayalım mı? Eleştirelim mi?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bumerang!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Netameli bir tür
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Yumuşama mı, oyun kurmak mı?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Bitki kıyameti
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Gerçek annelik
Kemal ARI
Kemal ARI
Şirince’de Manoli’nin izinde (1)
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'İzmirlilik nedir?'
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva