İZMİR - Başbakan’ın ülkeyi yönetme sorumluluğunu taşıyan kişi olarak Türkiye’yi gerecek her türlü konuşma ve hareketten uzak durması gerektiğinin altını çizen Susam, “Başbakan yaptığı konuşmalarla ülkeyi gerginliğe sürüklemek yerine barış ortamını sağlamalıdır. Önümüzdeki günlerde üç büyük ilde miting yapmak istemesi, bu gerginliği daha da tırmandıracaktır. Özellikle İzmir’de protesto gösterilerinin kalbi noktasında olan Gündoğdu Meydanı’nda miting yapılacağının açıklanması, vatandaşı birbirine karşı kışkırtacak, toplumdaki ayrımı körükleyecektir. Eylemcilerle mitinge gelenler arasında istenmeyen olaylar çıkmasına neden olacaktır. Başbakan eylem sürecinin ekonomik sonuçlarından şikayet ediyor. Esnafın, sanayicinin, ekonomi çevrelerinin gerginlikten uzaklaşarak üretime yönelmesi noktasındaki beklentisini dile getiriyor. Ancak diğer yandan karşılıklı güç gösterisi şeklindeki mitingler düzenlemek toplumsal istikrarsızlığa davetiye çıkartacak niteliktedir. Başbakan’ın hızla bu eylemlerden vazgeçmelidir” dedi.
Türkiye’de siyasi iktidarın Gezi Parkı eylemleriyle ortaya çıkan demokratikleşme taleplerine kulak vermesi gerektiğini ifade eden Susam, “Demokrasi, yaşam tarzı, temel hak ve özgürlükler noktasında vatandaşın haklı talepleri bulunmaktadır. Başbakanın sokağın sesine kulak vermesine ihtiyaç bulunmaktadır. Bu süreci doğru değerlendirerek bir demokratikleşme paketini açmaya ihtiyaç vardır. İfade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğünü genişletecek, yaşam tarzına müdahaleyi kısıtlayacak düzenlemeleri gerçekleştirmek, yaşanan gerginliği azaltacak ve ülkeye ferahlamayı getirecektir. Türkiye’nin artık Başbakanın iki dudağından dökülen sözlerle değil, kurumsal kimliğiyle, Meclis’ten Cumhurbaşkanlığı’na kadar organlarıyla, yönetilmesi sağlanmalıdır” diye konuştu.