İZMİR - Ramazan’a sayılı günler kala Park Sima Genel Müdürü Gülşen Altın, ‘altın’ önerilerde bulundu. ‘İslam dini açısından en önemli günlere geldik’ diyen Altın, “Ramazan ayına girmek üzereyiz. 20 Temmuz Cuma günü Ramazan ayının ilk günü olacak. Oruç tutmak isteyen vatandaşlarımız o gün ibadetin içeriği gereği imsak ve iftar saatleri arasında 16 saati aşkın süreyle su ve yiyecek alamayacak. Artan hava sıcaklıkları ve oruç tutma süresinin mevsimsel uzunluğu nedeniyle beslenme açısından en çok dikkat edilmesi gerekenleri sizlerle paylaşmak istedik” dedi.
İşte Ramazan’da doğru beslenmenin püf noktaları:
Orucunuzu açarken içeceğiniz suyun içine bir tatlı kaşığı bal koymanız çok faydalıdır. Bal besin değerleri açısından önemli bir kalsiyum kaynağıdır. Hem mideyi rahatlatır hem de uzun süre aç kalmış kişilerin kan şekerlerini daha kolay düzenler. Yumurta tüm besinlerin içen en kaliteli içeriğiyle en kolay ulaşılan ürünlerden birisidir. Haşlanmış olarak tüketilmesini önerdiğimiz yumurta insan vücudunda sentezlenemeyen ve dışarıdan alınması zor olan aminoasitleri ayrıca A, D, E ve B grubu vitaminleri bünyesinde bulundurmaktadır. Bamya tohumu önemli bir beslenme elemanıdır. Akdeniz ve Toroslarda da Cin Fasulyesi adıyla bilinen Maş Fasulyesi özellikle şeker hastalarına önerdiğimiz bir besindir. Kan şekerini düşürücü bir etkiye sahiptir. Yoğun B vitamini içerir. Bol miktarda lif bulunduğu için bağırsak düzenleyici etkisi de vardır. Ramazanda yaşanan kabızlık sorununu gidermek için 1 tatlı kaşığı bamya tohumu yeterli olacaktır. Ceviz, yağlı tohum olduğu için tok tutma özelliği vardır. Yine cevizin içerdiği Omega 3 ile zihinsel gelişim sağlanırken E vitamini ile de tüm hücreleri yeniler. Çorba içmek isteyenler için demir ve protein açısından zengin olan koyu bir mercimek çorbasını tercih etmek gerekir. Tuzsuz peynir, haşlanmış yumurta, süt, sebze yemeği, kan şekerini düzenlemek için içine bir yemek kaşığı kepek koyulmuş ev böreği bizim tercih edeceğimiz yiyecekler arasında bulunuyor. Mevsim sebzesi olan semizotu ise Omega 3 ve Demir C vitamini içeriyor. Aynı zamanda lifli bir besin olan Semizotu vücuttaki toksinleri atan detoks etkisi yüksek bir bitkidir. Zayıflama menüsünde ve sağlıklı beslenme menüsünde ilk sırada yeralır. Bitkisel proetin olan Maş Fasulyesi, nohut, mercimek, kuru börülce doygunluk hissi sağlıyor. Lif bakımından zengin ve şeker içeriği düşük besin gruplarıdır. Beslenme buna yer verildiğinde hem sindirim sisteminizi çalışmasını sağlarken kandaki şeker seviyelerini dengede kalmasına yardımcı olur. Yeşil Salata içine maş Fasulyesi, nohut, mercimek, kuru börülce karıştırılarak tüketilmesi sağlıklı ve doyurucu bir beslenme şeklidir.
Sahura kalmak şart
Öncelikle oruç tutan herkesin sağlığı açısından mutlaka sahura kalkması gerekiyor. Uykuları bozulmasın ya da kilo alırım diye düşünenleri uyarmak istiyoruz. Sahur yapmadan oruç tutmak kişilerde yorgunluk, baş ağrısı, dikkat azalması, stres, metobolik hızda azalma, hipoglisemi problemlerini arttırmaktadır. Ramazan Ayı ile beraber 3 ana öğün ve 3 ara öğünden oluşan beslenme düzeni 2 veya tek öğüne iniyor. Azaltılan bu öğünlerde çok çeşitli yiyecekleri kısa zaman dilimi içerisinde aşırı miktarda ve aceleyle tüketilmesine neden oluyor. Oysa oruç tutarken de vücudumuzun günlük alması gereken vitamin, mineral , karbonhidrat, yağ ve protein oranları Ramazan ayında da aynı miktarda olmalıdır. Aç kalma süresi 16 saat iken sahura kalkılmayan zamanlarda daha da artmaktadır. Kişinin açlık süresi arttığı için kan şekeri daha erken saatlerde düşer ve buna bağlı olarak günün daha verimsiz geçmesine neden olur.
Glisemik indeksi düşük besinler
Gün içinde kan şekerinin düşmesini ve uzun süreli açlık sonrası iftarda aşırı besin tüketimini engellemek için sahurda yavaş sindirilen ve protein içeriği yüksek gıdalar tüketilmelidir. Protein içeriği yüksek gıdalar mideyi geç terk ederler. Bu yüzden daha geç acıktığınızı hissedersiniz. Sahurda peynir, yumurta, süt, yoğurt ana besinler olmalıdır. Karbonhidrat kaynağı olarak ise esmer ekmek, tam tahıllı ekmek ve çavdar ekmeği, bulgur, esmer pirinç pilavı öncekili olarak tercihleriniz arasında yer alabilir.
İftarda yavaş ve küçük porsiyonlar
Bütün gün aç kalıp oruç tutan kişilere iftar yemeğinde rahatsızlanmamaları için yavaş ve küçük porsiyonlar halinde sık aralıklarla tüketmelerini öneriyoruz. Önce yavaş yavaş çorbasını içen kişi 5-7 dakika ara vermeli. Diğer yemeği yavaş yavaş tüketmelidir. İftar ve sahur sofralarının 30-40 dakikadan az olmaması gerekiyor. İftar ile sahur arası 2-3 lt su içilmelidir. Mevsim normallerinin üzerine çıkan hava sıcaklıkları nedeniyle oruç tutan kişiler aşırı terleme yaşamaktadır. Öte yandan Uzun süreli aç kalan kişilerin vücutlarında mineral dengesi de bozulabilmektedir. Oruç tutan kişilerde halsizlik veya tansiyonun yükselmesi gibi sağlık sorunları ortaya çıkmaktadır. Ramazan Pidesi lezzetli ama kişilerin onun yerine tam çavdar ekmeğini tercih etmesini öneriyoruz. Kişiler gazlı içeceklere yönelmek yerine kendi meyve sularını kendileri sıkabilir.. Hurma besin değeri yüksek ve lif oranı yüksek bir besindir. Günde maksimum 2 tane veriyoruz.