İzmir'de kadın cinayetleri protestosu: Durduracağız

İZMİR - Bugün akşam satlerinde, Alsancak Semti Kıbrıs Şehitleri Caddesi'ndeki Leman Kültür Kafe önünde toplanan yaklaşık 50 kişilik grup, Türkan Saylan Kültür Sanat Merkezi önüne kadar yürüdü. Cinayete kurban giden kadınların fotoğraflarını ellerinde taşıyan gruptakiler, 'Adalet için yürüyoruz', 'Kadın kardeşlerimiz öldürülmesin', 'Kadın cinayetleri durdurulsun' sloganları attı.
 
Öldürülen Pınar Ünlüer, Sedef Berberoğlu ve Zerrin Canol'un yakınları, kadın cinayetlerine karşı 'Artık yeter' dedi ve bu cinayetlerin önlenmesini, katillere de en ağır cezanın verilmesini istedi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi Sanem Deniz Kural da "Biz saray istemiyoruz, kadın cinayetlerinin önlenmesini, Kadın Bakanlığı'nın kurulmasını ve kadın arkadaşlarımızı öldüren katillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz" diye konuştu.
 
Grup adına basın açıklamasını platform üyesi Emine Sözüdoğru yaptı. Dünya Ekonomik Forumu'nun 2014 Cinsiyet Eşitliği Raporu'na göre Türkiye'nin 142 ülke arasında 125'inci olduğunu belirten Sözüdoğru, bu yıl ekim ayı sonuna kadar 255 kadının öldürüldüğünü kaydetti. Geçen yıl 237 kadının öldürüldüğünü hatırlatan Sözüdoğru, "Öldürülen kadın kardeşlerimizin aileleri, toplumun her kesiminden, her yaştan kadın kardeşimiz bugün bizlerle. Adalet biziz ve susmayacağız. Platform, yaşam hakkı için mücadele eden kadınlar ve öldürülen kadınların yakınlarıyla verdiği toplumsallaşan mücadele sonucu temel talepler oluşturdu. AKP hükümetiyse kadınların korunmasına yönelik uygulamalar yürütmediği gibi, kadınların toplumsal alanda yaşadığı her türlü şiddeti ve bunların en başında gelen kadın cinayetlerini arttıracak söylemlerle uygulamalara devam etti. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve meclisteki bütün parti liderleri kadına yönelik şiddeti kınamak zorundadır. 6284 Sayılı Koruma Kanunu etkin uygulanmak zorundadır. Ceza kanununda caydırıcı ceza olmak zorundadır. Kadın Bakanlığı kurulmak zorundadır. Cinsiyet ve cinsel yönelim eşitliğini esas alan yeni anayasa olmak zorundadır. Yürüyüşümüz, kadınların korunması için bütçe ayırmayıp, kendisine saraylar yaptıran hükümete karşı bir uyarı niteliğindedir" dedi. (dha)