Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - Ege Bölgesi Sanayi Odası(EBSO) Kasım ayı olağan meclis toplantısını gerçekleştirdi. Meclisin bu ayki konuğu Av. Zeki Demir olurken gündemde yoğun olarak ülkenin bir ayda yaşadığı yoğun gündem yer aldı.
Meclisin açılışını yapan EBSO Meclis Başkanı Salih Esen, gündemi değerlendirdi. Konuşmasında Diyarbakır’daki saldırıda öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi ve geçtiğimiz günlerde tutuklanan Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’e değinen Esen, ülkede huzur ortamı olması için çağrı yaptı.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VE TERÖR
Tahir Elçi cinayeti ile ilgili, “Öfkenin öfkeyle yok edilemeyeceği gerçeği ile tek çaremiz barıştır. Terörün bitmesini istiyorsak farklılıklarımızla değil, farklılıklarımızı ayrıştırmaya çalışanlarla savaşmamız gerekir Tüm barış ve itidal çağrılarına rağmen faili meçhul cinayetlerin ve katliam olaylarının devam etmesi, ülkemizi dipsiz bir kuyuya itmektedir” ifadesini kullanan Salih Esen, basın özgürlüğü ile ilgili ise, ‘‘Giderek azalan basın özgürlüğü de, ülkemizi karanlığa iten bir diğer etkendir. Yılların duayen gazetecilerinden Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmaları, basın özgürlüğüne yönelik ciddi bir tehdittir. Toplumu kaygıya sevk eden bu olayların bir an evvel son bulmasını ümit etmekten başka da bir şey elimizden gelmemektedir” dedi.
SANAYİCİLERE HUKUKSA BİLGİ
Meclis gündeminde sunumunu yapan Zeki Demir, sanayicilere şirketlerin hukuksal olarak yapılanması hakkında bilgi verdi. Hukuksal yapılanma programı kapsamında işverenin olası iş kazalarında mağdur olmaması ile ilgili konuşan Demir, kazalar ve sorunlar öncesi dikkat etmesi gereken kriterleri anlattı. Demir’in sunumuna sanayiciler yoğun ilgi gösterdi.
TEZ YAZILABİLECEK OLAYLAR YAŞADIK
Zeki Demir’in sunumunun ardından EBSO Yönetim Kurlu Başkanı Ender Yorgancılar üyelere seslendi. Yorgancıların gündeminde ekonomik gelişmelerin yanı sıra Rusya Türkiye ilişkilerinin yansımaları ve yüksek tansiyonlu gündem yer aldı. Yaşananlarla ilgili Yorgancılar, “Kasım ayında gerek ülkemizde gerek dünyada ekonomik, sosyolojik alanda tez yazılabilecek olayları geride bıraktık. Tüm bu yaşananlar bizlerin ve çocukların geleceğini etkileyecek konular” ifadesini kullandı.
AB’YE ÜLKE DEĞİL ŞEHİRLER GİRMİŞ OLSAYDI İZMİR ÇOKTAN GİRMİŞTİ
Konuşmasında geçtiğimiz haftalarda Antalya’da gerçekleşen G 20 zirvesi hakkında konuşan Yorgancılar, organizasyon ve sonuç bildirgesi hakkında bilgi verdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir’deki odalarla gerçekleştirilen Brüksel ziyareti hakkında konuşan Ender Yorgancılar, ”Brüksel ziyaretinde gördük ki Avrupa Birliği’ne ülkeler değil de şehirler girmiş olsaydı İzmir şu anda birçok şehirden daha önce girmiş olurdu. İzmir dediğimiz zaman orada herkes biliyor. Anlatmak için hiç zaman harcamadık. Ancak burada şunu gördük. Bu tip ilişkilerin daha fazla olması gerekir. Sivil toplum kuruluşlarının bu tip organizasyonları sıklaştırması lazım. Biz iki gün boyunca oradaki görüşmelerde AB’de bulunma sebeplerimizi serbest ticaret anlaşmasındaki yaşadığımız haksızlığı anlattıklarımızda herkes bize hak verdi. Ancak bunların daha üst makamlardan çözülmesi gerektiğini vurgulamak isterim” diye konuştu.
TERÖR SADECE BİZİM SORUNUMUZ DEĞİL
Dünya gündemine damgasını vuran Paris Katliamı, Mali’deki otel baskını gibi başlıca olayları değerlendiren Yorgancılar, “Bu yaşananlardan ortaya çıkan şey, terörün sadece bizde değil; dini, dili, ırkı, sınırının olmadığı bütün bu olaylar gösteriyor. Terör uluslararası boyutta herkesin ele ele olmadan çözülebileceği bir olay değildir” dedi.
MİLLİ MAÇ AYIBI
Yorgancılar terörle ilgili sunumunda Paris’te yaşanan saldırı sonrası Türkiye ile Yunanistan arasında oynan milli maçta Fransa için yapılan saygı duruşu sırasında gerçekleşen ıslık krizini ve İngiltere ve Fransa arasında oynanan maçta yaşananları karşılaştıran Yorgancılar, asıl ayıbın Ankara Katliamı sonrası Konya tribünlerindeki ıslıklanma olayı olduğunu söyledi. Yorgancılar, “Bunlar işin acı boyutuydu. Bizim açımızdan, madalyonun öteki yüzünde, daha önce sizlere gösterdiğim Konya’da gerçekleştirilen milli maçtaki olayların tekrarlanması konusu vardır. Bir ülkenin milli marşının ıslıklanması. Hem de konuk ülkenin Başbakanı ve kendi Başkanımızın önünde ne büyük bir ayıptır. Bir matemin yuhalanması kadar kültürümüzle çelişen, bizi biz yapmaktan uzaklaştıran bir durum olabilir mi? Yarın bunların tekrarlanmaması için ne söylendi ve ne yapıldı? Bunu bizim mutlaka eğitimle mi yapacağız, birbirimize mi anlatacağız, nasıl yapacağımızı bilmiyorum ama bir şekilde yapmamız lazım. Eleştirmek kolay, hayır demek kolay ama bizim tahammül eden bir toplam olmamız lazım” şeklinde konuştu.
TOKİ ELEŞTİRİLERİNE YANIT: BENİM TAHAMMÜLÜM VAR
EBSO Başkanı Yorgancılar odanın daha önce gündeme taşıdığı İzmir’de Başbakanlık Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ) fabrika yapımıyla ilgili konu hakkında hükümetin attığı adımı değerlendirdi. Hükümetin fabrikaları anahtar teslim yapacağını söyleyen Yorgancılar, projelerin İzmir için önemli bir gelişme olduğunu ifade etti.
Aynı konu ile ilgili İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş’ın “Fabrika yapmak için TOKİ’yi göreve çağırmak gereksiz” sözüne gönderme yapan Yorgancılar, “Hükümetin açıkladığı programda özellikle “anahtar teslim fabrika kurulumu” vaadine yer verilmiş olmasından memnuniyet duyduk. Bunu biz buradan söylemiştik. Sayın bakanımız da geldiğinde bunun çok doğru bir fikir olduğunu söylemişti. Bazıları bununla ilgili her şeyi söyledi ama saygı duyuyorum. Çünkü benim tahammülüm var. Umarım bu projeler başarıyla gerçekleşir. Arsaya para yatırmadan uzun vadeli borçlanarak bu işin nasıl olduğunu tüm Türkiye’ye gösteririz” dedi.
KRİZ TIRMANDIRILMAMALI
Türkiye ile Rusya arasındaki uçak düşürme krizinin ekonomik yansımaları hakkında konuşan Yorgancılar iki ülke arasındaki ilişkilere yönelik rakamları açıkladı. Yorgancılar, “Böylesine ekonomik açıdan kuvvetli ilişkinin zedelenmesi kuşkusuz, her iki ülkeye de zarar verecektir. Şu andaki gerginliğin bir an önce tırmandırılmadan iki ülkenin lideri arasında çözülmesi lazım. Rusya Maliye Bakanı’nın ‘Olayın Türkiye’ye ve Rusya’ya ekonomik etkileri olacak’ sözünün olumsuz yansımalarını çok net bir biçimde göreceğiz. Ümit ederiz ki, kısa vadede olamasa bile orta vadede ikili ilişkiler yeniden gözden geçirilir” ifadelerini kullandı.
ENERJİ UYARISI
Ender Yorgancılar konu ile ilgili konuşmasını, “Bir gerçek var ki; geçtiğimiz yıllarda, Kıbrıs, İsrail, Gazze ve Mısır açıklarında bulunan gaz rezervlerinin ülkelerin bu coğrafyaya olan iştahını kabartmış olmasıdır. Çünkü, gelecek senaryolarında enerji ilk sırada yer almaktadır. Çünkü, bir ülkeye bağımlı iseniz, enerji bir milli güvenlik sorunudur. Yıllardır bunun altını çiziyor ve alternatif enerji kaynaklarımızı kullanabilmemiz için girişimlerde bulunuyoruz. Zira, Doğalgaz ithalatında Rusya’ya %55 oranında bağımlıyız” sözleriyle sürdürdü.
HÜKÜMETTEN TALEP LİSTESİ
Yorgancılar konuşmasını hükümetten beklentilerini sıralayarak sürdürdü. Ender Yorgancılar hükümetten beklentilerini şöyle sıraladı: “Ekonomide güvenin yeniden tesisi önemli olup, açıklanan eylem planlarının tamamlanması, Alınan kararların takip ve performans izlenmesinin sivil toplum kuruluşları ve hükümet yetkilileri ile birlikte yapılması, özel sektörün kamuoyu ile diyalogunun sağlanması YOİK’in eski işlevine dönmesi, Özel sektörü ilgilendiren konuların tek bir Bakanlıkta toplanması, devletin analiz yapılan kurumlarında özel sektörün temsil edilmesi (TUİK, TSE vb.), kalkınma ajanslarının yeniden yapılanması, mesleki eğitimlerin özel sektöre verilmesi, Suriyeliler için üretime dönük mesleki eğitim sisteminin açılması, asgari ücret zammından gelen 450 TL’lik farktan doğan 15-30 milyar TL arasındaki yükü devletin üstlenmesi, kıdem tazminatının esnekleştirilmesi ve zorunlu çalışma sisteminin kaldırılması ve bunlarda belirli ücret uygulaması yerine arz-talep sistemi ile piyasa tarafından belirlenmesi, kadın istihdamının teşvik edilmesi, vergisini düzenli ödeyenler için işlem vergisi ve damga vergisinin kaldırılması, elektrik faturalarındaki TRT payı, belediye farkı gibi kesintilerinin kaldırılması, geçici vergilerin kaldırılması, şirketlerin nerede üretim yapıyorsa, orada vergisini ödemesinin sağlanması, teşvik uygulamalarının yeniden değerlendirilmesi, hatalı uygulamaların özel sektör ile birlikte değerlendirilmesi, Demiryollarının OSB’ler ile bağlantıları güçlendirilerek, lojistik açıdan yük taşımacılığının geliştirilmesi.”