CHP’li Vekil Arslan’dan yetkililere net çağrı: Vefatları isim isim açıklayın!

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Ednan Arslan, Egedesonsöz canlı yayınına katıldı ve Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. Koronavirüs salgınıyla mücadele edilen olağanüstü süreç üzerinden birbirinden önemli açıklamalara imza atan CHP’li Vekil Arslan, zaman zaman merkezi iktidara eleştiriler getirdi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü çalışmaları örnek gösteren Arslan, ülke genelinde partisinin iktidar olduğu il ve ilçelerde başkanların başarılı bir süreç yönettiğini ifade etti.

3 Mayıs’ın İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından ‘Dünya İzmirliler Günü’ olarak ilan edilmesine ve AK Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) kanadından sert tepkiler gelmesine değinen Arslan çarpıcı çıkışlara imza attı.

Kentte partisinin iktidar konumunda olduğunu hatırlatan Arslan eleştiriye açık olduklarını fakat muhalefetten gelen bazı açıklamaların hakaret boyutuna vardığını ve bu durumu kabul etmeyeceklerini söyledi.

AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı’nın kentteki temsilcilerinin her fırsatta Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’i hedef aldıklarını vurgulayan Arslan net mesajlar verdi. Arslan ayrıca koronavirüs salgını sürecine dair şeffaflık vurgusu yaparken kamuoyuna açıklanan rakamlara güvenmek istediğini aktardı.

Sayıların daha farklı olduğunu iddia eden Cumhur İttifakı’nın bazı temsilcilerinin yer yer vaka, test ve vefat sayısını kamuoyuyla paylaşması için de, “Açıklayabiliyorlarsa isim isim açıklasınlar!” çağrısında bulundu.

İNSANLARA ‘EVDE KALIN’ DENDİ AMA İŞSİZ KALMAYACAKSINIZ DENMEDİ!
İktidarın pandemi sürecini sağlıksız yürüttüğünü söyleyen Arslan, “İnsanlara ‘evde kalın’ dendi ama ‘merak etmeyin, işsiz kalmayacaksınız, faturalarınızı biz ödeyeceğiz, günlük gıdanızı temin edeceğiz’ açıklamasını maalesef duyamadık. İnsanlarda gelecek kaygısı var. İnsanların bazıları günlük yaşıyor. Valilik, yerel yönetimler bazen devreye giriyor ama sağ elin verdiğini sol el görmeyecek, olanın olmayana vereceği şekilde yardımlaşmak gerekiyor. Dayanışmanın artması güzel, biz de gelenleri doğru yapılara yönlendiriyoruz” dedi.

HÜKÜMETE ÖNERİ: YOL, HASTANE, KÖPRÜ ÜCRETLERİNİ 1 YIL ÖDEMEYİN!
“Açık ve net şekilde devlet yardımları yetersizdir” sözleriyle konuşmasını sürdüren Arslan, “İstikrar kalkanı programı açıkladılar, ne var? Çiftçi için ne önerildi? Bu süreçten sonraki en önemli alan tarımdır. Her şey durabilir ama yeme, içme durmuyor. İnsanların en temel ihtiyacıdır. Nisan, Mayıs borçlarını 6 ay öteledik, başka? Hiçbir destek yok! Tarım işçilerini tarlaya sokamazsak, buğday ekemezsek ne yapacağız? Tarım Bakanı konuşuyordu, ‘depolarımız dolu’ diyordu. 1 milyon ton buğday, 700 bin ton arpa, 100 bin ton kuru bakliyat ithalat izni verildi. Depolar doluysa niye ithal edeceğiz? Putin niye buğday satmıyor? Çünkü kendi vatandaşını önce düşünüyor. Türkiye tarım ithalatçısıdır! Tarım için bir şey olmayan pakette esnaf için bir şey var mı? Yok. Kriterler koydular, borçsuz ol gel kredi al dediler. Bizim borçsuz esnafımız yok ki! 200 milyar TL açıkladılar. İşçiye, esnafa, çiftçiye ne var? ABD, Almanya, Japonya, destek paketleri açıkladır. Biz cumhurbaşkanından ‘esnafım, öğrencim, berber kardeşim merak etme, bu süreçte kimse işsiz kalmayacak, kimse iflas etmeyecek’ açıklamaları beklerdik, bunları duyduk mu? Ne duyduk? Kendince bir şeyler açıklıyorlar. Kime yarıyor? En düşük emekli maaşı bin 500 olsun diyorduk, onu yaptılar, haklarını yemeyelim. Onun dışında kredi ertelemeleri, kredi kartı ertelemeleri var. Bunların yemeye içmeye faydası var mı? İnsanlar üretemiyor, kazanamıyor, borçlu! Borcu arttıracak tedbirler tedbir değildir ki! Hibeler olması lazım. Doğrudan gelir desteği sağlayamadığımız sürece bu insanlar nasıl ayakta kalacak? Bu ekonomik istikrar kalkanı yetersizdir. Sosyal devlet olmanın ne demek olduğunu ve önemini biz öğrendik. Sosyal devlet bugünler için vardır. Millet 2 trilyon dolar paket açıklıyor benim cumhurbaşkanım millete İBAN numarası veriyor. Başka İBAN numarası veren ülke oldu mu? Köprülerin, otoyolların, hastanelerin dolarla ödediğiniz paralarını 1 yıl ödemeyin ya! Ne var? Bu niye yapılmıyor. Bu beyefendilerin bir elleri yağda bir elleri balda! Maşallah dolar, hasta, araç geçiş garantili. Herkesin işi duruyor, bunların işi tıkır tıkır işliyor. Bu ülkeye hizmet yapılsın, yapılmasın demiyoruz ki. Bu ödemeleri 1 yıl erteleyin. Şu işten bir çıkalım. Bu işin ekonomik boyutunu salgından sonra yaşayacağız. 400 bin işletme kepenk indirdi. Yüzde 14 işsizlik vardı. Bu hızla artıyor. Turizmci, tarım işçisini, günü birlik temizliğe giden işçiyi ekle, sayı 10 milyon yapar. Tedbir almak yerine CHP’li belediyelere tedbir alıyoruz. Yardım kampanyası başlatamazsın deniyor. 25 yıldır Eskişehir’de aşevi var. Bu bir gelenektir. Kimse kimseye nesin, kimsin diye sormaz. Hesaplara bloke koy. Nasıl iş yapacaklar. Belediyeler ne için vardır? Yerel yönetimler bu süreçte vatandaşının yanında olmayacaksa ne yapacak?” ifadelerini kullandı.  

4 MİLYONLUK İZMİR’DE 1 MİLYON KİŞİ MASKE KULLANSA AYDA 30 MİLYON İHTİYAÇ VAR, BIRAKIN BELEDİYELER DAĞITSIN!
Maske dağıtımında yaşanan sorunları hatırlatan Arslan, “Salın sürecinde maske dağıtamadık. Ama biz ne hikmetse dünyaya maske dağıtıyoruz! İzmir’de 4 milyon vatandaş olduğunu düşünelim. Bunun 1 milyonu her gün dışarı çıksa, İzmir’de 1 milyon kişi maske kullansa aylık 30 milyon kentin maske ihtiyacı var. Bırakın yerel yönetimler bu işi organize etsin. Ne güzel Büyükşehir Belediyesi maskematik koydu, insanlar ulaşabiliyor. Bizim pandemi öncesi hazırlıklarımız eksikmiş. Dayanışma önemli ama önce kendi vatandaşın! Putin sana parasıyla buğday satmıyor. Sen ne yapıyorsun? Vatandaşın dururken ABD’ye maske gönderiyorsun. Merkez Bankası’ndaki ihtiyaç akçesi gitti, bir takım kurum ve kuruluşları varlık fonuna verdik. Kötü günde kullanmamız gereken tüm kaynakları tükettik. Tamtakır bir ekonomiyle pandemiye yakalandık. Sokağa çıkma yasağı ilan edemiyoruz, ‘ekonomik boyutu çok ağır’ dediler. Bunun Türkçesi ‘ölen ölür kalan sağlar bizimdir!’ demektir. Sosyal devlet böyle bir şey değil. 1 fazla insanı yaşatmak için uğraşmalıyız. Ama yatıp kalkıp CHP!” dedi.

18 YIL BOYUNCA EN İYİ YAPTIKLARI ŞEY YOKSULLUĞU YÖNETMEKTİ!
CHP’li belediyelerin iktidar tarafından hedef alındığını, engellendiğini söyleyen Arslan, “18 yıllık iktidarları boyunca yoksulluğu yönetmek en başarılı icraatları oldu. Buradan siyaset, oy devşirdiler. Biz son yerel seçimde büyük kentlerin belediyelerini aldık. Bizim başkanlarımız çalışkandır. Bizim başkanlarımız bana oy verdin vermedin ayrımına bakmadan hizmet etmeye çalışır. Bu başkanlarımız yoksul kesimin sorunlarını çözmeye başlayınca panik yaptılar. ‘CHP gelince sosyal yardımları kesecek diyorlardı, ne oldu? Gördüler ki CHP’li belediyeler daha çok sahipleniyor, ön kesmeyi kanaat haline getirdiler. Bir yoksul vatandaşa ulaşmanın ne gibi bir mahsuru olabilir? Merkezi hükümet her şeye ulaşabilir mi? Bunu Gaziantep, Konya belediyeleri de yapsın! Yoksul vatandaşa bedava ekmek dağıtmanın kime ne zararı var? Bu organizasyon yapılsaydı sorunla çözülecekti ve iktidar daha az sorunla karşılaşacaktı” diye konuştu.

İKTİDARA NET ÇAĞRI: ÖLÜMLERİ İSİM İSİM AÇIKLAYIN!
CHP’li siyasilerin süreçte vakalarla ilgili yetkili makamlardan sağlıklı bilgi alamadıklarını iddia etmelerine ve karşısında iktidar kanadından gelen eleştirilere değinen Arslan, “AK Partili ve MHP’li vekiller zaman zaman bilgilendirme yapıyorlar. Bize bir bilgilendirme yapılmadı. Pandemi kurulu kaç kere toplandı? 40-45 gün geçmiş 2 kere toplandı! Bu kentin en organize kurumu İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleridir. Bilgilerin çok sağlıklı olmadığını düşünenlerdenim. Çok güzel açıklıyorlar! Vaka, test sayılarını söylüyorlar! Peki vefat sayıları nedir? İsim versinler o zaman! Dedikleri rakamlardaysa durum isim isim açıklasınlar! Şeffaflık tam da budur. Biz Almanya’da Covid-19’dan ölenleri isim isim biliyoruz. İzmir’de bunu bilmiyoruz. Bu, sistemin şeffaf olmadığını gösterir. Ben söylenen rakamlara inanmak istiyorum. Devletimiz bir rakam açıklıyor, inanmak istiyoruz” dedi.

VAKALARIMIZ DOĞRU KAYIT EDİLMİYOR, BİLGİ VERSELER NE OLACAK!
Açıklamalarını sürdüren Arslan, “Sayın Vali ile bir sorunumuz yok. Ben kendisiyle Narlıdere huzurevi konusunda konuştum. Sıkıntıları aktardım ve sorunun kontrol altına alınmasına katkıları oldu. Kentlerle ilgili bir rakam açıklandığında İzmir’le ilgili bir sayı söylenmişti. Bizim elimizde daha farklı sayılar vardı. Vakaları ölümleri bilmezsek ikinci bir dalgada tedbir alamayız. Tedbir alamazsak da çok kötü sonuçlar doğurabilir. Burada matematik yapmayalım. Salt gerçeği bilelim. Gerçeği bilirsek bu belayı da defederiz. Bilgi almayla ilgili daha ne diyeyim? Bizim vakalarımız doğru kayıt edilmiyor. Sayın valimiz, il sağlık müdürümüz ‘vaka sayımız bu’ deseler ne olur! Ben valimiz ve müdürümüzün iyi niyetle çalıştığını düşünüyorum. Risk altında kesintisiz mesai yapıyorlar. Belediye başkanlarımız da aynı şekilde çalışıyor. Kimsenin hakkını yemek istemiyorum. Ama bilgi verildiğini duymadım” ifadelerini kullandı.  

MASKEYİ KARNEYE BAĞLADILAR, BU UTANÇ YETER!
CHP olarak salgının ilk günlerinde hazırladıkları yol haritasına dair bilgi veren Arslan, “Pandemi süreci başlamadan önce biz bir yol haritası çıkardık. Belediyelerimiz acil olmayan tüm yatırımları erteledi. ‘İnsan hayatına yönelik yapmamız gereken işler var, bunları öncelememiz lazım’ dedik. Bizim temelimizde insan vardır. Biz insan odaklı çalışırız. On binlerce aileye gıda paketi gitti, İzmir Büyükşehir Belediyesi 40 bin aileye 400 TL verdi, bunu yaparken kimse gördü mü? Bu çok önemli… Direnç paketleri, maskematik uygulaması var. İsmet İnönü’ye yıllarca ikinci dünya savaşı dönemi için ‘karne ile ekmek dağıttı’ diyenler bu yüzyılda maskeyi karneye bağladılar. Bu utanç bu iktidara yeter!” dedi.

AK PARTİLİ KAYA’YA: SEN DE KİLON KADAR KONUŞ!
“Ben belediyelerimizin başarılı olduğunu düşünüyorum” diyen Arslan, Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in AK Parti ve MHP tarafından hedef alınmasını değerlendirdi. Arslan mevkidaşı AK Partili Atilla Kaya’nın Menderes Belediye Başkanı CHP’li Mustafa Kayalar için kullandığı ‘Cürümü kadar yer yakar’ ifadesine cevap verdi. AK Partili Kaya’nın “Büyükşehir’in yardımları sadece CHP’lilere gidiyor” iddiası için de konuşan Arslan, “Muhalefet eleştirmek için vardır. Biz İzmir’de iktidarız. Eleştirebilirler ama üslup önemli. Bazen AKP’li vekiller amacını çok aşıyorlar. Onlara oy verenlerin bile bazen yüzleri kızarıyordur. Eleştiri tamam ama hakaret asla! Atilla Kaya, “CHP’li belediyeler CHP’lilere yardım yapıyor” dedi. Kendisine çağrı yaptım, ‘gelsin kapı kapı dolaşalım’... Ne demek bu? Böyle bir şey olabilir mi? Elinizde bilgi, belge var mı? İlçe belediye başkanımıza ‘cürümü kadar yer yakar’ diyor, sen de kilon kadar konuş o zaman! Bunu mu söyleyelim birbirimize? Bizim kavga etmek gibi bir niyetimiz yok. Bizim niyetimiz her bir yoksula ulaşmak!” açıklamasını yaptı.

ŞECEREMİZ BELLİ, PARALELİ AYNI MAKLUBEYE KAŞIK ATANLAR BİLİR!
Arslan ayrıca, “Belediye başkanımızın her açıklamasından sonra topyekun saldırıyorlar. Ne yapmaya çalışıyorsunuz? Elinize ne geçecek? Oy verenler bile bu anlayıştan rahatsız. Bu süreçte belediyelerimize ‘paralel yapı’ dediler. Yapmayın ya! Biz bu işleri bilmeyiz. Bizim şeceremiz belli! Paraleli aynı maklubeye kaşık atanlar bilir. Biz paraleli değil Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti devletini biliriz” dedi.

AK PARTİLİLERİ ANLIYORUM, BİZİM BÖLGEDE DURUM 14-0’DI, SARAYIN GÖZÜNE GİRMEYE ÇALIŞIYORLAR!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in 3 Mayıs’ı Dünya İzmirliler Günü olarak ilan etmesi ve sonrasında yaşanan tartışmaya ayrı bir parantez açan Arslan, “Koro halinde bir saldırı başladı. Büyükşehir Belediye Başkanımız bu kentin uluslararası düzeyde tanımını yapmak için bir proje düşünmüş. Bunu kalkıp 9 Eylül’le mukayese etmek akıl tutulmasıdır. Herkes aklını başına alsın. AK Parti iktidara gelene kadar biz bu ülkede milli bayramların nasıl kutlanacağına dair sıkıntı yaşamadık. Bu iktidar döneminde oldu bu işler. 9 Eylül bizim için onurdur, bunu onunla mukayese etmek akıl tutulmasıdır. Birçok kentte var böyle günler. Kente katkı sunmanın, bir çalışma yapmanın ne zararı var? Bunu hemen bir şeyle mukayese etmeyi doğru da bulmuyorum. Başkanımız, ‘uzun zamandır üzerinde çalıştığımız bir şey bu. Pandemi nedeniyle bu sene yapamayacağız’ dedi. Bunda ne var? Bunu söyle muhalefet, gıda dağıt, maske ver muhalefet. Nasıl olacak bu işler? Adalet ve Kalkınma Partili vekilleri çok iyi anlıyorum. Bizim bölgede 14 ilçe var, 14-0! Çok iyi anlıyorum. Kendi ilçesinde kaybedenler genel merkez tarafından eksi aldılar. Bu eksiyi düzeltmek lazım! İzmir Büyükşehir Belediyesi iyi bir ağaç, iyi bir meyve veriyor, taşlayalım! ‘Belki sarayın gözüne gireriz’ diyorlar. Tunç Soyer yüzde 58 ile seçilmiş. Bugün seçim olsa 4-5 puan daha fazla alır. Türkiye genelinde bu iş böyle... Bu dönem içindeki döneme uygun hem de içinde bulunduğumuz aya uygun olarak birlik, beraberliğe ihtiyacımız var. Böyle bir şeyi daha önce yaşamadık” ifadelerini kullandı.