HABERLER>POLİTİKA
22 Temmuz 2020 Çarşamba - 17:05

CHP’li Serter'den Cumhur İttifakı’na İzmir mesajı: Onların yerinde olsam...

AK Parti ve MHP'li vekilleri İzmir için çalışmaya davet eden Serter, "Ben hükümetin yerinde olsam, Cumhurbaşkanının yerinde olsam, muhalefet partili belediyelere daha çok hizmet götürürüm ve bunu pazarlarım. Fakat renkler üzerinden siyaset yapmaya kalkışarak hata ediyorlar" dedi.

CHP’li Serter den Cumhur İttifakı’na İzmir mesajı: Onların yerinde olsam...

EGEDESONSÖZ - CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, Sonsöz TV'ye konuk oldu. Gazeteci Fatih Yapar'ın sorularını yanıtlayan Serter, kadına şiddet konusunda sert açıklamalar yaptı. Muğla'da Pınar Gültekin cinayetiyle ilgili görüşlerini açıklayan Serter, "Kadına şiddet konusunu Meclis kürsüsünden defalarca dile getirdim. Pınar kızımızın da kadın cinayetine kurban gitmesinden son derece üzgünüm" dedi ve şu açıklamalarda bulundu:

"Gerçekten inanılması zor katliamlarla karşı karşıya kalıyoruz. Türkiye, 83 milyon nüfusa sahip bir ülke. Tümüyle bir cahilane davranışlar manzumesi yürüyüp gidiyor. En zayıf halka ailelerde ve toplumda kadın, çocuk, engelliler. Bu cinayetleri işleyenlerin hepsine katiller, caniler diyeceğim. Ne olursa olsun hepsi cani, hepsi katil bunların. Bu katillerin ağlarına düşen evlatlarımız ne yazık ki çok kötü olaylarla karşılaşmakta. Meclis'te de tartışıyoruz. İstanbul Sözleşmesi çok önemli bir sözleşme. İmzayı atan hükümet şu anda İstanbul Sözleşmesini yumuşatmaya çalışıyor. Bu da hakikaten kabul edilebilir bir şey değil. Hiç olmazsa bu katilleri, bu meczup insanları çok daha ciddi cezalarla, ağırlaştırılmış cezalarla cezalandırmak lazım. Bunların cezalarını hafifletmek, kravat taktı, takım elbise giydi, deyip iyi halden dolayı bunların cezalarını hafifletmek toplumun huzurunu bozuyor.  Bu konuda herkesin çok dikkatli olması lazım. Bir kafede, barda kimle oturduklarını çocuklarımız, ailelerine de söylemeli. Ekonomik sıkıntılar da kadın cinayetlerini artırıyor. Ekonomik sorunlar nedeniyle insanlar birbirlerini öldürür düzeye geldi. Hükümetin burada çok büyük sorumlulukları var. İstanbul Sözleşmesi'yle oyalanmaya gerek yok. Önemli olan Türkiye'de ekonominin canlanmasını, işsizliğin azalmasını sağlamak. Artık 18 yıllık iktidardan sonra, AKP iktidarında insanlar çok mutsuz. Şu anda yüzde 29'a yakın genç işsizimiz var. Bu işsizlik tabii ki aile içindeki olaylara da yansımakta, kadın erkek ilişkilerine de yansımakta. İnşallah Pınar Gültekin cinayeti son olur. Pınar kızımızın vefatından sonra, canice öldürülmesinde sonra, toplumda mutlaka bir aklıselim hareketin olması şart. Herkes kendini korumak mecburiyetinde. Bir nebze kendini korumak mecburiyetinde. Hiçbir kız, hiç bir erkek kimseye güvenmeyecekler. Güven duyguları sadece ailelerine olacak, aileleriyle her şeyi paylaşsınlar diye tavsiye ediyorum."

EKONOMİ, PANDEMİDEN ÖNCE YOK MUYDU?
İş hayatından gelen bir milletvekili olarak esnafın taleplerini yakından takip ettiğini belirten Bedri Serter, "Esnaf gerçekten zor durumda. Hiç böylesine zor bir süreç yaşamamıştı" dedi. Serter, pandemiyle birlikte esnafın yaşadığı zorluklarla ilgili şu ifadeleri kullandı:

 "Bu ekonomik sıkıntılar ve kriz, covid-19'dan önce yoktu da, Covid-19'dan sonra mı geldi? Kriz, pandemiden önce de vardı. Bu kriz, ta ki uzun yıllardır, son 4-5 yıldır süre gelen bir kriz. Hakikaten sanayici de, esnaf da bu krizle haşır neşir olurken, bir anda Covid-19 olayı ile karşılaştık. 600 binin üstünde bir ölü ile karşı karşıya dünya. Türkiye'de de öyle buna keza. Öncelikle insanların sağlığını koruması gerekiyor. Ülkemizde pandemi hala sona ermiş değil. Henüz tam olarak kontrol altına alınamadı. Öncelikle fiziki mesafelerimizi ve kendimizi korumayı çok iyi becermek mecburiyetindeyiz. Hiç kimse kendini rahat hissetmesin, bu virüs gitmiş değil. Bu söylediklerim, işletmeler için de geçerli. İşletmelerde de vıcık vıcık yan yana çalışanları görüyoruz. İnsanların sosyal mesafeyi koruması için patronlar da yöneticiler de üzerlerine düşeni yapsınlar. İnsanlar daha sağlıklı ortamlarda, daha mesafeli ortamlarda çalıştırılmalı. Tabii ki ekonomik kriz Türkiye'nin belini bükmekte. Şu anda Türkiye'de 1 milyon 692 bin esnafımız var. Milyonlarca sanayicimiz var. Geçtiğimiz Mart ayından Haziran ayına kadar dünyada ve Türkiye'de yaprak kıpırdamadı. Kimse evinden dışarı çıkmadı. Bu arada evlerinden çıkmayan esnafımıza ve sanayicimize elektrik paraları geldi, su paraları geldi, doğalgaz paraları geldi. Gelen paralar karşısında ne yapacaklarını şaşırdılar. 1 liralık elektrik bile kullanmadığı halde vergilerini ödedi. Tüketim vergisi, kdv'si, ötv'si diye alt alta rakamlar topladığınız zaman sadece vergi matrahlarıyla onlarca borçlanmalar çıktı ortaya. Öncelikle hükümetin bu borçlanmaların bir an önce önlenmesini istiyor esnaf, sanayici de istiyor. Yani burada bu olaylar olmadan, bu olayların önüne geçmeden hiç bir şeyin önüne geçme şansımız yok. Her gün geçtikçe bununla birlikte işsizlik artmakta. Son Haziran ayında 7 bin 222 esnaf, dükkan kapatmış. Her dükkanında 3 kişi çalışsa, demek ki 22 bin kişi işsiz kalmış bir ay içinde. Bu katlanarak artıyor. Hükümet, kredi muslukları açtı. Kredi alan esnaf, o parayı geriye nasıl ödeyecek? Bunu da düşünmek lazım. Verdiğin kredileri 3 sene ödemesiz, 4 sene ödemesiz daha sonra işlerin açıldığında ödemeye başla de. Çünkü bu krediler geçmişteki ayların masraflarına gitti. Yani hükümet sağ eliyle verdiğini sol eliyle geri topladı."

FABRİKA ÇARKLARI DÖNMEZ OLDU
Hükümetin sağladığı kredilerden pek çok esnafın yararlanamadığını da belirten Serter, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ne yazık ki küçük esnaf, aldığı kredinin geri ödemesini yapamıyor. Okullar açıldığında ailelerin yükü artacak. Anne baba çocuklarını okutmak, onların karınlarını doyurmak zorunda. Bunları yapamazsanız, kaotik ortam oluşur. Bu da aile içi huzursuzlukları beraberinde getirir. Dolayısıyla cinayetler artıyor. Sanayicilerin işleri daha perperişan. Çünkü sanayiciler, ben de iş adamıyım yanımızda çalışan arkadaşlarımızla bir ortağız, biz kazandığımız zaman paylaşacağız. Çalışan arkadaşlar da görüyor, fabrika çalışmıyor, makinalar çalışmıyor, ihracat yok. Yerli üretim yapsan, kime satacaksın? Kimseden talep yok. Hükümetin işi bunların bir an önce önüne geçmek, iç üretimi artırmak olmalı. Tarımımız fevkalade iyi ama canlandırmak lazım. Hayvancılığımız fevkalade güzel bunu da canlandırmak lazım. Maalesef hükümet sadece nasıl yol yapabilirim, diye düşünüyor. Oradan nasıl rant sağlarım, köprülerden nasıl götürebilirim, onun derdinde. Hükümet, yol da yapacak, vatandaşına da bakacak. 83 milyon kişiye eşit davranacak. Böyle bir düzeni kurmak hiç de zor değil ama bu yapmak için iradeli bir hükümet, iradeli bir bakanlar kurulu lazım. İnsanları seven, ülkesini seven vekiller lazım. Kendi cebini, kendi yandaşını, kendi akrabalarını zengin etmek isteyen hükümete ihtiyaç kalmadı. Zaten onlar Karun gibi zengin oldular. Artık yolcudur Abbas, bağlasan durmaz."

ERKEN SEÇİME İHTİYAÇ VAR
CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, "Ekonomideki bu durumun siyasete yansımasının nasıl olacağını öngörüyorsunuz?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Aslına bakarsanız bir an evvel Türkiye'nin erken seçime ihtiyacı var. Çünkü bu hükümet, tek adam iktidarı, bu memleketi idare edemez hale geldi. Sorunlarla başa çıkamıyor. Başa çıkamadığı için de devretmesi lazım. Yeni bir iktidarın, yeni bir Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulunun, yeni bir partiler koalisyonunun iktidara gelmesi lazım. Burada da en yakın iktidara gelecek olan parti, Cumhuriyet Halk Partisi ve Millet İttifakıdır. Biz yarın hükümet kurmaya hazırız. Bu hükümeti devraldığımızda altı ay veya en geç bir sene zarfında Türkiye'yi rahatlığa kavuşturacak projeleri çok rahatlıkla yaparız. Biz öncelikle adalet diyoruz, öncelikle hukuk diyoruz, öncelikle insan diyoruz, öncelikle milletimiz diyoruz. Bizim halkımız 31 Mart yerel seçimlerinde iradesini gösterdi. 11 Büyükşehir Belediyesi ve sayamayacağım kadar İlçe Belediyesini Millet İttifakına ve Cumhuriyet Halk Partisine teslim etti. Geçtiğimiz 15 ay içinde CHP'li belediyelerin nasıl çalıştığını, üstelik Covid-19'a rağmen nasıl da olağanüstü güzel işler yaptığını halkımız gördü. Tek adam iktidarı bundan çok korkmakta. Seçimi göze alacak gibi görünmüyorlar. Fakat Türkiye'yi böyle götürecek pozisyonları da yok. En kısa zamanda, tahminime göre en geç bir yıl içinde erken genel seçim olması gerekiyor. "

CHP'Lİ BELEDİYELERE BASKI ARTTI
Belediyelerin normal şartlarda bile borçlu olduklarını, pandemi nedeniyle ekonomik sorunlarının daha da arttığını anlatan Bedri Serter, CHP'li belediyelere yönelik baskıların da yoğunlaştığına dikkat çekti. Serter, bu konuda şu açıklamalarda bulundu:

"İzmir, Türkiye'nin incisi, dünyanın da gözbebeği bir kent. Belediye başkanlarımız her türlü sorumluluk ve riskleri göze alarak başkanlık için halkımızdan görev istemiştir. 31 Mart'tan önce de çalışan Belediye başkanlarımız da bugünkü başkanlarımız da Cumhuriyet Halk Partisi karakterinde halka hizmet etmektedir. Sorunlar yok değil, var. Hükümetin belediyelerimiz üzerinde ciddi bir baskı kurması, kendilerini bir sonraki seçimde garantiye alma isteğinden kaynaklanıyor. Varyasyon çekiyorlar. Halk, bunu pekala görüyor. Aslında böyle davranmasa, daha akıllı davransa hükümet, bu kadar tepki görmeyecek. Ben hükümetin yerinde olsam, Cumhurbaşkanı olsam, muhalefet partilerin belediyelerine daha fedakarca davranırım ve davrandıklarımı da pazarlarım. Arkadaş ben İzmir Büyükşehir Belediyesine bunları da yaptım. Çevre Bakanlığından bütün bu işlerini geçirdim. İzmir Büyükşehir Belediyesinin Körfez projesinde şu kadar destek verdim. Nerdeee? Hakikaten yüzülebilir bir körfez olması lazım. İzmir halkına şu hizmetleri yaptık, demeleri lazımken, sürekli baltalıyorlar.  İzmir'in şuanda yüzde 65'i gecekondu. Geçen yıl imar affı çıkardılar. Amaçları, üç beş kuruş para toplamaktı. İzmir deprem kuşağında yer alıyor. Bir gün şiddetli deprem olduğunda, hükümet bu hatanın altından nasıl kalkacak? İzmirlinin hükümet kanadından gelmesi gereken çok ciddi hizmetlere ihtiyacı var. İnşallah iktidar olduğumuz da İzmir'le birlikte tüm kentlerimiz, en iyi hizmeti alacak. Onların yaptığı ayrımcılığını biz yapmayacağız. Belediyede hangi partili başkan oturursa otursun, hepsini arkadaş, kardeş gibi göreceğiz. CHP'li başkanlar düşman sanki... O gözle bakıyorlar. Belediye başkanlarımız sıkıntılarını Büyükşehir ile beraber mümkün olduğunca aşmaktadırlar. Tabii ki bu her işletmede olabilecek bir şey. Covid-19 döneminde bile o parasızlıkta her şeyi yapmaya çalıştılar. İmece usulü, desteğe ihtiyacı olanın su borcunu kapattı İzmirliler. Bakkalın veresiye defterindeki borçları sıfırladı. Tunç Başkanımız da söylüyor, 400 bin aileye koli koli yardım yaptık, diye. Yerel yönetimlerimiz fevkalade güzel çalışmaktadırlar. Belediyelerimiz sürekli gözetim altında. Sayıştay denetçileri belediyelerden çıkmıyor. Hiçbirinin gedik noktası yok. Bundan önce de yoktu, şimdi de yok. Kendilerine baksınlar, Melih Gökçek Ankara'da neler yapmış. Geçmiş dönem İstanbul Belediye Başkanlığı ne yapmış, Antalya'da neler yapılmış, Adana'da neler yapılmış, bunları sorgulasınlar. Neden Bursa'daki başkanı görevden aldılar? Neden Ankara'yı görevden aldılar? Neden Balıkesir'i görevden aldılar? Bunların açıklamasını dahi yapmadılar, yapamadılar. Halk 31 Mart'ta, bunların hesabını sandıkta sordu. Türk halkı akıllıdır, ona güvenimiz sonsuzdur."

"BOŞ İŞLERLE UĞRAŞMAYIN" MESAJI
CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, İzmir Büyükşehir'in yardım kolilerini siyasi listeye göre yaptığı iddiası ve hizmet binası ile Süt Kuzusu süt paketlerindeki renkler üzerinden yapılan siyasetle ilgili de çok önemli mesajlar verdi:

"İzmir AKP Milletvekillerine, MHP Milletvekillerine buradan seslenmek istiyorum. Hepiniz, hepimiz, İzmir'e hizmet etmek mecburiyetindeyiz. İzmir halkı size oylarını verdi, vekil yaptı. İzmir'e hizmet yapmalısınız, bırakın boş işlerle uğraşmayı... Orasının boyası böyle, şuranın alçısı böyle, denizde pislik gördüm. Öyle şey yok. Bunlar küçük işler. Büyük işlerle uğraşın. İzmir halkı, sizden büyük işler bekliyor. İzmir'de 100'e yakın denize akan dere var. Bunların hepsi Tarım Bakanlığının himayesi altında. Bu derelerin tamamını, İzmir Büyükşehir Belediyesi yapıyor. Tarım Bakanlığı elini bile sürmüyor. Çiçekçiliği öldü İzmir'in... Neden bu sektörü ayağa kaldırmak için uğraşmıyorsunuz? İzmir'in hayvancılığını, sütünü niye kalkındırmıyorlar? Geçen sene orman yangınları yaşadık, bu yıl da ufak ufak başladı yangınlar. Orman Bakanlığını, Tarım Bakanlığını göreve davet ediyorum. Tabii ki 81 ile bakacaksın ama İzmir'den çıkan bir evlatsın sen, İzmir'e ayrı bir formatta bakmak mecburiyetindesin. Biraz ayrıcalık tanımalısın. Diğer AKP'li Milletvekillerimden de, MHP'li Milletvekillerimden de bekliyorum. Hepsini göreve davet ediyorum. Eğer AK Parti akıllıysa bu seçimler gelene kadar İzmir'e hizmetlerini arttırır. Yoksa İzmir halkı yine sandığa gömecek. Bugün 8 Milletvekili olan AK Parti belki 6'ya düşecek, biz daha çoğunu alacağız. Sevgili Atilla Kaya, Hamza Dağ, Necip Nasır, Yaşar Kırkpınar kardeşlerim İzmir için mücadele edin. Bırakın cama taş atmayı, cam kırılmaz."

SOSYAL MESAFEYİ KORUMAK ZORUNDAYIZ
CHP'nin 37. Büyük Kurultayı hakkında da konuşan Bedri Serter, pandemi gölgesinde yapılacak kurultayda sosyal mesafeyi koruyacaklarını söyledi, "Sağlıklı bir kurultay olmasını diliyorum" dedi. Serter, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Cumhuriyet Halk Partisinde kurultaylar çok neşeli geçer, çok da sıcak geçer. Çünkü çok iyi bir anlayışa sahibiz, özgür bir yapımız var. Ağırlıklı olarak İl Başkan seçimi, İlçe Başkan seçimi ve sonrasında gelen kurultayla da hem Genel Başkanımızın tavsiyeleri noktasında hareket edebiliriz ama bir özgürlük de verir Genel Başkan hepimize. Bu arada tabii ki siyasette hedef koymazsan, hedefsiz hiç bir şekilde siyaset olmayacağını da biliyorum. O hedefler doğrultusunda herkesin kendine özgü prensipleri vardır. Ben Milletvekili seçildiğim an itibarı ile bundan önceki İl Başkanlığında, Meclis Üyelikleri görevimde de halkımız için hizmet etmeyi hep ön planda tutmuş bir arkadaşınızım. İnanıyorum ki tüm milletvekilleri de aynı düşüncelerle görevlerine gelmişlerdir. Çünkü biz halkı temsil eden insanlarız. Kurultayımız tabii ki Covid-19 döneminde eskisi gibi her ortama açık bir kurultay olmayacak. Bilkent Arena'da, açık bir ortamda, sınırlı sayıda delegemizle ve üyelerimizle kurultay yapacağız. Gönül isterdi ki, Türkiye'ye açalım. Sağlıklı bir kurultayın geçmesini öncelikle diliyorum, herkesin orada fiziki mesafelere uyacağına inanıyorum. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ile bu süreci sürdüreceğiz. Gayet başarılı sürdürmekte sağolsun. Onun mihmandarlığında iktidara yürüyen bir partiyiz ve en kısa sürede de iktidar olacağız. Herkesin en doğal hakkı bu kademelerde görev alması Parti Meclislerinde, MYK'da görev alması en doğal hakları. Ankara'da çok ciddi çalışmalar yapıyorlar. Ümit ediyorum ki pazar akşamı çok güzel şekilde iktidara yürüyecek. Zaten sloganımız da 'İktidara Yürüyoruz'. İktidara yürüyen bir Parti Meclisiyle, Genel Başkanımızın Başkanlığında bu kurultayı sağlıkla sonuçlandırmak istiyoruz."

PARTİ MECLİSİ'NDE OLMAK İSTERİM
Bedri Serter, "Parti Meclisi için aday olacak mısınız?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Daha önce de söylemiştim, siyaset, iddia işi ve hedef koyma işi. Hedefsiz hiç bir siyaset olmaz. Tabii benim de, Genel Başkanımız teveccüh buyururlarsa, Parti Meclisinde çalışmak isterim. Partim için her noktada görev yaparım. Çok şükür ki partimde, Türkiye'de ki 600 milletvekilinden biriyim ve buradaki görevimi ekibimle beraber en güzel şekilde vermeye çalışıyorum. Sadece ben değil, benimle birlikte 14 milletvekilimiz de Cumhuriyet Halk Partili, onlar da çok ciddi çalışmalar yapmaktadırlar. Bu bir nasip işi, her gelen mutlaka çalışacaktır. Eğer bana da bir görev verirlerse, bugüne kadar yaptığımız başarıları tekrardan sürdürmeyi ve iktidara yürüyen bir partide daha üst kademelerde hareket etmeyi arzularım. "

 
Karşıyaka'da kadının yardımına koşan görevli konuştu: Sapık 'sen işine bak' demiş!
 
Pınar Gültekin'in katili Avcı'nın ailesinden gizlilik talebi
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Türkiye ve Rusya arasında Libya mutabakatı
Dışişleri Bakanlığı, Türkiye ile Rusya arasındaki görüşmelerde, Libya'daki ...
CHP'li Sertel: RTÜK Başkanı üç kurumdan toplamda 30 bin lira maaş alıyor
CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, RTÜK Başkanlığının yanı sıra Halkbank ...
Beko: İşsizlik fonundan ve işçilerin yakasından elinizi çekin
CHP’li Beko, İşverenlerin 13 milyarlık SGK borcunun işsizlik fonundan ...
 
CHP’li Kılıç’tan ‘Pınar Gültekin’ tepkisi: Kadın cinayeti değil, erkek vahşeti!
CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, 27 yaşındaki Pınar Gültekin’in ...
Gençlik kolları yöneticisi Cumhurbaşkanına hakaretten ifade verdi
CHP Menderes İlçe Gençlik Kolları Yöneticisi Eren Cankurtaran, Cumhurbaşkanına ...
'Enginyurt' tartışması: İl başkanı istifa etti!
MHP Ordu İl Başkanı Köksal Yılmaz görevinden istifa ettiğini açıkladı.
 
CHP'de başkanlığa bir aday daha!
CHP kurultay onur üyesi Prof. Tolga Yarman, önümüzdeki hafta sonu yapılacak ...
Mısır'a 'Libya' mesajı: Prim vermeyeceğiz!
Cumhrubaşkanlığı sisteminin iki yıllık değerlendirme toplantısında konuşan ...
'Erdoğan talimat alıp gereğini yerine getiren biri'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında "Erdoğan'ın ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Gözü kara’ lidere veda!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Aydınlanmanın alacakaranlığında
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Çöl tozu meselesi: Yararlı mı, zararlı mı?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Cumhuriyet'i ve Atatürk’ü anlamak
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Keser döner sap döner!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'Cehaletin tek korkusu kadındır…'
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Papi Mehmet
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva